bildirgec.org

dinazor hakkında tüm yazılar

Dinozorlar

gkhaslan | 11 March 2011 14:30

Dinozorlar ilk olarak 230 milyon yıl önce yer yüzünde görünmüşlerdir. Yeryüzünde çok uzun yıllar boyunca yaşayabilmişlerdir. Birçok bilim adamı bu sürenin 160 milyon yıl kadar olduğu kanısında birleşmişlerdir. Yaklaşık 65 milyon yıl önce ise bir çok dinozor türünün nesli tükenmiştir. 1000 civarında olan dinozor türünün bir çoğu yok olmuştur bu zaman dilimi içerisinde.
Çok uzun seneler boyunca yaşayan dinozorlar bunu bazı etkenlere borçludurlar. Dinozorların derileri çok kalındı. Puflu ve su geçirmez derileri sayesinde bir çok zararlı etkenden korundular. Su geçirmeyen derileri sayesinde kuru kaldılar.

bir dinazor

nazokiraze | 11 August 2009 10:44

Onun Bir Dinazorun Anıları ve sonrasında Bir Dinazorun Gezileri adlı kitaplarını ardarda okuduğumda maşallah yaş 85 i bulmuş ama dinazor teyzemiz hala geziyor,tozuyor yazıyor demiştim akabinde de kendisinin ölüm haberini almıştım.

Aziz Nesin kitaplarını sevdiğim gibi Mina Urgan’ın o iki kitabını da sevdim. Gezmiş, yemiş içmiş, tanışmış, sevmiş, kızmış, komik bulmuş gülmüş,dolu dolu yaşamış devrimler, darbeler ,ölümler görmüş , eskiyi yeniyi yaşamış , ilginç bulmuş, eleştirmiş her bir şey yapmış ve sonra bunları yazmış okunmaları çok keyifli gelir, kahramanın sonunu merak etmeden, kasılmadan okunası kitaplar her bölümde ayrı kişilikler, yerler,yemekler, dersler, hatıralar mevcut. Her şeyden önce Cumhuriyet tarihi görmüş yazarın içten anlatımları var (kendisi de kitabının bu kadar satmasına şaşırdıgını her fırsatta belirtmiştir)

Kendisi aslında İngiliz dili ve edebiyatı profesörüdür ,ödüllüdür, Özgürlük ve Dayanışma Partisi’nin kurucu üyesidir, Thomas Moore, Shakespeare, D. H. Lawrence ve Virgina Woolf üzerine pek çok çalışma yapmıştır, ülkemizin ilk bayan yüzücü ve kayakçılarındandır, onun dışında kendi tabiriyle bir kocakarıdır. Günde iki paket sigara içen, cebindeki üç kuruşla orda burda gezen ama hayatın tadını çıkartan, ateist, içkiseven ,kominist,duayen ve sözünü asla sakınmayan yalansız dolansız bir kocakarı. (Kitaplarımın nasıl bu kadar sattığını anlamadım, hala da anlamıyorum. Nasıl satar benim kitabım. O kadar aykırıyım ki bu topluma” Mina Urgan)

Nesli Tükenen Hayvanlar

24black mamba24 | 03 August 2009 10:43

Dünyanın varoluşandan bugüne kadar birçok canlı türü gelip geçmiştir. Bunlar dünyanın doğal dengesidir. Ama bu olaylara insanoğlu girince, doğal dengeye müdahale etmekten başka birşey olmamaktadır.

Şehirleşme, sanayileşme ve av, hayvanlarımızın yok olmasına neden olmaktadır. Dünya üzerinde 500’den fazla hayvan türü yok olmuştur.

NESLİ TÜKENEN HAYVANLAR:

Anadolu Panteri(Pantherea Pardus Tulliana):

İran leoparı olarakta adlandırılan hayvan, Orta Doğu ve Batı Asya’da yaygın olarak bulunmaktaydı. Anadolu parsının şimdi de yaşadığı iddaa edilmekte olsada 30 yıl önce nesli tükenmiş olarak kabul edilmektedir. Anadolu panterinin son olarak 1974 yılında Ankara/Beypazarı‘nda vurularak nesline son verildiği kabul edilmiştir.

EVRİM

tentena | 06 January 2009 16:03

Evrim gerçektir, bunun kanıtlarının bulunması, üzerinde fantazi kabul etmeyecek bir durumdur artık. Ancak yukarıda da dendiği gibi biz her zaman herşeyden şüphe etmeye devam etmeliyiz. Evrim gerçektir ama “Evrim teorisi” adı üstünde bir teoridir. Ayrıca tamamen de tesadüfidir. Dünyanın oluşumundan yana geçirdiği aşamaları incelerseniz 3 defa felaketler sonucu dünya üzerinde yaşamın yok olma aşamasına geldiğini görürsünüz. Her defasında canlı türleri yeniden çeşitlenmişdir. Bizden önceki dinazorların yok oluşu ile ilgili en tutarlı teoriye göre; ölüme, dünyaya düşen bir meteor neden olmuştur.

Meteorun düştüğü yer çok önemli; Güney Amerika dünyanın kükürt açısından en zengin bölgesi. Durum böyle olunca atmosfere karışan dev kükürt tabakası dünya genelinde bir zehir tabakası ve karanlığa neden olmuştur. Meteor başka bir yere düşseydi, başka bir aksilik olmaması durumunda halen dünya üzerinde dinazorlar yaşıyor olacaktı. Dinazorların yok oluşuyla insan ırkı kendini geliştirme şansı bulmuş olabilir. Belki o meteor başka yere düşseydi insan ırkı kendini geliştirecek yaşam alanı bulamayabilirdi. Her yokoluş başka canlılara yaşam alanı açarak onların gelişmesine imkan vermiştir. Bütün bu olayların gelişimi ise tamamen tesadüfidir. İnsan gibi zekaya sahip bir canlının tesadüfler sonucu oluşamayacağını düşünmek büyük hatadır. Bugün doğayı incelediğiniz zaman canlıların pek çoğunun şaşırtıcı bir zekaya sahip olduğunu görürsünüz. Beynimizin de evrim geçirdiğini kabul etmek durumundayız. Bugün bilimadamları beynin herhangi bir alana yönelik kullanılması sonucu o alana özel bölgesini geliştirdiğini ve zamanla o bölgede hücre artışlarının, elektiriksel tepkilerinin kat kat arttığını ispatlamış bulunmaktalar. Bu bile beynin evrimi için ufak bir ipucu olabilir.

yeryüzü güzelliği Gobi Çölü

nazokiraze | 04 January 2009 11:36

Moğolistan, Çin topraklarını da içine alan çok büyük bir çölden bahsetmek istiyorum bugün… Gobi Çölü.

Çöl hayatını çok merak eden ve açıkçası yılan,akrep korkumdan dolayı asla cesaret edemeyecegim( buna uçak korkusunu da ekleyelim) çöl gezilerine çıkamayacak olmanın hüznüyle ancak okuyarak bu meragımı gidermeye çalışıyorum. Nasıl yaşanır, ne yenir, ne içilir, o sıcaga ve soguga nasıl dayanılır, akreplere nasıl tahammül edilir, Türkler geçmişte nasıl yaşamışlar hep benim için soru işareti. Eskiden beri merakım asla uzaydan, bilimkurgudan yana olmamıştır. Sürekli geçmiş, uygarlıklar, tarih öncesi gibi konular ilgimi çekmiştir.O yüzden bir dergide dinazorlarla ilgili sayfalara göz atarken ilgimi çekti Gobi Çölü.

Roboreptile

ashg | 17 August 2008 13:40

80’lerin sonu 90’ların başında başında çocuk olan olanlar hemen hatırlayacaklardır. 90’lı yılların ortasında Steven Spielberg’in yönettiği “Jurassic Park” filminin etkisiyle de muazzam bir dinazor çılgınlığı yaşanmıştı. Tarih öncesi dev canlıların etinden sütünden yararlanılmış, dergileri, maketleri oyuncakları vs. bir sürü ürünleri yapılmıştı. WowWee‘in ürünü “Roboreptile” ise bu “dinazor zihniyetinin” hi-tech bir yorumu. Birçok oyuncak fuarından ödüllerle dönen Roboreptile, tam bir sürüngen gibi tasarlanmış. Eklemleri sayesinde yürüme, zıplama, hızlı koşma gibi atraksiyonların dışında, saldırı anında iki ayağının üzerine de kalkabiliyor ve kuyruğunu bir kırbaç gibi kullanabiliyor. Roboreptile yirmi adıma kadar programlanabiliyor. Kızılötesi donanımı ile görme dışında, seslere ve dokunmaya da duyarlı olan Roboreptile’ın ayrıca “”, “Tok” ve “Uysal” üç modu bulunuyor.

Evrenin Sesi

self respect | 16 August 2008 13:20

Merhaba sizlerinde bu sesleri duymanızı istedim. Gerçekten ilginç,
buyrun açılan sayfada dünyayı seçin ve dünyanın dönerken çıkarmış
olduğu sesi (ve diğer uzaydaki sesleri) duyunuz.
Bizim bu sesleri normalde duymamız olanaksız.

Açılaçak sayfada buttonlara tıklayarak istediğiniz sesi dinleyebiliyorsunuz.. Rüzgar, Dinazor , su altı canlılarınınseslerini duyabilirsiniz. Açılan web sitesinde Enter(Girişe) basarak sesler ile dolu dünyaya yolluyor buradan daire oluşturan buttonlara tıklayarak dünyadaki sesleri dinleyebilirsiniz.

bir tekboynuz ile çıkmak için 10 neden

admin | 06 August 2008 10:54

unicorn fart glitter
unicorn fart glitter

bir internet sitesi bir, tekboynuz ile çıkmak için 10 neden olduğunu düşünmüş ve bunları sıralamış. oldukça eğlenceli ve güldüren bu sıralamanın sonunda, tekboynuzlar için tasarlanmayan, kendi sitelerine davet ediyor. site aklınıza geldiği gibi bir arkadaşlık sitesi. fakat olaya yaklaşımları oldukça yaratıcı. site ayrıca, bir dinazor ile çıkmamak için de 9 neden olduğunu düşünmüş.

surprise birthday
9 Reasons Not to Date a Tyrannosaurus Rex

müzede dolaşan gerçek(!) dinozor

xerre | 23 July 2008 10:23

los angeles’da bir müze ziyaretçilerine farklı bir deneyim yaşatıyor. kukla sanatçılarının da yardımıyla yapılan, gerçeğe yakın bir robot dinazor, gerçeğe uygun bir şekilde ses çıkarıp müze içerisinde aylak aylak dolaşıyor. “dinazorlarla yürümek” adlı muhteşem şovdan esinlendiğini düşündüğüm bu fikir, hem ziyaretçilere farklı hisler yaşatırken hem de müzeye daha çok ziyaretçinin ilgi duymasını sağlıyor. ben stiller’ın oynadığı müzede bir gece filmini andıran bir de videosu mevcut.