bildirgec.org

çağan ırmak hakkında tüm yazılar

ISSIZ ADAM

serversistemci | 04 November 2008 09:50

ISSIZ ADAM
ISSIZ ADAM
ISSIZ ADAM
ISSIZ ADAM

Çağan Irmak yapımı film, 30 yaşlardaki Alper adındaki gencin aşçılıktan anlayan, eğlenceyi ve kadınlarla günübirlik ilişkileri seven biriyken, 20’li yaşlarının sonlarında kendi yaşam tarzının tam tersi olan bir kıza aşık olmasıyla başlar. Aşk ve özgürlük konusunda seçim yapmakta zorlanan Alper’in hikayesi, aslında modern yaşamın yalnızlaştırdığı insanları ve aşkı anlatıyor.

Dram ve romantik karışımı filmin, yönetmenliği gibi senaryosu da Çağan Irmak’a ait. Mustafa hakkinda hersey, Babam ve Oğlum gibi eserleriyle çoğumuzu etkisi altında bırakan yönetmen, yine güzel bir film sunuyor. Filmin görüntü yönetmeni, üç maymun filminin de görüntü yönetmeni Gökhan Tiryaki.

Fikret Kuşkan

queennothing | 04 June 2008 10:20

Halıcıoğlu’nda yaşayan 6 kişilik Kuşkan ailesinin 7. üyesi olarak 22 Nisan 1965 yılında dünyaya gelen Mehmet Fikret Kuşkan, 1 yaşına geldiğinde dört ablasıyla birlikte İstinye’ye taşındı.
Fikret 4 yaşına geldiğinde, babası felç geçirdi ve artık hayatına ‘yatakta’ devam etmek zorunda kaldı.
‘Evin tek erkeği’ olan Fikret, ortaokul yıllarında bunu babasının ölümüyle fark eder ve okulu bırakıp çalışmaya başlar. 13 yaşında marangozculuk yaparak iş hayatına atılan Fikret, ‘diğer babası’ olarak gördüğü tarih öğretmeninin daveti üzerine Tokat’a gitmeye karar verdi. Henüz 13 yaşındayken kendi hayatıyla birlikte ailesinin de sorumluluğunu almaya çalışan Fikret, okumak için gittiği Tokat’ta ‘şehirli’ muamelesi gördü. İstanbul’dan sonra Tokat – Almus’a ayak uydurmak Fikret’i zorladı; nihayet başaran Fikret, 3 yılın sonunda tekrar İstanbul’a, ailesinin yanına döndü.
Kuşkan ailesi, maddi durumları gereği İstinye’den tekrar Halıcıoğlu’na taşınmak zorunda kalır. Dört ablası ve annesiyle yaşayan Fikret, Hasköy Lisesi’ne yazılır. Okulun yanı sıra ailesine destek amaçlı çeşitli işlerde çalışan Fikret, sokak kültürüyle büyüdü. Sokak insanları, sokak kedileri ve yılarca hayatın içinden manzaraları izlemek yerine bizzat yaşayan Fikret, bunun olumlu ve olumsuz getirilerini yıllar sonra tek başına yaşadığı çatı katında görecekti.
Fikret, 16 yaşındaydı hayatında bir kez bile tiyatroya gitmemişti. Lise edebiyat öğretmeni bir gün Fikret’i tiyatroya davet etti ve Fikret’in ‘oyunculuk aşkı’ gittiği tiyatro sayesinde başlamış oldu.
Liseyi bitiren Fikret, okul arkadaşlarıyla birlikte Sirkeci’de bir fotoğraf stüdyosu açmaya karar verir.
Fikret liseyi bitirmiştir ama aslında başarılı bir öğrenci değildi. Okul ve dersler ona hep uzak gelmişti.

Mustafa Hakkında Her Şey

queennothing | 29 May 2008 12:30

4 Eylül 1970 doğumlu İzmirli yönetmen Çağan Irmak, “Asmalı Konak”, “Çemberimde Gül Oya” gibi TV dizilerinin yanı sıra “Babam Oğlum”, “Ulak” gibi başarılı filmlerle kısa sürede sinema camiasının sevilen isimlerinden biri olmayı başardı.
2004 yılında Irmak, “Mustafa Hakkında Her Şey” adlı sinema filmi için kolları sıvadı. Fikret Kuşkan, Nejat İşler ve Başak Köklükaya’nın başrolde yer aldığı filmde Şerif Sezer, Yaman Tarcan, Zeynep Eronat gibi oyuncular da yer almakta.

Barda – Gerçek bir Türk filmi!

agurbuz | 07 May 2008 13:31

barda

Yönetmenliğini Serdar AKARIN yaptığı 2006 yapımı (vizyona giriş tarihi 2007) çok konuşulan ve bol eleştiri alan türk filmi diyerek girişi yapmış olalım.
Filmin Fragmanı
Film İçin Hazırlanan Dediler ki.. Klibi.
Filmin senaryosu 1997 yılında Ankara’da bir öğrenci evinde yaşanan olaylar üzerine yazılmış. Gazetelerin 3ncü sayfa haberlerinde değişik türlerini görmekteyiz.(gerçek olayda suçlulular 27 yıl hapis cezası almalarına rağmen kısa bir süre sonra “af” kanunuyla serbest kalmışlar.) Filmde ise ilahi yeşilçam adaleti diyebileceğimiz bir son hazırlanmış suçlular için. (tartışılır!)

Filmin resmi internet sitesinde film kısa bir yazı ile özetlenmiş.
(Bundan sonrası filmi seyretmiş bir sinema tüketicisinin yorumudur ve spoiler içerebilir!)

Babam ve Oğlum

toz66 | 11 April 2008 20:57


babam ve oğlum

Babam ve Oğlum … Çağan Irmak’ı tüm Türkiye’nin tanımasını sağlayan en büyük çalışması… Aslında Çağan Irmak’ı Asmalı Konak Dizisinden hatırlayabiliriz fakat o dizide Irmak, oyuncuları ön planda tutmuş ve kendini ön plana çıkarmamıştı. Babam ve Oğlum da 12 Eylül Darbesi’nin arka planının anlatıldığı Sadık ve çevresinde gelişen olaylardan ibaret. Oğul ve baba arasındaki siyasal görüş farklılıklarını çok iyi bir şekilde işleyen Irmak birçok kesimin beğenisini almıştır. Çünkü bu filminde tarafsız bir şekilde yaklaşmayı başarmış ve bizlere gerçek sinema filmi tadını vermiştir.
Sadık, babasının Ziraat Mühendisliğini oku diye ısrar etmesine rağmen İzmir’deki küçük çiftliklerinden çıkıp gazetecilik eğitimi almak için üniversiteye gitmiştir. Tabi dönem gereği de kendini bir siyasal karmaşa içerisinde bulmuştur, ve kendi çizgisini belirlemiştir. Bu çizgiyi beğenmeyen babası da oğlunu evlatlıktan reddeder. Artık onlar küstür… Eşi hamile olan Sadık, eşinin sancılarının tutması üzerine onu hastaneye götürmeye çalışır fakat gece vakti sokaklar tamamen boştur, bir taksi bulamaz. Çünkü o günlerde devrim gerçekleşmiştir… Sorgulama sırasında ağır darbeler alan Sadık artık hastalığının çok kötü duruma gelmesiyle küçücük yaşta olan oğlunu küs olduğu ailesinin yanına bırakmaya karar verir. Küçük yaşta olan Deniz ise hayal dünyası ile gerçek dünyayı birbirine karıştırmaktadır… Acaba minik Deniz, Hüseyin dedenin sinirlerini yumuşatabilecek mi?…
Filmografi
Yönetmen: Çağan Irmak
Yapımcı : Şükrü Avşar
Senaryo : Çağan Irmak
Oyuncular : Çetin Tekindor, Fikret KuşkanHümeyra, Şerif SezerBinnur Kaya, Yetkin Dikinciler

Betül Dündar’ın www.iyibilgi.com daki Özel Yazısına Karşılık “Ulak” Özel Yorumum!

gokkiz | 27 January 2008 07:28

27 / OCAK / 2008
Saat : 06.30

GÖKSENİN UÇARER

Betül kardeş sen maalesef seyrettiğin şeyi ya hiç algılayamayacak kadar cahilsin(ki pek öyle de görünmüyor) ya da tamamen ön yargılı bir eleştiri yapmışsın!!

Bence Çağan Irmak bu filmi bir vatan borcu olarak yapmıştır!
Bir sanatçı olarak ülkesinin şu anki kötü gidişatının farkına çoktan varmış ve biz gerçekleri bildikleri halde istemeden uykuya dalmış olanları uyandırmak için kendince ancak böyle bir yol bulmuştur.
Hayalle,masalla,yumuşakça,sevgiyle kavga etmeden bizleri (özellikle genç nesili)uyarmak istemiş ve bence filmi sadece masal dinler gibi,fantastik görsel öğelerin eğlenceli,renklerine kapılarak ya da pembe dizi seyreder gibi boş boş izlemeyenler için de çok çok başarılı bir uyandırma alarmı yaratmıştır bu eserinde!!!

Başlangıçta Senaryo Vardır!

| 11 December 2007 13:49

Türkiye Senaryo Yazarları Derneği’nin anasayfasında yer alan bu söz; yönetmenleri ile andığımız filmlerin senaristlerini es geçtiğimizi yüzümüze vurur nitelikte. Amerikalı Meslektaşlarının DVD ve İnternet üzerindeki hakları için yürüttükleri mücadeleyi ararken karşılaştım onlarla. Senaryo Yazarı olmak isteyenlere, bilgilerini tazelemek isteyen senaryo yazarlarına, sinemaseverlere yönelik yürüttükleri çalışmalardan biri oldukça ilginç; Ustalarla Buluşma
Çağan Irmak, Zeki Demirkubuz, Neşe Şen, İpek Bilgin, Safa Önal ve Ümit Ünal gibi usta isimlerin Türkiye’deki Senaryo Yazarlığı üzerine deneyimlerini dinlemek için kaçırılmayacak bir fırsat!

Çağan Irmak ve yeni filmi: Ulak!

afs | 02 March 2007 18:52

Filmin ilk görsellerinden biri
Filmin ilk görsellerinden biri

“Babam ve Oğlum”, “Mustafa Hakkında Her Şey” gibi büyük yankı uyandıran filmlere imza atan Çağan Irmak yeni sinema filmi “Ulak” ile yakında tekrar izleyici karşısına çıkıyor. “Geçmiş çağlara ait bir intikam hikâyesi” olarak tanımlanan filmin müziklerini Babam ve Oğlum’un müziklerini yapan “Evanthia Reboutsika” hazırlıyor. Bu arada “Asmalı Konak”, “Çemberimde Gül Oya” gibi dizilerdee de Çağan Irmak imzası olduğunu belirtelim. Filmin basın bültenini buradan temin edebilirsiniz.

Kabuslar Evi : Çağan Irmak’tan yeni proje

seryaman | 15 January 2007 18:53

Kabuslar Evi
Kabuslar Evi

Çağan Irmak yeni projesi ile merak uyandırıyor. Tv ve sinema dünyasının aykırı yönetmeni hepimizi ağlatan “Babam ve Oğlum” sinema filmi ve aylarca bağımlılık haline gelen, milli tabumuz 80’leri en açık haliyle anlatan, “Çemberime Gül Oya” TV dizisinden sonra, şimdi de bizi korkutmayı planlıyor. Yeni projenin adı Kabuslar Evi.

“Zihnin karanlık sınırlarında bir yolculuk…

Yaşanılanlar gerçek mi, yoksa gerçeğin farklı bir yansıması mı? Bilemediğimiz ve anlamlandıramadığımız şeyler gerçek değil midir? Yanlızlık insan beynine neler yaptırabilir?

Sizin gerçeğiniz ne? Gördüklerinize mi inanacaksınız? Yoksa tüm bunlar sizin için bir delinin zırvaları mı?