bildirgec.org

anahtar hakkında tüm yazılar

Oda Anahtarı Olarak Kredi Kartı

relanis | 20 December 2006 23:43

Japonya’da resepsiyonistlere yol göründü.

İnternet üzerinden ayırttığınız otel odalarına, ödeme işleminde kullandığınız kredi kartıyla girebileceksiniz.Bu da bir nevi, resepsiyonun ortadan kalkması anlamına geliyor. Sistem, Japonya’da bazı kredi kartlarında bulunan, bizdeki OGS benzeri, RFID (radyo frekansıyla tanımlama) tanıma yöntemiyle çalışıyor.

Japon yasaları otellerde personel bulundurulmasını zorunlu kılıyor. Ancak bu teknolojinin yaygınlaşmasıyla personel sayısının yarıya indirilebileceği düşünülüyor.

Şamandıra Anahtarlık

zabun | 16 October 2006 05:46

Vapurla karşı yakaya geçerken deniz manzarasına daldınız ve elinizdeki anahtarları suya düşürüverdiniz. Yahut zulasında “yakut” yüklü kayığınızla, sefa yapayım dediniz lodos eserken aynı şey başınıza geldi. Marinadaki yatınızın anahtarlarıda aynı tehlikeye maruz kalabilir. Bu durumdan müzdarip olabilecekler için, ilginç bir anahtarlık geliştirilmiş. Anahtarlık, içerisinde gizli olan 47cm uzunluğunda, şişen, parlak turuncu renkli, bir tüp sayesinde suya düştüğünde su yüzeyinde kalmayı becerebiliyor. Tüp şişerek açılıyor ve 30 saniye içinde su yüzeyine çıkıyor. Tüp 120 gram ağırlığı kaldırabiliyor. Bu sayede sadece anahtarlarınızı değil; yükte hafif, parada ağır eşyalarınızı da güvenceye alabilir. Fiyatı: 6,99$
Key Buoy™

toslama anahtarı ile kilit anahtar sisteminin sonu

hafifuyku | 10 August 2006 18:26

çok korkutucu, ama herkes bilsin. artık ebay‘de bile satılan bir çeşit özel anahtarın tüm kilitlerin %90’ını açtığı keşfedilmiş. anahtarı yerleştiriyorsunuz ve birşeyle üzerine pıt diye vuruyorsunuz. İşlem bundan ibaret. Ne bir özel yetenek gerekiyor, ne de başka birşey. İşleme bump keying deniyor. izleyiniz. şurada da bir pdf var. [makezine’den]

Herşey Harry Jr.’a emanet

adoxus | 30 June 2006 09:24

Harry Jr.
Harry Jr.

Harry Jr. dediğimiz bu yaratığımsı şey yanınızda taşıdığınız bir çok şeyden sorumlu olabilecek bir şey. Esnek kablolarla anahtarları, cep telefonlarını, mp3 çalıcıları, USB bellekleri ve diğer birçok küçük şeyi tutabiliyor. Harry Jr. pembe, mavi, siyah ve beyaz renklerde. Ayrıntılı bilgi de burada.

Kupama Kimse Dokunmasın!

zabun | 16 June 2006 09:12

Eskiden bakkallarda, devlet dairelerinde, hatta evlerde kilitlenebilen telefonlar vardı. Çıkarken anahtarı yanınıza alıyordunuz. Daha da geçmişe gidersek, sürgü kapağı olan dolaplı televizyonların da (ki bu televizyonlar kendinden ahşap dolaplıydı) kilitleri vardı. Günümüzde TV kişiselleştirilemeyecek bir hal aldı, ama diş fırçanız, havlunuz, kupanız öyle olamaz. Bir başkasının kupanızı kullanmasını istemiyorsanız, LOCKCUP‘a bayılacaksınız. Bu kupanın dibine yakın kısmındaki kilitli tapayı çıkardığınızda, içine bir şey dolduramıyorsunuz. Anlaşıldığı üzere konan sıvı sifon etkisiyle boşalıyor.

[gadgets-weblog]

Işıkları Açar mısın; Düğme Ağacın Üstünde!

zabun | 14 June 2006 17:32

Pilsiz, kablosuz, belirli bir yerleşim yuvasına ihtiyaç duymayan ve her türlü yüzeye asılabilen bir elektrik anahtarına ne dersiniz. Bahçenizdeki ışıkları açıp kapayabileceğiniz; bir ağaca, bir istinat duvarına yerleştirebileceğiniz elektrik anahtarına… Radyo frekanslarıyla çalışıyor. 55x55mm’lik ebatta.

EnOcean PDF Siemens AG

eyvah, anahtarlarımı unuttum!

annie | 24 April 2006 01:36

yanar döner çanta
yanar döner çanta

evden çıktıktan sonra anahtar, telefon veya cüzdan gibi şeyleri çantanıza koymadığınızı farketmek sinir bozucu bir durum. kanada’daki simon fraser üniversitesi’nden altı bayan bu durumu önlemek için ladybag isminde bir çanta üretmiş.

çantanın dibine 9 voltluk pille çalışan radyo frekansını teşhis eden bir okuyucu koymuşlar. bu okuyucuyu çantanın ön yüzündeki ışık yollayan panele bağlamışlar. paneldeyse çanta sahibinin unutmaması gereken şeyleri temsil eden 3 ikon bulunuyor. prototipte bu ikonlar cüzdan, anahtar ve cep telefonu olarak tasarlanmış. unuttuğunuz bir eşyanız olduğunda onun ikonu yanmaya başlıyor ve siz eşyanızı koyana kadar sönmüyor.

anahtar – II

eceligelenfare | 28 December 2003 23:07

Tık tık tık. tıkır tıkır tıkır..

Bu klavyede amma ses çıkarıyor..

Tık tık tık. tıkır tıkır tıkır..

Gurrrrr… Buda ne ? Karnım acıkmış.

Ne yesem ? Paralarda suyunu çekmiş yine. Evde kimsede yok. Yemek yapmalı. Mutfağa üretim amaçlı girmeyeli çok olmuştu. Dolapta bir yumurta var. I-ıh yetmez. Tost yapsam.? Papatya ekmekle de tost olmaz. Çaydanlığı ocağa koyayım ben gelene kadar ısınır kaynar bende çayı demlerim.

Telefon alırken hediyesi olan montumu giyeyim. Son kez aynaya bakış. Markette ruhumun diğer eşiyle karşılaşabilirim ne olur ne olmaz. Saçlar berbat iki dakika için jölelerle de uğraşamam. Nerde benim berem ? Hah tamam artık, çıkabilirim.

anahtar

eceligelenfare | 25 December 2003 21:33

Elindeki anahtarı yağmur damlalarının altına tutarak uzun uzun baktı otobüs durağındaki esmer çocuk.. Gözlerini ve yumruğunu aynı anda sıktı anahtarı yumruğunun içinde, gözleri de zaten derin olan göz çukurlarının içinde kayboldu.

Yağmur hızlanmış rüzgar artmıştı. Havadaki fırtına beynindekine paraler olarak artıyordu. Bir şimşek çaktı ortalığı gün gibi aydınlatan. Bunu takiben bir şimşek daha çaktı içindeki değer yargılarını yerle bir eden.. Son zamanlarda çevresindekilerle ilişkileri nasıl birden bire bozulmuştu ? Eskisi gibi sevemiyordu ne insanları, ne de kendini. Sevmekten nefret eden, nefret etmeyi seven, kendi içinde çelişkili bu ruh haline birden bire nasıl bürünmüştü. Yıllardır patlayacağı günü bekleyen sabırlı bir volkan gibi nasıl biriktirmişti içindeki lavları ? Hoşgörü ibresi sıfırı gösteriyordu ve artık sıra diğerlerinin hoşgörü sınırlarını zorlamaya gelmişti. Kendisini telefonla arayıp karşısındaki ÖSYM sitesinde bir linki sorana kör müsün diyor, otobüsteki sıkışıklıkta ilerle ihbarı yapana sen ne dikiliyorsun yalı kazığı gibi diyor, ve artık bir çok ricaya düşünmeden hayır diyebiliyor, odasına yapılan istemediği bir müdahele sonucu kapısını kilitleyip, anahtarı alabiliyordu.