cumartesi günü sodexho geçen, meyhane türü bi yer buldum. dışardan bakınca pis ve ucuz meyhanelere benziyordu, daldım içeriye. hakkaten pis ve ucuzdu. daha yeni oturmuştum ki bi abi, bi ablayı koltuk altlarından tutup, yaklaşık 15 metre taşıdıktan sonra kapının önüne attı. sonra bağıra bağıra içeri geri döndü.

önümdeki masada bir yaşlı ve birde genç iki eleman oturuyordu. genç olanı yan masadaki yaşlı bi teyzeyi kesiyordu. yaşlı olan abi “istersen ayarlıyayım, ben onla aksaraydaykene…” diye bişeyler söylüyordu. sonra masadan masaya gezen yaşlı teyzeler vardı. üzüldüm doğrusu. ön masadaki yaşlı abi bi kaç dakikalığına başka masaya geçince, genç olanı bana dönüp “rakıyla birayı karıştırmak iyi oluyomu bari” dedi, “hı” deyip kafamı salladım öne doğru. hızlıca içip kalktım hemen.
dev ekranda klip eşliğinde müzik dinlemek için karavana gittim. içersi leş gibi ter kokuyodu, kaçtım hemen. sonra bi kaç ismini bilmediğim bara girip çıktım, hepsinde de iğrenç bi müzik çalıyodu:) fazla durmayıp oralarda, çıkıp biraz istiklalde dolaştım. cadde ortasında göbek atan, bağırarak şarkı söyleyen komik insanlar vardı. bi süre dolaştıktan sonra uykum geldi, dondurma ve çikolata alıp eve gittim. evde uykum kaçtı sabaha kadar belgesel seyrettim.