bildirgec.org

element hakkında tüm yazılar

sınırsız i̇con deposu

ANDER | 08 February 2011 14:59

özellikle web arayüzü tasarlarken oldukça ihtiyaç duyduğumuz bu küçük grafikleri bazen isteğimize göre bulmakda oldukça zorlanıyoruz. kendimiz yaptığımızda ayıracağımız vakit bir yana harcattığı emek yabana atılır cinsden olmadığından, bu yükü hafifletmek için şuraya, hala aradığımızı bulamadıysak buraya tıklamakda fayda var.

Marie Curie 2

massay | 15 October 2009 13:03

1.kısım

Evlenmelerinin ardından Marie ve Pierre Curie, fizik okulundaki harap bir hangarı laboratuar olarak kullanıp deneylerine başladılar. Evlendikleri yılın 28 Aralık tarihinde Wilhelm Conrad Röntgen, “ X ışınları” keşfini resmi olarak duyurdu. Hemen ardından “Radyoaktivite” buluşunda Curie’lere ortak olacak olan bilim adamı Henri Becquerel, Uranyum’un kendiliğinden ışın yaydığını keşfetti. Becquerel’in yaptığı deneylerde bir fotoğraf filmi üzerine konulan Uranyum, filmi karartıyordu.

Bu bilimsel gelişmeler, Curie’lerin deneylerine yön verdi kuşkusuz. Onları hırslandırdı.

Yıl 1898. Çalışma defterinin 6 Şubat tarihli sayfasında Marie, çalışmalarını ve deneylerini not ettiği bölümün altına hangarın damının aktığını, içerisinin rüzgârla dolu olduğunu ve ısısını yazar, paralelinde protesto edercesine on tane nida işareti koyar. Bu zor koşullarda çalışmanın da Curie’leri hırslandırdığını, birbirlerine duydukları aşkı büyüttüğünü yıllar sonra kızına anlatacaktır Marie.

Yıl 1898. Marie, zehirli bir element olan Thorium üzerinde çalışırken uranyum gibi ışın saçtığını keşfetti. Böylece Becquerel’in 1896 yılında “Becquerel ışınları” adını verdiği buluşu daha genelleştirmiş ve adını “Radyoaktivite” olarak değiştirmiş oldu. Bu yeni buluş, Pierre ve Marie’nin uykularını kaçıran, tehlike sınırlarını unutturan sorular doğurdu. Sorular da cevapları.

112. elementin adı kondu !

aedips | 29 July 2009 12:18

periyodik cetvel
periyodik cetvel

1996 yılında almanya’daki ağır i̇yon araştırma merkezi’nde prof. sigurd hofmann öncülüğündeki füzyon deneyleri sırasında bulundu. keşfedilen 112. element kopernikyum (copernicium) olarak adlandırıldı. cp olarak simgelenen kopernikyum birkaç hafta önce periyodik cetvele girdi. kopernikyum ismi, nicolaus copernicus anısına verildi.

kopernik
kopernik

kopernik 19 şubat 1473 yılında torun’da (polonya) dünyaya geldi. gezegenlerin dünyanın etrafında döndükleri bulgusuna ulaşması, modern bilimin dönüm noktalarından birini oluşturdu. bu bulgu, yerçekiminin keşfine, evrenin de hayal edilemeyecek kadar büyük olduğu bilgisine ulaşılmasını sağladı. uluslararası temel ve uygulamalı kimya birliği ise bir süre önce bu keşfi resmen tanıdığını açıklamıştı.

Sro online genişliyor…

mehmetbastug94 | 02 March 2009 12:50

Bitmek tükenmek bilmeyen oyunların en iddialılarından olan sro online da, oyunu sonsuzluğa uzatmaya yelteniliyor…

Her son seviyeye gelen oyuncuların sayısı 100 olunca seviye sınırı genişliyor ve yeni eşyalarda oyuna yükleniyor…

Her ay kişi başı geliri 100.000$ olan oyun kurucuları bu işten çok memnun..
Kaynak:

Doğal Plazma Lambaları

lazaronnie | 27 February 2009 15:00

Plazma Topu
Plazma Topu

Plazma dediğimiz olgu gaz halde bulunan elementlerin iyonlaşarak adeta bir çorba oluşturmasından ibarettir. Bilindiği gibi atomlar çekirdeğinde pozitif yüklü (+) protonlar ve protonları dengeye getirici nötronlar barındıran, dış yörüngelerinde ise negatif (-) yük barındıran elektronlardan oluşur. Eğer bir atomun çevresinde dolanan elektronların sayısı, çekirdekte bulunan proton sayısına eşit ise bu atoma yüksüz yani nötr atom denir. Protonlar, oluşturdukları çekim etkisi sayesinde, elektronları çevresinde tutabilmektedir.

güneş sistemi
güneş sistemi

Resimde görüldüğü gibi gezegenler yörüngelere yerleşmiş ve sıraya dizilmişler. yani arka arkaya gelmişler. Elektronlarda tıpkı bu gezegenler gibi yörüngelerde hareket halindedirler ve protonun çekim gücüne göre çekirdeğe en yakın elektronlar en güçlü bağlarla tutulmaktadır. Son yörüngede dolanmakta olan elektronlar ise en zayıf bağlarla çekirdeğe bağlıdır. Bu yüzden bir atomun son yörüngesindeki elektronlar, atomdan koparılması en kolay (görece az enerji ile kopartılabilir) elektronlardır.

Şeytan üzerine…

Nodtveidt | 27 September 2008 12:50

Şeytan nedir?

Şuradan giriş yapacağım, merak edenler buyursunlar…

5 element, simya mevzuları.

5. Element ne ola ki? Varlığı bile kesin mi?

Var olduğunu farzedelim… Ama biliyorsunuz, ne idüğü belirsiz bir element bu… Enerji mi manyetizma mı şu mu bu mu…

Doğada bi de kilişe 4 element var. Bunlar fiziksel maddeler su ateş hava toprak felan fıstık.

Bu 5. Element filiminden de hatırlanacağı üzere tamamlayıcı bir madde. Bu olmadan “mekanizma” çalışmıyor.

Örneğin piramitler bu mekanizmayı temsil ediyor, göğe yükselirlerken kare tabanlarıyla. Karenin her noktası bir element. Tepesindeki en son nokta ise bilinmeyen 5.element. Piramidin 4 noktası yerdedir, ama 5. Nokta göğe bakar. Ve beşinci noktanın tepesi keopstan hatırlanacağı üzere altın kaplamadır. Çünkü en kutsal olan, en görkemli olan
O noktadır.

dinamik bir periyodik tablo

odo | 11 October 2007 13:05

internet ortamında erişilebilecek bir periyodik tablo hiç kimse yeni birşey olmayacaktır. ancak bu sitedeki periyodik tablo dinamik yapısı ve erişim özellikleri ile diğerleri arasında ayrıcalıklı bir yerde duruyor.
burada, elementin temel özelliklerini, orbital dizilişlerini, izotoplarını ve çok daha fazlasını görmek mümkün.
kullanıcı katkısı ile gelişen site buradanulaşabileceğiniz türkçe bir arayüze de sahip.
ne diyelim?
yapanların ellerine sağlık…