bildirgec.org

dua hakkında tüm yazılar

Buz Mavisi

bahard17 | 11 November 2007 02:18

çıkarken sessizce çek kapıyı
ama sımsıkı kapanmış olsun
o kadar ki kokun bile dışarıda kalsın
çok acı verir oldu artık
yüzüne bakıp konuşamamak
o kadar kin doluyum ki sana
ister istemez öldürmekten korkar oldum
nefretim içimde sevgimde
okadar ince ki aralarındaki çizgi
her an birine düşebilirim
açık söylemek gerekirse
ben bu aralar
nefret tarafına eğilir oldum
hataydı belki sevgim
bu kadar saf ve temiz düşünmem
her geçen gün daha fazla uzaklaşırken sen benden ben senden
hala susuyorum ben
içimde çığlıklar dinmek bilmiyor
küçükkende ağlardım ama bu kadar acı vermezdi
bilir misin gözyaşlarım kurusun diye gündüz dua ederim ben içime aksınlar hiç kimse bilmesin diye
onca gözyaşım oldu şimdi hala akıyorlar gözlerimden
bana inat duama inat
çok isterdim ölmeyi hepinizden kurtulup gitmeyi
siz ağlardınız ozaman belki sen derdin kurusun gözyaşlarım
ama gitmiyorum içimde yanan ormanlar
bir sürü gözyaşımın seline kapılmış ağaçlar var
bir gün anlatacağım sana kendimi birgün
en acımasız haliyle göreceksin çektiğim acının rengini
ve yok olup gideceksin buz rengi mavilikte
kaybedeceksin beni
beni ve sana hala ısrarla pırıl pırıl bakan mavi gözlerimi

DUA

Muhalif Demokrat | 26 October 2007 22:13

Duanın ne demek olduğu herkesin malumudur. Daha ilkokul çağımızdan itibaren sürekli iç içe olduğumuz, çoğu zaman zor durumda kaldığımızda, kendisinde tüm kadir ve kudretin toplandığına inanılan zata bir yakarıştır, tevfik (yardım) dilenmedir. Muhtemelen tüm dinlerin nadirattan buluştukları bir vakadır ayrıca. Hatta herhangi bir tanrı inancı olmayan ateistlerin dahi zor durumlarda dua etmekten kendilerini alamadıkları hakikati de apaçık ortada duruyor. Bununla beraber özellikleri, nasıl yapılması gerektiği, kabulunun neye bağlı olduğu da bir o kadar bilinmeyen bir meseledir. Tam manada anlaşılması kader, tevekkül inançlarına da farklı bir bakış getirecektir.

Bir süredir kafamı kurcalayan bu meseleyi araştırdım. Çoğunluğu İslami kaynaklar olmak üzere baya bir kaynak inceledim ve kendimce bir somutlama yaptım. Burada anlattığım gibi bir tez tamamen hatalı olmasa bile bazı yerlerinde teolojik hatalar bulunabilir. Zaten amacım da ortaya mutlak bir doğru koymak değil, bu meseleyi daha derinlikli olarak anlamayı sağlamak. Yaptığım somutlamalar da eskilerin deyimiyle soyut bir hadiseyi ‘fehme yakınlaştırmak’ yani anlamaya yakınlaştırmak için yapılmıştır. Herşeyi hakkıyla bilen sadece El-Alim’dir. (C.C)

İnternetten Fatiha gönder

wanadooo | 13 September 2007 08:37

ntvmsnbc‘de okuduğum çok çok ilginç habere göre şu sitede isteyenler Oruçbaba, Eyüp Sultan, Telli Baba gibi türbelerin fotoğraflarına bakarak Fatiha okuyor ve “gönder” butonuyla ruhlarına gönderiyor.

Fatihagonder sitesinin yetkilileri kurulma gerekçelerini, “Uzak mesafelerde bulunan, veli ve büyük zatların türbelerini ziyaret etme imkanı olmayan kardeşlerimize hizmet için hazırlanmıştır” sözleriyle açıklıyor. Dini gerekçelendirmeyi de şu ifadelerle açıklıyorlar: “Velilere ve vefat etmiş yakınlarınıza Fatihe göndermek, hayır duada bulunmak dinimizce tavsiye edilmiştir. Hatta kabir başında selam verirlerse selamı aldıkları dahi bildirilmiştir.”

kaynak: ntvmsnbc