-Bu acıya son verebilirsin?
-o zaman mutlu olurum
-neden korkuyorsun mutlu olmaktan
-Çünkü mutsuzluğa alıştım,kaldıramam ben bunu
İnsan yaşamını şizofreni gibi sarınca umutsuzluk ve mutsuzluk; hayat senin için kangrenli bir organa dönüşür.O senin parçandır ve atamazsın onu kendinden,kopartamazsın.
Dünya dönüyor ve umud; tam bir umutsuzluk ortamı olunca doğuyor insanlara…
Mutlumuyuz yaşamımızdan?
Umutlumuyuz?
Mutlu olmaktan korkan var mı?
Bir nihilist gibi onu öteye iten?
yorumlar
iyice ankete döndü bu köşe yazıları. neden ısrarla köşe yazısı oldugunu hiç mi hiç anlıyamıyorum, yani bu iş için günlükler varken, insanlar yazdıkları şeyleri günlüğe yolluyoken neden bunun gibi özensiz, içinde bilgi kırıntısı olmayan, bir kaç klasik ve sıkıcı betimleme ve hayatın anlamına dair soru olduğu varsayılan bir metin, neden köşe yazısı olur. biraz dikkat lütfen.
bu belkide bana sorulmuş bi soru:))
mutlu olmak payıma düşen bir parça değil..
yada kendi seçimim mutsuz olmak..
yada herneyse..
ama bir yerde doyuran ve de aç bırakan şey işte bu..
satırlar dökülüyor..sebebi bu..sonra justine ağırca ahkamlar girer..neden..
sıkıldım..
Tamam mutluluk hakkında ansiklopedik bilgi toplayıp yeniden yazıyorum yazıyı…
ansiklopedik bir şeyden bahseden olmadı tabi ki, ama üste çıkabilmek için herşey söylenir değil mi!
Dikkat ettiysen “özensiz” demiş. benim izlenimim de aklına şöyle böyle gelen birşeyi yazıvermiş olman…
Ama bir de şu var, bu yazılanlar günlüğe gidince, yeterince dikkat çekemiyor. aslında yeterince iyi olsa nereye yazdığını umursamaz. ama, “moderasyona gireyim de, en azından, bir baksınlar…” gibi bir düşünüş var bence. nerden biliyorum? kendimden biliyom tabi ki.
yazıyı sevip sevmemem önemli değil, ama cevabını hiç sevmedim. “ansiklopedik bilgi…” kim dedi ki sana. böyle hazırcevaplık, laf cambazlığı denemeleri delikanlıyı bozar gibime geliyor. olhor ise pek alınır mı bilmem. bence böyle şeyleri günlüğüne yaz. çünkü arşivlerdeki yazıların kaybolduğunda ve ya unutulduğunda, her zaman daha iyisini yazabileceğini bilmen gerekiyor. eğer eskilerini saklamak istiyorsan illa ki, o zaman diyecek birşey kalmıyor. kendinle başbaşa bırakıyorum…
bili her sakallıyı deden sanma…
sorun değil;operatör bu yazıyı ana sayfada yayınlamasada olur,isterse şu anda kaldırsın…
Blog meraklısı olsam şimdiye kadar yüz blog yollamıştım…
Yazının formatının da günlükle bir alakası yok.
giriimde aman yarebbi diyim. sonra cikarim belki. yahu ben seyi cikaramadim yanlis bisi yapiyosun sonra ansiklopedi falan e sonra istesem 100 blog saapardim. niyeki, adam begenmemis benim gibi yerini ve icerigini yazinin. e sor o zaman “n’oldu ki” diye.. soylesin ozaman ki soylemiste aslinda. 100 blog yazsaydin hepside 1000 ahkam alsaydi su yazi icin fikir deismezdi olay bu degil yani sadece uyari. neden uyardigimiza gelince e kardesim duzen var.
mutlu ve umutlu olmaya direniyoruz.
mutluluğu sürekli aranacak bir şey sanıyoruz.bulduğumuzda da ya şaırıp algılayamıyoruz ya da hiç tatmadığımızdan ismini koyamıyoruz.