bildirgec.org

gündem hakkında tüm yazılar

Türk insanı gündemle ne kadar ilgili?

eyupcan199 | 17 October 2012 17:34

Türk insanı günümüzde internet kullanımı açısından hızlı bir ilerleme kaydediyor. ancak bu ilgimiz bizi ilgilendirecek konulardan çok bizi eğlendirecek şeylere yönelmiş durumda. türkiye’de internet kullanan kesim büyük oranda üniversite öğrencisi gençlerden oluşuyor. yaş ilerledikçe internet kullanım oranı gittikçe düşüyor. acaba interneti nasıl kullanıyoruz merakımdan yola çıkarak google trend istatistiklerini incelemeye aldım ve şaşırtıcı birkaç sonuca ulaştım. isterseniz sonuçlara geçelim.

ilk konu başlığımız suriye. malum gündemin en sıcak konusu suriye’deki karışıklıklar. türkiye’den yapılan suriye aramalarıyla tüm dünyada ingilizce yapılan syria aramalarını karşılaştırdım. sonuç biraz ilginç. tüm dünyanın ilgisi 2011 yılından itibaren suriye’ye çevrilmişken türkiye’den yapılan aramalar sadece 2012 yılının sonlarında büyük bir artış göstermiş.

Şaşkınız !

yasaminsirlari[pilli_silinen_hesap] | 12 July 2012 10:24

Sıradan birgünde anayol kenarında oturan bir arkadaşımı ziyarete gidiyordum . Yol kenarından ufak bir fren sesi geldi ve hemen kendimi o sese yönelttim . Bir araba kaldırıma çarptı ve yolun 3 metre aşağısına uçtu. İlk defa bir kazaya şahit olmanın şakınlığıyla ve korkusuyla hemen olay yerine doğru yöneldim. Bilirsiniz etrafta hemen bir kuru kalabalık toplanır. Bende o kuru kalabalıktan birisiydim aslında. Dakikalar önce pırıl pırıl olan arabanın 5-10 saniye sonraki hali korkunçtu. İki büklüm olmuştu araç . Sürücü yola fırlamış ve çoğu yerinden kan geliyordu. Ben o anın şaşkınlığıyla adamın sessizce yerde yatışını izlerken doğanın bir olayına şahit oluyordum ve aklıma ölüm anı gelmişti . Bir an kafamı kaldırıp etrafa baktım . Ambülans çağırıyordu bi kaç kişi ama öyle birisi vardıki pes dedirtiyordu insana . Elinde cep telefonuyla olayı görüntülerken sanki birde keyif sigarası yakmış gülümseyerek anı kaydediyordu. O an yerde yatan yaralı adamı görünce mi kanınız donar dı ? yoksa onu o halde gülümseyerek kayıta alıp sigara içen adamı görünce mi kanınız donar dı ? benim ikisinede kanım donmuştu adeta. Bir kaç dakika sonra dahada kan dondurucak şeylere şahit oldum .Bir kaç kişi geldi kalabalığın arasına gözlerindeki ifadelerden anlaşılıyordu hırsız oldukları. Hurdaya dönmüş arabanın etrafında geziniyor acaba para edicek birşey varmı gibisinden bakışlar atıyorlardı etraflarına . Kasap et derdinde koyun can derdinde sözünü yaşıyordum adeta o an . Ve sonra tekrar dönüp baktım o kuru kalabalığa . Herkes merakını gidermeye çalışıyordu ve içlerinden bahsettiğim bir kaçı insanın kanını donduruyordu . Neyseki bir kaç dakika sonra ambülans geldi ve yaralıyı götürdü . O kazadan geriye hurdaya dönen bir araba yaralı sürücüden akmış kanlar ve bir de şahit olduklarım kalmıştı geriye. . Kendime sormadan edemiyordum . İnsanlık bu kadar mı tuhaflaşmıştı ?

Akkuyu Nükleer Santral Projesi’ne Neden Karşıyım? 3

nympheninpenceresi | 09 August 2009 17:19

NyMpHe
NyMpHe

Bu seferki “sıkılmayı sindirme” molamı biraz uzun tuttum galiba. Malum tablolar, grafikler, rakamlar, kaynaklar… Hazmetmek zaman alıyordur, diye düşündüm. Neyse kaldığım yerden devam ediyorum…

ABD’de 1990’lı yıllarda yapılan risk analizinin , nükleer santral taraftarlarının haklılıklarını kanıtlamak için sıkça başvurdukları bir kaynak olması nedeniyle ayrıca incelemesinde fayda vardır.

Tablo 1.1: ABD Risk Analizine Göre Belirlenmiş Olan Ortalama Ömür Kaybı (OÖK) Rakamları

Kaynak: Ş. Şenay- A. Biçer ,“Neden Nükleer Enerji?”,  Nüksem 2007 Nükleer Enerji Sempozyumu Bildiriler Kitabı, EMO Yayınları Selim Ofset Matbaacılık, Mersin, 2007, s. 31

Kaynak: Ş. Şenay- A. Biçer ,“Neden Nükleer Enerji?”, Nüksem 2007 Nükleer Enerji Sempozyumu Bildiriler Kitabı, EMO Yayınları Selim Ofset Matbaacılık, Mersin, 2007, s. 31Tablo 1.1’de ömür boyu bir nükleer santral yanında yaşamanın ve bir nükleer santralin bir yılda çıkardığı atığın riski bir insana yıldırım çarpma riskinden veya bir uçağın düşmesi riskinden bile küçük olarak belirtilmiştir. Şüphesiz bu çalışmada nükleer santralin “normal koşullar” da çalışacağı varsayılmıştır. İnsan yapısı bir reaktörün yine insanlar tarafından kullanıldığı bir nükleer santralde koşulların “normal” kalma garantisinin olmadığını, üstelik koşulların tabiat olayları ile “normal” olmaktan çıkmasının kuvvetle muhtemel olduğunu bir önceki yazımızda belirtmiştik. Şimdi ise “normal koşullar”dan sapmanın olası olduğunu gösteren bir kaç örneğe bakalım:

Akkuyu Nükleer Santral Projesi’ne Neden Karşıyım? 2

nympheninpenceresi | 03 August 2009 20:02

NyMphe
NyMphe

Nükleer karşıtlarının Akkuyu’da 7-8 Ağustos tarihleri arasında çadırkent kuracakları ve 9 Ağustos’ta da “Nükleer Santrale Hayır” adı altında bir miting düzenleyeceklerinin duyurulması ile depreşmeye başlayan ‘bu konuda yazma’ isteğim -ilk yazımın rağbet görmemesine rağmen- önlenemez bir şekilde devam ediyor… Konuyu ve/veya onu ele alış şeklimi “yeterince ilgi çekici” bulmayan okuyucular için ufak bir ‘sıkılmayı sindirme’ molası verdikten sonra, -“US(L)ANMADAN”- nükleer enerji kullanımının çok boyutlu zarar ve risklerini aynı “sıkıcı” akademik(?) dille anlatmayı sürdürüyorum. Rastgele…

Nükleer santrallerin çevre dostu olduğu görüşü, genel olarak nükleer santrallerin karbondioksit salınımlarının az olması ile desteklenmeye çalışılmaktadır.

Yahoyt Dergi indir oku Robot Dergisi bu ay kapakta

NLPMaster | 29 July 2009 12:50

Teknolojinin tanınmış isimlerinin başını çektiği yahoyt, dergi de yayınladı. Yahoyt dergi temmuz sayısında robot konusunu kapağına taşımış.
robot ile ilgili pek çok konunun yer aldığı yahoyt dergi haberi, yahoyt dergisi indirme sayfası yahoyt dergi içeriği burada

Akkuyu Nükleer Santral Projesi’ne Neden Karşıyım? 1

nympheninpenceresi | 29 July 2009 12:40

Aylardır derin bir uykuya yatmıştı “Akkuyu’da Nükleer Enerji Santrali kurulsun mu, kurulmasın mı?” tartışması. Nihayet yeniden gündemde… Hatta 7-8 Ağustos tarihleri arasında tüm nükleer karşıtlarının toplanarak Akkuyu’da çadırkent kuracakları ve 9 Ağustos’ta da Mersin’in Gülnar ilçesinde ‘Nükleer Santrallere Hayır’ adı altında bir miting düzenleneceği şimdiden duyuruldu bile. Bu tür ‘yeni sosyal hareketler’e (konuya taraf olmasam da) sırf atmosferi görmek için katılan biri olarak muhtemelen ben de orada olacağım. Üstelik bu kez konunun tarafı ve sempatizanıyım. Nitekim -fisyon tepkimesi sonucu açığa çıkan- nükleer enerji kullanımının çok boyutlu zarar ve riskleri olduğunu düşünenlerdenim. Şimdilik bunlardan sadece birini: EKONOMİ boyutunu, “akademik” (?) bir şekilde ele alalım.

Nükleer santrale evet diyenlerin “Neden nükleer enerji?” sorusuna verdikleri ilk cevap, nükleer enerjinin elektrik üretiminde en etkin ve ekonomik kaynak olduğudur. Bunun doğruluğunu göstermek için de yaptıkları ilk iş; nükleer reaktörlerin yakıtı olan uranyumun ne kadar az miktarından ne kadar çok elektrik elde edilebileceğini sayısal verilerle ortaya koymaktır.

4 fotoğrafta haftanın gündemi

dbergerac | 04 May 2009 09:58

Elbette ülkemiz gündemi bir an bile boş kalmıyor. ama son günleri özetleyen 4 fotoğraf gündemi söze gerek kalmaksızın anlatıyor.

1 mayıs
1 mayıs

kaynak : milliyet
kaynak : milliyet

Gündeme dair Hicviyeler / Sözde soykırım anıt’ı !…, Obama’dan Beklentimiz

retor | 26 April 2009 14:07

“ SÖZDE SOYKIRIM ANITI…!… “

Beyaz sarayın dibinde, sözde soykırım anıtı
Hayali bir müze konup, bumu olacak kanıtı
Mesnetsiz bir talep için, aman ne güzel tanıtı
Peki kimler izin verdi, kim verecek bu yanıtı !…

Refah Torlak / RETOR

Dipnot:
Amerika’da Beyaz sarayın bir sokak ilersinde
Ermeni diasporası tarafından bir soykırım anıtı
İnşa edilmiş ve yakında burada bir soykırım müzesi
Oluşturulacakmış! … Tam vardır yoktur savaşında
ABD’nin bir dostluk göstergesi herhalde…!…
Baş müttefikten de böyle bir kıyak beklenir tabii ki
Yada baş müttefike de bu yakışır mı desek acaba…!…
Tavşan kaç tazı tut misali ne güzel değil mi…?…
Buşt zamanında böylesi buştluklara alıştıkta
Bakalım Obama efendi nasıl bir tavır sergileyecek
Bekleyelim görelim.