İnsan yaşadıkça, gezip, görüp,yeni insanlar tanıdıkça değişik damak zevkleriyle de tanışıyor. Bazen hayatımızda hiç tatmadığımız hatta adını bile duymadıgımız şeyleri ilk kez yiyip, bazen de sevmedigimizi düşündüğümüz bir yemeği aslında tattıktan sonra tiryakisi olacak kadar begendigimiz mutlaka olmuştur.Belli mutfaga baglı kalmaksızın herşeyi tatmalı insan. Yıllarca Kuşadası’nda kalıpta oranın damak zevkine alışmamak ne mümkün? Ege yemekleri sırf zeytinyagıyla yapılan ot agırlıklı harika yemekler. Bu aralar yine hasret damarım kabardı galiba oraların yemeklerini arar oldum. Arkadaşlar kargoyla ot çöp yollarız dediler bakalım hayırlısı.Nereli olursa olsun Ege yemekleri herkese hitap eder. Bazı insanlara doğu mutfagının etlileri agır gelir, bazı yörelerin hamurişleri sağlıga zararlı olabilir veya bazısı balık sevmez ama yeşillige ve zeytinyagına kim hayır diyebilirki?Ege bölgesinde oturan herkes mutlaka sık sık barbunya,taze fasülye, enginar, semizotu pişirir ve bunları her yörede oturan insanlar bilir. Ama bazı yiyecekleri varki ya bazı kişiler bilir yada hiç bilmez. Turpotu, arapsaçı, börülce,deniz börülcesi, kemedikeni, çıntar, radika ve daha birsürü yeşillik Ege mutfagının vazgeçilmezidir.Arapsaçı rakı rakı kokar anasonlu olarak bilinir ve acaip uyku yapar.

Benim favorim ise turpotu salatasıdır, kırk yıllık hamsi aşıgı eşi doğulu oldugu için etsiz yemek yemeyen anam bile turp otuna hasta oldu, kolilerle İstanbul’ taşıdıgını bilirim.

Çok severim turpotunu İstanbul’da yaygın olmadıgı gibi ismini bile duymayan pek çok insan vardır.Bir takım uçucu yağlar içerdiği için sinirleri teskin ettigi açıklanır kaynaklarda. Ve ben kaç yıldır yemedim turpotu, hasretim anlıyacagınız.Deniz börülcesi inanılmaz faydalı bir bitkidir. Yapması kolay bir o kadar da lezzetlidir.Normal börülceyle karıştırılan deniz börülcesinin hakkını yememek lazım.Eh rakı içmeyi sevenlerde bilir deniz börülcesinin tadını. Alemlerin vazgeçilmez besinidir.Ege’nin havasını soluyup, suyunu içerken deniz börülcesini tatmamak olmaz.

İşte bugün özlemim kabardı yemek bahane aslında ordaki arkadaşlarımı özledim sanırım. Ne mutlu onlara ülkemizin en sağlıklı, en hafif ve leziz mutfagına sahipler ve ben İstanbulda sadece denk gelirse bulabildigim zaman yiyebiliyorum.Kimbilir belki yolumuz tekrar Ege kıyılarına düşer de bize de eski tatlara kavuşmak nasip olur. Bu eski dost olur, sevdigimiz bir yemek olur… Yeter ki tanıdık bir koku olsun.