bildirgec.org

kaza hakkında tüm yazılar

Trafik Kural İhlali Tespit Sistemi

highway star | 07 August 2007 13:56

Trafiğin biraz rahatlamasına ve kazaların bir bölümünün engellenmesine yönelik yeni bir sistem getirildi türkiye’ye sonunda ve geliştirilmeye devam ediliyor. kavşaklara ve çeşitli yerlere konulan kameralar sayesinde kırmızı ışık ve emniyet şeridi ihlalleri ve ihlal eden aracın plakası tespit edilebiliyor. şu anda çeşitli yerlerde uygulumaya konulmuş ve kural ihlali yapan araç sahiplerine cezaları gönderilmeye başlanmış bile. eds ‘nin can ve mal kaybının önlenmesi, trafik kilitlenmelerinin engellenmesi, sistemin kurulduğu kavşaklarda sürücüyü ihlalden caydırması düşünülüyor. güzel bir sistem bence ama bana kalırsa sistemi bedavaya kuran yabancı firmanın ceza gelirlerinin %20’sini alması tartışılır bir konu, siz ne dersiniz bilmem..

detaylı bilgi

Kaza Haberi

| 06 July 2007 12:36

Evde kimse yoktu. Akşam can sıkıntısından tam haber saatinde zapping yapmakla meşguldüm. Bütün kanallarda Barış Akarsu haberi vardı. O esnada kanalın birinde durdum. İlk gördüğüm karede hurda olmuş bir araba vardı. Fonda spikerin sesi duyuluyordu. Babasının hediye ettiği arabasıyla gezerken kaza yapan üniversite öğrencisi yaşamını kaybederek ailesini derin acıya boğdu… Hala araba vardı televizyonun ekranında, birkaç saniye sonra bir resim belirdi. Upuzun siyah, düz saçlı, siyah gözlü, tatlı gülümseyişi olan bir kız. Düşünceler kafamdan şeritler halinde geçtiler. Araba… G.’nin sevdiği ve babasının almak için söz verdiğindendi. Resim… Ne kadar benziyordu. Yoksa gözlerim mi yanılıyordu. Bir an ekrana yapışıp kaldım. Bir ay önce görüşmeyi kestiğim arkadaşım G’nin hayatından bir haberdim uzun süredir. Belki babası söz verdiği arabayı almıştır. Resimdeki kız… Ne kadar benziyordu. Gülümseyişi, saçlari, gözleri… Hayır olamaz… Sadece göz yanılmasıdır. Biraz daha baktım geçmesini bekleyerek. Spikerin, kızın ismini vermesiyle içim rahatladı. Yok değildi. Belki de ben bir süredir ona çok kırgın olduğumdan ve sürekli kafamı meşgul ettiğinden bir an onu görür gibi olmuştum. Tekrar gözümün önüne geldi. Arkadaşlığımız aklımdan geçti. Artık görüşmeme kararı alışımız… Ya haberdeki kız o olsaydı. Acaba ne yapardım? Üzüntü duyardım elbet. Kahrolurdum. Peki onu affeder miydim? Asla… Evet çok katıyım belki. Ama o benim düşüncelerimi bu kadar meşgul ederken beni bir kalemde silip atmasını affedemezdim. Taş gibi soğuktum belki… Affetmezdim.

Barış Akarsu Anısına…

results | 06 July 2007 02:17

barış
barış

29 Haziran 1979
…Kavurucu haziran sıcaklarında Amasra’da hamilelik hiç de çekilmiyordu.Teras kattaydı evleri, güneş bütün gün tepelerinde bir kat daha ısıtıyordu evi. Kışın da inadına o kadar soğuktu. Artık doğum için son günleri yaklaşmıştı. Heyecanlıydı, bir o kadar da korkuyordu doğumdan. Vereceği acısından değil hani, ya doğumda birşeyler kötü olur da bebeciğinden ayrı kalırsa diye. Gün geldi, bebek doğdu. Erkekti…4 kilo 600 gram koç gibi bir erkek doğurmuştu. Eşi, işinden izin alıp hemen hastaneye koşmuş, annesi ve koç gibi oğlunu görünce gözleri dolmuş, beraber bebeklerine bakıp mutluluk gözyaşları dökmüşlerdi.Adını da BARIŞ koymuşlardı bebeğin . Hep derdi genç adam, savaşların BARIŞCISI olacağım, oğlumun adını da BARIŞ koyacağım diye. Bir sürü hayalleri vardı onunla ilgili, babası oğluyla beraber maçlara gidecek, balık tutmaya çıkıp tutamayınca balıkçıdan balıklarla eve dönecek, annesi oğlundan sevgililerini dinleyecekti…
…Yıllar geçti bebek büyüdü. Sanatçı ruhluydu babası, oğlunu da öyle yetiştirmişti. Başarılı bir öğrenciydi. Her çocuk kadar da yaramaz…İlkokula başladığı ilk gün, arkadaşının iteklemesi sonucu kolunu kırmıştı. Ama bu başarısına engel olmamış, herzaman ailesi için gurur verici başarılara imza atmıştı. İlkokuldayken elinde flütle gezerdi. Aynı zamanda tam bir deniz tutkunuydu. Hayatta vazgeçemediği 2 şey müzik ve deniz olmuştu. Yelken klubüne üyeliğinden sonra müzikle de daha fazla ilgilenmeye başlamıştı. Babası başarmıştı, oğluna da sanat duygusunu aşılamıştı.

Barış’ın asıl müzikle tanismasi Amasra’ya gelen müzisyen abilerinden etkilenerek çalmayi ögrendigi klavye, gitar ve mizikasi ile baslar. Barislarin evinde ise Ruhi Su, Cem Karaca sürekli dinlenen sanatçilardir ki Cem Karaca nin Baris üzerindeki etkisi yadsinamaz bir gerçektir. Baris, o dönemlerde dinlemeye basladigi 70lerin 80lerin rock, hard rock ve heavy metal grup ve sanatçilarini hala dinlemeye devam eder ve onlarin yerinin bir baska oldugunu herzaman dile getirir.