bildirgec.org

gece hakkında tüm yazılar

Pumasocial ile Kahraman Olun!

bithikotsis | 19 April 2011 08:45

pumasocial
pumasocial

Resmi sponsoru Puma olan Pumasocial oyun turnuvası yakında başlıyor. Hemen hemen her spor dalında (dart, bowling, ping-pong gibi) kendine çok güvenenler yeteneklerini İstanbul‘un belli mekanlarında gece sergiliyor.

Bu yarışma, otto santral’de, roxy’de, otto sofyalı’da, bronx pi sahne’de, asmalımescit lounge’de ve bunlar gibi bir kaç mekanda düzenleniyor. Oyuncular buralarda kendi hünerlerini sergiliyor. Buradan da eğlence esnasında çekildiği fotoğrafları yükleyenlere Puma hediyeler veriyormuş. Denemekte fayda var. İyi eğlenceler…

O gece (2)…

zarifce | 07 April 2011 15:30

Yazlık evine giden Halim bey Güler’i yanına çağırarak,
-Teşekkür ederim. İstediğim gibi evin bakımını ve temizliğini yapmışsın elinize sağlık. Şimdi kendine bir çeki düzen ver, hatta şoförle birlikte gidin ve üzerine gece için kıyafetler al. Misafirlerle sen ilgileneceksin.

Güler, “tamam efendim” diyerek Halim beyin yanından ayrıldı. Yazlık ev boğaza nazır tepede, dubleks, villa tipi ev idi. Mimarisi ile gözleri dolduran evin temizliği de kolay değildi. Buna rağmen her türlü fedakarlıkla temizliği yapan ve yaptıran Güler, yorgun bir vaziyette alışverişten dönmüştü. Evde sürekli kalınmadığından hizmeti görecek belirli insanlar yoktu bu yüzden organizasyon şirketinden yardım almışlar, geceyi misafirlerine unutulmaz saatler yaşatmak için hazırlıyorlardı.Bülent bey misafirlerle geldi. Onları kapıda karşılayan Halim beyin yüzündeki gülümseme Bülent beyi daha da motive etmiş ve rahatlatmıştı çünkü kendilerine tercümanlık yapacak arkadaşın gecikeceğini patronuna söylemeye çekiniyordu ancak söylemek zorundaydı. Halim bey konuyu öğrenince biraz gerildi ve “heyetin haberi var mı?” diye sordu, Bülent bey “evet efendim bilgileri var” dedi. Beş kişilik heyet kendi aralarında konuşurken yanlarına gelen Güler onları oturma odasına davet etti bu arada telefon görüşmesini bitiren Halim bey de odaya geldi ve genç bayana,

O gece…

zarifce | 06 April 2011 16:27

Çaycının ne günahı vardı? Adamcağız yeni demlenmiş çaydan bir bardak getirmiş, teşekkür edeceğine iş önlüğü takmamış diye fırçalamıştı.Temizlikçi odayı temizlemiş ve azar işitmemek için birkaç kez de gözden geçirmiş, kapıda çağrılmayı bekliyordu.
-Kaç kere söyleyeceğim size avizenin taşlarını iyice temizleyin diye, çağırın şu Güler’i,
Temizlikçi kız titreyerek içeri girer,
-Buyrun efendim.
-Kızım sen anlamıyor musun? Sana taşları yıkamanı söylemedim mi?
-Söylediniz efendim.
-Eee, neden yıkamadın? Silme, silince bezin lekesi kalıyor, yıka, kurut tekrar yerine tak demedim mi?
-Efendim..
-Tamam tamam sus bir daha olmasın, bu son uyarım.Nihayet’i gönder.
-Anlaşıldı efendim.

Bilmek İstiyorum !!!

Cali Kusu | 15 February 2011 10:41

Kuşların ağladığında neden öldüğünü bilmek istiyorum. Gözyaşının gücü öldürmeye yeter mi? ya da bir damla yaş için ölmeye değer mi?Köpeklerin neden bukadar sadık olduğunu bilmek istiyorum. Değer bilmeyen insanlara böylesi sadık varlıklar neden veriliyor? Sadakatin anlamını bilmeyenlere sadık dost lazım mıdır?

Eskiden !

Cali Kusu | 13 February 2011 17:06

Eskiden güzel günler vardı,
güneşi tam gecesi tam. Eskiden sabahları güneş güzel doğardı. Birde akamüstüleri güneş batarken geceyi beklemek vardı… Ne güzeldi, eskiden güzellik vardı. Nasıl desem huzur vardı işte. İnsanlar mutluydu, gülüyordu. Hani her köşede ağlayan birileri yoktu en azından. Köşe kapmaca oynar gibi, dörtnala kaçar gibi geçerdi günler…

Eskiden zaman vardı,
Zamansızlığa inat saatlerce gülüp oynamak vardı. Ne bileyim işte geçerdi zaman. Böyle tıkanıp kalmazdı, işkcence çeker gibi saatlere bakmazdım. Nefes bile almıyorum saate baktığım kadar. Halbuki eskiden saat bile yoktu. Oda neymişki sabah çıkardım sokağa, güneş doğunca yani. Baktım akşam oluyor, güneşin gözlerini kapattığı an damlardım eve. Eskiden sokaklar vardı, insanı iki döşemelik taşa sığdıran kaldırımlar değil…

Bu gece gene yüzleşeceğim kendimle

suleceizler | 12 February 2011 19:16

Gece yarısını çoktan geçmiş saatimin akrep ve yelkovanı.Hala yok gözlerimde uykunun ağırlığı,tv açık fakat sadece açık ,öylesine.Kendimle başbaşayız ve gene hesaba çekmişim kendimi gecenin sessizliğinde.Hayatta herkesi,

?:) – 2

Cali Kusu | 12 February 2011 15:27

Ben Şair olsaydım Eğer Sana Öyle bir Şiir yazardım ki Sevgili, Harflerine Asardın Kendini !!!

G ün geçer de akşam olursa,
İ lk akşam gibi sabaha kalırsa,
D ünden kalan yarınlardaysa,
E llerimde yetim kalan birileri varsa,
S ilemediklerimi karalamak varsa,
İ llede o deyip yırtınıp ağlamaksa
M aden gibi dert var demektir…

G üneşsiz bir sabahdaysan,
E eğerlerin keşkeleriysen,
L eylek kadar uzun,
D emir kadar katıysan,
İ şin yaş demektir…

Şşşt Sus

Chat Noir 1 | 09 February 2011 16:59

Şşşt sus ve dinle.
Gecenin sessizliğini,
Neşeli günün bitişini,
Rüzgarın fısıltısını.
Şşşt sus ve gözle.
Ayın muhteşem güzelliğini,
Yeni bir başlangıca giden bitişi,
Gözyaşlarındaki gizemi.
Şşşt sus ve bekle.

Bir Gece Yarısı

Chat Noir 1 | 05 February 2011 13:15

Karanlıkta yürüyorum,
Bir ışık arıyorum,
Tam buldum sanıyorum, yanılıyorum.
Elimde kandil bir gece yarısı.
Yalnız kalıyorum,
Beni saracak iki kol arıyorum,
Bulacağımı zannediyorum, yanılıyorum.
Elimde kandil bir gece yarısı.
Uçsuz bucaksız bir uçurumun kenarında yürüyorum,

Ben Birşeyler Yapacağım !!!

Cali Kusu | 02 February 2011 09:22

Güzel bir fikrim var benim, bi an önce uygulayıp paketleyeceğim sonra rafa kaldırıp tozlanmasını bekleyeceğim. Tozlanan fikirlerimi temizleyip tekrar tekrar ortaya sereceğim kirli çamaşır serer gibi milletin gözününe girsin die çabalayacağım. Sabah erken kalkıp süperman olacağım, geceleri örümcek adam, canım isterse bazende kedi kız olabilirm. Bu benim fikrim herkes gibi erken kalıkıp şarkıcı olabilirim…

© Copyright pillinetwork 2006 - 2012. All Rights Reserved.