bildirgec.org

etik hakkında tüm yazılar

Velehu

| 07 February 2008 20:36

bir cevabı bulurken yitirilen hevessin
taptaze sabahın geceden kalan şarapneli
köhne teknelerde sevişen gözlerin leşi sen misin
böyle mi oturur adama bir sevdanın kanlı yeleği

batık bir tırnak oldu geceme sesin
sakın bir daha içime terini üfleme sepserin
zorbaca yeminlerini de göğsüme serpiştirme
bu yeminler duman eder adamı kesin

“Aldanma ki, şair sözü elbette yalandır”

| 06 February 2008 10:44

nereye gitsem yalnızlığın başkenti bedenim
şehrimin çukurunda demlensem
içimdeki masiva, kâinata kanar
penis-i vanilya kokulu çocuklardık
çoğumuz bir kızın eteğindeki farbalayı
balalayka ile mandolin arasındaki uçurum sandık
müsamerelerde cumhuriyet’i çarşaftan çıkarırken
çarşaf’ı fırt ile mikrop arasında konumlandırdık
süheyla’yı saymazdı cem’ah abi “iki gemiciynen” hah, hah, ha
süheyla benim buse bayramımdı
vallahi vaha olsun kalbim, yazdım işte aha!
bıkkın bir orospu tebessümü geçti üstümden
canı sıkkın bir telaştı zaman eceli teyellerken
salaş hüznümü kim takıyor yakasına gücenmeden
melal, vefa, hadikatüssuada, bir de daüssıla…

Ateistlik nedir ne değildir?

ikonoklast | 16 January 2008 21:07

Toplumumuzda, tüm toplumlarda olduğu gibi tabu olan bir konu, ateistlik. Din adına tüm dünyada hoşgörüsüzlüğün ve fundamentalizmin yaygın olduğu bir zamanda konu daha da tabu haline gelmiş durumda. Pek çok kişi aslında ateistliğin ne anlama geldiğini bilmiyor. Ateistliği bir din sananlar, satanizmle, nihilizmle, ahlaksızlıkla karıştıranlar var. Şu kesin olarak bilinmelidir ki, ateistler tapınma ritüeli olarak kedileri veya başka hayvanları kesmez. Hele hayvan haklarını savunuyorlarsa, böyle davranışlarda bulunanlara sert çıkabilirler bile. (Bkz. uçan tekme)Bazı ateistler, yerleşik ahlak kurallarını benimsemeyebilir, bazısı ise Kantçı ahlak anlayışını savunabilir. Bazıları da düpedüz yalancı, iki yüzlü, anasının gözü olabilir. Kimileri de dinlerin öngördüğü ahlak kurallarından bir kısmını benimseyebiliriler, “çalmayacaksın, öldürmeyeceksin…” vb. gibi. Kısaca ateistlerin ahlak anlayışları bireyseldir.

Mind of Vefa

| 07 January 2008 10:50

ben her gece ölürüm, ben vaktin dölüyüm
kıblem elem, seccadem ellerin,
allah da müsebbibim olsun
utandığım imgelerimden
ömrümün özetini çıkarsın süreya, ilhan, ece
altıok cayırdarken utanç karası bir otelde
bir yanım çık(ıl)maz leke, bir yanım heder olsun
pür neşeye
kılıksız bir dua belki de ellerimizdeki yırtık usa/re
herkes bende, ben herkeste az otlu küfürname
bilinsin artık:
simsiyah bir ömrün arta kalanı
adamına tastamam zemheri zehrolur!

Basınımızda Etik

alp06 | 15 December 2007 22:49

Uzun yıllar oldu ki gazete almaz ve Tv haberlerini dinlemez oldum. Neden derseniz sansasyon ve asparagasın ne kadar yayın kullanıldığını görmem beni bu kararı almaya itti. Basın yayın organlarının habercilik anlayışına internet oratamında habercilik yapan birçok haber sitesi de katıldı. Burada onların isimlerini zikretmiyeceğim.
Seviyesiz haberciliğe karşı o kadar seviyesiz yorumlar eklenmeye başlandı ki biraz yorumlar köşesini okursanız, okur seviyesinin ne düzeyde olduğunu çok yakından görürsünüz. Diğer haber sitelerindeki seviyesiz yorumlar dalgasına malesef hafif üyeleri de katılıyor. Küfürler hakaretler ortalıkta uçuşmaya başlıyor.
Belden aşağı ve reyting kaygısı ile habercilik yapanlara karşı elbirliği ile savaş açalım. Artık seviye ve üst düzey istediğimizi dile getirelim.

facebook seksbook milliyet etik vs

odo | 09 November 2007 10:43

bugünkü Milliyetintenet sitesinde Semra Pelek ve Eyüp Erdoğan isimli tempomuhabirlerinin araştırma-haberi resimli 21 sayfa olarak sunulmuş. facebook’ta gizlenen “sexbook”başlıklı bu haberin içeriğini tahmin edileceği üzere facebook’un seksi içeriği ve sekse dayalı sosyallikleri oluşturuyor.

aslında bu iki muhabir arkadaşımız çok zor birşey yapmamışlar. facebook’ta sex ve seks gibi aramalar yapmışlar. çıplak bir kadın resmini avatar olarak kullanarak sahte üyelik gerçekleştirmişler. ve sonra da “başvuru”lara yanıt vermişler. birlikte seks yapmanın yanı sıra grup davetleri de almışlar. hatta ilan edilen bir seks partisinin de yolunu tutmuşlar.

miniminicik

| 02 November 2007 17:52

“…birbirine teğet geçen hayatların hikayesi..” dedi ses.. sesin ardındaki mekanik titreşim.. siyah cep telefonunun yan yüzündeki ufak deliğe ince bir jak vasıtası ile bağlanmış kablonun ucundaki küçük hoperlörün membranının titreşimidir bu mekanik sesin kaynağı.. bu titreşimin ulaştığı algı merkezlerinden iletilen sinyaller bir çok sinaps aktivitesi ile sayısız veri sentezine sebep oldu bir kaç milisaniye önce yumuşak, kıvrımlı, tavası leziz olan beynimde.. mekanik titreşim sonucu oluşan kimyasal işlemler nihayetinde bir çok anı, hatıra, resim, ses, duygu kaydı harekete geçti.. ve bilinç denen, tanımlanamayan, garip, ne idüğü belirsiz (idük nedir ki?) varlıktan açığa çıktı.. sonra benzer bir mekanizma ile hızla unutuldu tekrar.. unutuldu.. unutuldu.. unu.. unutmak da bilincin üzerine yamanmış bir yafta.. aslında herşey kimyasal değil mi üstadım..? milimiliminicikmikrogramlarla ifade edilen dozlarda binde birlik bir sapma nelere kadir.. herşeyin sorumlusu bu saçma sapan kimyasallar üreten bezler değil mi..? o zaman, her şey böylesi kimyasal, herşey böylesi mekanikse nedir bilinç..? nerde bu işin sorumlusu ey kadim dost..? yok ki cevabı.. ruh da derler adına, can da.. ama kimyayı, mekaniği çözen insanevladı bunun pozitif bir açıklamasını yapamamış.. zahiri ilimlerin ilerlemesi elbet mühim.. ancak bu ilerleme dahi, varlığımızın “öz”ünü açıklamaya yaklaşmıyor bile.. narın kabuğunu yiyip, dolgun, kırmızı, baştan çıkarıcı sulu danesini es geçiyor.. ya ruh..? hep varsayımlar ile konuşuluyor bu hususta.. insanın mayasındaki bir yerlere bağlanma, kendinden güçlü bir varlığa sığınma isteği de hor görülüyor bu zahiri ilim ehli tarafından.. zaafiyet olarak isimleniyor çoğu zaman..