bildirgec.org

iz hakkında tüm yazılar

Maksimum Güvenlik

doganalp | 25 March 2008 16:00

CHDT şirketi taradından üretilen “Güvenli Kişisel Cep USB Sürücüsü” askeri standartlardaki kriptolaması ve kullanıldığı sistemlerden çıkarıldığında işlem geçmişine ait izlerin takip edilmesini önleyici sistemi sayesinde maksimum güvenlik sağlıyor. Cihazın üzerindeki tuşlarla sürücünün içindeki bilgilere erişmek için 4 ila 10 karakter arasında şifreler koyarak güvenliği en üst seviyeye çıkarabilirsiniz.

Mksimum Güvenlik
Mksimum Güvenlik

İz…

sekoci | 18 March 2008 18:26

Çok erkendi uyandığımda. Karnım ağrıyordu. Kendimi iyi hissetmiyordum. Aynanın karşısına geçip biraz düşündüm. Hazırlanıp çıktım.Soluksuzdum.Kan dolaşımım yüksekti. Aşıktım. İremin doğum günüydü….

Hala çok erkendi. İlkokula başladığım günki gibi hissettim kendimi.Kendimi ; kendimde hissetmek için iki carlsberg içtim. Önceki geceden beri içiyordum zaten. Hediye seçmek için hep geç kalmışımdır.Ve hep yeteneksizimdir. Çok uğraşmama rağmen aldığım hediye yeniden ve yeniden basitti. Bir adüsyon kağıdına bir şiirin atom bombası yemiş halini yazdım. Hediyeyle birlikte aynı pakete koydum. Vapura uzanırken küfrettim. Temmuz ayını sewmiyordum. Eğer istanbuldaysam yazların hiç bir kısmını sewmiyordum zaten.. Yol çok uzun duruyordu. Belkide gitmemeliydim. Geri dönüp uyamalımıydım? Karar veremiyordum. Aşk başka neydi ki?

Uzayda yaşam kanıtı bulundu

makaleci | 08 February 2008 02:40

Satürn’ ün uydusunda su bulundu…!

Yaşamın kaynağının su olduğunu düşünecek olursak, bu keşif başlı başına bir yaşam kanıtı…

Uzmanlar; derece sıcaklığın hem don, hem erime, hem buharlaşma için kritik değer taşıdığını, bu yüzden Satürn’ün uydusundan yükselen buhar bulutunun görülebileceğini, bunun yakından değerlendirileceğini anlattı. Detaylar burada ve şurada

içimizdeki biz

dasein | 23 January 2008 18:42

İçimizdeki çocuk ve biz.
Yaşarız. İçlerimizde çoğalırız. Kendimizden birer iç çocuk çıkarıyoruz.
Yaşamak için geçerli sebepler ve nedensizlikler kuşağı .
içimizdeki bir İZ..bizİZ.

B’iz’

jansetkaravin | 26 April 2007 12:35

Road Portrait by Pavel
Road Portrait by Pavel

Şimdilerde düşünmeye başladım: “Sen, benim için ner’desin?” yahut bir başka şekilde sorarsam bu soruyu: “Sen, benim içerimde ner’desin?”
Acaba gereğinden hızlı mı yaşadık bazı şeyleri?
Acaba hayatın akışı dedikleri o ‘şey’, akrebin yelkovanı kovalayışındaki dinginlikten de ağır mı işliyor ve ben bunun farkına henüz varıyorum?
Korkarım eğer öyleyse, bütün ömrüm boyunca akrepten bir adım önde olmaya çalışmakla gerisinde kaldığımı zannettiğim bütün o düşler, yaşanmamışlıklarına hayıflandığım, kurmacalar her daim benden çok gerilerde kalmışlar ve âdeta zaman bir eğri olduğundan, evet, işte tam da bu sebepten kendimi bu yarışta yenilmiş varsaymam…
Gözlerinde boşa aramışım, en nihayet buldum sandığım oyunbaz yıldızı, üç yıldızlı otel odamızın içine işleyen neon yılları boyunca sevişmelerimizde, meğer o: pencerede titreşen yağmur damlalarının parıltısıymış, çarşaflara dolanan bir geçmişin düşüymüş ben geleceğin telaşını yüklemişken sigaramın dumanına dahası dudaklarının külünü, kekremsi tadını dilinin pütürlü yüzeyinin ki; ben onun bile sen mışıl mışıl uyurken sabahlara kadar beyaz tavanda gölgelerini arayıp durduğum hamamböceklerinin tıkırtılı koşuşturmalarından bahisle, sert, kıtırdayarak eziliveren kabukları olduğunu şimdilerde anlıyorum…
Dedim ya az evvel de, daha şimdilerde soruyorum kendime: “Sen, ne kadar biz diyebildin ki?”
Bir sen vardın bir de ben o beyaz çarşaflara her pazar, üç yıldızlı düşlerde, neonyıllarınca uzak düşen birbirinden ve dolana dolana aklandığını, kan ter içinde her sevişmede sevaba girdiği yanılgısını bir yavru kediymişçesine, hani tüylü, yumuşacık, sıcacık, uysal, huzurlu, masum… Meryem’den de masum…
Diyeceğim ki… Diyeceğim o ki; biz sevişmemişiz meğer, sen benle ben senle sevişmiş: ‘iz’ yok, b’iz’ yok!