Aman petrol canım petrol diye şarkı bile yaptığımız fosil yakıt kullanımı doğayı daha da ötesi hayatımızı tehdit eder noktaya gelmiş durumda.
Burada zaten bilinir durumda olan bu sorunları tekrarlamak niyetinde değilim. Daha temiz bir çevre ve daha yüksek hayat standartları yakalayabilmek için yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanmak en akıllıca yöntem gibi görünüyor. Bu konuda bir kanunumuz bile var.
Ülkemizde kullanım alanı olan rüzgâr çiftlikleri yenilenebilir enerji kaynaklarının en gözdelerinden biri. Karayel, Keşişleme, Kıble, Lodos, Poyraz ve Yıldız gibi değişik isimler vermişiz bu rüzgâr adını verdiğimiz hava akımına.
Dünyamızda kuzey ve güney yarım kürelerin ekvatora göre daha az ısınması sonucunda sıcak havanın daha soğuk olan yönlere doğru akmasıyla oluşan hava akımlarının hepsine rüzgâr diyoruz.
Maliyeti nükleer ya da fosil yakıtla çalışan tüm sistemlere göre neredeyse bedava denebilecek kadar az olmasına rağmen bu konuda Türkiye’de çok fazla aşama kat edilememiş olması can sıkıcı bir durum. Türkiye’de rüzgârdan elektrik üretilen 3 yer var bunlardan 2 tanesi İzmir Alaçatı’da bir tanesi de Bozcaada’da (Daha başka var mı? Varsa uyarırsanız sevinirim).