Kazuya1907 (15 hours ago)videonun amacını hala anlamamışsın sanırım, kimsenin donla gireceği falan yok işin aslında ama. senin gibi yobazlar bulunduğu sürece bu ülke ilerleyemeyecek. 6 yıllık akp iktidarında nereye gelmişiz bir baksana.yüzlerce milyar dolar borca mı bakacaksın, 10 milyonu bulan işsizlik rakamına mı?ülkenin her yanı satılıyor sen hala türban takalım diye ötüyorsun.bir de kadınlara sorsana bu türbanı seve seve mi takıyorsunuz diye?
sana hafifin ve hepimizin tüpçü vekaletini virdim silikon beyinlim, sen bak sonna anlatırsın. yağlarını aldırıp yollamayı unutma, sabun üretim bandı çalışıyo burda.
Lorinx (30 minutes ago)illaki herkezin ciplakmi gezmesi gerekiyor?? bu dinsizlerin kimlikleri belli bir gurup ermeni bir gurup alevive layim diye gecinen dinsizler
ya bi de isimleri sıralamışlar bi’şey varmış gibi 🙂 koca uludağ üniversitesinden iki hoca var, onlar da ilahiyat hocası.. türkiye’deki öğretim elemanlarının yanında bu sayının bir anlamı olduğunu sanmıyorum, komik kaçıyor..
OğuzKağan, bu verdiğin linkte 10 dkk sonra sayfayı yenileye bastım 16 tane Üniversite hocası ismi daha eklendi. Bu ne kardeşim, koca koca proflar tehlikenin farkında değil mi acep? Bu nasıl bilimden nasip almamaktır. Üniversiteler yobaz dolmuş! (demecini en beğendiğim yobaz da Prof. Ali Nesin’di) Üniversiteler arası faşizm kurulu mudur nedir bunları toplasan sonra yetmişle çarpsan bu çoğalan listenin yarısı kadar adam etmez. Bilim yuvaları da yobaz dolmuş demek ki. Bakalım yarın girdiğimde kaçbin prof. görecem o listede.
Feminizm ve TürbanYıllar onceydi.İstediğim fakulteyi kazanmış, ülkücülerin elinde olan üniversitede ilk haftayı geçirmiştim. Bir sabah okulun giriş kapısına geldiğimde ülkücü öğrencilerin kapıyı tuttuğunu gördüm. Kızların başını kapatmadan içeri giremeyeceklerini söylüyorlardı. Biz şaşkın dışarda bekledik. Bir süre sonra haber geldi, bugün girebilecektik ama yarın mutlaka başörtü bağlayacaktık. İsyan ve korkunun karıştığı mırıldanmalar eşliğinde içeri girdik. Etrafımız birden başörtülü sevecen ablalarla, bizim cennete gitmemiz için bize başörtü hediye (!) etmeyi teklif eden güleryüzlü gençkızlarla çevrildi. Bire bir markajla bizi çarşıya götürmeyi istediğimiz renkte modelde başörtü almayı öneriyorlardı.Birkaç kız öğrenci dışında diğerleri derslerinden geri kalmamak için başını örttü. Artık başı açıkların ahlaksız sayılması devri geçmiş, universite bahcesine bile alınmamasına karar verilmişti. Üstelik bu yapılanların resmi bir yanı olmadığı için şikayet edecek hiç bir merci de yoktu. Ben ertesi gün ailemin olduğu şehire döndüm.Fakat benim şehrimdeki ülkücü bilinenler böyle bir şey yapılamayacağını söyleyerek okuluma geri dönmemde ısrar ettiler. Birkaç hafta sonrageri döndüm ve bu zorlamaya karşı çıkandiğer kızlarla biraraya gelip ogrenci derneği başkanı sıfatlı bir erkek öğrenciden randevu (!) alarak görüştük. .Elbette demogojik alışkanlık ve otomatikleşmiş savunma mekanizmasını kırmayı başaramadık. Ne kadar ondan daha derin dini bilgimiz ve sağlam mantığımız olsa da kabul etmiyor inatla “Kadınlar mucevherdir, kutuda saklanmalıdır” diyordu.Birkaç ay sonra bazı nedenlerle lütfedip bu zorlamayı kaldırdılar.Aradan yıllar gecti.Benim uzaklarda olduğum sıralardı… Kardesimin kocası ilkokulu bitirmiş kızına “Ya başını örtüp imamhatibe gideceksin ya da seni okula gondermeyeceğim, okutmayacağım” dedi. Anne kız günlerce yalvardılar, ağladılar. Kız oldukça başarılıydı, belki fen lisesine gitmeliydi. O zamanlar yeni dini çevre edinen baba etrafına başörtülü kadın ve kızını gösterecekti. Kız mecburen kapandı ve okula gitti.Adam annenin önce başını örtemek, sonra upuzun pardüse ve türban taktırmak, sonra da siyah çarşafa sokmak isteyince kadın boşandı.Ancak kız altı sene sonra imam hatiplerin önünde başörtüsü eylemi yapanlardandı… Babası kızının başörtüsünden kariyer (!…) elde etmiş, gazetecilere poz veriyordu.Ne zaman bir turbanlı görsem, aklıma bunlar geliyor ve inancı gereği örtündüklerini söylediklerinde acı acı gülümsüyorum.Dünyada 150 yıl Osmanlı da 100 yıl önce başlayan kadın hareketi ve bunun önemini çok iyi bilen Atatürk ün yaptığı devrimler ile de Türk kadınlarının dünya kadınlarından çok daha önce haklarını elde etmiş olmasının getirdiği bir lütuftur onların şu anda sokakta eylem yapabiliyor olmaları.Ve farketmiyorlar ki , eğer bizlerin başı açık olmasaydı onları kim üniversiteye gönderirdi cihad yapsınlar diye?İnancına göre, çok çocuk doğurup evde oturmak, gelecek erkek nesillerini dinci yetiştirmek en öncelikli görevi sayarken , çalışmayacağı bir meslekte- tıp, mühendislik, mimarlık.vb.- bilgi sahibi olmakta diretmenin ne anlamı var?Son olarak;Turbanı savunanlara bence üç soru sormak lazım:1- Bu başındakini çıkarma özgürlüğün var mı, ama gerçekten var mı? Mahalle baskısı, aile baskısı, şimdi de okul baskısı bu kadar üzerindeyken, tercih edip başını açabilme gücün var mı?2- Kadın haklarını, kadın erkeğin hukuksal eşitliğini, kadının birey olma bilincini gerçekten biliyor musun? Yoksa bunlar sana söylenmesi zor tekerleme gibi mi geliyor?3- İnancın gereği dediğin bu seyin inandığın kitapta olmadığını dinlemeye, tartışmaya hazır mısın?
Agent, yazma gücün kuvvetli imiş. Dramatik öğeleri çok kuvvetli kullanan bir kaleme de sahipsin. Ama yazdığın (ve diğer benzeri kişilerin uydurduğu) hikayeleri bir an için gerçek sayacak olsam dahi buna karşı şunu da çok iyi biliyorum. Benim üniversiteme 99 yılında kayıt yaptırdığımda, senin hikayesini uydurduğun kapıyı tutan kişilerin bizzat gerçekleri kapıyı tutmuş başörtülü öğrencileri almıyorlardı. Karşısında ise sağcı ve solcu delikanlı kızlar-oğlanlar hiç bir ideolojik kompleks gözetmeksizin bunu protesto ediyorlardı. Ben toy bir üniversiteli olduğum için bu ablalar ve abilerin protestolarına uzaktan bakıp yeni dünyayı keşfetmeye odaklanmıştım. O arada -okul arkadaşım olacakmış neredeyse kendileri- şimdiki first lady Hayrunnisa ablamda kalabalık kamera ordusu ile yanımızdan geçti. Ama milletvekili Abdullah Gül ve eşi Hayrunnisa Hanımda kapıdan geri çevrildi.Sen bir vehim üzerinden tehdit paranoyası kuruyorsun. Ama o insanlar senin ihtimali olcağını vehmettiğin şeyi yıllardır yaşıyorlar. Ve demokrat olan her arkadaşımda sağdan-soldan farketmeksizin hep buna karşı koydu. Ama despotik Osmanlı askeri toplum anlayışını sadece seküler hale getirmiş despot zihniyetli kesim ise 100 yıldır bu kompleksi yenemedi. Yenemiyor.Ali Nesin’den örnek verdim. Ben oldum olası bu adamı benimle inançları bağdaşmadığı halde severim. Neden sevdiğimi de bana tekrar ıspat etti. Nesin, az önce TV’de izlediğim demecinde diyor ki :Bazılarımız bunun demokratik durum değilde Cumhuriyeti dinamitleyecek bir tehdit olduğunu söylüyor. Halbuki demokrasinin kendisinin tehditleri kabullenebilmek olduğunu bilmiyor bunlar. Demokrasi zaten kendi görüşün için tehdit olana tahammül edebilmektir. Aksi durumda totaliter rejim olur bu.İşte bu ülkede, Ali Nesin’in (yada babasının) demokratik haklarına tahammül edemeyen radikal İslamcı zihniyetin yerini demokrasiyi içselleştirebilen, Nesin’lere tahammül edebilen muhafazakar kesim almazsa, karşısında da bu radikallerin ters uzantısı olan (antipode) laik softaların yerini Ali Nesin gibi kendi inançlarına güvenen, bilimi matematiği kendine sadece referans kabul eden seküler-laik kesim türemediği sürece biz adam olamayacağız. Ama içim çok rahat ki, -olması gerektiği kadar olgun bir toplum olamasak bile- bu iki radikal uçlar kelaynaklar kadar tükenmiş durumdalar. Bu ülkenin geleceği ilerisi için dahi olsa parlaktır.
Bir de Turk kadinin agzindan duyun.Lisans okurken cok yuksek yabanci ogrenci ucreti kesiyorlardi. Ailemin gucu yetmediginden ikinci ve ucuncu yil okuyamamak uzereydim.Okulun Islam Toplulugundan bir uyesi, bize gel dedi, hem bedava kalacak yer veririz hem de okulun ucretini oderiz, tabi kapanmak ve bes vakit namaz ve vaaz dinlemek sartiyla.Bu kadar basitti denklem, no hijab = no dosh.Tabi ben de paraya tapan fasist Islamci p*clere orta parmagimi gosterip hocalara cikip durumu anlattim. Biraz arastirinca ulkeye 18 yasindan once girdigim icin yerli ogrenci ucreti odeyebilecegimi soylediler ve parami da iade ettiler. O sayede ve ailemin dis-tirnak artirdigi parayla lisansimi bitirebildim.Islamcilar cok iyi bilir zorda kalmislari kullanmayi.
“Enseyi karartmayın diyorsun”, mamafi ben geleceği pekte hayırlı görmüyorum. Benim dönemimde bunlar yaşandı ama… 28 Şubattan sonra ünilerde türban yasaklandı. Ama o döneme kadar dinci ve ülkücülerin estirdiği terörden kimse bahsetmiyor nedense…
İslamcı grup para karşılığı başını ört demişmiş. Walla o kadar parası bol islamcı dernek varsa ben başımı örterim. Yok illa dişi başı örtük olacan derlerse de ameliyatla cinsiyet değiştiririm, orjinal mi değil mi diye de kontrol etmezler heralde. Nede olsa parasını uzun vadede çıkartıyormuşuz. Kredi kartına taksit yapan bir doktor buluruz artık.Ben anlatıyorum güzelim. Kırmızı, mavi, mor çizgiyi çiziyorum diyorum. Ben ne dedim? Ali Nesinin başında bulunduğu Aziz Nesin vakfında okuyan 5 vakit namazında bir insan duydun mu? Aksi bir durum mu bekliyosun yani? Adam kendi doğrusu olmayan şeyleri mi tebliğ edecek “rahle-i tedris”inden geçen talebelerine. Bu da gayet doğal değil mi? Hristiyan anne baba çocuğuna İslam ahlakı mı öğretecek. İslami grup-vakıflar kendi bünyelerindeki insanlara sekülerleşmeyi mi aşılayacak? Elbette islami anlayışına uygun dünya görüşünü verecek. Bu doğal değil mi? Senin doğrularını anlatmasını mı bekliyorsun? Sen onun doğrularını anlatmaya mecbur hissetmeyi kabullenebilir misin ki bunu talep ediyorsun? Misyonerin en doğal hakkı kendi misyonunu anlatmasıdır. Hangi inanç ve düşüncenin misyonerleri ve neferleri olursa olsun.Ama dersen ki “kapanırsan senden para almayacağız” diyen vakıf var, ben inan ki ameliyat olur başımı kapatır o uydurulan hikayeler gibi başörtüsü maaşı talep ederim. Sen onlar adına kaygılanma? O islami gruplar Anadolu sermayesi denen esnaf ve işadamları tarafından besleniyor ve uyanık anadolu halkını en iyi bu kesim tanır. Bu insanları gariban anglo-sakson misyoner grupları mı sanıyosun ki onları yolan beleş sirkeye dalmaya hazır, milliyetçi, teşne veletlere onlar gibi dolarlar dağıtıp “ne güzel yoluyoruz bu salakları” gibi teşekkür nidalarına maruz kalsınlar.İsteyen Aziz Nesin vakfı gibi vakıflardan faydalanır isteyen islami gruplardan yada hristiyan cemaatlerden. İsteyen ise “birey”im diyerek cemaatsiz ve grupsuz freelance takılır. Herkesin tercihi kendini ilgilendirir. Ama kimse de gerçekte imanını parayla satmaz. Öyle olduğunu sanan ve bol parası olan salak varsa saçsın paralarını. Bana ne!
“kimse gercekte imanını parayla satmaz”Islamcilarin para veya burs karsiliginda aldiklari sey ne? guya benim imanim. iman ticareti yapmani bekleyecek kadar alcalmis bir kurulusu mu savunuyorsun?ne ameliyati olmamiz gerektigini anlayamadim. Yani okumam icin cins mi degisterecekmisim?
Diyorum sana, imanını satan karakter fukaraları rahmetli Rahip Santaro’yu öldüren insanlardır. Parayla anca karşılığında kurşun alabilirsin. Yada karaktersiz üçbeş para göz, hristiyan (gibi) yada müslüman (gibi) olur. Toplumun ayak takımı olan üçbeş zavallıyı örnek vererek toplum konusunda ölçüt sunamazsın. Ha dersen ki o “dinci gruplar içindeki herkes para ile o gruplara girmiştir” o zaman fazla söyleyecek bir şey yoktur. Demek ki ölen ölmüş. Neyin yasını tutuyosun. Zaten kömürle bile %47 oy alınmıyor muydu bu toplumda. Umudu hepten kes derim ben sana o zaman. Bırak Türkiye’nin topraklarını, serverlarını bile görmeye tenezzül etme.Ameliyat konusunu da sana değil kendim için düşünmüştüm, erkek olarak başımı örttüğümde birşeyler vermezler diye ama vazgeçtim. Henüz cinsel tercihimle yüzleşmeye hazır değilim belki de 🙂
Bu konuda noktayi Emine Senlikoglu koymustur, laiklerin fahise oldugunu ima etmistir. Bu ulkedeki en buyuk fikir fahiselerinden biridir laikler, Emine abla onlari tanimis ve carsafiyla asla onlara benzemeyecegini gostermistir. Laiklerin ve kemalistlerin saldirilarini okudukca insanin ismailaga cemaatine giresi geliyor… evet evet sarik takicam bende cubbeyi de giyecem, yazin bozcaadada boyle dolasmayi dusunuyorum. (not:kupemi cikarmayi dusunmuyorum)
Bak. Ne güzel. Ser-hus böyle oldukça siz de böyle olacaksınız. Diyorum ya. Herşey zıttı ile varolur.Dinazor Muazzez İlmiye Çığ tesettür fahişe kıyafeti der. Çıkar diğer İslamcı dinazor Emine Şenlikoğlu da bunun ters söylemini söyler. Ortama sıçar-sıçar badanalarsınız. Arada boku yiyen de biz oluruz.
Ser-hus sen tum hafif.org kadinlarina fikir fahisesi mi diyorsun? Oldu olacak “fikir” kelimesini de dusur de FAHISE de hepimize! Nasil olsa biz kadinlarin hic bir dedigini iplemiyorsun haddini bilmez oglan cocugu seni.Muazzez İlmiye Çığ ve Sumer tarihi yalan mi soyluyor Anthro, yoksa politik meyilin yuzunden mi tarihi gercekleri hazmedemiyorsun?
Benim bilimsel olanla arama ne politik ne dini önyargıların girmeyeceğine emin olmalısın Clicia. Yeter ki bilimsel olsun. Vaktiyle Sümeroloji bölümünden Sümer Kültür tarihi ve Orta Asur Çağı Kültür Tarihi dersleri almıştım. Hocam da bu kadının öğrencisi bir Prof’dü. Aynı şeyleri o da söylemişti ama doğrusu, doğruluğunu ne araştırdım ne de araştırma ihtiyacı hissederim. Çünkü Akad ve Sümer tarihinde aynı zamanda fahişelerin açıklığı ve dekolte görüntüleri nedeniyle onlardan kendilerini ayırmak için tepeden tırnağa bir örtü ile örtünmüş bugünkü çarşaf benzeri kıyafet giyen kadınların varlığını da biliyorum. Arkeolojik kanıtları ise büyük kısmı bugün British Museum’da bulunan Akad ve Asur salonlarındaki heykellerde mevcut. İsteyen gidip tarihi koklayabilir buralarda. Hani derler ya başörtüsü Arap adeti diye. İşte o heykeller bunu çürütüyor. Muazzez İlmiye Çığ’ın iddiasının aksi sebebiyle örtünen Eski Anadolu Medeniyeti uygulamaları da mevcut. Şimdi buna dayanarak benim de Ser-hus’un söylediği gibi söylememi mi bekliyorsun? Tenzih ederim, kimin niyeti, tercihi neyse beni ilgilendirmiyor. Yeter ki benim sınırlarıma tecavüz etmesin. Bilimsel olan bütünü görmezden gelen değildir. İşine geleni alıp ideolojik malzeme olarak kullanan değildir. Ben her iki bilimsel gerçeği de görebilme cesaretine sahibim. Ya onun gibiler.
Ulan nükleer savaş çıksa da şu dünyada ki insan varlığı tamamen yokolsa da dünya nefes alsa. İnsan bireyselliğinden dini tercihlere , güya özgürlüklere geldik… Yahu insan bireydir; düşünür, yer, içer, ..çar, sevişir. Ama bu türk milletinin kadınları bir tuhaf biz erkekler savunuyoruz başlarının açık kalmasını, hür olmalarını. Ya da aksi görüştekiler savunuyor, köle olmalarını, toplumdan elini eteğini çekmelerini… Ey kadın milleti nerdesiniz çıkın hakkınızı savunun.Not: türban eylemcilerini örnek vermeyin bana, onların kendi istekleri ile böyle bir şey yaptıklarına aktivist olduklarına kimse inandıramaz beni, erkeklerinin (baba, eş, kardeş, şeyh vs…) yönlendirmesi buraya git, bağır demeleri hep…
Anlamadim Anthro. Nedenn Muazzez hocaya dinozor dedin, yasi 90’i bulmak otomatik olarak fosil sinifina mi sokuyor? Bak Jstor’dan bir kitap linki verdik yukardida, teori saglam.Ayrica Mezopotamya’da simdi Araplar oturmuyor mu, Sumerlerin tum mirasi Araplara kalmadi mi? Bunun Sumer mi Arap mi degil, bugun bu uygulamanin fakli bir kapsamda kullaniyor olmasi asil tartisilacak nokta degil mi?vs vs
İstediğim fakulteyi kazanmış, ülkücülerin elinde olan üniversitede ilk haftayı geçirmiştim. Bir sabah okulun giriş kapısına geldiğimde ülkücü öğrencilerin kapıyı tuttuğunu gördüm. Kızların başını kapatmadan içeri giremeyeceklerini söylüyorlardı. Biz şaşkın dışarda bekledik. Bir süre sonra haber geldi, bugün girebilecektik ama yarın mutlaka başörtü bağlayacaktık. İsyan ve korkunun karıştığı mırıldanmalar eşliğinde içeri girdik.
Bana da sakal yüzünden kızmışlardı.”Tüm üniversitelerin yobazlaşma üzgürlüğü var” demek kalıyor.
-waldo, sen neden burada değilsin?-henri, bugün gene miting var imiş, biraz bağırıp çığırıyım, sonna seni ziyarete gelirim. devir cebi doldurma devri, bi köşesindende biz hortumlayalım canımın içi, bi kere geldik dünyaya, bi dahamı geliciiz yaw!
Hep ayni taktikler hep ayni soylemler, o kadar eskidiki dunyanin en eski mesleginden biri olan fahiselikten daha degersiz hale geldi ideolojiniz.Mustafa Kemal`den aldiginiz osuruk gucuyle yel degirmenlerini devirirsiniz ancak… dur ben de bakayim o cakmak cakmak gozlere, off cok korktum nasil da tir tir titriyorum, bir de katilleri askerle baglantili cikan ugur mumcuyu izleyeyim, oh yea, yasasin cumhuriyet. kamon beybi clisi daha hizli oh yeaa..
su hafif org kadinlari her kimseler anitkabire kankalari toplanmis aglayip sizliyorlarmis, burda boyle kic yayip ulkenin elden gitmesini seyretmek olur mu ilk add otobusune atlayip salya sumuk olmaya gidin. Mustafa kemalede yazik, ikide bir sumukluler gelip agliyor, adamin mezarini turbeye ceviriyor, siyasi show arenasi haline geliyor . Aha yaziyorum buraya yuz sene sonra bu adamlarin torunlari caput baglamaya baslayacak anitkabire, kerbelada hz hasanin turbesine yapilan Mustafa kemal`in mezarina da yapilacak, selanikli seyh Mustafa Kemal`in turbesi olacak orasi. Nerde turbe orda sumuklu, hangi dinden hangi ideolojiden oldugunuz farketmez, hepiniz aynisiniz.
@ser-hus, ulan konuşturmayın beni siktiri boktan saidi kürdinin 80 yıllık ideolojisini rehber etmekten utanmayıp günümüz ideolojisi olarak sunanlar haklı anasını satayım, Atatürk’ün düşüncelerini savunanlar demode… Ulan terminolojiniz o değil mi nesi yeni, ne ekonomik geliştirmeler yapacaksınız, milli,yetçilik görüşünüz ne, halkçılık görüşünüz ne, ekonomik görüşünüz ne? ara risale lerde belkim bulursun.
Serhus denen edepsiz, bize utanmadan fahise diyebilecek kadar haddini bilmez oglan cocugu, fahiselikle bu kadar ilgili olduguna gore Taksim’de iyi is yapiyorsun galiba. Kolay gelsin, dikkat et HIV kapma meslegini yuruturken.
an itibarı ilen akademisyen sayısı 1250 olmuştur.doğrudur, Türkiye şeyhler, dervişler, müritler devleti olamaz. peki pozitivizm dinine mensup olanların memleketi arkaik pozitivst şeyhler, müritler devletine çevirmeye çalıştığı, bağarıp çığırıp baskın çıkıp diğer dinlerin müntesiplerini kışkışlamaları nasıl oluyorda normal karşılanıyor?
Bakin Ku Klux Klan’in Kese Kagidi subesi de gosteri yapiyormus, bu kadinlar sikmabas kafasina KESE KAGIDI gecirecek kadar ezik ve kisiliksiz, bir tek boyunlarinda tasmalari eksik!ERKEKLERE KUL EDILMIS EZIK KADIN MODELI:
Kafasina cuval ve kesekagidi takmanin “ozgurluk” diye yutturulmus zavalli cahil kadinlar:
O kadar benliklerini yitirmisler ki, bugun kese kagidi yarin pece. Obur gun intihar komandosu.
Bana şu türban ın arkasına sığınıp siyaset yapanların ne ideolojisi olduğunu açıklayın, nedir yahu? sabatay dervish in politikalarına devam edip, dünyada ki para akımından yararlanmak mı ekonomi anlayışları. Bir tek şey belli soygun düzeni kurdular ve bu düzenin yıkılacağından korktukları için bir yerleri kaşıyorlar. amma velakin unutulmayacak bir ley var ” kaşınanları çok güzel kaşırlar” . Kopanistinin ihanet adlı linkte ki videoyu izleyin rahmetli ne güzel anlatmış. Bu işi yapmayı da ordu değil; o salak sandığınız, bin bir türlü cia icadı psikolojik harp teknikleri ile kandırdığınız halk yapacak…
O değil de, az önce haberleri izleyince ve de Ser-hus’un Anıtkabir cemaatinin 100 yıl sonrası hakkında söylediklerini okuyunca Ser-hus sana yüzde yüz hak veriyorum. Gerçekten bir sosyolog için labaratuvar hükmünde görüntüler izledim. Gözlerime inanmakta güçlük çekiyorum ama sonuçta 100 değil 50 yıl sonra birileri için Anıtkabir çaput bağlama yeri, âmâ çocuğunun gözü açılsın diye duvarlarına yüzlerini sürdükleri mekan, evde kalmış kızların Anıtkabir trabzanlarından kayıp koca bulmayı umdukları yer olacak. İnanın zerre kadar karikatürize etmiyorum. Rahmetli Weber, bu görüntüleri görseydi din sosyolojisi konusunda kuramlarını çok daha isabetli yapardı. Genç gitti rahmetlik. Ama insanların Atatürk mozalesine elini sürüp yüzlerine vurmaları (magie), insanların hepsinin aynı cümleler ile aynı şeyleri söylemeleri (seküler dualar) ve marşlarla (seküler ilahiler) kitle psikolojkisini yığınlar ve düşünmeden yönlendirilen kalabalıklar haline getirecek davranış örüntülerinde olmaları beni “artık bu kadarına da inanmazdım” noktasına getirdi. Gerçektende burada ilahi kaynaklı olamayan ama din hükmünde benimsenen yeni bir din var.İşte şimdi gerçekten tehlikenin farkına vardım. Çünkü, başörtüsü ile üniversiteye giremeyen insanlar beni en çok nüfusun % 50sini oluştran kadın nüfusunun % 70-80’inin ekonomiden ve üretimden uzak olması noktasında rahatsız ediyordu. Daha verimsiz ve yetersiz üreten bir toplum için bu kadar yoğun nüfusun üretim dışı bırakılmaya çalışılması hiçbir rasyonel gerekçe ile açıklanamaz. Türkiye’de kadının ısrarla başını açmadığı 80-100 yıllık tecrübe ile ortada iken onu toplumdan ve iş hayatından bu bahane ile uzaklaştırmaya çalışmak modernleşme ve kalkınma konusunda samimiyetsizliği de ortaya açıyor. Ama diğer taraftan bu hipnotize edilmiş neredeyse %20 lere varan kalabalıklar da en az bunlar kadar bilimsel, sanatsal ve sanayi üretiminden uzak kalan verimliği sıfıra indiren kitleler olmuş durumdalar. Bu kez de toplum bu üretmeyen kitleleri sırtında taşımak zorunda kalacak. Gerçekten toplumsal uzlaşmada birleşmek ve bu insanları akıl ve bilim dairesine davet etmek gerekiyor. Birbirimizi dışlayarak yine kaybedeceğiz yoksa. En azından 20 sene sonra bu kalabalıkların ekonomik verimsizlik yükünü çekmek zorunda kalmamız bile yeterince vahim bir sonuç olur.
@Anthro ufak bi bilgi kırıntısıda ben virmiş olayım.biz susalım, chp liler konuşsun.1936’da basılan “KAMALİZM: C.H.Partisi Programının İzahı” adlı kitabında Edirne Saylavı (milletvekili) Şeref Aykut bakınız Kemalizmi nasıl tarif ediyor: ‘Kamalizm, bir dindir ki onun en büyük ve ana sıfatlarından birisi de devrimci olmasıdır. (…..) Bu sebepledir ki onu (gençliği) Kamalizm dininin hiç şaşmayan, şaşırmayan orunçlu ve coşkun tapkanı yapmak, ona bu kudsal, ulusal ve kurtarıcı dini olanca derinliği ve inceliği ile oydamlamak ister… ta ki, Kamalizm dinine inanı artsın. İşte disiplin altında gençlik böyle olacaktır. Parti bunu amaçlamış, hazırlamıştır.’ (Adı geçen kitap, Muallim Ahmet Halil Kitap Evi, İstanbul).“Türk Dil Kurumu tarafından hazırlanan Türkçe SÖZLÜK’te din hanesinde “KEMALİZM TÜRKÜN DİNİDİR” cümlesi yer almaktadır. (Cumhuriyet Basımevi, İstanbul, 1944).alttaki atilla yayla yazısının içindeydi, burayada koymuş oliyim. şol yürüyüşler biraz anlam kazansın.
Anthro muhafazakar aileler kizlarini universitelere gondermek istemiyorlar. onlarin ekonomiye katilmasini ailelerin istedigine GERCEKTEN inandiysan gulerim vallahi. Onlarin en buyuk amaci evidne oturup gelecegin Islamci erkek cocuklarini yetistirmek. Cunku universite demek, okumak demek kendini sorgulamaktan geciyor. Sorgulamak icin kendinden baslayip aileni , duzeni de sorgulayabilmelisin unibversitede. Universite hayati, zihninde kurdugun tum duvarlari yikmani saglayan bir hayat egzersizidir. Eger yikmiyorsa, o zman ya universiten yalandan universite dir ya da sen ilgisiz bir ogrencisidir. Neden begenmedikleri laikduzenin uzniversitesine girmeye calissin soyle bana? AYrica okuyan ve meslek sahibi olan, calisan bir kadina FAHISE diyecek kadar kapalilar. Neden bukadar ters dustukleri bir cizgiye saldiriyorlar aciklayabilir misin?Ben hastaysam turbanli bir doktorun mudahelesini asla kabul etmem. Dini inanci yuzunden beni oldurmeye kalkar alim allah. Cins ayirimi yapiyorsa prensip olarak da istemem. O yuzden hic zahmet etmesinler tibba girmek icin.
Anthro muhafazakar aileler kizlarini universitelere gondermek istemiyorlar.
İşte benim de demek istediğim tam bu. Aslında o cümleyi kullanmana ihtiyaç duymayacağın bir paragraf daha yazmıştım ama yorumlarımı makale yazar gibi uzattığım için biraz kırpıp o kısımları çıkarmışım. Şimdi tekrar yazıyım öyleyse.Evet muhafazakar aileler aslında bunu istemiyorlar. Aslında eşini başı açık seçen erkeklerin de büyük bir kısmı çalışmasını istemiyor bu toplumda. Ama bu yasa gerçektende Türkiye’nin sosyal ve ekonomik yapısınında hiç beklenmedik bir köklü değişim yapacak yasa olacak. 2023lere geldiğimizde ne klasik dindar insanlar bugünkü gibi olamayacak, ne de seküler insanlar. Çünkü dediğin gibi üniversite sorgulamayı gerektiriyor. İşte klasik dindar ailelerin kızları da kendi bilimsel bakışlarını geliştirerek bu osmanlının son 200 yılından beri gelen modern kadın ve muhafazakar kadın prototiplerini alt-üst edecek. Ve de tahminimce bundan en fazla rahatsızlık duyanda değişimden yana olmayan tutucu, klişe, dindar olduğunu iddia eden erkekler olacaklar. Alışageldikleri kadını artık hiç bulamayacaklar. Kadın da dine karşı gelmediği halde erkeğe eskisi gibi itaat edemeyecek. Bunun doğruluğunu test etmek istiyorsan büyük alışveriş merkezlerinde görmeye başladığın, şık ve lüks giyimli, başörtülü ve mimarlık, tasarımcılık vs. gibi kendi meslekleri icra eden yeni Türbanlı kadınlarla tanış derim ben. İşte bu tarz kadınları dindar erkekler de taşımakta zorlanıyorlar ve bu durumdan en çok onlar rahatsız olacaklardır. Ama kadının toplumdaki rolü de çok değişecektir. Ve de hiç bir toplum mühendisinin gücü bu durumu istediği şekilde yönlendirmeye yetmeyecektir.Türkiye’de erkek egemenlik problemi var ve bunu kesinlikle ne laikler ne de dindar insanlar yok etmek istemiyorlar. Laikler kadının adını kullanıyor ama hiçbir zaman kilit noktalara getirmiyor her zaman erkek hakimiyeti söz konusu oluyor ve kadını sadece etrafında görsel güzellik malzemesi olarak bulundurmayı tercih ediyor. Dindar insanlarda erkek egemen dürtülerini dinin arkasına gizleyerek kendine paravan yapıyor. Kadının bağımsız kararlarını dinle karşıt hale getirerek susturmayı tercih ediyor. Bu şekilde laik-dindar tüm erkekler toplumun %50 sini kafadan direkt susturmayı becerebiliyor ve geriye sadece salak erkek rakiplerini egemenlikleri altına alma sorunu ile boğuşuyorlar.İşte ben buna kadınların toplumda bakış açılarını daha fazla hissettirmeleri noktasında bakıyorum. Öyle yada böyle kadın varlığı ve görüşleri karar almada daha fazla söz sahibi olacak. Bu bir kısmı açısından senin istediğin doğrultuda olmayabilir ama en azından şunu düşünmelisin ki karşıtın en azından kadın duyarlılığına sahip bir insan olacak. Ki bir erkek olarak buna ben de ihtiyaç duyuyorum. Erkek egemenlik kadın duyarlılığı ile birleşmediği taktirde toplum tek kanatla uçmaya çalışmış oluyor.Dolayısıyla bu toplumsal durağanlığı muazzam değiştirecek bir olay olacak, belki dindarlık anlayışını alt-üst edecek, dindar erkeklerin protesto edeceği gelişmeler yaşayacağız. Bunu hiçbir kahin sosyal bilimci tahmin edemez. Ama yukarda da bahsettiğim gibi weber’in “rutinleşme” konusundaki görüşleri doğrultusunda baktığımda bir devrimsel sıçrayışa bile neden olacağını düşünüyorum. Çünkü kadının değişimi erkeğin değişimi gibi basit değildir. Kadın, yeni nesilleri değiştirecek potansiyale ve imkana sahiptir.——-ps: Bu da, Emre Abi’nin aynı konuda yazmış olduğu bir yazı imiş. Onu da sonradan eklemiş olayım.
İkinci Cumhuriyetçi öğretim elemanlarının yayımladığı türbana ve hükümete destek bildirisini gazetelerde okuduk…”Üniversitelerin düşünce, ifade, din ve inanç ile eğitim ve öğretim gibi en temel insan hakları karşısında yasakçı değil, özgürlükçü bir tavır alması gereken kurumlar olduğunu düşünüyoruz” diyor bildiri…Bildiriyi imzalayanlar arasında Aziz Nesin’in oğlu matematikçi Ali Nesin de var…Aziz Nesin’in küçük oğlu Ahmet Nesin ağabeyinin bildiride imzasını görünce dayanamamış… Oturmuş ona bir mektup yazmış. Kopyasını bize de gönderdi.Diyor ki özetle Ahmet:”… kız öğrencilerin kılık kıyafetlerini yaşadığımız medeniyetin gerisine götürmek ülkenin modernleşmesi değil, daha da geri gitmesine neden olur… Medeni ülkelerde insanların nasıl giyindiği çok açık ortadadır….Düşünce özgürlüğü ileriye atılan adımlar için geçerlidir… Geçmişteki yanlışlıkları savunarak özgürlük isteyemezsin. Özgürlük, modernlik ve demokrasi üzerine kurulur ama demokrasi sandığın gibi o kadar herkesin her istediğini, her an yapabilmesi demek değildir. Düşünce özgürlüğünün hedefi demokrasi ve sosyalizmin gelmesi içindir, gericiliğin değil…… Bana bütün imza atan arkadaşlarınla beraber bilim üretimi yapan bir İslami ülke ya da kişi gösterirseniz çok memnun olurum… Ama ben size eğer bir gün sormak aklınıza gelirse, onların bilimsel olan nelere karşı çıktıklarını gösteren bir çizelge sunabilirim. Fazla merak edeceğinizi sanmıyorum ya…… Babamız Aziz Nesin’in en büyük eleştirmeni olarak “Korkudan Korkmak” ya da “Ah Biz Ödlek Aydınlar” kitaplarını birkaç kez daha oku… Babam haklıymış, onun en büyük eleştirmeniymişsin ama yüzüne söyleme cesareti gösterememişsin…”Aziz Nesin hayatta olsa da manzarayı görseydi.. Ne derdi acaba?
Üniversitelerimizde çalışan öğretim üyelerinin (Prof, Doç, Yrd. Doç) sayısının 30 binlere ulaştığı hatırlanacak olursa, söz konusu bildiriden haz etmeyenlerin toplanan 1000 imzayı küçümsemeleri mümkündür. Fakat takdir edersiniz ki bu tür eylemler söz konusu olduğunda, ulaşılan sayı olağanüstüdür. Dolayısıyla eylemin büyüklüğü-önemi-mesajı asla küçümsenmemelidir; çünkü zaten, imza sayısının 5 bini, hele de 15 bini bulması yaşanan şeyin sırasıyla bir “68 Paris” ya da bir “Ekim devrimi” olduğu anlamına gelir ki, o takdirde -maazallah!- ortada ne YÖK kalır, ne de Rektörler Kurulu vs.. Kürşat Bumin
Mesele türban, cumhurbaşkanlığı tartışması falan değil. Mesele Türkiye’yi yöneten askeri ve bürokratik elitlerin (Beyaz Türkler) ve onların efsunladığı gri Türklerin güç kaybetmesidir. Olay tamamıyla bundan ibarettir.1980’den sonra serbest teşebbüsün artmasıyla ve 90 dan sonra Anadolu halkının müthiş şahlanışıyla yeni bir zengin, muhafazakar orta sınıf ortaya çıkmıştır. Bu sınıf devletten bağımsız olarak para kazandığı için, devleti eleştirmeye ve kendisine verilmeyen hakları elde etmek için bastırıyor. Devlete bağlı olmadıkları için 50lerde ve 60larda Anadolu’dan göç edip “grileşen” Türkler gibi asimile edilememektedir. 50lerde göç eden devlette bir işe sahip olduğu için başını da açmıştır, dinini de bırakmıştır. Çünkü ekmek parası devleti elinde. İşbu yüzden de Beyaz Türklerin zombileri olmuşlardır. Bu orta sınıf, devlete bağımlı olduğu için hiçbir zaman gerçek bir orta sınıf olamamıştır.Yeni çıkan orta sınıf ise tam da orta sınıfın yapması gereken, yenileşme ve özgürlükçü hareketi temsil etmektedir. Şu anda meydanlarda, ve periodik olarak Anıtkabirde gördüğünüz kalabalık ise Beyaz Türklerin gazıyla ve ürettiği korkularla hareket eden gri Türkler, yani “zombi”lerdir. Kendilerine göre mutlak doğru kabul ettikleri birkaç önderin dogmatik doktrinlerinin dışına çıkamayan programlanmış zombilerdir.Ve asıl mesele Beyaz Türkler….Onların gerçekte Türk olmadığı zaten kör olmayanların malumudur. 1850li yıllardan beri bu ülke üzerinde gerçek muktedir olan Beyaz Türklerin gerçekte kim olduğunu tarih kitapları elbette yazacaktır. Bunlar psikolojik harbin kralını sahneye koyarak yeni gelen orta sınıfı durdurmaya çalışacaktır. Bu gayet de doğaldır. Anadolu’nun öz kaynaklarını ve Anadolu’nun emeğini tek başına sömürüp, kırıntılarıyla gri Türkler oluştururken bir anda halkın büyük bir kısmı senin parmaklarının arasından kayıp gidiyor. Elbette zor bir süreç olacaktır. Ama bu süreç o veya bu şekilde tamamlanacaktır. Zaten farkettiyseniz, Beyaz ve Gri Türkler, Anadolulunun bir yerlere gelmesini, devlette önemli yerlere terfi etmesini hep fetih ve ele geçirme olarak görmektedir. Bu ne demektir, buralar bizim elimizdeydi, siyah Türklere biçilen rol de sadece paryalık ve amelelikti. Şimdi ise siyah Türkler belli yerlere geliyor, grileşmiyorlar, bizim dediklerimizi yapmıyorlar. Kaynaklar bizim cebimize akmıyor. Kavga bundan ibaret Ey halkım. Anadolum geliyor, korkmayın bundan bu kadar. Zaten Anadolu insanı hiçbir zaman Beyaz ve Gri Türkler kadar acımasız ve vahşi olamaz. Mayasında yok benim halkımın. Herşey hakkaniyet ölçüsünde paylaşılacak, ister isteyin, ister istemeyin.
Beyaz türkler ellerinde siyah türkleri oynatıyorlardı. Sonra burjuva olmaya niyetlenen radikal türkler ortaya çıktı, bu sefer siyah türkleri onlar sömürüyor. Yahu bu halkın rafhı için yapılan bir şey var mı? varsa yoksa millete gaz. Ne milletin maaşı artıyor, ne ücretsiz sağlık hakkını kazanabiliyor, ne yaşam standartları yükseliyor, ne yaşam süresi uzuyor, ne eğitim seviyesi yükseliyor. Ha bu siyah türklerin zaferi ha; gülerim sadece halkı sömüren sınıf değişiyor….
Anthro kadinlar isteseler yapamayacaklari hic bir sey yok. Devrim de yapariz, yonetime de geliriz. Turk kadini egitimsiz oldugu icin birbirleriyle kenetlenip bir araya gelemiyorlar. Aslinda butun bu sacmaligi duzletmek hic de zor degil. Cunku nufus olarak erkeklerden fazlayiz. Ama CAHILIZ.Turk kadinin ilgilendigi tek sey kendinin ve cocugunu ilgilendiren konular,cunku refah seviyesi dusuk ve son derece cahil insanlar.Erkek egemenligini kabul etmeyen cok buyuk bir kesim var kabugundan cikmak icin can atiyor.
Agent ilk yorumunda sadece kendi görüş alanından bakabilmiş olaya. Öteye geçmesi de baya zor zaten. 2. yorumunda Beyaz Türkleri AKP’yi desteklesiğini söylemiş. İnsan sallar da bu kadar mı sallar! 27 Nisan, 367 geyiği, CHP-MHP koalisyon senaryoları, ANAP-DYP birleştirme taktiği, Danıştay suikastı, Hrant suikastı, YÖK suikastciği. “Zombie kendi halini fark edebilseydi zaten zombie olmazdı.“Clicia Sosyolojik bir tasnif (Klasifikasyon,sınıflandırma) muhakkak yapılacaktır. Bundan korkmamak gerek. Ahkamın içeriği hakkında ciddi eleştiriler olursa sevinirim..
Sen de o yumurtanın kabuğuna çekiçle vurmak için can atıyorsun ama Clicia’cım. Allah’tan çok yumurtgan, doğurgan bir topraklarda yaşıyoruz. Ha bire yeni özgürlük yumurtası yumurtlanıyor.Ama sen benim düşündüğüm gibi olmayacaksa kadının sesinin duyulduğu toplum asla varolmasın diyor gibisin. Benim olmayacaksa hiç olmasın hesabı. İşte kadın hemcinsine bu şekilde baktığı sürece belini hiç bir zaman da doğrultamayacaktır. Nasıl Türkler olarak biz şu an ki halimizi kendimiz hakediyorsak kadınlar da kendi durumlarını kendileri inşa ediyor.
Kadin -erkek ayriligi Anayasada yoktur ve asla izin ayirima izin vermeyecegiz. Yesinler senin utopyan tasnifini!”kadının sesinin duyulduğu toplum asla varolmasın “Basini naylonla sikip ustune KESEKAGIDI geciren bir insan, ya mazoisttir ya da bilincsizdir. Kadinlari kendi haline birakmiyorsunuz ki kendi seslerini bulsunlar. Basortusu platformu video kliplerine bir bak youtube’da adam kadinin ELINE kagidi tutusturuyor, guya kadin konusma yapacak, hot hut soyle yap boyle yap diye emir veriyor kenardan. Lutfen bul ve seyret o videolari.
E diyorum işte. Kadın bunu hakediyor. Başını naylonla sarmış dediğin de sana dönüp kıçını açmış fahişe gibi ortada dolaşıyorsun diyor. Erkeklere ne gerek var. Siz kendinizi yok etmeye ve güçsüzleştirmeye muktedirsiniz.Yaşasın erkek egemen toplum!
Anthro, kadinlarin maddi sorunu olmasa eminim cogu bu oynadiklari kriminal oyundan vaz gecerler. Hepsi takir takir aliyor turbana tesvik parasini, cuval cuval bedava un, seker, makarnayi derneklerden; ben kendi gozlerimle gormesem neyse. Yuksek derecede egitim almis kadin sayisi yok derecede az, elbette bir yol cizmekte ve kendine gelmekte zorlanacaklar. ayni Afrika amerikalilarinin bilinclendirilmedigi ve ezildigi gibi Turk kadinini surekli ezen bir duzen var. Ama uyanik kadinlar da var ve sayilari hizla buyuyor. Genc, asabi ve herseyi isteyen bagimsiz bir grup kadin var ve henuz organize olamadilar. Bu olamayacaklari anlamina gelmiyor. Ip bir gun cok fena kopacak; bekle ve gor.
an itibarı ilen akademisyen sayısı 1678 olmuştur.Türkiye, türban tartışmasıyla birlikte yüksek gerilimli bir sürece girdi. Normalleşmenin sağlanması için sağduyu sahibi herkese büyük sorumluluk düşüyor.Tartışmanın hangi boyutunda olursak olalım, tahrik edici yaklaşımlardan uzak durmalıyız. Galibiyet hırsıyla değil fair play duygusuyla adım atmalıyız. Bu arada, ülkeyi kaosa sürüklemek isteyenler provokatif eylemlerle tansiyonu daha da arttırmak isteyebilir. Cumhurbaşkanlığı seçiminden önce olduğu gibi cinayete varan eylemlerle karşılaşabiliriz. Üniversitelerde, sokaklarda, iş yerlerinde velhasıl her yerde ‘mahalle baskısı’ imajına lojistik destek sağlayacak argüman çabası artabilir. Kötü kokular alıyorum. Aman dikkat.şamil tayyar
Ve onların partisine girmek, milletvekili olmak, yakınlarına ihale ettirmek, nefret ettikleri Cumhuriyet le hesaplaşmak isteyenlerinde destekledikleri bildiri. Yarın Üniversite de özgürlük ama Türbana hayır diye bir bildiri açılsa ve altına 10.000 kişi imza atsa ne diyeceksiniz. Hadi bakalım ben sizin yerine diyeyim. ” Köfne kemalist artıkları özgürlükleri yoketmek için bildiri yayınlıyorlar”. Sizin işiniz bu, açıkca yazayım “TAKIYYE” . Derdiniz özgürlük değil, ben uzun saçlıyken 5 köpeğin saldırısına uğradığımda, hala üniversitelerde satırlarla ,baltalarla , bıçaklarla insanlar sindirilmeye çalışılıyorken (mesala oruç tutmadığı için bıçaklanan öğrenci) güldürmeyin beni derdiniz özgürlükler değil, derdiniz türban ve şeriat. Açıkca söyleyin de daha fazla güldürmeyin kendinize…
ADAM, yıllarca ülkesinden uzak kaldıktan sonra nihayetyurda dönmüştür.Havaalanından bindiği taksiyle şehre doğru giderken,şoföre sigara almak için tütüncüde durmasını söyler.”Tütüncüde ne yapacaksınız beyim?” diye sorar taksişoförü.Sigara alacaktım…Sigaraları artık camilerde satıyorlar beyim…Camide mi?Yahu cami Allah’ın evidir, oraya ibadet etmeyegidilmez mi?Hayır beyim, ibadet için artık üniversiteyegidiliyor…Allah Allah! Peki o zaman eğitim nerede yapılıyor?Eğitim hapiste yapılıyor beyim…Hapiste hırsızlar yok mu?Hırsızlar artık iktidarda beyim
Hatirliyorum, Elfiya denen kadin ve saz arkadaslari onlara kendi agizlariyla “rasyonel ve sistematik” cevaplar verdigim icin “Comteci pozitivist laik ukala ” diyorlardi. Peki neden begenmedikleri bilimi okumaya kalisiyorlar aciklayabilir misiniz? Amaciniz manevi dunyada yasamaksa gideceginiz yer universite degil.
Bu asiri dinciler defalarca AKILDAN once KALB diye bas bagirian tipler, Akil konusunda yazdiklari yazilari acip bakin, ben elbette ne doktoruna, ne muhendisine ne de pilotuna guvenirim!
Agent senin saçın uzun diye sana sataşan olduysa ben de senin yanında olurum. Yada oruç tutmadığı için dövülen. Ben de uzun saçlıyım 10 senedir ama hayatımda hiç uzun saçlıyım diye bana sataşan birine rastlamadım. Sen nerede yaşıyosun ki yada nasıl davranıyorsun ki sana saldıran oluyor. Bana neden hayatımda bu konuda bir taciz gelmedi. (Tek hakaretvari lafı ve çıkışı her hafta randevu evine giden ve her akşam akşamcı arkadaşları ile şehrin manzaralı bir yerinde kafayı çeken ayyaş birinden yemiştim. Kafası kıyaktı sanırım ve “Türkün örfünde uzun saç var mı lan” diye öküzce çıkış yapmıştı. (Evli olduğu halde hayat kadınları ile beraber olmak yada alkolik olmak varmış gibi) Onu da terbiyesizliği artırınca ben dövmüştüm 😀 “Haddini bil it” diye)Ama cidden gay/lezbiyenim diye yada pagan/hristiyan/ateistim diye dayak yiyen varsa ben arkasında olurum. Ama siz şu an hakkı yenenlerin arkasında olmadığınız için bu toplumun hakkınız yendiğinde başkalarının arkanızda olmasını hangi hakla isteyebileceksiniz. Bu ülkede ki hristiyanların hakkını savunmayan da nasıl müslümanların hakkını savunabilir.
an itibarı ilen akademisyen sayısı 2200 olmuştur.bugün fazlaca bi katılım oldu, rakam doğruysa çok iyi. üniversitelerde bu kadar baskıdan sonra hala özgürlük isteyebilen insanların kalması bile bi olaydır. demekki beyin yıkama makinesi tam verimli çalışmıyo.
OguzKagan35 DİYOR Kİ, (1 gün önce)Üniversitelerimizde çalışan öğretim üyelerinin (Prof, Doç, Yrd. Doç) sayısının 30 binlere ulaştığı hatırlanacak olursa, söz konusu bildiriden haz etmeyenlerin toplanan 1000 imzayı küçümsemeleri mümkündür. Fakat takdir edersiniz ki bu tür eylemler söz konusu olduğunda, ulaşılan sayı olağanüstüdür. Dolayısıyla eylemin büyüklüğü-önemi-mesajı asla küçümsenmemelidir; çünkü zaten, imza sayısının 5 bini, hele de 15 bini bulması yaşanan şeyin sırasıyla bir “68 Paris” ya da bir “Ekim devrimi” olduğu anlamına gelir ki, o takdirde -maazallah!- ortada ne YÖK kalır, ne de Rektörler Kurulu vs.. Kürşat Bumin
@Anthro, sen nerede yaşıyorsun berlin demi? çivili sopa yüzünden gözkapağı yırtılan benim, bir gözüm kapalı kaldı, yıllarca boks yaptım burnum kırılmamıştı, ömrümde diş doktoruna gitmemiştim- ama şimdi iki ön dişimde kırık ve sağ gözümde kısık kalmaktan dolayı tembellik var ve sağolsunlar burnumda kırık… Sen hastane odasında 2 tane polisin “şikayetçi olma onlar bizim adamlarımız, yoksa sonun kötü olur” diye tehdit edildin mi? bu şerefsizler yüzünden şu an en yakın dostumun bu köpeklerle işim olmaz diyerek ocağı terkettiğini ve ölüm tehditleri aldığını biliyor musun? Neydi suçum; ne sol muhabbetim vardı ne de sağ muhabbetim hatta ondan önceki sene ışık evlerinden birinde kalıyordum; ben neydim : metal dinliyordum ve saçlarım uzundu, medyanın satanist avının olduğu günlerde kurban seçilmiştim. 28 Şubattan önce idi ve sağ olsunlar ülkücü geçinen arkadaşlar nedense en bariz yobazlıkları yapıyorlardı. Okulda dinci ve faşist hocalar yüzünden haksız yere notlarım da çalındı, okula gelirsen cesedin de çıkar diyenler oldu, güvenlik görevlilerinin beni korumaları gerekirken, köpekler geldiğinde ortadan kaybolduklarını da gördüm. Bunlar ülkemde olan şeyler. Bana masal anlatmayın yaşadım ben bunları, dört gözle bekliyorlar yokedecekleri zamanın gelmesini ve şu an ülkücü maskesi takanların ne olduğunu da biliyorum, hepsi yobazlıklarına destek bulmak için biraraya gelmiş, milliyetçilik adı altında şeriat baskısı yapıyorlar. Yalan deyin, ben yaşadım bunları sen 3. sınıfta makina mühendisliğini bırakıp başka bir üniversite de iktisat okumak zorunda kaldın mı (ha pişmanmıyım, değilim son okuduğum okul ülkemin en güzel okullarından biri idi) Sen nerede yaşıyorsun ya da bunları görmeyecek kadar körmüsün? Benim başıma gelen olayların daha kötüleri her gün yaşanıyor. Nerdeydi o zaman Üniversitelerde ki özgürlük savunucuları nerdeydi, asıl niyetleri özgürlük falan değil. Planlı bir şekilde ülkemi yokedecekler, baskıyla, sindirmeyle, korkutmayla… Sen başörtülü kızlara üzüldükleri için mi yapıyorlar sanıyorsun bunları bu şerefsizler 28 Şubattan sonra ağlatarak kızların başlarını açmamışlar mıydı? İmza atan hocalara bakın o dönemlerde o üniversitelerde değiller miydi? O ünivrsitelerde göbeklenmemişler miydi? Şimdi özgürlük diyorlar, hepsinin canı cehenneme…
Ama aradaki fark şu Agent. Ben de üniversitedeyken bir solcu arkadaşım ülkücülerden dayak yiyecekti. Benim solcularla da ülkücülerle de daha liberal takılanlarla da muhabbetim iyiydi. Ve onu dövecek ülkücü arkadaşı tanıyordum ve kendisine de çaktırmadan ona karışmamalarını rica etmiştim. Onlarda sağolsun dediğimi yapmışlardı. Aslında o arkadaşımda ülkücü bir çocuğu dövüdüğü için dayak yiyecekti. Karışık bir mesele. Neyse dolayısıyla olay hallolmuştu. Ben kendimi hiçbir zaman milliyetçi olarak nitelemedim. Solcu da değildim. Ama solcu bir arkadaşımın meselesini kendi meselem gibi görebiliyordum. Çocuğun adeta kar maskesi ile gezmesinden rahatsız oluyor ve empati yapabiliyordum. İşte sorun da bu.Senin yaşadağın olayı da lanetliyorum ve okuduğun okulun adını sanırım tahmin ediyorum. Benim bir arkadaşım da sırf Kürt olduğu için orda dayak yemişti. Ama ben kendi dışımdaki insanların haklarını kendi hakkım kadar savundum ve kendi hakkım söz konusu olduğu zaman da bunu doğal olarak karşıdan beklerim. Bunu göstermeyen de, bugün başörtülü genç bir kızla, azılı ülkücü bir grubu aynı kefeye koyar tavır takınırsan da, yarın senin hakkın söz konusu olduğunda kendin gibi düşünmeyenlerin sana destek olmasını bekleme hakkın olmaz. Sadece %20 den destek bekleyeceksin. Baskın Hoca’nın dediği gibi eşcinselin hakkını kürt, kürdün hakkını başörtülü, başörtülünün hakkını alevi, alevinin hakkını gayrı müslüm savunmadığı sürece, herkes sadece kendi kıçının ve derdinin peşine düştüğü sürece hiç kimse de gerçek anlamda mutlu olamayacak.
Alın bu da Üniversite bazında liste , çoğunluk olanların nedense arplaık ve kadrolaşmanın en büyük olduğu üniversiteler…Prof. Dr. Umur Daybelge (E) İTÜDr. Osman Şadi Özkul (E) Kırıkkale ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Bekaroğlu (E) KTÜProf. Dr. Ali Kalender (E) KTÜProf. Dr. Mehmet Yaşar Kandemir (E) Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Hayrettin Karaman (E) Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Erdoğan Fıratlı (E) Osmangazi ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Yalçın Nutku (E) YYÜDoç. Dr. Muhittin Ataman Abant İzzet Baysal Ü.Yrd. Doç. Dr. Şahabettin Güneş Abant İzzet Baysal Ü.Yrd. Doç. Dr. Mehmet Öztürk Abant İzzet Baysal Ü.Dr. Mustafa Kanat Abant İzzet Baysal Ü.Doç. Dr. Soner Durmuş Abant İzzet Baysal Ü.Doç. Dr. Cabir Terzioğlu Abant İzzet Baysal Ü.Yrd. Doç. Dr. Erdal Bekiroğlu Abant İzzet Baysal Ü.Yrd. Doç. Dr. Ahmet Ocak Abant İzzet Baysal Ü.Yrd. Doç. Dr. Yahya Altun Abant İzzet Baysal Ü.Yrd. Doç. Dr. Mustafa Nursoy Abant İzzet Baysal Ü.Yrd. Doç. Dr. Şamil Kök Abant İzzet Baysal Ü.Prof. Dr. Hacı Duran Adıyaman ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bekir Kayabaşı Adıyaman ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Seydi Vakkas Üstün Adıyaman ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdülcelil Buğutekin Adıyaman ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yakup Durmaz Adıyaman ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Kaygusuzoğlu Adıyaman ÜniversitesiDoç. Dr. Cavit Bircan Adnan Menderes ÜniversitesiDoç. Dr. Fuat Erdal Adnan Menderes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Önal Adnan Menderes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yasin Soylu Ağrı Dağı ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehrali Calp Ağrı Dağı ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Rüştü Yeşil Ahi Evran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Veli Ünsal Ahi Evran ÜniversitesiProf. Dr. Şükrü Koç Akademisyenler Birliği BaşkanıDr. Vedat Yılmaz Akdeniz ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Şen Akdeniz ÜniversitesiProf. Dr. Muharrem Certel Akdeniz ÜniversitesiDoç. Dr. Kadir Yıldız Aksaray ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Doğan Demiralp Aksaray ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kenan Erdoğan Aksaray ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mustafa Işık Aksaray ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Asım Çoban Amasya ÜniversitesiDr. Alaattin Sakinoğlu Anadolu ÜniversitesiDr. Mustafa Kemal Coşkun Ankara ÜniversitesiDr. Engin Sarı Ankara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Şennur Özdemir Ankara ÜniversitesiProf. Dr. İsmail Hakkı Ünal Ankara ÜniversitesiDr. Faruk Alpkaya Ankara ÜniversitesiDr. Erdoğan Uygur Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Ali Osman Solak Ankara ÜniversitesiDoç. Dr. Türkan Yalçın Sancar Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Zeynel Kılıç Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Zengin Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Ali Sarı Ankara ÜniversitesiDoç. Dr. Nurettin Sonel Ankara ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Birey Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Hasan Hüseyin Geçit Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Yusuf Yayla Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Neşet Arslan Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Sebahattin Bayram Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Hayri Kırbaşoğlu Ankara ÜniversitesiDr. Halil İbrahim Sarıoğlu Ankara ÜniversitesiProf. Dr. İlhami Güler Ankara ÜniversitesiDoç. Dr. İbrahim Özdemir Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Adnan Şehu Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Ali Yılmaz Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Sezai Kaya Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Kamil Kayabalı Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Murtaza Korlaelçi Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Tayfun Atay Ankara ÜniversitesiDoç. Dr. Hicabi Kırlangıç Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Akkuş Ankara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Zülfikar Güngör Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Özdemir Ankara ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Akif Koç Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Nilgün Bayraktar Ankara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Sinan Güner Artvin Çoruh ÜniversitesiDoç. Dr. Aydın Tüfekçioğlu Artvin Çoruh ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Tıftık Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bayram Işık Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Fahri Yavuz Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Berhan Yılmaz Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Vecihi Yiğit Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Neşet Toku Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Atilla Eroğlu Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Aslan Gülcü Atatürk ÜniversitesiDr. Orhan Başaran Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Fevzi Keleş Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Seyfullah Kara Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Çiftçi Atatürk ÜniversitesiDr. Eyüp Bekiryazıcı Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. İbrahim Hakkı Aydın Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. İrfan Kaymaz Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. İsmet Hasenekoğlu Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Orhan Atalay Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Sibkat Kaçtıoğlu Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. M. Yavuz Konca Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Ali Yıldırım Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Münir Oktay Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Metin Güngörmüş Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Ö. İrfan Küfrevioğlu Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Muhsin Doğan Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Zafer Kartal Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Davut Yaylalı Atatürk ÜniversitesiDr. Aytürk Keleş Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Hamza Aktan Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Şakir Aydoğan Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Bülent Çakmak Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Lütfullah Cebeci Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Gökhan Budak Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Muhammet Atamanalp Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. M. Sinan Başar Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Uğur Yavuz Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Birol Soysal Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Neslihan Çelebi Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Fikret Çelebi Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Nevzat Can Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. M. Selim Yavuz Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Cevdet Coşkun Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Hamit Akbulut Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Erkan Oktay Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Alaattin Kızıltan Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Ömer Çomaklı Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Abdulhalik Karabulut Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Hüseyin Zengin Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Çiğdem Nuhoğlu Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Cesur Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Yaşar Nuhoğlu Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Abdülmecit Turut Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Fatih Karcıoğlu Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Sayın Dalkıran Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Ağırman Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Alaaddin Başar Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. İbrahim Bayraktar Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. M. Hanefi Palabıyık Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kemal Çomaklı Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Karakan Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. H. Ahmet Kırkkılıç Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Necati Yıldız Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. H. İbrahim Haliloğlu Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Zeki İşcan Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ayhan Yıldırım Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Hasan Çiftci Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Medine Güllüce Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Barbaros Nalbantoğlu Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Adıgüzel Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Sait Keleş Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Nurinisa Esenbuğa Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Çopur Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. İsa Çelik Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Halil İbrahim Tanç Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Biber Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Recep Boncukçuoğlu Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. H. İbrahim Tanç Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Ömer Akbulut Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hakan Temur Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdurrahim Bölükbaşı Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Şehmus Demir Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Naci Tüzemen Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bayram Şahin Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Musa Bilgiz Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdülkadir Albez Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Sadık Erdoğan Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Sabri Çolak Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Şenol Dane Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. İhsan Efeoğlu Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Adnan Derdiyok Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. İbrahim Pirim Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Celal Çakır Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. M. Fatih Ertugay Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bekir Gürbulak Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Akgün Alsaran Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İlhami Ceyhun Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Şemsettin Temiz Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. M. Faruk Çatal Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kenan Barik Atatürk ÜniversitesiYrd .Doç. Dr. İbrahim Gümüş Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Halit Dursunoğlu Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Muammer Yaylalı Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Bünyami Ünal Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Ayhan Çelik Atatürk ÜniversitesiDr. Mehmet Dağ Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Selahattin Sert Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Ramazan Demirboğa Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kadir Bakırcı Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Yavuz Demir Atatürk ÜniversitesiDr. İsmail Demir Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Sinan Hınıslıoğlu Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Murat Kumbasar Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Üstün Özen Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. İbrahim Örüng Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Tevhit Bakan Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Gavgalı Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ş. Mustafa Ersungur Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Kadir Bilen Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Özkan Küçük Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Gürkan Şakar Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Esra Özay Köse Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Naci Ezirmik Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Cemal Oğuz Atatürk ÜniverstesiDr. Ali Kara Atılım ÜniversitesiProf. Dr. Eser Karakaş Bahçeşehir ÜniversitesiDoç. Dr. Ekrem Tatoğlu Bahçeşehir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Turgay Tamer Bahçeşehir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Turgay Temel Bahçeşehir ÜniversitesiProf. Dr. Ali Atıf Bir Bahçeşehir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kadir Canatan Balıkesir ÜniversitesiDoç. Dr. Erdal Tanas Karagöl Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Murat Özkul Balıkesir ÜniversitesiHüseyin İskender Balıkesir ÜniversitesiDoç. Dr. Turhan Kaçar Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hüseyin Bulgurcu Balıkesir ÜniversitesiProf. Dr. Metin Ayışığı Balıkesir ÜniversitesiDoç. Dr. Bülent Özdemir Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdülmecit Mutaf Balıkesir ÜniversitesiProf. Dr. Abdullah Köse Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ekrem Dündar Balıkesir ÜniversitesiProf. Dr. Kerim Özdemir Balıkesir ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Arslan Balıkesir ÜniversitesiDoç. Dr. Yusuf Turan Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Selami Aydın Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Fahri Çakı Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Halil I. Taş Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Burhan Aydemir Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Terzi Balıkesir ÜniversitesiDoç. Dr. Ali Teke Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet İren Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Enver Yalçın Balıkesir ÜniversitesiDoç. Dr. Vehbi Başer Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Olcay Sinan Balıkesir ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Turhan Başkent ÜniversitesiDoç. Dr. Menderes Çınar Başkent ÜniversitesiDr. Sinan Canan Başkent ÜniversitesiProf. Dr. Halil İbrahim Karakaş Başkent ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Özalp Batman ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Zeki Argunhan Batman ÜniversitesiDr. Murat Sevencan Beykent ÜniversitesiProf. Dr. Ali Nesin Bilgi ÜniversitesiDoç. Dr. Ferhat Kentel Bilgi ÜniversitesiProf. Dr. Mete Tunçay Bilgi ÜniversitesiDoç. Dr. Semra Somersan Bilgi ÜniversitesiDoç. Dr. Yeşim M. Atamer Bilgi ÜniversitesiDoç. Dr. Bülent Somay Bilgi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ayten Zara Page Bilgi ÜniversitesiDr. Meral Saçkan Bilgi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Itır Erhart Bilgi ÜniversitesiProf. Dr. Erol Katırcıoğlu Bilgi ÜniversitesiProf. Dr. Yonca Aslanbay Bilgi ÜniversitesiAslı Güneş Bilgi ÜniversitesiDoç. Dr. Levent Yılmaz Bilgi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Murat Paker Bilgi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kenan Çayır Bilgi ÜniversitesiProf. Dr. Jale Parla Bilgi ÜniversitesiProf. Dr. Ayhan Aktar Bilgi ÜniversitesiDoç. Dr. Christoph K. Neuman Bilgi ÜniversitesiProf. Dr. Ümit Cizre Bilkent ÜniversitesiDoç. Dr. Dilek Cindoğlu Bilkent ÜniversitesiProf. Dr. Kürşat Aydoğan Bilkent ÜniversitesiDoç. Dr. Hakan Kırımlı Bilkent ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hilmi Demir Bilkent ÜniversitesiDoç. Dr. Mahmut Mutman Bilkent ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Burcay Erus Boğaziçi ÜniversitesiProf. Dr. Aydan Gülerce Boğaziçi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Erol Köroğlu Boğaziçi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Esra Mungan Boğaziçi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Derin Terzioglu Boğaziçi ÜniversitesiProf. Dr. Naci İnci Boğaziçi ÜniversitesiDoç. Dr. Ali Kaya Boğaziçi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ayfer Bartu Candan Boğaziçi ÜniversitesiProf. Dr. Nüket Esen Boğaziçi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Zeynep Uysal Boğaziçi ÜniversitesiDoç. Dr. Fazıl Önder Sönmez Boğaziçi ÜniversitesiProf. Dr. Avni Morgül Boğaziçi ÜniversitesiDoç. Dr. Recep Şahingöz Bozok ÜniversitesiDoç. Dr. Sinan Marufoğlu Celal Bayar ÜniversitesiDr. Mehmet Çelebi Celal Bayar ÜniversitesiDr. Ersel Obuz Celal Bayar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ömer Faruk Noyan Celal Bayar ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Pakdemirli Celal Bayar ÜniversitesiDr. Selim Sarper Yılmaz Celal Bayar ÜniversitesiDoç. Dr. Canan Özdemir Celal Bayar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ali Özdemir Celal Bayar ÜniversitesiDr. Halil Nohutçu Celal Bayar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ali Çipiloğlu Celal Bayar ÜniversitesiDr. Halil Tosun Celal Bayar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Salim Şahin Celal Bayar ÜniversitesiProf. Dr. Cevdet Nergiz Celal Bayar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Harun Çoban Celal Bayar ÜniversitesiDoç. Dr. İsmail Maraş Celal Bayar ÜniversitesiDoç. Dr. Hakan Boyacı Celal Bayar ÜniversitesiDoç. Dr. Erdoğan Özkaya Celal Bayar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Muhiddin Bağcı Celal Bayar ÜniversitesiProf. Dr. Talat Tavlı Celal Bayar ÜniversitesiDoç. Dr. Kenan Erdoğan Celal Bayar ÜniversitesiDoç. Dr. Halit Yanıkkaya Celal Bayar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Günay Celal Bayar ÜniversitesiProf. Dr. Cevdet Meric Celal Bayar ÜniversitesiProf. Dr. A. Kemal Çelebi Celal Bayar ÜniversitesiProf. Dr. Ali Bayram Celal Bayar ÜniversitesiDoç. Dr. Enver Atik Celal Bayar ÜniversitesiProf. Dr. S. Sami İlker Celal Bayar ÜniversitesiDoç. Dr. Ayşe İlker Celal Bayar ÜniversitesiDoç. Dr. Emin Kurt Celal Bayar ÜniversitesiDr. Mustafa Karamolla Celal Bayar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kadir Arısoy Celal Bayar ÜniversitesiProf. Dr. Muhammed Tekin Celal Bayar ÜniversitesiDr. Bayram Esen Celal Bayar ÜniversitesiDr. Yücel Koçyiğit Celal Bayar ÜniversitesiProf. Dr. A. Üsame Tamer Celal Bayar ÜniversitesiProf. Dr. İsmail Hakkı Pirim Celal Bayar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ferhat Karabulut Celal Bayar üniversitesiYrd. Doç. Dr. Serkan Aydın Celal Bayar ÜniversitesiProf. Dr. Aziz Kutlar Cumhuriyet ÜniversitesiDoç. Dr. Mahmut Kartal Cumhuriyet ÜniversitesiDoç. Dr. Halis Çetin Cumhuriyet ÜniversitesiDoç. Dr. Alim Yıldız Cumhuriyet ÜniversitesiProf. Dr. İbrahim Yıldırım Cumhuriyet ÜniversitesiDoç. Dr. Durmuş Deveci Cumhuriyet ÜniversitesiProf. Dr. Ali Akpınar Cumhuriyet ÜniversitesiProf. Dr. Hüseyin Akkaya Cumhuriyet ÜniversitesiProf. Dr. Ömer Demirel Cumhuriyet ÜniversitesiProf. Dr. Talip Özdeş Cumhuriyet ÜniversitesiProf. Dr. Durmuş Boztuğ Cumhuriyet ÜniversitesiDoç. Dr. Ünal Kılıç Cumhuriyet ÜniversitesiDoç. Dr. Ali Aksu Cumhuriyet ÜniversitesiDoç. Dr. Kadir Özköse Cumhuriyet ÜniversitesiDoç. Dr. Sabri Erturhan Cumhuriyet ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. A. Turan Alkan Cumhuriyet ÜniversitesiProf. Dr. Enbiya Yıldırım Cumhuriyet ÜniversitesiDr. Adem Işık Cumhuriyet ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Sadık Öncül Cumhuriyet ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ertan Aydın Çankaya ÜniversitesiDoç. Dr. Tanel Demirel Çankaya ÜniversitesiProf. Dr. Enver Alper Güvel Çukurova ÜniversitesiDoç. Dr. Ergül Yaşar Çukurova ÜniversitesiDoç. Dr. Alaettin Kılıç Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Adem Ersoy Çukurova ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Volkan Yurdadoğ Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Bilal Vatansever Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Naki Tütüncü Çukurova ÜniversitesiDoç. Dr. Ahmet Pınarbaşı Çukurova ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Muhammet Yılmaz Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Ali Osman Ateş Çukurova ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Haşim Akça Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Kadir Aydın Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Murat Görgülü Çukurova ÜniversitesiDr. Musa Alp Çukurova ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdullah Alperen Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Tuncay Özgünen Çukurova ÜniversitesiDoç. Dr. Asım Yapıcı Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Mahmut Oğuz Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Recep Yurtal Çukurova ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Öztürk Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Nasi Arslan Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Veyis Naci Tanış Çukurova ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Temizyürek Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Selahattin Kaçıranlar Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Aykut Gül Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Fazıl Hüsnü Erdem Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Ali Gür Dicle ÜniversitesiDr. Vahap Coşkun Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. M. Edip Çağmar Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Remzi Çevik Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Refik Korkusuz Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Müslüm Turan Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Kemal Nas Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Mazhar Bağlı Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Bilen Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Musa Toğrul Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Fuat Gürkan Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Selim Erdoğan Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Ahmet Keleş Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Erhan Çetin Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. M. Bahattin Kurt Dicle ÜniversitesiDr. Ali Akay Dicle ÜniversitesiDr. Hayrullah Yılmaz Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Tahsin Kılıçoğlu Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Giray Topal Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Hamdi Temel Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Hulusi Kılıç Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Azimli Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Abdülkerim Ünalan Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Yusuf Yağmur Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Recep Gülşen Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet İnan Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Himmet Uç Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Mesut Erdal Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Yener Öztürk Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Abdurrahman Işıkdoğan Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Abdurrahman Şenyiğit Dicle ÜniversitesiDr. Cemal Üstün Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Sait Alan Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ali Osman Alakuş Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Aşur Uyar Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Cevat Ergin Dicle ÜniversitesiDr. M. Mesut Ergin Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Taha Taşkıran Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Musa Kaya Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Fuat Toprak Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdurrahman Dalgıç Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Adnan Ceviz Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İlhan Kaya Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Aslan Bilici Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Recep Ziyadanoğulları Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Onay Dicle ÜniversitesiProf. Dr. M. Nesimi Eren Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Şevval Eren Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Muhammed Çelik Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Aldemir Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kenan Yakupoğlu Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mustafa Sarıbıyık Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. H. Musa Bağcı Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bülent Sönmez Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Cahit Aydemir Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Hüseyin Büyükbayram Dicle ÜniversitesiDr. Ali Güneş Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Metin Bozan Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Halil Çeçen Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hakan Samur Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Coşkunsel Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Akın Dicle ÜniversitesiDr. Ahmet Çelik Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Yılmaz Çolak Doğu Akdeniz ÜniversitesiProf. Dr. M. Emin Köktaş Dokuz Eylül ÜniversitesiDoç. Dr. Ejder Okumuş Dokuz Eylül ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Özel Dokuz Eylül ÜniversitesiDoç. Dr. M. Vedat Pazarlıoğlu Dokuz Eylül ÜniversitesiDr. Murat Memiş Dokuz Eylül ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Güneş Dokuz Eylül ÜniversitesiProf. Dr. İrfan Yılmaz Dokuz Eylül ÜniversitesiDr. Mehmet Çevik Dokuz Eylül ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Okur Dokuz Eylül ÜniversitesiProf. Dr. İbrahim Emiroğlu Dokuz Eylül ÜniversitesiDoç. Dr. Hüseyin Esen Dokuz Eylül ÜniversitesiDr. M. Vecih Uzunoğlu Dokuz Eylül ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Cüneyt Eren Dokuz Eylül ÜniversitesiDr. Ali Öztürk Dokuz Eylül ÜniversitesiProf. Dr. Tevfik Aksoy Dokuz Eylül ÜniversitesiProf. Dr. Rıza Savaş Dokuz Eylül ÜniversitesiDoç. Dr. Himmet Konur Dokuz Eylül ÜniversitesiDr. Sabri Yılmaz Dokuz Eylül ÜniversitesiDr. Lütfullah Yavuz Dokuz Eylül ÜniversitesiDr. Tahsin Koçyiğit Dokuz Eylül ÜniversitesiDr. Ahmet Tahir Dayhan Dokuz Eylül ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Uysal Dumlupınar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hayrettin Özler Dumlupınar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hamza Yaşar Ocak Dumlupınar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mustafa Yöntem Dumlupınar ÜniversitesiDr. H. Murat Arabacı Dumlupınar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Fatih Demirci Dumlupınar ÜniversitesiProf. Dr. Mecit Eş Dumlupınar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Musa Şahin Dumlupınar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Altuncu Dumlupınar ÜniversitesiDoç. Dr. Ergün Yıldırım Dumlupınar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kazım Uysal Dumlupınar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hüsamettin İnaç Dumlupınar ÜniversitesiProf. Dr. Atalay Küçükbursa Dumlupınar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Özcan Yıldız Düzce ÜniversitesiProf. Dr. Metin Aydın Düzce ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yusuf Şen Düzce ÜniversitesiDoç. Dr. İdris Şahin Düzce ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Süleyman Şahin Düzce ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İbrahim Korkmaz Düzce ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İsmet Özaydın Düzce ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Adem Çiçek Düzce ÜniversitesiDoç. Dr. Abdulkadir Koçer Düzce ÜniversitesiDoç. Dr. Zekeriya İlçe Düzce ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yusuf Çay Düzce ÜniversitesiDoç. Dr. Özcan Öztürk Düzce ÜniversitesiProf. Dr. Melek Göregenli Ege ÜniversitesiProf. Dr. Bülent Miran Ege ÜniversitesiProf. Dr. Musa Avcı Ege ÜniversitesiDoç. Dr. Gökalp Kahraman Ege ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Necdet Yıldız Ege ÜniversitesiProf. Dr. Necmettin Çıkılı Ege ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mümin Küçük Ege üniversitesiYrd. Doç. Dr. Musa Alçı Ege ÜniversitesiDoç. Dr. Fazlı Gökçek Ege ÜniversitesiProf. Dr. Saffet Solak Ege ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hasan H. Tekin Erciyes ÜniversitesiDr. Mustafa Yaz Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Hasan Yetim Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Ekrem Erdem Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İlhami Vural Erciyes ÜniversitesiDr. Muhittin Kapanşahin Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Hamza Çakır Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Sebahattin Ünalan Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Erdoğan Pazarbaşı Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Öcal Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Keskin Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Şefaettin Severcan Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. İlhan Öztürk Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Şükrü Selim Has Erciyes ÜniversitesiDr. Abdullah Benli Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Sebahattin Samur Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Ramazan Demir Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Nihat Ekinci Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Menderes Gürkan Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Habil Nazlıgül Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ali İhsan Özdemir Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Yahya Güzel Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Abdullah Saydam Erciyes ÜniversitesiDr. Mehmet Özkan Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Ahmet Kayacık Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Dördüncü Erciyes ÜniversitesiDr. Davut İltaş Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Necmettin Maraşlı Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Saatçi Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Çetin Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Süleyman Demirci Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Beylü Dikeçligil Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Ali Kurtsoy Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Turan Koç Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Emel Köseoğlu Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Yunus Apaydın Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Veysel Aslantaş Erciyes ÜniversitesiDr. Osman Ceyhan Erciyes ÜniversitesiDr. Yusuf Ali Tandoğan Erciyes ÜniversitesiDr. Ali Köse Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. M. Adnan Öztürk Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Abdulah Özkırış Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Aytekin Altıparmak Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Muhammet Güven Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Azzem Özkan Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. İsmail Kayar Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. M. Baki Karamış Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Abdullah Çoban Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Kuddusi Erkılıç Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Şevki Erdem Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Murat Doğan Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. İsmail Hakkı Nur Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. İlhan Yerlikaya Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Figen Öztürk Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Cengiz Gül Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Metin Özkan Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Celal Türer Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Muhittin Bağçeci Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Abdülhakim Coşkun Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Kenan Danışman Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ali Değirmendereli Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Olgun Kontaş Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hamdi Taplak Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Erdoğan Unur Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Sami Akmermer Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İbrahim Ketenci Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. A. Kamil Cihan Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Sedat Özsoy Erciyes ÜniversitesiDr. Ali Osman Kurban Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Yunus Serin Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Nafiz Kahraman Erciyes ÜniversitesiDr. Kadir Kınar Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Cengiz Duran Atiş Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Osman Canko Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Ardıçlıoğlu Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Zübeyde Gündüz Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Tekeç Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Hasan Kaya Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Adem Göleç Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Muhittin Bahçeci Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Ayhan Güldeste Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Tahir Kahraman Eren ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Nurettin Birol Erzincan ÜniversitesiProf. Dr. Şükrü Yıldız Erzincan ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Şafak Narbay Erzincan ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Nusrettin Yılmaz Erzincan ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Paşa Yalçın Erzincan ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Faruk Gürbüz Erzincan ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mustafa İbrahim Özbay Erzincan ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Y. Ebubekir Ceylan Fatih ÜniversitesiDoç. Dr. Ali Murat Yel Fatih ÜniversitesiDoç. Dr. Berdal Aral Fatih ÜniversitesiProf. Dr. M. Lütfullah Karaman Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Fahrettin Altun Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Gökhan Bacık Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Kara Fatih ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Koç Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Aziz Polat Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Veli Hakkoymaz Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Şammas Salur Fatih ÜniversitesiDoç. Dr. Halûk Gümüşkaya Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Zeynep Orhan Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Fatih Camcı Fatih ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Ulukanlıgil Fatih ÜniversitesiDoç. Dr. Erkan İmal Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Ali Koşar Fatih ÜniversitesiDr. Mustafa Abasıyanık Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Bekir Karlık Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hüseyin Nevzat Uyaroğlu Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yılmaz Polat Fatih ÜniversitesiDoç. Dr. M. Macit Kenanoğlu Fatih ÜniversitesiProf. Dr. İsmail Özsoy Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Nahit Emanet Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Murat Köse Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Kara Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Savaş Genç Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Atakan Kurt Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Atilla İlhan Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ergün Gonca Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Zeki Yıldırım Fatih ÜniversitesiDr. Hasan Uğur Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet İpşirli Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bülent Köksal Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Süleyman Doğan Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Bolat Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Çalışkan Fatih ÜniversitesiDoç. Dr. Ali Akçay Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ramazan Öztürk Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ertuğrul Gündoğan Fatih ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Durmuş Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Şevkli Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Recep Şentürk Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Muhammet Köksal Fatih ÜniversitesiDr. Meki Bilici Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Barış Kendirli Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Ömer Çaha Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Sami Gören Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Feyzi Başar Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ünal Şahin Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bülent Köklüce Fatih ÜniversitesiDr. A. Selman Doğukan Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Cihan Okuyucu Fatih ÜniversitesiDr. Cüneyt Tayman Fatih ÜniversitesiDr. H. Mehmet Şengönül Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Şaban Çepik Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Erdal Korkmaz Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Burhan Çetinkaya Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Osman Özcan Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Turan Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Fahrettin Göktaş Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Tevfik Ozan Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Adnan Seyrek Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Aziz Karaoğlu Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Orhan Özbey Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Ahmet Kavaklı Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Hamit Yıldız Fırat ÜniversitesiDr. Selami Serhatlıoğlu Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Ali Mükremin Apaydın Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Cevdet Kılıç Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Nusret Şekerdağ Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Ali Ölçücü Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Yusuf Bolat Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Cihan Alkan Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Abdülkadir Yıldız Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Nimet Kabakuş Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hayrettin Ayaz Fırat ÜniversitesiDr. Abdurrahman Daş Fırat ÜniversitesiProf. Dr. A. Feyzi Bingöl Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Ahmet Kizirgil Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Haluk Kelestimur Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. İsmail Erdoğan Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Bülent Müngen Fırat ÜniversitesiDr. Musa Erkaya Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hikmet Koyunbakan Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Selim Kutlu Fırat ÜniversitesiDr. Serdar Orhan Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Şener Demirel Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Osman Doğru Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Halit Canatan Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Servet Kılıç Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Basri Barut Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Zahir Kızmaz Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. İbrahim Türkoğlu Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Cebeci Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Ramis Çolak Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Halit Elyas Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet İlyas Bayındır Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Ahmet Cansız Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet H. Keleştemur Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Ali Rahman Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Metin Çalta Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Fatih Töremen Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. İhsan Dağtekin Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Sadık Yılmaz Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Şahin Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Mikail Et Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Doğan Kaya Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Bilal Üstündağ Fırat ÜniversitesiDr. M. Fatih Karahüseyinoğlu Fırat ÜniversitesiDr. Muhterem Aydın Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Sarsılmaz Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Ramazan Bal Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Şekerci Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Yunus Saral Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Sadettin Tanyıldızı Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Turan Sinan Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Rifat Çolak Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Nurhan Halisdemir Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Halil Günek Fırat ÜniversitesiProf. Dr. İbrahim Yılmazçelik Fırat ÜniversitesiDr. Sevda Özkaya Özer Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Dursun Çobanoğlu Fırat ÜniversitesiProf. Dr. İbrahim Canpolat Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Gaffari Türk Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hüseyin Timurkan Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Yusuf Gül Fırat ÜniversitesiDr. Enver Demirpolat Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Hüseyin Deveci Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Gürsel Dinç Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Ali Aydın Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Muhsin Tunay Gençoğlu Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hilmi Erten Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hayrettin Can Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Ömer Atalar Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Meryem Karan Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Saadettin Tonbul Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Veli Atmaca Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mustafa İnç Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Zülfü Demirtaş Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Celal Sarsılmaz Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Murat Sunkar Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Yusuf Calayır Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. İsmail Köksal Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Halis Çelik Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Tuna Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Ahmet Baylar Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Mahmut Doğru Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Cengiz Taner Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Habibe Özmen Fırat ÜniversitesiDr. Mehmet Karataş Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Seyfettin Gür Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Mesut Aksakal Fırat ÜniversitesiProf. Dr. İ. Halil Çerçi Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Kaplan Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Hasan Alli Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Muammer Gökbulut Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Servet Tuncer Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Z. Hakan Akpolat Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Ercan Kocakoş Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Nusret Akpolat Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Recep Özmerdivenli Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Sinan Çalık Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Çay Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Nuri Orhan Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Gıyasettin Arslan Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Sinan Saydam Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Beril Dedeoğlu Galatasaray ÜniversitesiDoç. Dr. Besim F. Dellaloğlu Galatasaray ÜniversitesiProf. Dr. Levent Köker Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Vedat Bilgin Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Naci Bostancı Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Erdinç Yazıcı Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Atilla Yayla Gazi ÜniversitesiProf. Dr. M. Emin Çağıran Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Turan Güven Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Burhanettin Ünem Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Refik Turan Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Osman Şimşek Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Hakan Taşdemir Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Hasan Tunç Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Aydın Karapınar Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Hikmet Kavruk Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İlhan Akar Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Battal Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Ramazan Çıtak Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Haldun Göktaş Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Adem Kurt Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Hasan Bal Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Veysi Erken Gazi ÜniversitesiProf. Dr. İhsan Erdoğan Gazi ÜniversitesiDr. Kemal Filiz Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Kadir Cangızbay Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Behçet Gülenç Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Hikmet Doğan Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Türker Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Şefaatdin Yüksel Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Şenol Durgun Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Atilla Murathan Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İhsan Keleş Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Durgutlu Gazi ÜniversitesiDr. İsmail Şahin Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Tevfik Erdem Gazi ÜniversitesiDr. İhsan Toktaş Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bülent Bayat Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Nihat Döngel Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Mahmut Özbay Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Nail Öztaş Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. İbrahim Uslan Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Yaşar T. Hondur Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Suna Başak Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Ali Ünal Erdem Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Fatma Açık Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Hakkı Acun Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Serdar Yücesu Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yusuf Usta Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Hasan Bacanlı Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Hamdi Mollamahmutoğlu Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Mahmut Arslan Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Fettullah Akın Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Ömer Keleş Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Salih Çelebioğlu Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdülkadir Güllü Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hamza Çınar Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Orhan Arslan Gazi ÜniversitesiDr. Abdülmecit Güldaş Gazi ÜniversitesiProf. Dr. İzzet Gümüş Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yusuf Kurtoğlu Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Güngör Bal Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Ziya Argün Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Mahmut Gülesin Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mustafa Kale Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Baki Karlıağa Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Osman Gürdal Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Emrullah İşler Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Ayşe Murathan Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bülent Aksoy Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Remzi Yıldırım Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Güçlü Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Rauf Arıkan Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Nevzat Aypek Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Nurettin Parıldı Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Arslan Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Rafet Arıkan Gazi ÜniversitesiDr. Sadettin Şahin Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Nezahat Güçlü Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Aydoğdu Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Necati Yalçın Gazi ÜniversitesiDr. Duran Korkmaz Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Hakan Keskin Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hakan Ateş Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Duran Altıparmak Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Hakan Çiftçi Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Aydın Başbuğ Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Kasap Gazi ÜniversitesiDr. Hamit Emrah Beriş Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. İhsan Alp Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Tahir Hatipoğlu Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Dursun Soylu Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Derviş Yılmaz Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Kemal Solak Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Selma Moğol Gazi ÜniversitesiFatih Tamer Gaziantep ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Öztaş Gaziantep ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Eyyüp Ay Gaziantep ÜniversitesiDr. Necdet Demirhan Gaziantep ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Okan Şirin Gaziantep ÜniversitesiProf. Dr. Orhan Özgöztaşı Gaziantep ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Osman Elbek Gaziantep ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Yılmaz Gaziantep ÜniversitesiDoç. Dr. Ergun Erçelebi Gaziantep ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Ağır Gaziantep ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Yüncü Gaziantep ÜniversitesiDr. İsmail Altınöz Gaziantep ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kuddusi Kayaduman Gaziantep ÜniversitesiProf. Dr. Metin Kılınç Gaziantep ÜniversitesiDoç. Dr. Cuma Yıldırım Gaziantep ÜniversitesiDoç. Dr. Sıtkı Göksu Gaziantep ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Necati Olgun Gaziantep ÜniversitesiProf. Dr. Ramazan Koç Gaziantep ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Murat Gülşen Gaziantep ÜniversitesiDr. Suat Zengin Gaziantep ÜniversitesiProf. Dr. Ecir Ali Çakmak Gaziantep ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdullah Akpolat Gaziantep ÜniversitesiDr. Yasemin Baltacı Gaziantep ÜniversitesiProf. Dr. Necat Yılmaz Gaziantep ÜniversitesiDoç. Dr. Vedat Davutoğlu Gaziantep ÜniversitesiDoç. Dr. A. Necmeddin Yazıcı Gaziantep ÜniversitesiDoç. Dr. Bekir Berat Özipek Gaziosmanpaşa ÜniversitesiProf. Dr. Kemal Esengün Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Selahattin İptaş Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Ali Kasap Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Beşirli Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Yaşar Karadağ Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. İsa Telci Gaziosmanpaşa ÜniversitesiProf. Dr. Osman Çakmak Gaziosmanpaşa ÜniversitesiProf. Dr. Hüseyin Koç Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDr. Emin Yılmaz Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. İsa Gökçe Gaziosmanpaşa ÜniversitesiProf. Dr. Güngör Yılmaz Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Turan Karataş Gaziosmanpaşa ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Kuran Gaziosmanpaşa ÜniversitesiProf. Dr. M. Kemal Özsay Gaziosmanpaşa ÜniversitesiProf. Dr. Zekeriya Altuner Gaziosmanpaşa ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Nesime Ceyhan Gaziosmanpaşa ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Aslı Yazıcı Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Baloğlu Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Sedat Yazıcı Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Zafer Ulutaş Gaziosmanpaşa ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Adem Eroğlu Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Hüseyin Önen Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Muzaffer Can Gaziosmanpaşa ÜniversitesiProf. Dr. Sabri Gökmen Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Orhan Uzun Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Rıza Erdem Gaziosmanpaşa ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Şeyma Kuran Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Lokman Öztürk Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Mahfuz Elmastaş Gaziosmanpaşa ÜniversitesiProf. Dr. Ali İbrahim Savaş Gaziosmanpaşa ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İbrahim Türkekul Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDr. Abdurrahman Sağırlı Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Hanifi Vural Gaziosmanpaşa ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Tekin Gaziosmanpaşa ÜniversitesiProf. Dr. Gazenfer Ergüneş Gaziosmanpaşa ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Tekin Akdemir Giresun ÜniversitesiProf. Dr. Selim Sivrioğlu GYTEYrd. Doç. Dr. Ercan Ergün GYTEYrd. Doç. Dr. Hasan Kurtaran GYTEDoç. Dr. Sait Eren San GYTEProf. Dr. Mehmet Alaittin Hastaoglu GYTEDoç. Dr. Yusuf Yerli GYTEDoç. Dr. Engin Başaran GYTEProf. Dr. Bekir Aktaş GYTEDr. Resul Yilgin GYTEYrd. Doç. Dr. Bican Şahin Hacettepe ÜniversitesiDr. Murat Erdogan Hacettepe ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Erdogan Hacettepe ÜniversitesiDoç. Dr. Muhittin Acar Hacettepe ÜniversitesiDr. Levent Korkut Hacettepe ÜniversitesiProf. Dr. Kurtuluş Dinçer Hacettepe ÜniversitesiProf. Dr. Nurettin Bilici Hacettepe ÜniversitesiProf. Dr. Alparslan Özyazıcı Hacettepe ÜniversitesiProf. Dr. Kadir Pekmez Hacettepe ÜniversitesiProf. Dr. Gürol Okay Hacettepe ÜniversitesiDoç. Dr. Suavi Aydın Hacettepe ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Özden Hacettepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Tamer Çağdaş Haliç ÜniversitesiDr. Abdulnasır Yiner Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Şerafettin Çelik Harran ÜniversitesiDr. Hasan Almaz Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. S. Ahmet Oymak Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Zerin Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ömer Çelik Harran ÜniversitesiDr. Şenol Yıldız Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Eşref Taş Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Değirmenci Harran ÜniversitesiProf. Dr. Yusuf Ziya Keskin Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hüseyin Şimşek Harran ÜniversitesiDr. Halil Özcan Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Rifat Atay Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Erol Eroğlu Harran ÜniversitesiProf. Dr. Adnan Demircan Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Salih Aydemir Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Erşan Sever Harran ÜniversitesiDr. Beşir Çit Harran ÜniversitesiM. Nedim Ağaçkesen Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Hikmet Akdemir Harran ÜniversitesiProf. Dr. Akın İşcan Harran ÜniversitesiDr. M. Askeri Küçükkaya Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Ahmet Metin Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Kösecik Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Halil Demir Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Sena Ekici Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hasan Türkal Harran ÜniversitesiProf. Dr. Abdurrahim Koçyiğit Harran ÜniversitesiDr. Celil Abuzer Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Ercan Yeni Harran ÜniversitesiDr. Abdullah Taştekin Harran ÜniversitesiDr. Hüseyin Kurt Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Sait Şahinalp Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mahmut Katı Harran ÜniversitesiProf. Dr. Bahri Karlı Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Abdulbaki Bilgiç Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Hasan Hüseyin Tunçbilek Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Veysi Günal Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Şahin Toprak Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Hakan Akan Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Esat Çetin Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Muğdat Yertürk Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Tekin Şahin Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Nihat Şındak Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Cenap Cevheri Harran ÜniversitesiProf. Dr. Abdurrahman Elmalı Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Levent Ünlü Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Salih Aydemir Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Osman Sönmez Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mahmut Doğan Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İbrahim Hakkı İnal Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Cengiz Kaya Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Gümüşçü Harran ÜniversitesiDr. Hüseyin İbrahim Yeğin Harran ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Ertuğrul Güldür Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İlker Camkerten Harran ÜniversitesiDr. Sabri Yurtseven Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Zeki Doğan Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ali Ayçiçek Harran ÜniversitesiDr. Hikmet Atik Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mustafa Ardıç Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Recep Kürkçü Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ergün Doğan Harran ÜniversitesiDr. Hasan Yücel Başdemir Hitit ÜniversitesiDoç. Dr. Muhit Mert Hitit ÜniversitesiProf. Dr. Salim Öğüt Hitit ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yavuz Bayram Hitit ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Mahfuz Söylemez Hitit ÜniversitesiDoç. Dr. Kenan Has Hitit ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdurrahman Hasan Hitit ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Evkuran Hitit ÜniversitesiDr. Süleyman Gezer Hitit ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. A. Kadir Kökocak Hitit ÜniversitesiProf. Dr. Mesut Okumuş Hitit ÜniversitesiDoç. Dr. Ferit Uslu Hitit ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İsmet Altıkardeş Hitit ÜniversitesiDoç. Dr. Ercan Solak Işık ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kemal Yüksek İKÜDoç. Dr. Ahmet Baysal İnönü ÜniversitesiDoç. Dr. Recep Aslaner İnönü ÜniversitesiDoç. Dr. Celal Çakan İnönü ÜniversitesiDoç. Dr. Bilal Altay İnönü ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Çığlı İnönü ÜniversitesiProf. Dr. Erkan Pehlivan İnönü ÜniversitesiDoç. Dr. İbrahim Gezer İnönü ÜniversitesiProf. Dr. Salim Cöhce İnönü ÜniversitesiProf. Dr. A. Ümit Erdemli İnönü ÜniversitesiDoç. Dr. Yusuf Benli İnönü ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Tahir Erdoğan Şahin İnönü ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Şenol İnönü ÜniversitesiDoç. Dr. Suat Canbazoğlu İnönü ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Recep Karabulut İnönü ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Erol Kılıç İnönü ÜniversitesiDr. Ercan Kalkan İnönü ÜniversitesiDr. Abdurrahman Ateş İnönü ÜniversitesiDoç. Dr. Murat Karagöz İnönü ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İ. Gökhan Aksoy İnönü ÜniversitesiDoç. Dr. Asım Künkül İnönü ÜniversitesiProf. Dr. Hasan Kavruk İnönü ÜniversitesiDr. MuamberYılmaz İnönü ÜniversitesiDoç. Dr. Kazım Yoldaş İnönü ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Turabi Geyikli İnönü ÜniversitesiDr. İlhan Erdem İnönü ÜniversitesiDr. Asım Kaygusuz İnönü ÜniversitesiDr. Zeynep Elyas İnönü ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ömer Özkan İstanbul Arel ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Zeynep K. Uslu İstanbul Aydın ÜniversitesiProf. Dr. İskender Pala İstanbul Kültür ÜniversitesiDoç. Dr. Mensur Akgün İstanbul Kültür ÜniversitesiProf. Dr. Hayati Develi İstanbul Kültür ÜniversitesiProf. Dr. Sami Karahan İstanbul Ticaret ÜniversitesiProf. Dr. Sabri Orman İstanbul Ticaret ÜniversitesiDoç. Dr. Yücel Oğurlu İstanbul Ticaret ÜniversitesiDr. Necmettin Doğan İstanbul Ticaret ÜniversitesiDr. Mesut Özcan İstanbul Ticaret ÜniversitesiDoç. Dr. Nuray Mert İstanbul ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Aydın Tavman İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Şinasi Gündüz İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Yunus Söylet İstanbul ÜniversitesiDoç. Dr. Coşkun Çakır İstanbul ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hüseyin Bulur İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Reşat Öngören İstanbul ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ali Ahmetbeyoğlu İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Hüseyin Sarıoğlu İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Mahmut Kaya İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Canatar İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. A. Turgay Kurultay İstanbul ÜniversitesiDoç. Dr. İbrahim Sarıoğlu İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Ergin Kısakürek İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Kala İstanbul ÜniversitesiDoç. Dr. Halis Yunus Ersöz İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Sibel A. Arkonaç İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Muhammet Nur Doğan İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Recep Öztürk İstanbul ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ali Kemal Sayın İstanbul ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hakan Olgun İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Servet Armağan İstanbul ÜniversitesiDr. Nurettin Gemici İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Musa Duman İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Ömer Saraçoğlu İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Harun Cansız İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Arif Kaygusuz İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Sedat Murat İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Çiğdem Özkara İstanbul ÜniversitesiDoç. Dr. Arif Yavuz İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Abdulaziz Bayındır İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. A. Cevat Acar İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Yahya Güldiken İstanbul ÜniversitesiDoç. Dr. Halil Akkanat İstanbul ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Nuri Sağlam İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Cemal Şanlı İstanbul ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. M. Hanefi Kutluoğlu İstanbul ÜniversitesiDoç. Dr. Hakan Gürbit İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Musa Tosun İstanbul ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Türker Dündar İstanbul ÜniversitesiDoç. Dr. Talat Firlar İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Şebnem Korur Fincancı İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Samastı İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Şefik Dursun İstanbul ÜniversitesiDr. Bahadir Uğurlu İTÜProf. Dr. Zahit Mecitoğlu İTÜProf. Dr. Alim Yıldız İTÜProf. Dr. Ali Demir İTÜProf. Dr. Demet Bayraktar İTÜProf. Dr. Hasan Nüzhet Dalfes İTÜProf. Dr. İzzet Öztürk İTÜProf. Dr. Niyazi Eruslu İTÜProf. Dr. M. Niyazi Eruslu İTÜProf. Dr. Mikdat Kadıoğlu İTÜYrd. Doç. Dr. Serdar Tümkor İTÜDoç. Dr. Yunus Kalkan İTÜProf. Dr. Zekai Şen İTÜDr. H. Murat Çelik İYTEDoç. Dr. Mehmet Bahar İzzet Baysal ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Gencer İzzet Baysal üniversitesiDoç. Dr. Bahadır Akın K. Mehmet Bey Ü.Yrd. Doç. Dr. Birol Mercan K. Mehmet Bey Ü.Yrd. Doç. Dr. Mahmut Yardımcıoğlu K. Mehmet Bey Ü.Prof. Dr. Coşkun Atayeter K. Mehmet Bey Ü.Yrd. Doç. Dr. Özden Taşğın K. Mehmet Bey Ü.Yrd. Doç. Dr. Adem Çaylak Kafkas ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hüsnü Kapu Kafkas ÜniversitesiDoç. Dr. Hidayet Metin Erdoğan Kafkas ÜniversitesiDoç. Dr. İsmail Kaya Kafkas ÜniversitesiProf. Dr. Sami Özcan Kafkas ÜniversitesiProf. Dr. Ali Rıza Aksoy Kafkas ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yücel Ünal Kafkas ÜniversitesiDoç. Dr. Cavit Arslan Kafkas ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Çitil Kafkas ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mahmut Karapehlivan Kafkas ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdülkadir Yörük Kafkas ÜniversitesiDr. Mehmet Rıhtım Kafkas ÜniversitesiDoç. Dr. İbrahim Kürtül Kafkas ÜniversitesiDoç. Dr. Mümtaz Nazlı Kafkas ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Muhittin Yılmaz Kafkas ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yusuf Ersan Kafkas ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ali Osman Engin Kafkas ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Vedat Demir Karabük ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hüseyin Kurt Karabük ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bülent Özdalyan Karabük ÜniversitesiDoç. Dr. İbrahim Çiftci Karabük ÜniversitesiProf. Dr. İbrahim Kadı Karabük ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bilge Demir Karabük ÜniversitesiProf. Dr. Durmuş Günay Karaelmas ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hakan Sarıbaş Karaelmas ÜniversitesiDoç. Dr. Hasan Vergil Karaelmas ÜniversitesiDoç. Dr. Seyit Aydın Kastamonu ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bekir Türkmen Kastamonu ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Adnan Küçük Kırıkkale ÜniversitesiDr. Sıtkı Yıldız Kırıkkale ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Acar Kırıkkale ÜniversitesiDr. Ebubekir Şahin Kırıkkale ÜniversitesiDr. Sait Okumuş Kırıkkale ÜniversitesiProf. Dr. Ali Erişen Kırıkkale ÜniversitesiDr. Mutlu Türkmen Kırıkkale ÜniversitesiDr. Yaşar Yetişken Kırıkkale ÜniversitesiProf. Dr. Adnan Karaismailoğlu Kırıkkale ÜniversitesiDoç. Dr. Nasuh Uslu Kırıkkale ÜniversitesiProf. Dr. Ekrem Yıldız Kırıkkale ÜniversitesiDr. Adnan Akın Kırıkkale ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Esat Sarıcoğlu Kırıkkale ÜniversitesiDoç. Dr. Bilgehan A. Gökdağ Kırıkkale ÜniversitesiDr. Bilal Çakıcı Kırıkkale ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yüksel Yılmaz Kırıkkale ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Kutlu Kırıkkale ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Karadoğan Kırıkkale ÜniversitesiProf. Dr. Osman Çağlayan Kırıkkale ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kutalmış Güven Kırıkkale ÜniversitesiDr. Mesut Aydın Kırıkkale ÜniversitesiDr. Muhammet Hekimoğlu Kırıkkale ÜniversitesiProf. Dr. Abdullah Bayram Kırıkkale ÜniversitesiDoç. Dr. Ersan Arslan Kırıkkale ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mustafa Orçan Kırıkkale ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Yiğitoğlu Kırıkkale ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Osman Yıldız Kırıkkale ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Y. Kılınç Kırıkkale ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Murat Pala Kilis Yedi Aralık ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hasan Şener Kilis Yedi Aralık ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Erdinç Gülcü Kilis Yedi Aralık ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Metin Akis Kilis Yedi Aralık ÜniversitesiDoç. Dr. Hamza Ateş Kocaeli ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Dal Kocaeli ÜniversitesiProf. Dr. Semih Özeren Kocaeli ÜniversitesiDoç. Dr. Yılmaz Bingöl Kocaeli ÜniversitesiDoç. Dr. Vedat Demir Kocaeli ÜniversitesiDoç. Dr. Mete Çamdereli Kocaeli ÜniversitesiProf. Dr. Zafer Dülger Kocaeli ÜniversitesiProf. Dr. Recep Tarı Kocaeli ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ali Tangel Kocaeli ÜniversitesiProf. Dr. Bekir Çakır Kocaeli ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kenan Dağcı Kocaeli ÜniversitesiProf. Dr. Nihat Erdoğmuş Kocaeli ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdülhalim Çelik Kocaeli ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Efe Çaman Kocaeli ÜniversitesiDr. Nevzat Kaleli Kocaeli ÜniversitesiProf. Dr. Osman Nuri Dilek Kocatepe ÜniversitesiDoç. Dr. Fatma Hüsniye Dilek Kocatepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yusuf Karaca Kocatepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdullah Keskin Kocatepe ÜniversitesiDr. Nesip Aktan Kocatepe ÜniversitesiDoç. Dr. Şuayıp Özdemir Kocatepe ÜniversitesiProf. Dr. Muhsin Konuk Kocatepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kenan Çağan Kocatepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mustafa Güler Kocatepe ÜniversitesiDoç. Dr. Yılmaz Yalçın Kocatepe ÜniversitesiProf. Dr. Hakkı Yazıcı Kocatepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Tuğrul Kandemir Kocatepe ÜniversitesiProf. Dr. Fatih Nuray Kocatepe ÜniversitesiDoç. Dr. Ömer Soykasap Kocatepe ÜniversitesiDoç. Dr. Abdullah Eryavuz Kocatepe ÜniversitesiDoç. Dr. İsmail Demir Kocatepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Halil Saylı Kocatepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Gayretli Kocatepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Osman Ünal Kocatepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Osman Konuk Kocatepe ÜniversitesiProf. Dr. Ayhan Bölük Kocatepe ÜniversitesiDoç. Dr. Zekeriya Pak KSÜProf. Dr. Hakkı Alma KSÜDoç. Dr. Hasan Rıza Özçalık KSÜYrd. Doç. Dr. Mahit Güneş KSÜYrd. Doç. Dr. Alaaddin Yüksel KSÜDr. Muzaffer Çakar KSÜYrd. Doç. Dr. Hüseyin Temiz KSÜYrd. Doç. Dr. Bekir Uygur KSÜDoç. Dr. M. Vedat Gürbüz KSÜYrd. Doç. Dr. Şükrü Karataş KSÜProf. Dr. M. Kemal Kıymık KSÜYrd. Doç. Dr. Mehmet Sütyemez KSÜDr. Yavuz Gürbüz KSÜProf. Dr. Aydın Akkaya KSÜYrd. Doç. Dr. Mehmet Pak KSÜYrd. Doç. Dr. Fatih Tonguç KSÜDoç. Dr. Yusuf Şevki Hakyemez KTÜDoç. Dr. Yusuf Şahin KTÜProf. Dr. Ahmet Ulusoy KTÜProf. Dr. E. Edip Keha KTÜProf. Dr. Uğur Çevik KTÜProf. Dr. Hızır Önsoy KTÜProf. Dr. Selahattin Çelebi KTÜProf. Dr. Fazlı Arslan KTÜYrd. Doç. Dr. Hüseyin Pehlivan KTÜProf. Dr. Ömer Yüksek KTÜProf. Dr. Adnan Baki KTÜYrd. Doç. Dr. Selahattin Arslan KTÜDoç. Dr. Celalettin Vatandaş KTÜDoç. Dr. Ali Ahmetoğlu KTÜProf. Dr. Hasan Türedi KTÜProf. Dr. Necati Türedi KTÜProf. Dr. Abdülcemal Işık KTÜDoç. Dr. Osman Karamustafa KTÜProf. Dr. Emin Zeki Başkent KTÜYrd. Doç. Dr. Adnan Cora KTÜYrd. Doç. Dr. Necmettin Alkan KTÜDoç. Dr. M. Halil Öztürk KTÜProf. Dr. İsmail H. Altaş KTÜYrd. Doç. Dr. Hamdullah Çuvalcı KTÜDr. Muhsin İncesu KTÜProf. Dr. Cihangir Eren KTÜProf. Dr. A. Sefa Akpınar KTÜProf. Dr. İlhan Deniz KTÜYrd. Doç. Dr. Yahya Deryal KTÜProf. Dr. Ekin Önder KTÜDoç. Dr. Murat Küçük KTÜYrd. Doç. Dr. Nafi Yalçın Maltepe ÜniversitesiProf. Dr. Şaban Şimşek Maltepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Süleyman Adak Mardin Artuklu ÜniversitesiProf. Dr. M. Akif Aydın Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Ali Köse Marmara ÜniversitesiDoç. Dr. Murat Çokgezen Marmara ÜniversitesiProf. Dr. M. Arif Adlı Marmara ÜniversitesiProf. Dr. M. Tayfun Amman Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Tabakoğlu Marmara ÜniversitesiDoç. Dr. Talip Küçükcan Marmara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Timur Soysal Marmara ÜniversitesiDoç. Dr. İbrahim Öztürk Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Murat Doğruel Marmara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Armağan Emre Çakır Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Tahsin Erkan Türe Marmara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mustafa Özdemir Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Akman Marmara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. M. Ali Gülpınar Marmara ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Şentop Marmara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Erbay Arıkboğa Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Erdoğan Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Bekir Topaloğlu Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Öz Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Yusuf Şevki Yavuz Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Nebi Bozkurt Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Topaloğlu Marmara ÜniversitesiProf. Dr. A. Kerim Kar Marmara ÜniversitesiDoç. Dr. Recep Bozlağan Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Aykaç Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Cahid Baltacı Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Suat Yıldırım Marmara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Etem Levent Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Ziya Yılmazer Marmara ÜniversitesiDoç. Dr. Rahim Acar Marmara ÜniversitesiDoç. Dr. Zeki Parlak Marmara ÜniversitesiProf. Dr. İsmail Ekmekçi Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Yücel Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Bedrettin Çetiner Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Usta Marmara ÜniversitesiDr. İlyas Yavuz Marmara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mustafa Aksoy Marmara ÜniversitesiProf. Dr. İlhan Kutluer Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Cevdet Küçük Marmara ÜniversitesiProf. Dr. İsmail Erünsal Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Ali Akyıldız Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Erkal Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Altundağ Marmara ÜniversitesiDoç. Dr. Hatice Kelpetin Arpaguş Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Ramazan Özey Marmara ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa S. Küçükağcı Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Halis Ayhan Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Turan Arslan Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Bilal Aybakan Marmara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. M. Hanefi Bostan Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Ali Akyüz Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Hamza Kandur Marmara ÜniversitesiDoç. Dr. Ahmet Hakkı Turabi Marmara ÜniversitesiProf. Dr. M. Ali Çorlu Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Necdet Şensoy Marmara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Emine Keskiner Marmara ÜniversitesiDr. Yılmaz Özdemir Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Hasan Aksoy Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Hasan Kamil Yılmaz Marmara ÜniversitesiProf. Dr. İsmail Yiğit Marmara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Erbatur Çavuşoğlu Mimar Sinan ÜniversitesiProf. Dr. Abdülkadir Özcan Mimar Sinan ÜniversitesiDoç. Dr. Şahabettin Yalçın Muğla ÜniversitesiDoç. Dr. Turgay Uzun Muğla ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Recep Birgül Muğla ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Ali Özler Muğla ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İlknur Türe Muğla ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Güner Özkan Muğla ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Sunu Muğla ÜniversitesiDoç. Dr. Fevzi Yılmaz Muğla ÜniversitesiProf. Dr. Mansur Harmandar Muğla Üniversit
Evet Atatürk üni. türbancıları ile Selçuk üni. türbancıları başbaşa yarışıyorlar, arkadan Dicle üni. türbancıları hızla yetişmekte, Çok heyecanlı bir koşu yarışseverler, Erciyes ve Fatih üni. türbancılarıda peşlerinden atağa geçmeye çalışıyorlar, durun durun Fırat ve Gazi üni. onlarıda geçtiler liderlerin ensesindeler, Marmara ve Sakarya onları takip ederken 18 Mart türbancıları hemen peşlerinde; çok merak ediyoruz sayın seyirciler bu yarışı kim kazanacak?
an itibarı ilen akademisyen sayısı 2300 olmuştur.ÜAK Bildirisi, bir engizisyon mahkemesi kararına benziyordu. Başörtülü öğrencileri, ‘avlanacak cadılar’ gibi gören kara cübbeli ajitatörler, sanki 1960, 1970, 1980 darbelerinden önceki tahrikleri yapar gibiydiler. Bildiri metni, her zamanki mutat tekerlemelerden biriydi. Lâiklik kaldırılacakmış, Türkiye din devletine dönüşecekmiş, ayırımcılık başlayacakmış, Cumhuriyet’in kazanımları kaybedilecekmiş…Ve tabiî herkesi bir defa daha ‘uyarmayı’ kararlaştırmışlarmış.Biz bu filmi çok gördük. Zinde güçleri uyarmak için Genelkurmay ve kuvvet komutanlıkları koridorları arşınlanır; yüksek yargıya ve özellikle Anayasa Mahkemesi’ne kulis atılır; önce Anıtkabir’de, sonra sokaklarda nümayiş yapılır. Ve, bir avuç genç kızın gözyaşları üzerinden totaliter üniversite anlayışının örnekleri verilir.Bir rektöre göre, başörtülüler üniversiteye girerse huzur bozulurmuş… Bir zamanlar ABD’nin güney eyaletlerinde uygulanan zenci yasağına benziyor. Ku Klux Klan zihniyetli tâifeye göre, üniversiteye sadece beyazlar girebilir ve böylece huzur sağlanmış olur. Senin çağdaş yaşamını sevsinler, e mi?. Hasan Celal Güzelüniversitelerdeki yolsuzluk dosyaları ve bugüne kadar savcılıklarca takip edilmelerine izin verilmemesi, an itibarı ile bu yolsuzluklarınında başlarına dert açacağını bilmeleri, yolsuzluktan haklarında soruşturma açılacakları daha da bir öfkelendiriyor.
an itibarı ilen akademisyen sayısı 2509 olmuştur.Benim de bir ucundan tuttuğum ‘Üniversitede Özgürlük Bildirisi’ büyük ilgi gördü. Açıkçası bu denli büyük bir katılımı ben de beklemiyordum, umut etmekle beraber. Özellikle son 10 yılda üniversiteler üzerinde YÖK ve rektörlerin kurduğu baskı dikkate alındığında bildiriye gösterilen ilgi çok anlamlı. Öğretim üyelerinin ciddi bir kesiminin mevcut uygulamalardan ve baskılardan bunaldığının da bir ifadesi bu. Ama diğer taraftan olayın daha genel ve ilkesel bir yanı da var: Öğretim üyelerinin özgür ve bilime yaslanan bir üniversite özlemi.Üniversitelerin özgürlük talebinin dışında kalması beklenebilir mi? Sindirilen, susturulan, bizzat kendilerini ilgilendiren bir konuda düşüncelerini ifade etmekten çekinir duruma itilen bir üniversite tahayyül edemiyorum; bunun üniversite olmayacağı açık.Üniversiteyi siyasal çatışmaların ve gerginliklerin arkabahçesine çevirdi bazı çevreler. Adeta demokrasiye karşı bürokratik otoriteryenizmin ‘bilim’ adına savunulduğu kurumlar görüntüsü verdi üniversiteler. Her bilim adamının sosyal ve siyasal konularda kanaati olabilir ve bunu açıklayabilir. Ancak kendi kanaatlerini kurumsal otoritenin arkasına saklanıp tüm öğretim üyelerine dayatmak kabul edilemez. Yasakçı rektörlerimiz istiyorlar ki kendi görüşleri ‘resmi görüş’ olarak herkes tarafından kabul edilsin. Bu olabilir mi, özellikle üniversitelerde?Son günlerde ortaya çıkan tablo nettir; çok farklı siyasal görüşlere, yaşam biçimlerine, üniversitelere ve akademik disiplinlere ait olsalar da öğretim üyelerinin mutabık oldukları bir konu vardır: özgür üniversite. Bu, büyük bir özgürlük koalisyonudur, demokratik Türkiye koalisyonudur. Demokrasiyi Türkiye’ye çok görenler ünversiteye de özgürlük vermek istemeseler de belirginleşen tablo umut vericidir. Bir yandan üniversitelerde özgürlükçü bir blok varlığı tescil edilmiş, öte yandan da yasakçı rektörlerin giderek marjinalleştiği ve yalnızlaştığı görülmüştür.‘Efendiler’ böyle bir yasağın başka ülkelerde olmamasının Türkiye’deki yasağın kaldırılması girişiminin ‘doğru’ olduğunu ispat etmez, diyorlar. Anlaşılan, ellerinde olsa yasağı tüm dünya üniversitelerinde uygulayacaklar. Zor olsa da denemeye değer: ‘dünya yasakçı olsun’.Şunu biliyoruz; sorun, laiklik değil. ‘Laikçiler’ için başörtüsü yasağı ‘çoğunluğu’ hizaya sokmanın bir yöntemi; onları sindirmenin, susturmanın, silmenin. ‘Laiklik tehlikede’ iktidarlarını kaybetmekte olanların hegemonyalarını devam ettirebilmek için kullandıkları ‘söylemsel bir aygıt’tan ibaret.Geçenlerde e-postama gelen bir mesajla bitirelim: ‘Söz konusu olan özgürlükse gerisi teferruattır’.İHSAN DAĞI
Sen konusturabiliyor musun kadini? Hadi de bakalim? Kadina konusma hakki nerede? Mecliste kadin var mi? VE KAC TANE? %50 nufusa tekabul ediyor mu sayisi? Iki taraftan d akonusmaci munazara ettiler mi? HAYIR! Buna cevap veremiyorsun elbette!Kadinlari konustur bakalim kolaysa! Istemiyorsunuz soz hakki olmasini cunku sizinki bir ERKEK diretmesi! ERKEK ISLAM fasistleri.
%50 olması sence mümkün olabilir bir şey mi peki? O kadınların %65’i başörtülü olduğu takdirde olabilecek maksimum rakam %20’lerdir dir. Evet bunun mimarı da erkek egemen toplum ve laikçi yobazlardır. Sakın %50 oranlarına ulaşabileceğimize inanma Clicia. Şu anki devlete sızmış yapı ile maksimum oran %20. sadece bu kadar. Ki o %20 girebilecek kadınlarda laikçi erkeklerinin şakşakçılığı ve takipçiliği yapmak dışında bir şey yapamadığına göre %20 de şu an için mümkün değil. Öpün başınıza koyun bu rakamı.
Eger ADIL olmak istiyorsan mecbursun bu rakama ulasmaya! Kadin erkek ayirimini kaldirmadan, kadin hakkinda karar vermek en buyuk dayatmaciliktir. Bu rakama ulasmadan demokrasiden bahsetme bana.Hadi bakalim ozgurlukcu liberal Turkiye goster bana kadin bakanlari, meclisin yarisina milletvekili cikaramazsaniz serefsizsiniz.Sene 2008, biz hur ve modern Turk kadinlari Turkiye’nin gelecegi icin omuz omuza calismak istiyoruz.
an itibarı ilen akademisyen sayısı 2970 olmuştur.akademisyenler zorba kabadayılara karşı özgürlüğü savunurlarda öğrenciler dururmu?http://ozgurlukmanifestosu.blogspot.com/“devlet sahibi” ne, “Peki siz kimsiniz? Babanızdan miras mı kaldı o makam?Seçimle yahut tayinle geldiğiniz yer mi sizi onurlandırıyor yoksa siz mi bizi lütfen şereflendiriyorsunuz?Diktatör müsünüz Şarlo mu? Kimler geldi kimler geçmedi mi? Devlet sizin mi, hepimizin mi?Ne bağırıyorsunuz? Biz de konuşacağız.Hanedanlık, zümre hakimiyeti, imtiyaz filan yasak değil mi, suç değil mi? Size ne oluyor?Makamınız, cüppeniz, mazbatanız, bakanlığınız, hükümetiniz, kürsünüz, rütbeniz bu milletin, halkın size kamu görevi adına verdiği bir sorumluluk mu; yoksa altınızdakilerden başlayarak bizi dövün, bize sövün, birbirinize girin, devleti parselleyin, alıp evinize götürün, kendi kafanızın esiri kılın, kendinizi tarihin mirasçısı, temsilcisi filan ilan etmeye kalkışın, ayrımcılık yapın, yasak koyun, bizi ezin, hırpalayın, işkence yapın diye gökten inmiş ilahi, ezeli, ebedi, ölümsüz bir olağanüstü, doğa üstü, yasa üstü, toplum üstü, insan üstü bir kudret mi! Devlet sahibi, mülk sahibi, makam sahibi, hani bunun ilk sahibi?”UMUR TALU
Başbakan, Samanyolu TV’de…”Bunlar eli silahlı, devamlı kin, nefret, kan… Adeta bundan zevk alıyorlar. Bahçeli’yi dinliyorum, aman yarabbi, nasıl hareketler bunlar?”Başbakan, Adana’da…”İp atanları, ip atlayanları, benim milletim gayet iyi bilir.”Başbakan, Bolu’da…”Kimileri gırtlaklarını yırtarak, ip atıyor. Yıkanıp temizlensinler, asıl bunların kirli çamaşırlarına ip lazım.”Başbakan, Adıyaman’da…”Bu millet, sizin cemazüevvelinizi iyi bilir. CHP yavrusunu doğurmuş, MHP… Al birini, vur öbürüne.”Başbakan, Malatya’da…”Bunlar, kendi işaretleriyle, çirkin tavırlar içerisinde, şehitlerimizin cenazelerini istismar eden takım…”Başbakan, Kanal A’da…”Bahçeli, dürüst değil… MHP’nin tutarsızlıklarla halkı aldatmaya çalışmasına üzülüyorum.”devamı da burada
– Çok yönlü bir istismar aracı olarak kullanılan başörtüsü sorununun, bugün de maalesef gerilim dinamiği olarak görüldüğü anlaşılmaktadır.– Bu konuda gösterilen bazı tepkilerin içeriği ve üslubu, bu sorunun kangren haline gelmesinin nedenlerini ve bu durumun sorumlularını bir kere daha gözler önüne sermiştir.– Bazı tepkiler demokratik tartışma adabının dışına çıkarak hakaret ve hezeyan boyutlarına taşınmış ve toplumda korku yayma yarışına dönüşmüştür.– Böyle bir zeminde sürdürülen tartışmalarda akla, insafa ve hukuka sığmayan suçlamalarda bulunulmuştur.– Bunlardan bir kısmı, sahiplerinin ruh sağlığı hakkında ciddi endişeleri davet edecek şekilde tezahür etmiştir.* Bu süreçte;– “Anayasal düzeni yıkarak din devleti kurmak; Anayasa suçu işlemek; bölücü-ayrılıkçı unsurların yararlanacağı bir ortam yaratmak” gibi haksız ve mesnetsiz suçlamalar, sorumsuzca dile getirilmiş,- Üniversite kapılarının kapatılması ve boykot tehditleri seslendirilmiş,- Cumhuriyetin değerlerini koruma adına direnme, kavga ve çatışma çağrıları yapılmış ve,- Milli iradenin tecelli ettiği yegane yer olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yasama yetkisini tanımama anlamına gelecek beyanlarda bulunulmuştur.* Sancılı bir süreç olacağı esasen bilinen uygulama dönemini daha da zorlaştıracak bu kışkırtıcı söylemler, samimi endişe ve tespit boyutlarını aşarak neredeyse temenni niteliği kazanmıştır.* Temel kavramların içini boşaltarak bunların bir çatışma aracı olarak kullanılması ve bunlar etrafında cephe mevzilerinin sınırlarının çizilmeye çalışılmasının, çok tehlikeli bir toplumsal çatışma ortamının şartlarını hazırlamak olduğu ne yazıktır ki görülememiş veya göz ardı edilmiştir.Bu tahrikleri Cumhuriyetin değerlerini koruma düşüncesiyle yapanların çok iyi bilmesi gerekir ki; kanunların tanınmayacağının peşinen ilan edilmesi ve herkesin önyargılara dayalı kendi hukuk alanını yaratmaya çalışması, hukuk devletine olan inançla bağdaşmayacak, ortak değerlerin korunması amacına da hizmet etmeyecektir.Bu yola sapılması ise kaos ortamına davetiye çıkarmak olacaktır. Devlet Bahçeli
an itibarı ilen akademisyen sayısı 3315 olmuştur. bugün katılım için son gün.“Yassah hemşerim”den başka cümle kuramayan hocalarAKParti ve MHP; üniversitelerde yıllardır yaşanan bir ayıbı sona erdirmek için harekete geçince “bilim ve özgürlüklerin beşiği üniversiteler”deki birçok anlı şanlı profesörün yaldızları dökülmeye başladı! Bir grup rektör, sanki tek merkezden emir alan ve hep aynı hareketleri yapan zombiler gibi; “yassah hemşerim” den başka cümle kurmuyor. Koskoca profesörlere yakışmayan tavırlar sergiliyor rektörler. imi, başörtülülere düşük not vermekten bahsediyor, kimi ise “başörtüsü altı kulaklık” formülüyle kopya çekilebileceğini söyleyerek iyice seviyeyi düşürüyor. Kendi tuhaflıklarının farkında olanlar da var, olmayan da.Üniversitelerin artık ideolojik bir karargâh olmaktan çıkarılması şart. Geçmişte kamplaşmaların merkezi haline gelen kampuslarda kanlı eylemler olmuş, birçok gencimiz hayatını kaybetmişti. Toplum olarak, ülke olarak gerginlik istemiyoruz. Halkın yüzde 80’i de böyle düşünüyor. Buna rağmen birkaç rektörün bu işi bir ölüm-kalım savaşına döndürmesinin kimseye faydası yok!Bu arada bir parantez de özgürlüklere destek verenleri yanlı yayın yapmakla suçlayanlara. 3000’den fazla öğretim üyesinin imzasını koyduğu kampanyayı “Bu isimler hükümet yanlısı” diyerek küçümseyenler oluyor. Peki özgürlüklere savaş açan rektörler hangi partinin yanlısı acaba? Onlara tavsiyem, böyle küçük numaraları bırakıp, biraz da mağdurun gözüyle olaylara bakmaya çalışmaları. Buna “empati” deniyor. nuh gönültaş
Yüksek Öğretim Kurulu’nun (YÖK) boş bulunan üyeliklerinden birine yer bilimci Prof. Dr. Celal Şengör aday gösterildi. Şengör de kendisini aday gösteren Üniversitelerarası Kurul’un 219 üyesine birden şok bir mektup gönderdi.Şengör’ün akıllara durgunluk verecek ifadeler kullandığı mektubu Radikal yazarı İsmet Berkan köşesine taşıdı. Berkan, YÖK üyeliğini atanmak için Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün onayını bekleyen Şengör’ün mektubunu ‘Bu mektuba ne diyeceğimi gerçekten ben de bilemiyorum. Nutkum tutuldu desem yeridir’ sözleriyle yorumladı. İşte o mektup:’Temsilciniz olmamı isteyerek bana verdiğiniz şerefin her türlü sevinç ve tatmin hissinin üzerinde olduğunu belirtmiş, bunun yaşamımda bana verilen en büyük mükafat olduğunu arzetmiştim.Bunu çok zor bir zamanda, uygarlığa karşı yöneltilmiş saldırıların fütursuzca geliştiği bir ortamca cesaret ve haysiyetle yaptınız. Bu saldırıların en son örneği Adalet ve Kalkınma Partisi ile Milliyetçi Hareket Partisinin ortaklaşa başlattıkları üniversitelerde türban serbestisi atağıdır. Bunu yakından izlemekteyim. Bizim açımızdan, üniversitelere dini bir sembolün girmesinin hukuk cephesinin, kamuoyunda öne çıkartıldığı kadar belirleyici olduğunu sanmıyorum, çünkü hukuk nihayet aksiyomatik bir sistemdir. Baştan kabul edilen aksiyomlara bağlıdır. Bu açıdan hukukun rölativist bir temeli vardır ve bu temel onu bazı durumlarda pek tehlikeli bir tahakküm aracı yapabilir. Bunun en meşhur misalleri Katolik Engizisyon Mahkemeleri olmakla beraber, onu aratmayacak güncel örnekleri, Sovyetler Birliğinden Nazi Almanyasına, Çin Halk Cumhuriyetinden Amerika Birleşik Devlelerine kadar değişen çok geniş bir yelpazede görülmüş, pek çok insanın en feci şartlarda katledilmesine, toplumların sefalet ve felaketine neden olmuştur.Halbuki üniversitede dinin ‘şakırdatılması’ , bizzat üniversite kavramıyla çelişir. Dünyada katolik, protestan veya islami üniversitelerin olması veya üniversitelerin Orta Çağ’da dinsel kurumlardan türemiş olması bu gerçeği değiştiremez. Din, belirli dogmalar çevresinde kurulmuştur ve yanılmaz olduğu iddia edilen bir veya birkaç tanrının vahiyleri olan dogmalarından vaz geçemez. Bilim ise sürekli olarak gerçeği arayan ve gerçekle bağdaşmayan hiçbir şeyi kabul etmeyen bir düşünce sistemidir. Bilim, bitmeyen bir deneme-yanılma süreci içerisinde daima yanlışları eleyerek hakikate asimtotik olarak yaklaşır. Ancak hepinizin bildiği gibi, tek bir ters veri en ihtişamlı teoriyi çöpe atmaya yeterlidir. Dinin pek çok dogması bilimin ispatları karşısında bu şekilde çöpe gitmiştir. Bugün artık ne dünyanın yedi günde yaratıldığına, ne Nuh Tufanına, ne de Havva ile Adem masalına inanmak mümkündür. ´Üniversitede yasak olmaz’ diyenlerin, üniversitede yanlışlığı isbat edilmiş fikirlerin artık kullanılamayacağı nı ve öğretilmeye devam edilmelerine izin verilemeyeceğ ini anlamış olması gerekir. Bu nedenle coğrafya derslerinde düz bir dünya veya fizik derslerinde Aristo fiziği öğretmeye kalkan hocalara izin verilemez.Karşımıza dinin dogmalarını reddeden bilimi öğrenmek için geldiğini iddia ederken, o dogmalara bağlı olma sembolünden inatla vaz geçmeyenlerin bilimsel dürüstlük ve samimiyetine nasıl inanacağız? Akla açık bir ihanet olan bu davranışın temsilcilerini, aklın ve bilimin geliştiricisi olan üniversitelerimize nasıl alacağız? Böyle kişilere, öğrettiğimiz bilimi öğrendiklerine itimad ederek nasıl not veya diploma vereceğiz? Günün birinde öğrendiklerini, aklı ve bilimi ve dolayısıyla insan uygarlığını boğmak için kullanmayacakları na nasıl güvenebileceğiz?Bu nedenle üniversite tüm dogmatik inanç sistemlerini işlevine temel yapmayı reddeder. Onları bilimsel olarak inceler, ancak temsilcilerini üyeleri olarak kabul etmez. Militan dogmatiklerin üniversite bünyesine kabul edilmemelerinin nedeni budur. Kimse bize bu açıdan ´bilimperestlik yapıyorsunuz’ diye bir eleştiri yöneltemez, zira, büyük felsefeci Lord Bertrand Russell’ın dediği gibi, insanlığın gerçekten bildiği fakat bilimin bulmuş olmadığı hiçbir şey yoktur. Bir başka deyişle, bilim dışında insanlığın hiçbir bilgi kaynağı yoktur.Türban yasağının kaldırılmasını temelde yalnızca bu nedenle kabul etmemiz mümkün değildir. Bu konuda ne karşımıza çıkarılacak hukuk sistemleri, ne de dünyadan gösterilecek örnekler bizi ikna edebilir (sui-misal, misal olamaz). Bizim düşüncemizin ve faaliyetimizin temeli eleştirel akılcılıktır. Aklı ve eleştiriyi kabul etmeyen hiçbir sistemi üniversite kapısından içeri alamayız.İcab ederse, ülke yöneticileri akıllarını başlarına alana kadar o kapıları kapatırız. Bu bizim tarihsel geleneklerimizden gelen hakkımız ve hem insanlığa hem de öğrencilerimize karşı görevimizdir.Bu düşüncelerimi muhterem kurulunuza en derin saygılarımla arzederim.’
Türbancılar özgürlükçü oluyorda, Türbanı üniversitede istemeyenler neden radikal sol oluyor, kendinizden olanlar özgürlükçü, kafaların üstününde özgür olmasını savunanlar radikal solcu, vay be ne güzel dünya anasını satayım…
An itibari ile 2000 olmuştur, site yapılanması ile eklenemeyen imzalarda eklenecektir.http://spreadsheets.google.com/pub?key=p9ySQ9O2w7RzPTcw97jePCABizde burada imza atanların sayısını verdikçe ne olacak, ne kadar tehlikeli bir oyuna atıldıklarını görüyor musunuz? 80 öncesi bölünmüş okulları bile hatırlattı bana, liselere hatta ortaokullara kadar bölünmüştü ülkem. Yazık oluyor yazık…
Bunlar ozgurlukcu degil tecavuzcu, “karari SIKE SIKE aldik” diye hukuka tecavuz etmekten gurur duyan yuzune tukursen nisan yagmuru diyen insan musvetteleri tarafindna yonetiliyoruz.
2008 yilinda yerkure uzerinde bilim adami olarak bir mucizeyi gerceklestiren et yigininin tam listesi olmus. sahane.86.000 ogretim gorevlisinden 3bin kusur yanilgi sahibi cikmasi da normal aslinda bir yandan.
Bak, üstte de 2000 fabrika hatası çıkmış. Amannn. Bu sidik yarıştırmalar çok güldürüyo beni. Biz ne “Cumhuriyet mitingleri”, “biz kaç kişiyiz gör bakalım”lar gördük. Sonrada seçimler gerçek çoğunluklar.. Çoğunluk olmak mesele değil bile. Yoksa bu sorun çoktan çözülürdü. Yobazlarla uğraşılıyor burada. Demokrasiyi içselleştirememekte direten yobazlarla. Ama dünyanın yarısı öğrendi ise bizimkilerde öğrenecek er yada geç.ps: Clicia hiçte eşek değil. (Symmetry I believe Steppin’ out)
“ÜNİVERSİTEDE ÖZGÜRLÜKLER”KAMUOYUNA DUYURU“Öğretim üyeleri olarak bizler kılık-kıyafet konusunda yıllardır uygulanan politikaları ve son günlerde yapılan tartışmaları yakından ve kaygıyla takip ediyoruz. Üniversitelerin düşünce, ifade, din ve inanç özgürlükleri ile eğitim ve öğretim gibi en temel insan hakları karşısında yasakçı değil özgürlükçü bir tavır alması gereken kurumlar olduğunu düşünüyoruz. Üniversitelerimizin çağdaş, uygar toplumlara yaraşır biçimde, özgürlüklerle ve bilim üretimiyle anılmasını istiyoruz. İstisnasız her demokratik ülkede olduğu gibi üniversitelerimizde de kılık-kıyafet serbestliğinin; hiçbir din, inanç, düşünce, ırk, grup ve cinsiyet ayrımı yapılmaksızın bütün öğrencilere tanınması gereğine inanıyor; aksi yöndeki tüm düzenleme ve uygulamalara bir an önce son verilmesini talep ediyoruz.Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”DUYURUYA KATILAN ÖĞRETİM ÜYESİ SAYISI : 3549(Duyuru 1-7 Şubat 2008 tarihleri arasında öğretim üyelerinin katılımına açık tutulmuştur. Katılım önceden kararlaştırıldığı ve duyurulduğu üzere 7 Şubat 2008 Perşembe günü saat 24.00’da sona ermiştir. Bu tarih ve saatten sonra bildirilen katılım talepleri değerlendirilmemiştir. Onbinleri aşan katılım talepleri arasında değerlendirmede sadece öğretim üyelerinin kendi e-posta hesaplarından gelen e-postalar ile bizzat kendilerinin telefonla yaptıkları katılım bildirimleri esas alınmıştır.)özgürlerimizi istiyoruz, hemen, şimdi.şimdi değilse ne zaman?biz değilse kim?
Ülkemizi ve Üniversitemizi Gericiliğe Teslim Etmiyoruz8 Şubat saat 03:58 itibariyle 3028 imzaya ulaştık!Güçlendirme işlemi tamamlanmıştır. İmza toplamaya devam ediyoruz.Toplanan İmzalarGericiliğe İzin Vermeyelim!Gerici ve liberallerin “türbana özgürlük” ittifakı Türkiye üniversitelerinin yüz karasıdır!Türbanın neyi örttüğünü görmemekte ısrar eden, türbanı özgürlükler zemininde ele almakta direnenlere aydınlanmacı, kamucu ve yurtsever akademisyenler olarak sesleniyoruz: Türban bugünün Türkiyesi’nde “bireysel özgürlük” konusu değildir. Türban AKP’nin gericiliğini-piyasacılığını örtüyor, türban ABD emperyalizmini, ABD’nin AKP eliyle Türkiye’yi İslam cumhuriyetine dönüştürme sürecini örtüyor.Üniversitede türbana izin vermeyeceğiz; biliyoruz ki türban aklın ve kadının esaretidir, gericiliğin hakim kılındığı yerde bilim yapılamaz.Ülkemizi ve üniversitemizi gericiliğe teslim etmeyeceğimizi ilan ediyoruz.Sen de imza at!İmza kampanyasının daha da yayılabilmesi için aşağıdaki bağlantıyı çevremize iletebiliriz:http://www.universitekonseyleri.org/gericilige-izin-verme
Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız.Tamam
yorumlar
Universiteye donla gir
“Hani capraz ipli donlar var ya ondan olsun. Acaba nasil baglamali donun ipini??? Hemen meclise basvuralim cozerler bak!”
hımmm, feysbuktaki gençlerimizin tüpçü kanalı şubesiymiş. neyse devam itsinler çocuklar.
clicia nın koyduğu linke tıklasana abem, vidyonun altındaki yorumları oku da bilgin görgün artsın
sen kopyalarsın hepsini nassı ossa, okuruz sonna. kaltaklar bayaa çok heralde o civarda, kaça ulaşmıştı en son?
bakmadım valla sadece sevdiklerimi kopyalıyom sen de sevdiklerini kopyala
sana hafifin ve hepimizin tüpçü vekaletini virdim silikon beyinlim, sen bak sonna anlatırsın. yağlarını aldırıp yollamayı unutma, sabun üretim bandı çalışıyo burda.
ac bak korkma Okuzlerin Kagani, bakirligin bozulmaz… 😀
gene yorum kaydrmayamı başladın silikonu fazla kaçmış beyinlim, başka bişi icat et.
clicia , yarma beni burda , gülmekten geberecem, meydan ok35 e kalacak
kıllı yorum kaydırıyo, alışkın böle üçkaatçılığa, biliyoz. sana ne oliye kıro, sendemi başladın üçkaada?kaydıra kaydıra nireye kadar yane?
kaydıraktan kayarım yoktur benim ayarım diyo clicia, ben de ona uyuyorum…
“uydun kıllı imama, buyrun cenaze namazına” mı?
“kaydıra kaydıra nireye kadar yane?”sssh Okuz Kagan ayip oluyor soyleme oyle ozel seylerini meydanda :-DBak Allah carpar sonra…
hakkaten valla bak nüzül iner orana burana sona dikkat et….
sana çarpan çarpmış çokkere silikon beyinlim, fazla kayma kaydırma oralarda, maazallah!
Kimse bana carpmaz ben carparim adami alim allah.
yürü clicia arkandayım
bir çarpan bir çarpana “gel beraber silikon beyinliye bi çarpalım, sever böle sadomazo zımbırtılarını kıllı” demiş.
Universiteye donla girelim kampanyasina destek baslamis, ic giyim satislarinda patlama (!) var!
sadece erkeklermi, kız cinsi yokmu bunların? acar erkeklerimiz 4göz 8kulak gelişmeleri taaaaakip etmekte.
olmuyo ama clicia, bizi de düşün, bizi de ana doğurdu, biz ne görcez yokmu şöle mini etekli stringli bişeler,
Onu da siz koyun artik ne yapalim!
ya bi de isimleri sıralamışlar bi’şey varmış gibi 🙂 koca uludağ üniversitesinden iki hoca var, onlar da ilahiyat hocası.. türkiye’deki öğretim elemanlarının yanında bu sayının bir anlamı olduğunu sanmıyorum, komik kaçıyor..
OğuzKağan, bu verdiğin linkte 10 dkk sonra sayfayı yenileye bastım 16 tane Üniversite hocası ismi daha eklendi. Bu ne kardeşim, koca koca proflar tehlikenin farkında değil mi acep? Bu nasıl bilimden nasip almamaktır. Üniversiteler yobaz dolmuş! (demecini en beğendiğim yobaz da Prof. Ali Nesin’di) Üniversiteler arası faşizm kurulu mudur nedir bunları toplasan sonra yetmişle çarpsan bu çoğalan listenin yarısı kadar adam etmez. Bilim yuvaları da yobaz dolmuş demek ki. Bakalım yarın girdiğimde kaçbin prof. görecem o listede.
AŞAĞIDA Kİ YAZI ALINTIDIR.
Feminizm ve TürbanYıllar onceydi.İstediğim fakulteyi kazanmış, ülkücülerin elinde olan üniversitede ilk haftayı geçirmiştim. Bir sabah okulun giriş kapısına geldiğimde ülkücü öğrencilerin kapıyı tuttuğunu gördüm. Kızların başını kapatmadan içeri giremeyeceklerini söylüyorlardı. Biz şaşkın dışarda bekledik. Bir süre sonra haber geldi, bugün girebilecektik ama yarın mutlaka başörtü bağlayacaktık. İsyan ve korkunun karıştığı mırıldanmalar eşliğinde içeri girdik. Etrafımız birden başörtülü sevecen ablalarla, bizim cennete gitmemiz için bize başörtü hediye (!) etmeyi teklif eden güleryüzlü gençkızlarla çevrildi. Bire bir markajla bizi çarşıya götürmeyi istediğimiz renkte modelde başörtü almayı öneriyorlardı.Birkaç kız öğrenci dışında diğerleri derslerinden geri kalmamak için başını örttü. Artık başı açıkların ahlaksız sayılması devri geçmiş, universite bahcesine bile alınmamasına karar verilmişti. Üstelik bu yapılanların resmi bir yanı olmadığı için şikayet edecek hiç bir merci de yoktu. Ben ertesi gün ailemin olduğu şehire döndüm.Fakat benim şehrimdeki ülkücü bilinenler böyle bir şey yapılamayacağını söyleyerek okuluma geri dönmemde ısrar ettiler. Birkaç hafta sonrageri döndüm ve bu zorlamaya karşı çıkandiğer kızlarla biraraya gelip ogrenci derneği başkanı sıfatlı bir erkek öğrenciden randevu (!) alarak görüştük. .Elbette demogojik alışkanlık ve otomatikleşmiş savunma mekanizmasını kırmayı başaramadık. Ne kadar ondan daha derin dini bilgimiz ve sağlam mantığımız olsa da kabul etmiyor inatla “Kadınlar mucevherdir, kutuda saklanmalıdır” diyordu.Birkaç ay sonra bazı nedenlerle lütfedip bu zorlamayı kaldırdılar.Aradan yıllar gecti.Benim uzaklarda olduğum sıralardı… Kardesimin kocası ilkokulu bitirmiş kızına “Ya başını örtüp imamhatibe gideceksin ya da seni okula gondermeyeceğim, okutmayacağım” dedi. Anne kız günlerce yalvardılar, ağladılar. Kız oldukça başarılıydı, belki fen lisesine gitmeliydi. O zamanlar yeni dini çevre edinen baba etrafına başörtülü kadın ve kızını gösterecekti. Kız mecburen kapandı ve okula gitti.Adam annenin önce başını örtemek, sonra upuzun pardüse ve türban taktırmak, sonra da siyah çarşafa sokmak isteyince kadın boşandı.Ancak kız altı sene sonra imam hatiplerin önünde başörtüsü eylemi yapanlardandı… Babası kızının başörtüsünden kariyer (!…) elde etmiş, gazetecilere poz veriyordu.Ne zaman bir turbanlı görsem, aklıma bunlar geliyor ve inancı gereği örtündüklerini söylediklerinde acı acı gülümsüyorum.Dünyada 150 yıl Osmanlı da 100 yıl önce başlayan kadın hareketi ve bunun önemini çok iyi bilen Atatürk ün yaptığı devrimler ile de Türk kadınlarının dünya kadınlarından çok daha önce haklarını elde etmiş olmasının getirdiği bir lütuftur onların şu anda sokakta eylem yapabiliyor olmaları.Ve farketmiyorlar ki , eğer bizlerin başı açık olmasaydı onları kim üniversiteye gönderirdi cihad yapsınlar diye?İnancına göre, çok çocuk doğurup evde oturmak, gelecek erkek nesillerini dinci yetiştirmek en öncelikli görevi sayarken , çalışmayacağı bir meslekte- tıp, mühendislik, mimarlık.vb.- bilgi sahibi olmakta diretmenin ne anlamı var?Son olarak;Turbanı savunanlara bence üç soru sormak lazım:1- Bu başındakini çıkarma özgürlüğün var mı, ama gerçekten var mı? Mahalle baskısı, aile baskısı, şimdi de okul baskısı bu kadar üzerindeyken, tercih edip başını açabilme gücün var mı?2- Kadın haklarını, kadın erkeğin hukuksal eşitliğini, kadının birey olma bilincini gerçekten biliyor musun? Yoksa bunlar sana söylenmesi zor tekerleme gibi mi geliyor?3- İnancın gereği dediğin bu seyin inandığın kitapta olmadığını dinlemeye, tartışmaya hazır mısın?
Agent, yazma gücün kuvvetli imiş. Dramatik öğeleri çok kuvvetli kullanan bir kaleme de sahipsin. Ama yazdığın (ve diğer benzeri kişilerin uydurduğu) hikayeleri bir an için gerçek sayacak olsam dahi buna karşı şunu da çok iyi biliyorum. Benim üniversiteme 99 yılında kayıt yaptırdığımda, senin hikayesini uydurduğun kapıyı tutan kişilerin bizzat gerçekleri kapıyı tutmuş başörtülü öğrencileri almıyorlardı. Karşısında ise sağcı ve solcu delikanlı kızlar-oğlanlar hiç bir ideolojik kompleks gözetmeksizin bunu protesto ediyorlardı. Ben toy bir üniversiteli olduğum için bu ablalar ve abilerin protestolarına uzaktan bakıp yeni dünyayı keşfetmeye odaklanmıştım. O arada -okul arkadaşım olacakmış neredeyse kendileri- şimdiki first lady Hayrunnisa ablamda kalabalık kamera ordusu ile yanımızdan geçti. Ama milletvekili Abdullah Gül ve eşi Hayrunnisa Hanımda kapıdan geri çevrildi.Sen bir vehim üzerinden tehdit paranoyası kuruyorsun. Ama o insanlar senin ihtimali olcağını vehmettiğin şeyi yıllardır yaşıyorlar. Ve demokrat olan her arkadaşımda sağdan-soldan farketmeksizin hep buna karşı koydu. Ama despotik Osmanlı askeri toplum anlayışını sadece seküler hale getirmiş despot zihniyetli kesim ise 100 yıldır bu kompleksi yenemedi. Yenemiyor.Ali Nesin’den örnek verdim. Ben oldum olası bu adamı benimle inançları bağdaşmadığı halde severim. Neden sevdiğimi de bana tekrar ıspat etti. Nesin, az önce TV’de izlediğim demecinde diyor ki :Bazılarımız bunun demokratik durum değilde Cumhuriyeti dinamitleyecek bir tehdit olduğunu söylüyor. Halbuki demokrasinin kendisinin tehditleri kabullenebilmek olduğunu bilmiyor bunlar. Demokrasi zaten kendi görüşün için tehdit olana tahammül edebilmektir. Aksi durumda totaliter rejim olur bu.İşte bu ülkede, Ali Nesin’in (yada babasının) demokratik haklarına tahammül edemeyen radikal İslamcı zihniyetin yerini demokrasiyi içselleştirebilen, Nesin’lere tahammül edebilen muhafazakar kesim almazsa, karşısında da bu radikallerin ters uzantısı olan (antipode) laik softaların yerini Ali Nesin gibi kendi inançlarına güvenen, bilimi matematiği kendine sadece referans kabul eden seküler-laik kesim türemediği sürece biz adam olamayacağız. Ama içim çok rahat ki, -olması gerektiği kadar olgun bir toplum olamasak bile- bu iki radikal uçlar kelaynaklar kadar tükenmiş durumdalar. Bu ülkenin geleceği ilerisi için dahi olsa parlaktır.
Bir de Turk kadinin agzindan duyun.Lisans okurken cok yuksek yabanci ogrenci ucreti kesiyorlardi. Ailemin gucu yetmediginden ikinci ve ucuncu yil okuyamamak uzereydim.Okulun Islam Toplulugundan bir uyesi, bize gel dedi, hem bedava kalacak yer veririz hem de okulun ucretini oderiz, tabi kapanmak ve bes vakit namaz ve vaaz dinlemek sartiyla.Bu kadar basitti denklem, no hijab = no dosh.Tabi ben de paraya tapan fasist Islamci p*clere orta parmagimi gosterip hocalara cikip durumu anlattim. Biraz arastirinca ulkeye 18 yasindan once girdigim icin yerli ogrenci ucreti odeyebilecegimi soylediler ve parami da iade ettiler. O sayede ve ailemin dis-tirnak artirdigi parayla lisansimi bitirebildim.Islamcilar cok iyi bilir zorda kalmislari kullanmayi.
“Enseyi karartmayın diyorsun”, mamafi ben geleceği pekte hayırlı görmüyorum. Benim dönemimde bunlar yaşandı ama… 28 Şubattan sonra ünilerde türban yasaklandı. Ama o döneme kadar dinci ve ülkücülerin estirdiği terörden kimse bahsetmiyor nedense…
İslamcı grup para karşılığı başını ört demişmiş. Walla o kadar parası bol islamcı dernek varsa ben başımı örterim. Yok illa dişi başı örtük olacan derlerse de ameliyatla cinsiyet değiştiririm, orjinal mi değil mi diye de kontrol etmezler heralde. Nede olsa parasını uzun vadede çıkartıyormuşuz. Kredi kartına taksit yapan bir doktor buluruz artık.Ben anlatıyorum güzelim. Kırmızı, mavi, mor çizgiyi çiziyorum diyorum. Ben ne dedim? Ali Nesinin başında bulunduğu Aziz Nesin vakfında okuyan 5 vakit namazında bir insan duydun mu? Aksi bir durum mu bekliyosun yani? Adam kendi doğrusu olmayan şeyleri mi tebliğ edecek “rahle-i tedris”inden geçen talebelerine. Bu da gayet doğal değil mi? Hristiyan anne baba çocuğuna İslam ahlakı mı öğretecek. İslami grup-vakıflar kendi bünyelerindeki insanlara sekülerleşmeyi mi aşılayacak? Elbette islami anlayışına uygun dünya görüşünü verecek. Bu doğal değil mi? Senin doğrularını anlatmasını mı bekliyorsun? Sen onun doğrularını anlatmaya mecbur hissetmeyi kabullenebilir misin ki bunu talep ediyorsun? Misyonerin en doğal hakkı kendi misyonunu anlatmasıdır. Hangi inanç ve düşüncenin misyonerleri ve neferleri olursa olsun.Ama dersen ki “kapanırsan senden para almayacağız” diyen vakıf var, ben inan ki ameliyat olur başımı kapatır o uydurulan hikayeler gibi başörtüsü maaşı talep ederim. Sen onlar adına kaygılanma? O islami gruplar Anadolu sermayesi denen esnaf ve işadamları tarafından besleniyor ve uyanık anadolu halkını en iyi bu kesim tanır. Bu insanları gariban anglo-sakson misyoner grupları mı sanıyosun ki onları yolan beleş sirkeye dalmaya hazır, milliyetçi, teşne veletlere onlar gibi dolarlar dağıtıp “ne güzel yoluyoruz bu salakları” gibi teşekkür nidalarına maruz kalsınlar.İsteyen Aziz Nesin vakfı gibi vakıflardan faydalanır isteyen islami gruplardan yada hristiyan cemaatlerden. İsteyen ise “birey”im diyerek cemaatsiz ve grupsuz freelance takılır. Herkesin tercihi kendini ilgilendirir. Ama kimse de gerçekte imanını parayla satmaz. Öyle olduğunu sanan ve bol parası olan salak varsa saçsın paralarını. Bana ne!
“kimse gercekte imanını parayla satmaz”Islamcilarin para veya burs karsiliginda aldiklari sey ne? guya benim imanim. iman ticareti yapmani bekleyecek kadar alcalmis bir kurulusu mu savunuyorsun?ne ameliyati olmamiz gerektigini anlayamadim. Yani okumam icin cins mi degisterecekmisim?
Diyorum sana, imanını satan karakter fukaraları rahmetli Rahip Santaro’yu öldüren insanlardır. Parayla anca karşılığında kurşun alabilirsin. Yada karaktersiz üçbeş para göz, hristiyan (gibi) yada müslüman (gibi) olur. Toplumun ayak takımı olan üçbeş zavallıyı örnek vererek toplum konusunda ölçüt sunamazsın. Ha dersen ki o “dinci gruplar içindeki herkes para ile o gruplara girmiştir” o zaman fazla söyleyecek bir şey yoktur. Demek ki ölen ölmüş. Neyin yasını tutuyosun. Zaten kömürle bile %47 oy alınmıyor muydu bu toplumda. Umudu hepten kes derim ben sana o zaman. Bırak Türkiye’nin topraklarını, serverlarını bile görmeye tenezzül etme.Ameliyat konusunu da sana değil kendim için düşünmüştüm, erkek olarak başımı örttüğümde birşeyler vermezler diye ama vazgeçtim. Henüz cinsel tercihimle yüzleşmeye hazır değilim belki de 🙂
Bu konuda noktayi Emine Senlikoglu koymustur, laiklerin fahise oldugunu ima etmistir. Bu ulkedeki en buyuk fikir fahiselerinden biridir laikler, Emine abla onlari tanimis ve carsafiyla asla onlara benzemeyecegini gostermistir. Laiklerin ve kemalistlerin saldirilarini okudukca insanin ismailaga cemaatine giresi geliyor… evet evet sarik takicam bende cubbeyi de giyecem, yazin bozcaadada boyle dolasmayi dusunuyorum. (not:kupemi cikarmayi dusunmuyorum)
Bak. Ne güzel. Ser-hus böyle oldukça siz de böyle olacaksınız. Diyorum ya. Herşey zıttı ile varolur.Dinazor Muazzez İlmiye Çığ tesettür fahişe kıyafeti der. Çıkar diğer İslamcı dinazor Emine Şenlikoğlu da bunun ters söylemini söyler. Ortama sıçar-sıçar badanalarsınız. Arada boku yiyen de biz oluruz.
sanada meddah giysisi getireyim, kendini orta oyununda hissedersin boku yerken hazimsizlik cekmezsin.
Ser-hus sen tum hafif.org kadinlarina fikir fahisesi mi diyorsun? Oldu olacak “fikir” kelimesini de dusur de FAHISE de hepimize! Nasil olsa biz kadinlarin hic bir dedigini iplemiyorsun haddini bilmez oglan cocugu seni.Muazzez İlmiye Çığ ve Sumer tarihi yalan mi soyluyor Anthro, yoksa politik meyilin yuzunden mi tarihi gercekleri hazmedemiyorsun?
hiç vaktim yok, ama canım çok çekti. o yüzden clicia sakın bulaşma! şöyle bir görsel ekleyeyim de tam olsun.
Benim bilimsel olanla arama ne politik ne dini önyargıların girmeyeceğine emin olmalısın Clicia. Yeter ki bilimsel olsun. Vaktiyle Sümeroloji bölümünden Sümer Kültür tarihi ve Orta Asur Çağı Kültür Tarihi dersleri almıştım. Hocam da bu kadının öğrencisi bir Prof’dü. Aynı şeyleri o da söylemişti ama doğrusu, doğruluğunu ne araştırdım ne de araştırma ihtiyacı hissederim. Çünkü Akad ve Sümer tarihinde aynı zamanda fahişelerin açıklığı ve dekolte görüntüleri nedeniyle onlardan kendilerini ayırmak için tepeden tırnağa bir örtü ile örtünmüş bugünkü çarşaf benzeri kıyafet giyen kadınların varlığını da biliyorum. Arkeolojik kanıtları ise büyük kısmı bugün British Museum’da bulunan Akad ve Asur salonlarındaki heykellerde mevcut. İsteyen gidip tarihi koklayabilir buralarda. Hani derler ya başörtüsü Arap adeti diye. İşte o heykeller bunu çürütüyor. Muazzez İlmiye Çığ’ın iddiasının aksi sebebiyle örtünen Eski Anadolu Medeniyeti uygulamaları da mevcut. Şimdi buna dayanarak benim de Ser-hus’un söylediği gibi söylememi mi bekliyorsun? Tenzih ederim, kimin niyeti, tercihi neyse beni ilgilendirmiyor. Yeter ki benim sınırlarıma tecavüz etmesin. Bilimsel olan bütünü görmezden gelen değildir. İşine geleni alıp ideolojik malzeme olarak kullanan değildir. Ben her iki bilimsel gerçeği de görebilme cesaretine sahibim. Ya onun gibiler.
Ulan nükleer savaş çıksa da şu dünyada ki insan varlığı tamamen yokolsa da dünya nefes alsa. İnsan bireyselliğinden dini tercihlere , güya özgürlüklere geldik… Yahu insan bireydir; düşünür, yer, içer, ..çar, sevişir. Ama bu türk milletinin kadınları bir tuhaf biz erkekler savunuyoruz başlarının açık kalmasını, hür olmalarını. Ya da aksi görüştekiler savunuyor, köle olmalarını, toplumdan elini eteğini çekmelerini… Ey kadın milleti nerdesiniz çıkın hakkınızı savunun.Not: türban eylemcilerini örnek vermeyin bana, onların kendi istekleri ile böyle bir şey yaptıklarına aktivist olduklarına kimse inandıramaz beni, erkeklerinin (baba, eş, kardeş, şeyh vs…) yönlendirmesi buraya git, bağır demeleri hep…
Anlamadim Anthro. Nedenn Muazzez hocaya dinozor dedin, yasi 90’i bulmak otomatik olarak fosil sinifina mi sokuyor? Bak Jstor’dan bir kitap linki verdik yukardida, teori saglam.Ayrica Mezopotamya’da simdi Araplar oturmuyor mu, Sumerlerin tum mirasi Araplara kalmadi mi? Bunun Sumer mi Arap mi degil, bugun bu uygulamanin fakli bir kapsamda kullaniyor olmasi asil tartisilacak nokta degil mi?vs vs
ihanete devam…
Bana da sakal yüzünden kızmışlardı.”Tüm üniversitelerin yobazlaşma üzgürlüğü var” demek kalıyor.
-waldo, sen neden burada değilsin?-henri, bugün gene miting var imiş, biraz bağırıp çığırıyım, sonna seni ziyarete gelirim. devir cebi doldurma devri, bi köşesindende biz hortumlayalım canımın içi, bi kere geldik dünyaya, bi dahamı geliciiz yaw!
@kopanisti, verdiğin linkle hislerime tercüman oldun, çok çok teşekkür ederim sana.
an itibarı ilen bildiriye destek veren akademisyen sayısı 1000’e ulaşmış durumdadır.
Ah Uğur’um nerdesin, nerelerdesin? Keşke hayatta olsan da 2. cumhuriyetçi geçinen, liboş geçinen, şeriatçı sözde aydınların ipliklerini pazara çıkarsan. 93000 de 1000 kişi, iyi oluyor kim nerede, hangi pozisyonda duruyor göreceğiz…
estek, köstek, destek…
Bakışı bile onları ürkütmeye yeter…
Hep ayni taktikler hep ayni soylemler, o kadar eskidiki dunyanin en eski mesleginden biri olan fahiselikten daha degersiz hale geldi ideolojiniz.Mustafa Kemal`den aldiginiz osuruk gucuyle yel degirmenlerini devirirsiniz ancak… dur ben de bakayim o cakmak cakmak gozlere, off cok korktum nasil da tir tir titriyorum, bir de katilleri askerle baglantili cikan ugur mumcuyu izleyeyim, oh yea, yasasin cumhuriyet. kamon beybi clisi daha hizli oh yeaa..
su hafif org kadinlari her kimseler anitkabire kankalari toplanmis aglayip sizliyorlarmis, burda boyle kic yayip ulkenin elden gitmesini seyretmek olur mu ilk add otobusune atlayip salya sumuk olmaya gidin. Mustafa kemalede yazik, ikide bir sumukluler gelip agliyor, adamin mezarini turbeye ceviriyor, siyasi show arenasi haline geliyor . Aha yaziyorum buraya yuz sene sonra bu adamlarin torunlari caput baglamaya baslayacak anitkabire, kerbelada hz hasanin turbesine yapilan Mustafa kemal`in mezarina da yapilacak, selanikli seyh Mustafa Kemal`in turbesi olacak orasi. Nerde turbe orda sumuklu, hangi dinden hangi ideolojiden oldugunuz farketmez, hepiniz aynisiniz.
@ser-hus, ulan konuşturmayın beni siktiri boktan saidi kürdinin 80 yıllık ideolojisini rehber etmekten utanmayıp günümüz ideolojisi olarak sunanlar haklı anasını satayım, Atatürk’ün düşüncelerini savunanlar demode… Ulan terminolojiniz o değil mi nesi yeni, ne ekonomik geliştirmeler yapacaksınız, milli,yetçilik görüşünüz ne, halkçılık görüşünüz ne, ekonomik görüşünüz ne? ara risale lerde belkim bulursun.
Serhus denen edepsiz, bize utanmadan fahise diyebilecek kadar haddini bilmez oglan cocugu, fahiselikle bu kadar ilgili olduguna gore Taksim’de iyi is yapiyorsun galiba. Kolay gelsin, dikkat et HIV kapma meslegini yuruturken.
an itibarı ilen akademisyen sayısı 1250 olmuştur.doğrudur, Türkiye şeyhler, dervişler, müritler devleti olamaz. peki pozitivizm dinine mensup olanların memleketi arkaik pozitivst şeyhler, müritler devletine çevirmeye çalıştığı, bağarıp çığırıp baskın çıkıp diğer dinlerin müntesiplerini kışkışlamaları nasıl oluyorda normal karşılanıyor?
Bakin Ku Klux Klan’in Kese Kagidi subesi de gosteri yapiyormus, bu kadinlar sikmabas kafasina KESE KAGIDI gecirecek kadar ezik ve kisiliksiz, bir tek boyunlarinda tasmalari eksik!ERKEKLERE KUL EDILMIS EZIK KADIN MODELI:
Kafasina cuval ve kesekagidi takmanin “ozgurluk” diye yutturulmus zavalli cahil kadinlar:
O kadar benliklerini yitirmisler ki, bugun kese kagidi yarin pece. Obur gun intihar komandosu.
Bana şu türban ın arkasına sığınıp siyaset yapanların ne ideolojisi olduğunu açıklayın, nedir yahu? sabatay dervish in politikalarına devam edip, dünyada ki para akımından yararlanmak mı ekonomi anlayışları. Bir tek şey belli soygun düzeni kurdular ve bu düzenin yıkılacağından korktukları için bir yerleri kaşıyorlar. amma velakin unutulmayacak bir ley var ” kaşınanları çok güzel kaşırlar” . Kopanistinin ihanet adlı linkte ki videoyu izleyin rahmetli ne güzel anlatmış. Bu işi yapmayı da ordu değil; o salak sandığınız, bin bir türlü cia icadı psikolojik harp teknikleri ile kandırdığınız halk yapacak…
hade hayırlısı, işimiz halka kaldıysa seçimleri beklicez demektir.
O değil de, az önce haberleri izleyince ve de Ser-hus’un Anıtkabir cemaatinin 100 yıl sonrası hakkında söylediklerini okuyunca Ser-hus sana yüzde yüz hak veriyorum. Gerçekten bir sosyolog için labaratuvar hükmünde görüntüler izledim. Gözlerime inanmakta güçlük çekiyorum ama sonuçta 100 değil 50 yıl sonra birileri için Anıtkabir çaput bağlama yeri, âmâ çocuğunun gözü açılsın diye duvarlarına yüzlerini sürdükleri mekan, evde kalmış kızların Anıtkabir trabzanlarından kayıp koca bulmayı umdukları yer olacak. İnanın zerre kadar karikatürize etmiyorum. Rahmetli Weber, bu görüntüleri görseydi din sosyolojisi konusunda kuramlarını çok daha isabetli yapardı. Genç gitti rahmetlik. Ama insanların Atatürk mozalesine elini sürüp yüzlerine vurmaları (magie), insanların hepsinin aynı cümleler ile aynı şeyleri söylemeleri (seküler dualar) ve marşlarla (seküler ilahiler) kitle psikolojkisini yığınlar ve düşünmeden yönlendirilen kalabalıklar haline getirecek davranış örüntülerinde olmaları beni “artık bu kadarına da inanmazdım” noktasına getirdi. Gerçektende burada ilahi kaynaklı olamayan ama din hükmünde benimsenen yeni bir din var.İşte şimdi gerçekten tehlikenin farkına vardım. Çünkü, başörtüsü ile üniversiteye giremeyen insanlar beni en çok nüfusun % 50sini oluştran kadın nüfusunun % 70-80’inin ekonomiden ve üretimden uzak olması noktasında rahatsız ediyordu. Daha verimsiz ve yetersiz üreten bir toplum için bu kadar yoğun nüfusun üretim dışı bırakılmaya çalışılması hiçbir rasyonel gerekçe ile açıklanamaz. Türkiye’de kadının ısrarla başını açmadığı 80-100 yıllık tecrübe ile ortada iken onu toplumdan ve iş hayatından bu bahane ile uzaklaştırmaya çalışmak modernleşme ve kalkınma konusunda samimiyetsizliği de ortaya açıyor. Ama diğer taraftan bu hipnotize edilmiş neredeyse %20 lere varan kalabalıklar da en az bunlar kadar bilimsel, sanatsal ve sanayi üretiminden uzak kalan verimliği sıfıra indiren kitleler olmuş durumdalar. Bu kez de toplum bu üretmeyen kitleleri sırtında taşımak zorunda kalacak. Gerçekten toplumsal uzlaşmada birleşmek ve bu insanları akıl ve bilim dairesine davet etmek gerekiyor. Birbirimizi dışlayarak yine kaybedeceğiz yoksa. En azından 20 sene sonra bu kalabalıkların ekonomik verimsizlik yükünü çekmek zorunda kalmamız bile yeterince vahim bir sonuç olur.
@Anthro ufak bi bilgi kırıntısıda ben virmiş olayım.biz susalım, chp liler konuşsun.1936’da basılan “KAMALİZM: C.H.Partisi Programının İzahı” adlı kitabında Edirne Saylavı (milletvekili) Şeref Aykut bakınız Kemalizmi nasıl tarif ediyor: ‘Kamalizm, bir dindir ki onun en büyük ve ana sıfatlarından birisi de devrimci olmasıdır. (…..) Bu sebepledir ki onu (gençliği) Kamalizm dininin hiç şaşmayan, şaşırmayan orunçlu ve coşkun tapkanı yapmak, ona bu kudsal, ulusal ve kurtarıcı dini olanca derinliği ve inceliği ile oydamlamak ister… ta ki, Kamalizm dinine inanı artsın. İşte disiplin altında gençlik böyle olacaktır. Parti bunu amaçlamış, hazırlamıştır.’ (Adı geçen kitap, Muallim Ahmet Halil Kitap Evi, İstanbul).“Türk Dil Kurumu tarafından hazırlanan Türkçe SÖZLÜK’te din hanesinde “KEMALİZM TÜRKÜN DİNİDİR” cümlesi yer almaktadır. (Cumhuriyet Basımevi, İstanbul, 1944).alttaki atilla yayla yazısının içindeydi, burayada koymuş oliyim. şol yürüyüşler biraz anlam kazansın.
Anthro muhafazakar aileler kizlarini universitelere gondermek istemiyorlar. onlarin ekonomiye katilmasini ailelerin istedigine GERCEKTEN inandiysan gulerim vallahi. Onlarin en buyuk amaci evidne oturup gelecegin Islamci erkek cocuklarini yetistirmek. Cunku universite demek, okumak demek kendini sorgulamaktan geciyor. Sorgulamak icin kendinden baslayip aileni , duzeni de sorgulayabilmelisin unibversitede. Universite hayati, zihninde kurdugun tum duvarlari yikmani saglayan bir hayat egzersizidir. Eger yikmiyorsa, o zman ya universiten yalandan universite dir ya da sen ilgisiz bir ogrencisidir. Neden begenmedikleri laikduzenin uzniversitesine girmeye calissin soyle bana? AYrica okuyan ve meslek sahibi olan, calisan bir kadina FAHISE diyecek kadar kapalilar. Neden bukadar ters dustukleri bir cizgiye saldiriyorlar aciklayabilir misin?Ben hastaysam turbanli bir doktorun mudahelesini asla kabul etmem. Dini inanci yuzunden beni oldurmeye kalkar alim allah. Cins ayirimi yapiyorsa prensip olarak da istemem. O yuzden hic zahmet etmesinler tibba girmek icin.
İşte benim de demek istediğim tam bu. Aslında o cümleyi kullanmana ihtiyaç duymayacağın bir paragraf daha yazmıştım ama yorumlarımı makale yazar gibi uzattığım için biraz kırpıp o kısımları çıkarmışım. Şimdi tekrar yazıyım öyleyse.Evet muhafazakar aileler aslında bunu istemiyorlar. Aslında eşini başı açık seçen erkeklerin de büyük bir kısmı çalışmasını istemiyor bu toplumda. Ama bu yasa gerçektende Türkiye’nin sosyal ve ekonomik yapısınında hiç beklenmedik bir köklü değişim yapacak yasa olacak. 2023lere geldiğimizde ne klasik dindar insanlar bugünkü gibi olamayacak, ne de seküler insanlar. Çünkü dediğin gibi üniversite sorgulamayı gerektiriyor. İşte klasik dindar ailelerin kızları da kendi bilimsel bakışlarını geliştirerek bu osmanlının son 200 yılından beri gelen modern kadın ve muhafazakar kadın prototiplerini alt-üst edecek. Ve de tahminimce bundan en fazla rahatsızlık duyanda değişimden yana olmayan tutucu, klişe, dindar olduğunu iddia eden erkekler olacaklar. Alışageldikleri kadını artık hiç bulamayacaklar. Kadın da dine karşı gelmediği halde erkeğe eskisi gibi itaat edemeyecek. Bunun doğruluğunu test etmek istiyorsan büyük alışveriş merkezlerinde görmeye başladığın, şık ve lüks giyimli, başörtülü ve mimarlık, tasarımcılık vs. gibi kendi meslekleri icra eden yeni Türbanlı kadınlarla tanış derim ben. İşte bu tarz kadınları dindar erkekler de taşımakta zorlanıyorlar ve bu durumdan en çok onlar rahatsız olacaklardır. Ama kadının toplumdaki rolü de çok değişecektir. Ve de hiç bir toplum mühendisinin gücü bu durumu istediği şekilde yönlendirmeye yetmeyecektir.Türkiye’de erkek egemenlik problemi var ve bunu kesinlikle ne laikler ne de dindar insanlar yok etmek istemiyorlar. Laikler kadının adını kullanıyor ama hiçbir zaman kilit noktalara getirmiyor her zaman erkek hakimiyeti söz konusu oluyor ve kadını sadece etrafında görsel güzellik malzemesi olarak bulundurmayı tercih ediyor. Dindar insanlarda erkek egemen dürtülerini dinin arkasına gizleyerek kendine paravan yapıyor. Kadının bağımsız kararlarını dinle karşıt hale getirerek susturmayı tercih ediyor. Bu şekilde laik-dindar tüm erkekler toplumun %50 sini kafadan direkt susturmayı becerebiliyor ve geriye sadece salak erkek rakiplerini egemenlikleri altına alma sorunu ile boğuşuyorlar.İşte ben buna kadınların toplumda bakış açılarını daha fazla hissettirmeleri noktasında bakıyorum. Öyle yada böyle kadın varlığı ve görüşleri karar almada daha fazla söz sahibi olacak. Bu bir kısmı açısından senin istediğin doğrultuda olmayabilir ama en azından şunu düşünmelisin ki karşıtın en azından kadın duyarlılığına sahip bir insan olacak. Ki bir erkek olarak buna ben de ihtiyaç duyuyorum. Erkek egemenlik kadın duyarlılığı ile birleşmediği taktirde toplum tek kanatla uçmaya çalışmış oluyor.Dolayısıyla bu toplumsal durağanlığı muazzam değiştirecek bir olay olacak, belki dindarlık anlayışını alt-üst edecek, dindar erkeklerin protesto edeceği gelişmeler yaşayacağız. Bunu hiçbir kahin sosyal bilimci tahmin edemez. Ama yukarda da bahsettiğim gibi weber’in “rutinleşme” konusundaki görüşleri doğrultusunda baktığımda bir devrimsel sıçrayışa bile neden olacağını düşünüyorum. Çünkü kadının değişimi erkeğin değişimi gibi basit değildir. Kadın, yeni nesilleri değiştirecek potansiyale ve imkana sahiptir.——-ps: Bu da, Emre Abi’nin aynı konuda yazmış olduğu bir yazı imiş. Onu da sonradan eklemiş olayım.
Ama tuhafıma giden de buna en fazla düşmanlık besleyen de kadınların kendisi.Hakkaten kadın, kadının düşmanıdır.
Behey kadınları meydana süren onları mazlum gösteren nedense onların köle gibi yaşamalarını arzu eden erkeksiler, ne yaman çelişki, ne yaman takıyye…
Okuyun ve ibret alınMim hakkım dolduğu için buraya ekliyorum.’Şulebaş türban’ tasarımından kara çarşafa uzanan sıradışı bir hayat
Melik Aşık’ın bugün kü yazısından alıntıdır.
an itibarı ilen akademisyen sayısı 1406 olmuştur.yasaklara son, yaşasın özgürlük. hava kadar, su kadar özgürlüğe ihtiyacımız var.
Üniversitelerimizde çalışan öğretim üyelerinin (Prof, Doç, Yrd. Doç) sayısının 30 binlere ulaştığı hatırlanacak olursa, söz konusu bildiriden haz etmeyenlerin toplanan 1000 imzayı küçümsemeleri mümkündür. Fakat takdir edersiniz ki bu tür eylemler söz konusu olduğunda, ulaşılan sayı olağanüstüdür. Dolayısıyla eylemin büyüklüğü-önemi-mesajı asla küçümsenmemelidir; çünkü zaten, imza sayısının 5 bini, hele de 15 bini bulması yaşanan şeyin sırasıyla bir “68 Paris” ya da bir “Ekim devrimi” olduğu anlamına gelir ki, o takdirde -maazallah!- ortada ne YÖK kalır, ne de Rektörler Kurulu vs.. Kürşat Bumin
Mesele türban, cumhurbaşkanlığı tartışması falan değil. Mesele Türkiye’yi yöneten askeri ve bürokratik elitlerin (Beyaz Türkler) ve onların efsunladığı gri Türklerin güç kaybetmesidir. Olay tamamıyla bundan ibarettir.1980’den sonra serbest teşebbüsün artmasıyla ve 90 dan sonra Anadolu halkının müthiş şahlanışıyla yeni bir zengin, muhafazakar orta sınıf ortaya çıkmıştır. Bu sınıf devletten bağımsız olarak para kazandığı için, devleti eleştirmeye ve kendisine verilmeyen hakları elde etmek için bastırıyor. Devlete bağlı olmadıkları için 50lerde ve 60larda Anadolu’dan göç edip “grileşen” Türkler gibi asimile edilememektedir. 50lerde göç eden devlette bir işe sahip olduğu için başını da açmıştır, dinini de bırakmıştır. Çünkü ekmek parası devleti elinde. İşbu yüzden de Beyaz Türklerin zombileri olmuşlardır. Bu orta sınıf, devlete bağımlı olduğu için hiçbir zaman gerçek bir orta sınıf olamamıştır.Yeni çıkan orta sınıf ise tam da orta sınıfın yapması gereken, yenileşme ve özgürlükçü hareketi temsil etmektedir. Şu anda meydanlarda, ve periodik olarak Anıtkabirde gördüğünüz kalabalık ise Beyaz Türklerin gazıyla ve ürettiği korkularla hareket eden gri Türkler, yani “zombi”lerdir. Kendilerine göre mutlak doğru kabul ettikleri birkaç önderin dogmatik doktrinlerinin dışına çıkamayan programlanmış zombilerdir.Ve asıl mesele Beyaz Türkler….Onların gerçekte Türk olmadığı zaten kör olmayanların malumudur. 1850li yıllardan beri bu ülke üzerinde gerçek muktedir olan Beyaz Türklerin gerçekte kim olduğunu tarih kitapları elbette yazacaktır. Bunlar psikolojik harbin kralını sahneye koyarak yeni gelen orta sınıfı durdurmaya çalışacaktır. Bu gayet de doğaldır. Anadolu’nun öz kaynaklarını ve Anadolu’nun emeğini tek başına sömürüp, kırıntılarıyla gri Türkler oluştururken bir anda halkın büyük bir kısmı senin parmaklarının arasından kayıp gidiyor. Elbette zor bir süreç olacaktır. Ama bu süreç o veya bu şekilde tamamlanacaktır. Zaten farkettiyseniz, Beyaz ve Gri Türkler, Anadolulunun bir yerlere gelmesini, devlette önemli yerlere terfi etmesini hep fetih ve ele geçirme olarak görmektedir. Bu ne demektir, buralar bizim elimizdeydi, siyah Türklere biçilen rol de sadece paryalık ve amelelikti. Şimdi ise siyah Türkler belli yerlere geliyor, grileşmiyorlar, bizim dediklerimizi yapmıyorlar. Kaynaklar bizim cebimize akmıyor. Kavga bundan ibaret Ey halkım. Anadolum geliyor, korkmayın bundan bu kadar. Zaten Anadolu insanı hiçbir zaman Beyaz ve Gri Türkler kadar acımasız ve vahşi olamaz. Mayasında yok benim halkımın. Herşey hakkaniyet ölçüsünde paylaşılacak, ister isteyin, ister istemeyin.
Beyaz türkler ellerinde siyah türkleri oynatıyorlardı. Sonra burjuva olmaya niyetlenen radikal türkler ortaya çıktı, bu sefer siyah türkleri onlar sömürüyor. Yahu bu halkın rafhı için yapılan bir şey var mı? varsa yoksa millete gaz. Ne milletin maaşı artıyor, ne ücretsiz sağlık hakkını kazanabiliyor, ne yaşam standartları yükseliyor, ne yaşam süresi uzuyor, ne eğitim seviyesi yükseliyor. Ha bu siyah türklerin zaferi ha; gülerim sadece halkı sömüren sınıf değişiyor….
Bu arada nedense o beyaz türk denen şahıslar seçimden önce ve sonra birden AKP li kesildi, bu ne yaman çelişki…
Vatandasi beyaz, gri, siyah diye, kutsal-gunahkar diye, kadin erkek diye ayirmak kimin isine yariyor acaba?
Anthro kadinlar isteseler yapamayacaklari hic bir sey yok. Devrim de yapariz, yonetime de geliriz. Turk kadini egitimsiz oldugu icin birbirleriyle kenetlenip bir araya gelemiyorlar. Aslinda butun bu sacmaligi duzletmek hic de zor degil. Cunku nufus olarak erkeklerden fazlayiz. Ama CAHILIZ.Turk kadinin ilgilendigi tek sey kendinin ve cocugunu ilgilendiren konular,cunku refah seviyesi dusuk ve son derece cahil insanlar.Erkek egemenligini kabul etmeyen cok buyuk bir kesim var kabugundan cikmak icin can atiyor.
Agent ilk yorumunda sadece kendi görüş alanından bakabilmiş olaya. Öteye geçmesi de baya zor zaten. 2. yorumunda Beyaz Türkleri AKP’yi desteklesiğini söylemiş. İnsan sallar da bu kadar mı sallar! 27 Nisan, 367 geyiği, CHP-MHP koalisyon senaryoları, ANAP-DYP birleştirme taktiği, Danıştay suikastı, Hrant suikastı, YÖK suikastciği. “Zombie kendi halini fark edebilseydi zaten zombie olmazdı.“Clicia Sosyolojik bir tasnif (Klasifikasyon,sınıflandırma) muhakkak yapılacaktır. Bundan korkmamak gerek. Ahkamın içeriği hakkında ciddi eleştiriler olursa sevinirim..
Sen de o yumurtanın kabuğuna çekiçle vurmak için can atıyorsun ama Clicia’cım. Allah’tan çok yumurtgan, doğurgan bir topraklarda yaşıyoruz. Ha bire yeni özgürlük yumurtası yumurtlanıyor.Ama sen benim düşündüğüm gibi olmayacaksa kadının sesinin duyulduğu toplum asla varolmasın diyor gibisin. Benim olmayacaksa hiç olmasın hesabı. İşte kadın hemcinsine bu şekilde baktığı sürece belini hiç bir zaman da doğrultamayacaktır. Nasıl Türkler olarak biz şu an ki halimizi kendimiz hakediyorsak kadınlar da kendi durumlarını kendileri inşa ediyor.
Kadin -erkek ayriligi Anayasada yoktur ve asla izin ayirima izin vermeyecegiz. Yesinler senin utopyan tasnifini!”kadının sesinin duyulduğu toplum asla varolmasın “Basini naylonla sikip ustune KESEKAGIDI geciren bir insan, ya mazoisttir ya da bilincsizdir. Kadinlari kendi haline birakmiyorsunuz ki kendi seslerini bulsunlar. Basortusu platformu video kliplerine bir bak youtube’da adam kadinin ELINE kagidi tutusturuyor, guya kadin konusma yapacak, hot hut soyle yap boyle yap diye emir veriyor kenardan. Lutfen bul ve seyret o videolari.
E diyorum işte. Kadın bunu hakediyor. Başını naylonla sarmış dediğin de sana dönüp kıçını açmış fahişe gibi ortada dolaşıyorsun diyor. Erkeklere ne gerek var. Siz kendinizi yok etmeye ve güçsüzleştirmeye muktedirsiniz.Yaşasın erkek egemen toplum!
hah tam oldu…
Anthro, kadinlarin maddi sorunu olmasa eminim cogu bu oynadiklari kriminal oyundan vaz gecerler. Hepsi takir takir aliyor turbana tesvik parasini, cuval cuval bedava un, seker, makarnayi derneklerden; ben kendi gozlerimle gormesem neyse. Yuksek derecede egitim almis kadin sayisi yok derecede az, elbette bir yol cizmekte ve kendine gelmekte zorlanacaklar. ayni Afrika amerikalilarinin bilinclendirilmedigi ve ezildigi gibi Turk kadinini surekli ezen bir duzen var. Ama uyanik kadinlar da var ve sayilari hizla buyuyor. Genc, asabi ve herseyi isteyen bagimsiz bir grup kadin var ve henuz organize olamadilar. Bu olamayacaklari anlamina gelmiyor. Ip bir gun cok fena kopacak; bekle ve gor.
an itibarı ilen akademisyen sayısı 1678 olmuştur.Türkiye, türban tartışmasıyla birlikte yüksek gerilimli bir sürece girdi. Normalleşmenin sağlanması için sağduyu sahibi herkese büyük sorumluluk düşüyor.Tartışmanın hangi boyutunda olursak olalım, tahrik edici yaklaşımlardan uzak durmalıyız. Galibiyet hırsıyla değil fair play duygusuyla adım atmalıyız. Bu arada, ülkeyi kaosa sürüklemek isteyenler provokatif eylemlerle tansiyonu daha da arttırmak isteyebilir. Cumhurbaşkanlığı seçiminden önce olduğu gibi cinayete varan eylemlerle karşılaşabiliriz. Üniversitelerde, sokaklarda, iş yerlerinde velhasıl her yerde ‘mahalle baskısı’ imajına lojistik destek sağlayacak argüman çabası artabilir. Kötü kokular alıyorum. Aman dikkat. şamil tayyar
ülkeyi kaosa türban kaosunu yaratan hükümetler götürür,bunu eleştiren sivil toplum örgütleri deil…
Ve onların partisine girmek, milletvekili olmak, yakınlarına ihale ettirmek, nefret ettikleri Cumhuriyet le hesaplaşmak isteyenlerinde destekledikleri bildiri. Yarın Üniversite de özgürlük ama Türbana hayır diye bir bildiri açılsa ve altına 10.000 kişi imza atsa ne diyeceksiniz. Hadi bakalım ben sizin yerine diyeyim. ” Köfne kemalist artıkları özgürlükleri yoketmek için bildiri yayınlıyorlar”. Sizin işiniz bu, açıkca yazayım “TAKIYYE” . Derdiniz özgürlük değil, ben uzun saçlıyken 5 köpeğin saldırısına uğradığımda, hala üniversitelerde satırlarla ,baltalarla , bıçaklarla insanlar sindirilmeye çalışılıyorken (mesala oruç tutmadığı için bıçaklanan öğrenci) güldürmeyin beni derdiniz özgürlükler değil, derdiniz türban ve şeriat. Açıkca söyleyin de daha fazla güldürmeyin kendinize…
an itibariyle sokakta birbirlerine öcü gibi bakan kadınların sayısı da artmış durumda!
Aynen, kolysa unilerde gay/lezbiyen, sosyalist, alevi, ateist ve pagan derneklere izin verdirin d egorelim ozgurluk neymis!!Sizin amaciniz TURBANl Anayasa sokmak, seriati getirmek icin uyguladiginiz salam taktigi bu.
Hatirliyorum, Elfiya denen kadin ve saz arkadaslari onlara kendi agizlariyla “rasyonel ve sistematik” cevaplar verdigim icin “Comteci pozitivist laik ukala ” diyorlardi. Peki neden begenmedikleri bilimi okumaya kalisiyorlar aciklayabilir misiniz? Amaciniz manevi dunyada yasamaksa gideceginiz yer universite degil.
Bu asiri dinciler defalarca AKILDAN once KALB diye bas bagirian tipler, Akil konusunda yazdiklari yazilari acip bakin, ben elbette ne doktoruna, ne muhendisine ne de pilotuna guvenirim!
Sonuna kadar bu hakka sahipsin. 🙂
Agent senin saçın uzun diye sana sataşan olduysa ben de senin yanında olurum. Yada oruç tutmadığı için dövülen. Ben de uzun saçlıyım 10 senedir ama hayatımda hiç uzun saçlıyım diye bana sataşan birine rastlamadım. Sen nerede yaşıyosun ki yada nasıl davranıyorsun ki sana saldıran oluyor. Bana neden hayatımda bu konuda bir taciz gelmedi. (Tek hakaretvari lafı ve çıkışı her hafta randevu evine giden ve her akşam akşamcı arkadaşları ile şehrin manzaralı bir yerinde kafayı çeken ayyaş birinden yemiştim. Kafası kıyaktı sanırım ve “Türkün örfünde uzun saç var mı lan” diye öküzce çıkış yapmıştı. (Evli olduğu halde hayat kadınları ile beraber olmak yada alkolik olmak varmış gibi) Onu da terbiyesizliği artırınca ben dövmüştüm 😀 “Haddini bil it” diye)Ama cidden gay/lezbiyenim diye yada pagan/hristiyan/ateistim diye dayak yiyen varsa ben arkasında olurum. Ama siz şu an hakkı yenenlerin arkasında olmadığınız için bu toplumun hakkınız yendiğinde başkalarının arkanızda olmasını hangi hakla isteyebileceksiniz. Bu ülkede ki hristiyanların hakkını savunmayan da nasıl müslümanların hakkını savunabilir.
an itibarı ilen akademisyen sayısı 2200 olmuştur.bugün fazlaca bi katılım oldu, rakam doğruysa çok iyi. üniversitelerde bu kadar baskıdan sonra hala özgürlük isteyebilen insanların kalması bile bi olaydır. demekki beyin yıkama makinesi tam verimli çalışmıyo.
Bunu da tekrar hatırlatmakta fayda var.
@Anthro, sen nerede yaşıyorsun berlin demi? çivili sopa yüzünden gözkapağı yırtılan benim, bir gözüm kapalı kaldı, yıllarca boks yaptım burnum kırılmamıştı, ömrümde diş doktoruna gitmemiştim- ama şimdi iki ön dişimde kırık ve sağ gözümde kısık kalmaktan dolayı tembellik var ve sağolsunlar burnumda kırık… Sen hastane odasında 2 tane polisin “şikayetçi olma onlar bizim adamlarımız, yoksa sonun kötü olur” diye tehdit edildin mi? bu şerefsizler yüzünden şu an en yakın dostumun bu köpeklerle işim olmaz diyerek ocağı terkettiğini ve ölüm tehditleri aldığını biliyor musun? Neydi suçum; ne sol muhabbetim vardı ne de sağ muhabbetim hatta ondan önceki sene ışık evlerinden birinde kalıyordum; ben neydim : metal dinliyordum ve saçlarım uzundu, medyanın satanist avının olduğu günlerde kurban seçilmiştim. 28 Şubattan önce idi ve sağ olsunlar ülkücü geçinen arkadaşlar nedense en bariz yobazlıkları yapıyorlardı. Okulda dinci ve faşist hocalar yüzünden haksız yere notlarım da çalındı, okula gelirsen cesedin de çıkar diyenler oldu, güvenlik görevlilerinin beni korumaları gerekirken, köpekler geldiğinde ortadan kaybolduklarını da gördüm. Bunlar ülkemde olan şeyler. Bana masal anlatmayın yaşadım ben bunları, dört gözle bekliyorlar yokedecekleri zamanın gelmesini ve şu an ülkücü maskesi takanların ne olduğunu da biliyorum, hepsi yobazlıklarına destek bulmak için biraraya gelmiş, milliyetçilik adı altında şeriat baskısı yapıyorlar. Yalan deyin, ben yaşadım bunları sen 3. sınıfta makina mühendisliğini bırakıp başka bir üniversite de iktisat okumak zorunda kaldın mı (ha pişmanmıyım, değilim son okuduğum okul ülkemin en güzel okullarından biri idi) Sen nerede yaşıyorsun ya da bunları görmeyecek kadar körmüsün? Benim başıma gelen olayların daha kötüleri her gün yaşanıyor. Nerdeydi o zaman Üniversitelerde ki özgürlük savunucuları nerdeydi, asıl niyetleri özgürlük falan değil. Planlı bir şekilde ülkemi yokedecekler, baskıyla, sindirmeyle, korkutmayla… Sen başörtülü kızlara üzüldükleri için mi yapıyorlar sanıyorsun bunları bu şerefsizler 28 Şubattan sonra ağlatarak kızların başlarını açmamışlar mıydı? İmza atan hocalara bakın o dönemlerde o üniversitelerde değiller miydi? O ünivrsitelerde göbeklenmemişler miydi? Şimdi özgürlük diyorlar, hepsinin canı cehenneme…
Ama aradaki fark şu Agent. Ben de üniversitedeyken bir solcu arkadaşım ülkücülerden dayak yiyecekti. Benim solcularla da ülkücülerle de daha liberal takılanlarla da muhabbetim iyiydi. Ve onu dövecek ülkücü arkadaşı tanıyordum ve kendisine de çaktırmadan ona karışmamalarını rica etmiştim. Onlarda sağolsun dediğimi yapmışlardı. Aslında o arkadaşımda ülkücü bir çocuğu dövüdüğü için dayak yiyecekti. Karışık bir mesele. Neyse dolayısıyla olay hallolmuştu. Ben kendimi hiçbir zaman milliyetçi olarak nitelemedim. Solcu da değildim. Ama solcu bir arkadaşımın meselesini kendi meselem gibi görebiliyordum. Çocuğun adeta kar maskesi ile gezmesinden rahatsız oluyor ve empati yapabiliyordum. İşte sorun da bu.Senin yaşadağın olayı da lanetliyorum ve okuduğun okulun adını sanırım tahmin ediyorum. Benim bir arkadaşım da sırf Kürt olduğu için orda dayak yemişti. Ama ben kendi dışımdaki insanların haklarını kendi hakkım kadar savundum ve kendi hakkım söz konusu olduğu zaman da bunu doğal olarak karşıdan beklerim. Bunu göstermeyen de, bugün başörtülü genç bir kızla, azılı ülkücü bir grubu aynı kefeye koyar tavır takınırsan da, yarın senin hakkın söz konusu olduğunda kendin gibi düşünmeyenlerin sana destek olmasını bekleme hakkın olmaz. Sadece %20 den destek bekleyeceksin. Baskın Hoca’nın dediği gibi eşcinselin hakkını kürt, kürdün hakkını başörtülü, başörtülünün hakkını alevi, alevinin hakkını gayrı müslüm savunmadığı sürece, herkes sadece kendi kıçının ve derdinin peşine düştüğü sürece hiç kimse de gerçek anlamda mutlu olamayacak.
O kızlar değil onları ortaya süren, arkalarından konuşan, konuşturanh tipler, kullanılıyorlar diyorum, kullanılıyorlar…
Alın bu da Üniversite bazında liste , çoğunluk olanların nedense arplaık ve kadrolaşmanın en büyük olduğu üniversiteler…Prof. Dr. Umur Daybelge (E) İTÜDr. Osman Şadi Özkul (E) Kırıkkale ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Bekaroğlu (E) KTÜProf. Dr. Ali Kalender (E) KTÜProf. Dr. Mehmet Yaşar Kandemir (E) Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Hayrettin Karaman (E) Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Erdoğan Fıratlı (E) Osmangazi ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Yalçın Nutku (E) YYÜDoç. Dr. Muhittin Ataman Abant İzzet Baysal Ü.Yrd. Doç. Dr. Şahabettin Güneş Abant İzzet Baysal Ü.Yrd. Doç. Dr. Mehmet Öztürk Abant İzzet Baysal Ü.Dr. Mustafa Kanat Abant İzzet Baysal Ü.Doç. Dr. Soner Durmuş Abant İzzet Baysal Ü.Doç. Dr. Cabir Terzioğlu Abant İzzet Baysal Ü.Yrd. Doç. Dr. Erdal Bekiroğlu Abant İzzet Baysal Ü.Yrd. Doç. Dr. Ahmet Ocak Abant İzzet Baysal Ü.Yrd. Doç. Dr. Yahya Altun Abant İzzet Baysal Ü.Yrd. Doç. Dr. Mustafa Nursoy Abant İzzet Baysal Ü.Yrd. Doç. Dr. Şamil Kök Abant İzzet Baysal Ü.Prof. Dr. Hacı Duran Adıyaman ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bekir Kayabaşı Adıyaman ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Seydi Vakkas Üstün Adıyaman ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdülcelil Buğutekin Adıyaman ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yakup Durmaz Adıyaman ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Kaygusuzoğlu Adıyaman ÜniversitesiDoç. Dr. Cavit Bircan Adnan Menderes ÜniversitesiDoç. Dr. Fuat Erdal Adnan Menderes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Önal Adnan Menderes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yasin Soylu Ağrı Dağı ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehrali Calp Ağrı Dağı ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Rüştü Yeşil Ahi Evran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Veli Ünsal Ahi Evran ÜniversitesiProf. Dr. Şükrü Koç Akademisyenler Birliği BaşkanıDr. Vedat Yılmaz Akdeniz ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Şen Akdeniz ÜniversitesiProf. Dr. Muharrem Certel Akdeniz ÜniversitesiDoç. Dr. Kadir Yıldız Aksaray ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Doğan Demiralp Aksaray ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kenan Erdoğan Aksaray ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mustafa Işık Aksaray ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Asım Çoban Amasya ÜniversitesiDr. Alaattin Sakinoğlu Anadolu ÜniversitesiDr. Mustafa Kemal Coşkun Ankara ÜniversitesiDr. Engin Sarı Ankara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Şennur Özdemir Ankara ÜniversitesiProf. Dr. İsmail Hakkı Ünal Ankara ÜniversitesiDr. Faruk Alpkaya Ankara ÜniversitesiDr. Erdoğan Uygur Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Ali Osman Solak Ankara ÜniversitesiDoç. Dr. Türkan Yalçın Sancar Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Zeynel Kılıç Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Zengin Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Ali Sarı Ankara ÜniversitesiDoç. Dr. Nurettin Sonel Ankara ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Birey Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Hasan Hüseyin Geçit Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Yusuf Yayla Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Neşet Arslan Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Sebahattin Bayram Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Hayri Kırbaşoğlu Ankara ÜniversitesiDr. Halil İbrahim Sarıoğlu Ankara ÜniversitesiProf. Dr. İlhami Güler Ankara ÜniversitesiDoç. Dr. İbrahim Özdemir Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Adnan Şehu Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Ali Yılmaz Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Sezai Kaya Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Kamil Kayabalı Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Murtaza Korlaelçi Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Tayfun Atay Ankara ÜniversitesiDoç. Dr. Hicabi Kırlangıç Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Akkuş Ankara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Zülfikar Güngör Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Özdemir Ankara ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Akif Koç Ankara ÜniversitesiProf. Dr. Nilgün Bayraktar Ankara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Sinan Güner Artvin Çoruh ÜniversitesiDoç. Dr. Aydın Tüfekçioğlu Artvin Çoruh ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Tıftık Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bayram Işık Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Fahri Yavuz Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Berhan Yılmaz Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Vecihi Yiğit Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Neşet Toku Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Atilla Eroğlu Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Aslan Gülcü Atatürk ÜniversitesiDr. Orhan Başaran Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Fevzi Keleş Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Seyfullah Kara Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Çiftçi Atatürk ÜniversitesiDr. Eyüp Bekiryazıcı Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. İbrahim Hakkı Aydın Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. İrfan Kaymaz Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. İsmet Hasenekoğlu Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Orhan Atalay Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Sibkat Kaçtıoğlu Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. M. Yavuz Konca Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Ali Yıldırım Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Münir Oktay Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Metin Güngörmüş Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Ö. İrfan Küfrevioğlu Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Muhsin Doğan Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Zafer Kartal Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Davut Yaylalı Atatürk ÜniversitesiDr. Aytürk Keleş Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Hamza Aktan Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Şakir Aydoğan Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Bülent Çakmak Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Lütfullah Cebeci Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Gökhan Budak Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Muhammet Atamanalp Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. M. Sinan Başar Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Uğur Yavuz Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Birol Soysal Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Neslihan Çelebi Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Fikret Çelebi Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Nevzat Can Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. M. Selim Yavuz Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Cevdet Coşkun Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Hamit Akbulut Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Erkan Oktay Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Alaattin Kızıltan Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Ömer Çomaklı Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Abdulhalik Karabulut Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Hüseyin Zengin Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Çiğdem Nuhoğlu Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Cesur Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Yaşar Nuhoğlu Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Abdülmecit Turut Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Fatih Karcıoğlu Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Sayın Dalkıran Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Ağırman Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Alaaddin Başar Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. İbrahim Bayraktar Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. M. Hanefi Palabıyık Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kemal Çomaklı Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Karakan Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. H. Ahmet Kırkkılıç Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Necati Yıldız Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. H. İbrahim Haliloğlu Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Zeki İşcan Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ayhan Yıldırım Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Hasan Çiftci Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Medine Güllüce Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Barbaros Nalbantoğlu Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Adıgüzel Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Sait Keleş Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Nurinisa Esenbuğa Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Çopur Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. İsa Çelik Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Halil İbrahim Tanç Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Biber Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Recep Boncukçuoğlu Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. H. İbrahim Tanç Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Ömer Akbulut Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hakan Temur Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdurrahim Bölükbaşı Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Şehmus Demir Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Naci Tüzemen Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bayram Şahin Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Musa Bilgiz Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdülkadir Albez Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Sadık Erdoğan Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Sabri Çolak Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Şenol Dane Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. İhsan Efeoğlu Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Adnan Derdiyok Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. İbrahim Pirim Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Celal Çakır Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. M. Fatih Ertugay Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bekir Gürbulak Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Akgün Alsaran Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İlhami Ceyhun Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Şemsettin Temiz Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. M. Faruk Çatal Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kenan Barik Atatürk ÜniversitesiYrd .Doç. Dr. İbrahim Gümüş Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Halit Dursunoğlu Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Muammer Yaylalı Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Bünyami Ünal Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Ayhan Çelik Atatürk ÜniversitesiDr. Mehmet Dağ Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Selahattin Sert Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Ramazan Demirboğa Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kadir Bakırcı Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Yavuz Demir Atatürk ÜniversitesiDr. İsmail Demir Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Sinan Hınıslıoğlu Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Murat Kumbasar Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Üstün Özen Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. İbrahim Örüng Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Tevhit Bakan Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Gavgalı Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ş. Mustafa Ersungur Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Kadir Bilen Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Özkan Küçük Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Gürkan Şakar Atatürk ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Esra Özay Köse Atatürk ÜniversitesiDoç. Dr. Naci Ezirmik Atatürk ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Cemal Oğuz Atatürk ÜniverstesiDr. Ali Kara Atılım ÜniversitesiProf. Dr. Eser Karakaş Bahçeşehir ÜniversitesiDoç. Dr. Ekrem Tatoğlu Bahçeşehir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Turgay Tamer Bahçeşehir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Turgay Temel Bahçeşehir ÜniversitesiProf. Dr. Ali Atıf Bir Bahçeşehir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kadir Canatan Balıkesir ÜniversitesiDoç. Dr. Erdal Tanas Karagöl Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Murat Özkul Balıkesir ÜniversitesiHüseyin İskender Balıkesir ÜniversitesiDoç. Dr. Turhan Kaçar Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hüseyin Bulgurcu Balıkesir ÜniversitesiProf. Dr. Metin Ayışığı Balıkesir ÜniversitesiDoç. Dr. Bülent Özdemir Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdülmecit Mutaf Balıkesir ÜniversitesiProf. Dr. Abdullah Köse Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ekrem Dündar Balıkesir ÜniversitesiProf. Dr. Kerim Özdemir Balıkesir ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Arslan Balıkesir ÜniversitesiDoç. Dr. Yusuf Turan Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Selami Aydın Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Fahri Çakı Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Halil I. Taş Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Burhan Aydemir Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Terzi Balıkesir ÜniversitesiDoç. Dr. Ali Teke Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet İren Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Enver Yalçın Balıkesir ÜniversitesiDoç. Dr. Vehbi Başer Balıkesir ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Olcay Sinan Balıkesir ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Turhan Başkent ÜniversitesiDoç. Dr. Menderes Çınar Başkent ÜniversitesiDr. Sinan Canan Başkent ÜniversitesiProf. Dr. Halil İbrahim Karakaş Başkent ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Özalp Batman ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Zeki Argunhan Batman ÜniversitesiDr. Murat Sevencan Beykent ÜniversitesiProf. Dr. Ali Nesin Bilgi ÜniversitesiDoç. Dr. Ferhat Kentel Bilgi ÜniversitesiProf. Dr. Mete Tunçay Bilgi ÜniversitesiDoç. Dr. Semra Somersan Bilgi ÜniversitesiDoç. Dr. Yeşim M. Atamer Bilgi ÜniversitesiDoç. Dr. Bülent Somay Bilgi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ayten Zara Page Bilgi ÜniversitesiDr. Meral Saçkan Bilgi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Itır Erhart Bilgi ÜniversitesiProf. Dr. Erol Katırcıoğlu Bilgi ÜniversitesiProf. Dr. Yonca Aslanbay Bilgi ÜniversitesiAslı Güneş Bilgi ÜniversitesiDoç. Dr. Levent Yılmaz Bilgi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Murat Paker Bilgi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kenan Çayır Bilgi ÜniversitesiProf. Dr. Jale Parla Bilgi ÜniversitesiProf. Dr. Ayhan Aktar Bilgi ÜniversitesiDoç. Dr. Christoph K. Neuman Bilgi ÜniversitesiProf. Dr. Ümit Cizre Bilkent ÜniversitesiDoç. Dr. Dilek Cindoğlu Bilkent ÜniversitesiProf. Dr. Kürşat Aydoğan Bilkent ÜniversitesiDoç. Dr. Hakan Kırımlı Bilkent ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hilmi Demir Bilkent ÜniversitesiDoç. Dr. Mahmut Mutman Bilkent ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Burcay Erus Boğaziçi ÜniversitesiProf. Dr. Aydan Gülerce Boğaziçi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Erol Köroğlu Boğaziçi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Esra Mungan Boğaziçi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Derin Terzioglu Boğaziçi ÜniversitesiProf. Dr. Naci İnci Boğaziçi ÜniversitesiDoç. Dr. Ali Kaya Boğaziçi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ayfer Bartu Candan Boğaziçi ÜniversitesiProf. Dr. Nüket Esen Boğaziçi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Zeynep Uysal Boğaziçi ÜniversitesiDoç. Dr. Fazıl Önder Sönmez Boğaziçi ÜniversitesiProf. Dr. Avni Morgül Boğaziçi ÜniversitesiDoç. Dr. Recep Şahingöz Bozok ÜniversitesiDoç. Dr. Sinan Marufoğlu Celal Bayar ÜniversitesiDr. Mehmet Çelebi Celal Bayar ÜniversitesiDr. Ersel Obuz Celal Bayar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ömer Faruk Noyan Celal Bayar ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Pakdemirli Celal Bayar ÜniversitesiDr. Selim Sarper Yılmaz Celal Bayar ÜniversitesiDoç. Dr. Canan Özdemir Celal Bayar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ali Özdemir Celal Bayar ÜniversitesiDr. Halil Nohutçu Celal Bayar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ali Çipiloğlu Celal Bayar ÜniversitesiDr. Halil Tosun Celal Bayar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Salim Şahin Celal Bayar ÜniversitesiProf. Dr. Cevdet Nergiz Celal Bayar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Harun Çoban Celal Bayar ÜniversitesiDoç. Dr. İsmail Maraş Celal Bayar ÜniversitesiDoç. Dr. Hakan Boyacı Celal Bayar ÜniversitesiDoç. Dr. Erdoğan Özkaya Celal Bayar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Muhiddin Bağcı Celal Bayar ÜniversitesiProf. Dr. Talat Tavlı Celal Bayar ÜniversitesiDoç. Dr. Kenan Erdoğan Celal Bayar ÜniversitesiDoç. Dr. Halit Yanıkkaya Celal Bayar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Günay Celal Bayar ÜniversitesiProf. Dr. Cevdet Meric Celal Bayar ÜniversitesiProf. Dr. A. Kemal Çelebi Celal Bayar ÜniversitesiProf. Dr. Ali Bayram Celal Bayar ÜniversitesiDoç. Dr. Enver Atik Celal Bayar ÜniversitesiProf. Dr. S. Sami İlker Celal Bayar ÜniversitesiDoç. Dr. Ayşe İlker Celal Bayar ÜniversitesiDoç. Dr. Emin Kurt Celal Bayar ÜniversitesiDr. Mustafa Karamolla Celal Bayar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kadir Arısoy Celal Bayar ÜniversitesiProf. Dr. Muhammed Tekin Celal Bayar ÜniversitesiDr. Bayram Esen Celal Bayar ÜniversitesiDr. Yücel Koçyiğit Celal Bayar ÜniversitesiProf. Dr. A. Üsame Tamer Celal Bayar ÜniversitesiProf. Dr. İsmail Hakkı Pirim Celal Bayar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ferhat Karabulut Celal Bayar üniversitesiYrd. Doç. Dr. Serkan Aydın Celal Bayar ÜniversitesiProf. Dr. Aziz Kutlar Cumhuriyet ÜniversitesiDoç. Dr. Mahmut Kartal Cumhuriyet ÜniversitesiDoç. Dr. Halis Çetin Cumhuriyet ÜniversitesiDoç. Dr. Alim Yıldız Cumhuriyet ÜniversitesiProf. Dr. İbrahim Yıldırım Cumhuriyet ÜniversitesiDoç. Dr. Durmuş Deveci Cumhuriyet ÜniversitesiProf. Dr. Ali Akpınar Cumhuriyet ÜniversitesiProf. Dr. Hüseyin Akkaya Cumhuriyet ÜniversitesiProf. Dr. Ömer Demirel Cumhuriyet ÜniversitesiProf. Dr. Talip Özdeş Cumhuriyet ÜniversitesiProf. Dr. Durmuş Boztuğ Cumhuriyet ÜniversitesiDoç. Dr. Ünal Kılıç Cumhuriyet ÜniversitesiDoç. Dr. Ali Aksu Cumhuriyet ÜniversitesiDoç. Dr. Kadir Özköse Cumhuriyet ÜniversitesiDoç. Dr. Sabri Erturhan Cumhuriyet ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. A. Turan Alkan Cumhuriyet ÜniversitesiProf. Dr. Enbiya Yıldırım Cumhuriyet ÜniversitesiDr. Adem Işık Cumhuriyet ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Sadık Öncül Cumhuriyet ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ertan Aydın Çankaya ÜniversitesiDoç. Dr. Tanel Demirel Çankaya ÜniversitesiProf. Dr. Enver Alper Güvel Çukurova ÜniversitesiDoç. Dr. Ergül Yaşar Çukurova ÜniversitesiDoç. Dr. Alaettin Kılıç Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Adem Ersoy Çukurova ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Volkan Yurdadoğ Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Bilal Vatansever Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Naki Tütüncü Çukurova ÜniversitesiDoç. Dr. Ahmet Pınarbaşı Çukurova ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Muhammet Yılmaz Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Ali Osman Ateş Çukurova ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Haşim Akça Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Kadir Aydın Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Murat Görgülü Çukurova ÜniversitesiDr. Musa Alp Çukurova ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdullah Alperen Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Tuncay Özgünen Çukurova ÜniversitesiDoç. Dr. Asım Yapıcı Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Mahmut Oğuz Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Recep Yurtal Çukurova ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Öztürk Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Nasi Arslan Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Veyis Naci Tanış Çukurova ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Temizyürek Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Selahattin Kaçıranlar Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Aykut Gül Çukurova ÜniversitesiProf. Dr. Fazıl Hüsnü Erdem Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Ali Gür Dicle ÜniversitesiDr. Vahap Coşkun Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. M. Edip Çağmar Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Remzi Çevik Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Refik Korkusuz Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Müslüm Turan Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Kemal Nas Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Mazhar Bağlı Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Bilen Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Musa Toğrul Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Fuat Gürkan Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Selim Erdoğan Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Ahmet Keleş Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Erhan Çetin Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. M. Bahattin Kurt Dicle ÜniversitesiDr. Ali Akay Dicle ÜniversitesiDr. Hayrullah Yılmaz Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Tahsin Kılıçoğlu Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Giray Topal Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Hamdi Temel Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Hulusi Kılıç Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Azimli Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Abdülkerim Ünalan Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Yusuf Yağmur Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Recep Gülşen Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet İnan Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Himmet Uç Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Mesut Erdal Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Yener Öztürk Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Abdurrahman Işıkdoğan Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Abdurrahman Şenyiğit Dicle ÜniversitesiDr. Cemal Üstün Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Sait Alan Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ali Osman Alakuş Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Aşur Uyar Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Cevat Ergin Dicle ÜniversitesiDr. M. Mesut Ergin Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Taha Taşkıran Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Musa Kaya Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Fuat Toprak Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdurrahman Dalgıç Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Adnan Ceviz Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İlhan Kaya Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Aslan Bilici Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Recep Ziyadanoğulları Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Onay Dicle ÜniversitesiProf. Dr. M. Nesimi Eren Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Şevval Eren Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Muhammed Çelik Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Aldemir Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kenan Yakupoğlu Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mustafa Sarıbıyık Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. H. Musa Bağcı Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bülent Sönmez Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Cahit Aydemir Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Hüseyin Büyükbayram Dicle ÜniversitesiDr. Ali Güneş Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Metin Bozan Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Halil Çeçen Dicle ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hakan Samur Dicle ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Coşkunsel Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Akın Dicle ÜniversitesiDr. Ahmet Çelik Dicle ÜniversitesiDoç. Dr. Yılmaz Çolak Doğu Akdeniz ÜniversitesiProf. Dr. M. Emin Köktaş Dokuz Eylül ÜniversitesiDoç. Dr. Ejder Okumuş Dokuz Eylül ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Özel Dokuz Eylül ÜniversitesiDoç. Dr. M. Vedat Pazarlıoğlu Dokuz Eylül ÜniversitesiDr. Murat Memiş Dokuz Eylül ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Güneş Dokuz Eylül ÜniversitesiProf. Dr. İrfan Yılmaz Dokuz Eylül ÜniversitesiDr. Mehmet Çevik Dokuz Eylül ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Okur Dokuz Eylül ÜniversitesiProf. Dr. İbrahim Emiroğlu Dokuz Eylül ÜniversitesiDoç. Dr. Hüseyin Esen Dokuz Eylül ÜniversitesiDr. M. Vecih Uzunoğlu Dokuz Eylül ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Cüneyt Eren Dokuz Eylül ÜniversitesiDr. Ali Öztürk Dokuz Eylül ÜniversitesiProf. Dr. Tevfik Aksoy Dokuz Eylül ÜniversitesiProf. Dr. Rıza Savaş Dokuz Eylül ÜniversitesiDoç. Dr. Himmet Konur Dokuz Eylül ÜniversitesiDr. Sabri Yılmaz Dokuz Eylül ÜniversitesiDr. Lütfullah Yavuz Dokuz Eylül ÜniversitesiDr. Tahsin Koçyiğit Dokuz Eylül ÜniversitesiDr. Ahmet Tahir Dayhan Dokuz Eylül ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Uysal Dumlupınar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hayrettin Özler Dumlupınar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hamza Yaşar Ocak Dumlupınar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mustafa Yöntem Dumlupınar ÜniversitesiDr. H. Murat Arabacı Dumlupınar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Fatih Demirci Dumlupınar ÜniversitesiProf. Dr. Mecit Eş Dumlupınar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Musa Şahin Dumlupınar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Altuncu Dumlupınar ÜniversitesiDoç. Dr. Ergün Yıldırım Dumlupınar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kazım Uysal Dumlupınar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hüsamettin İnaç Dumlupınar ÜniversitesiProf. Dr. Atalay Küçükbursa Dumlupınar ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Özcan Yıldız Düzce ÜniversitesiProf. Dr. Metin Aydın Düzce ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yusuf Şen Düzce ÜniversitesiDoç. Dr. İdris Şahin Düzce ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Süleyman Şahin Düzce ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İbrahim Korkmaz Düzce ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İsmet Özaydın Düzce ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Adem Çiçek Düzce ÜniversitesiDoç. Dr. Abdulkadir Koçer Düzce ÜniversitesiDoç. Dr. Zekeriya İlçe Düzce ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yusuf Çay Düzce ÜniversitesiDoç. Dr. Özcan Öztürk Düzce ÜniversitesiProf. Dr. Melek Göregenli Ege ÜniversitesiProf. Dr. Bülent Miran Ege ÜniversitesiProf. Dr. Musa Avcı Ege ÜniversitesiDoç. Dr. Gökalp Kahraman Ege ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Necdet Yıldız Ege ÜniversitesiProf. Dr. Necmettin Çıkılı Ege ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mümin Küçük Ege üniversitesiYrd. Doç. Dr. Musa Alçı Ege ÜniversitesiDoç. Dr. Fazlı Gökçek Ege ÜniversitesiProf. Dr. Saffet Solak Ege ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hasan H. Tekin Erciyes ÜniversitesiDr. Mustafa Yaz Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Hasan Yetim Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Ekrem Erdem Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İlhami Vural Erciyes ÜniversitesiDr. Muhittin Kapanşahin Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Hamza Çakır Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Sebahattin Ünalan Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Erdoğan Pazarbaşı Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Öcal Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Keskin Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Şefaettin Severcan Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. İlhan Öztürk Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Şükrü Selim Has Erciyes ÜniversitesiDr. Abdullah Benli Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Sebahattin Samur Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Ramazan Demir Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Nihat Ekinci Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Menderes Gürkan Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Habil Nazlıgül Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ali İhsan Özdemir Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Yahya Güzel Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Abdullah Saydam Erciyes ÜniversitesiDr. Mehmet Özkan Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Ahmet Kayacık Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Dördüncü Erciyes ÜniversitesiDr. Davut İltaş Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Necmettin Maraşlı Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Saatçi Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Çetin Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Süleyman Demirci Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Beylü Dikeçligil Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Ali Kurtsoy Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Turan Koç Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Emel Köseoğlu Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Yunus Apaydın Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Veysel Aslantaş Erciyes ÜniversitesiDr. Osman Ceyhan Erciyes ÜniversitesiDr. Yusuf Ali Tandoğan Erciyes ÜniversitesiDr. Ali Köse Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. M. Adnan Öztürk Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Abdulah Özkırış Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Aytekin Altıparmak Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Muhammet Güven Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Azzem Özkan Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. İsmail Kayar Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. M. Baki Karamış Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Abdullah Çoban Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Kuddusi Erkılıç Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Şevki Erdem Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Murat Doğan Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. İsmail Hakkı Nur Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. İlhan Yerlikaya Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Figen Öztürk Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Cengiz Gül Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Metin Özkan Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Celal Türer Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Muhittin Bağçeci Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Abdülhakim Coşkun Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Kenan Danışman Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ali Değirmendereli Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Olgun Kontaş Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hamdi Taplak Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Erdoğan Unur Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Sami Akmermer Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İbrahim Ketenci Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. A. Kamil Cihan Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Sedat Özsoy Erciyes ÜniversitesiDr. Ali Osman Kurban Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Yunus Serin Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Nafiz Kahraman Erciyes ÜniversitesiDr. Kadir Kınar Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Cengiz Duran Atiş Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Osman Canko Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Ardıçlıoğlu Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Zübeyde Gündüz Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Tekeç Erciyes ÜniversitesiDoç. Dr. Hasan Kaya Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Adem Göleç Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Muhittin Bahçeci Erciyes ÜniversitesiProf. Dr. Ayhan Güldeste Erciyes ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Tahir Kahraman Eren ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Nurettin Birol Erzincan ÜniversitesiProf. Dr. Şükrü Yıldız Erzincan ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Şafak Narbay Erzincan ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Nusrettin Yılmaz Erzincan ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Paşa Yalçın Erzincan ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Faruk Gürbüz Erzincan ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mustafa İbrahim Özbay Erzincan ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Y. Ebubekir Ceylan Fatih ÜniversitesiDoç. Dr. Ali Murat Yel Fatih ÜniversitesiDoç. Dr. Berdal Aral Fatih ÜniversitesiProf. Dr. M. Lütfullah Karaman Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Fahrettin Altun Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Gökhan Bacık Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Kara Fatih ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Koç Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Aziz Polat Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Veli Hakkoymaz Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Şammas Salur Fatih ÜniversitesiDoç. Dr. Halûk Gümüşkaya Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Zeynep Orhan Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Fatih Camcı Fatih ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Ulukanlıgil Fatih ÜniversitesiDoç. Dr. Erkan İmal Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Ali Koşar Fatih ÜniversitesiDr. Mustafa Abasıyanık Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Bekir Karlık Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hüseyin Nevzat Uyaroğlu Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yılmaz Polat Fatih ÜniversitesiDoç. Dr. M. Macit Kenanoğlu Fatih ÜniversitesiProf. Dr. İsmail Özsoy Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Nahit Emanet Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Murat Köse Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Kara Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Savaş Genç Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Atakan Kurt Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Atilla İlhan Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ergün Gonca Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Zeki Yıldırım Fatih ÜniversitesiDr. Hasan Uğur Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet İpşirli Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bülent Köksal Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Süleyman Doğan Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Bolat Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Çalışkan Fatih ÜniversitesiDoç. Dr. Ali Akçay Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ramazan Öztürk Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ertuğrul Gündoğan Fatih ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Durmuş Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Şevkli Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Recep Şentürk Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Muhammet Köksal Fatih ÜniversitesiDr. Meki Bilici Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Barış Kendirli Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Ömer Çaha Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Sami Gören Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Feyzi Başar Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ünal Şahin Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bülent Köklüce Fatih ÜniversitesiDr. A. Selman Doğukan Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Cihan Okuyucu Fatih ÜniversitesiDr. Cüneyt Tayman Fatih ÜniversitesiDr. H. Mehmet Şengönül Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Şaban Çepik Fatih ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Erdal Korkmaz Fatih ÜniversitesiProf. Dr. Burhan Çetinkaya Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Osman Özcan Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Turan Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Fahrettin Göktaş Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Tevfik Ozan Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Adnan Seyrek Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Aziz Karaoğlu Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Orhan Özbey Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Ahmet Kavaklı Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Hamit Yıldız Fırat ÜniversitesiDr. Selami Serhatlıoğlu Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Ali Mükremin Apaydın Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Cevdet Kılıç Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Nusret Şekerdağ Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Ali Ölçücü Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Yusuf Bolat Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Cihan Alkan Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Abdülkadir Yıldız Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Nimet Kabakuş Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hayrettin Ayaz Fırat ÜniversitesiDr. Abdurrahman Daş Fırat ÜniversitesiProf. Dr. A. Feyzi Bingöl Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Ahmet Kizirgil Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Haluk Kelestimur Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. İsmail Erdoğan Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Bülent Müngen Fırat ÜniversitesiDr. Musa Erkaya Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hikmet Koyunbakan Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Selim Kutlu Fırat ÜniversitesiDr. Serdar Orhan Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Şener Demirel Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Osman Doğru Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Halit Canatan Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Servet Kılıç Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Basri Barut Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Zahir Kızmaz Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. İbrahim Türkoğlu Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Cebeci Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Ramis Çolak Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Halit Elyas Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet İlyas Bayındır Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Ahmet Cansız Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet H. Keleştemur Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Ali Rahman Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Metin Çalta Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Fatih Töremen Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. İhsan Dağtekin Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Sadık Yılmaz Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Şahin Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Mikail Et Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Doğan Kaya Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Bilal Üstündağ Fırat ÜniversitesiDr. M. Fatih Karahüseyinoğlu Fırat ÜniversitesiDr. Muhterem Aydın Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Sarsılmaz Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Ramazan Bal Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Şekerci Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Yunus Saral Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Sadettin Tanyıldızı Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Turan Sinan Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Rifat Çolak Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Nurhan Halisdemir Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Halil Günek Fırat ÜniversitesiProf. Dr. İbrahim Yılmazçelik Fırat ÜniversitesiDr. Sevda Özkaya Özer Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Dursun Çobanoğlu Fırat ÜniversitesiProf. Dr. İbrahim Canpolat Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Gaffari Türk Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hüseyin Timurkan Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Yusuf Gül Fırat ÜniversitesiDr. Enver Demirpolat Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Hüseyin Deveci Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Gürsel Dinç Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Ali Aydın Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Muhsin Tunay Gençoğlu Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hilmi Erten Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hayrettin Can Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Ömer Atalar Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Meryem Karan Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Saadettin Tonbul Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Veli Atmaca Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mustafa İnç Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Zülfü Demirtaş Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Celal Sarsılmaz Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Murat Sunkar Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Yusuf Calayır Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. İsmail Köksal Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Halis Çelik Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Tuna Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Ahmet Baylar Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Mahmut Doğru Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Cengiz Taner Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Habibe Özmen Fırat ÜniversitesiDr. Mehmet Karataş Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Seyfettin Gür Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Mesut Aksakal Fırat ÜniversitesiProf. Dr. İ. Halil Çerçi Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Kaplan Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Hasan Alli Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Muammer Gökbulut Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Servet Tuncer Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Z. Hakan Akpolat Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Ercan Kocakoş Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Nusret Akpolat Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Recep Özmerdivenli Fırat ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Sinan Çalık Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Çay Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Nuri Orhan Fırat ÜniversitesiDoç. Dr. Gıyasettin Arslan Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Sinan Saydam Fırat ÜniversitesiProf. Dr. Beril Dedeoğlu Galatasaray ÜniversitesiDoç. Dr. Besim F. Dellaloğlu Galatasaray ÜniversitesiProf. Dr. Levent Köker Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Vedat Bilgin Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Naci Bostancı Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Erdinç Yazıcı Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Atilla Yayla Gazi ÜniversitesiProf. Dr. M. Emin Çağıran Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Turan Güven Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Burhanettin Ünem Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Refik Turan Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Osman Şimşek Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Hakan Taşdemir Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Hasan Tunç Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Aydın Karapınar Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Hikmet Kavruk Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İlhan Akar Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Battal Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Ramazan Çıtak Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Haldun Göktaş Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Adem Kurt Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Hasan Bal Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Veysi Erken Gazi ÜniversitesiProf. Dr. İhsan Erdoğan Gazi ÜniversitesiDr. Kemal Filiz Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Kadir Cangızbay Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Behçet Gülenç Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Hikmet Doğan Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Türker Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Şefaatdin Yüksel Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Şenol Durgun Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Atilla Murathan Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İhsan Keleş Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Durgutlu Gazi ÜniversitesiDr. İsmail Şahin Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Tevfik Erdem Gazi ÜniversitesiDr. İhsan Toktaş Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bülent Bayat Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Nihat Döngel Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Mahmut Özbay Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Nail Öztaş Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. İbrahim Uslan Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Yaşar T. Hondur Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Suna Başak Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Ali Ünal Erdem Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Fatma Açık Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Hakkı Acun Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Serdar Yücesu Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yusuf Usta Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Hasan Bacanlı Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Hamdi Mollamahmutoğlu Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Mahmut Arslan Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Fettullah Akın Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Ömer Keleş Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Salih Çelebioğlu Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdülkadir Güllü Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hamza Çınar Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Orhan Arslan Gazi ÜniversitesiDr. Abdülmecit Güldaş Gazi ÜniversitesiProf. Dr. İzzet Gümüş Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yusuf Kurtoğlu Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Güngör Bal Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Ziya Argün Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Mahmut Gülesin Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mustafa Kale Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Baki Karlıağa Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Osman Gürdal Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Emrullah İşler Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Ayşe Murathan Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bülent Aksoy Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Remzi Yıldırım Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Güçlü Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Rauf Arıkan Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Nevzat Aypek Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Nurettin Parıldı Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Arslan Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Rafet Arıkan Gazi ÜniversitesiDr. Sadettin Şahin Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Nezahat Güçlü Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Aydoğdu Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Necati Yalçın Gazi ÜniversitesiDr. Duran Korkmaz Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Hakan Keskin Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hakan Ateş Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Duran Altıparmak Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. Hakan Çiftçi Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Aydın Başbuğ Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Kasap Gazi ÜniversitesiDr. Hamit Emrah Beriş Gazi ÜniversitesiDoç. Dr. İhsan Alp Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Tahir Hatipoğlu Gazi ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Dursun Soylu Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Derviş Yılmaz Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Kemal Solak Gazi ÜniversitesiProf. Dr. Selma Moğol Gazi ÜniversitesiFatih Tamer Gaziantep ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Öztaş Gaziantep ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Eyyüp Ay Gaziantep ÜniversitesiDr. Necdet Demirhan Gaziantep ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Okan Şirin Gaziantep ÜniversitesiProf. Dr. Orhan Özgöztaşı Gaziantep ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Osman Elbek Gaziantep ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Yılmaz Gaziantep ÜniversitesiDoç. Dr. Ergun Erçelebi Gaziantep ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Ağır Gaziantep ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Yüncü Gaziantep ÜniversitesiDr. İsmail Altınöz Gaziantep ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kuddusi Kayaduman Gaziantep ÜniversitesiProf. Dr. Metin Kılınç Gaziantep ÜniversitesiDoç. Dr. Cuma Yıldırım Gaziantep ÜniversitesiDoç. Dr. Sıtkı Göksu Gaziantep ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Necati Olgun Gaziantep ÜniversitesiProf. Dr. Ramazan Koç Gaziantep ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Murat Gülşen Gaziantep ÜniversitesiDr. Suat Zengin Gaziantep ÜniversitesiProf. Dr. Ecir Ali Çakmak Gaziantep ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdullah Akpolat Gaziantep ÜniversitesiDr. Yasemin Baltacı Gaziantep ÜniversitesiProf. Dr. Necat Yılmaz Gaziantep ÜniversitesiDoç. Dr. Vedat Davutoğlu Gaziantep ÜniversitesiDoç. Dr. A. Necmeddin Yazıcı Gaziantep ÜniversitesiDoç. Dr. Bekir Berat Özipek Gaziosmanpaşa ÜniversitesiProf. Dr. Kemal Esengün Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Selahattin İptaş Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Ali Kasap Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Beşirli Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Yaşar Karadağ Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. İsa Telci Gaziosmanpaşa ÜniversitesiProf. Dr. Osman Çakmak Gaziosmanpaşa ÜniversitesiProf. Dr. Hüseyin Koç Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDr. Emin Yılmaz Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. İsa Gökçe Gaziosmanpaşa ÜniversitesiProf. Dr. Güngör Yılmaz Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Turan Karataş Gaziosmanpaşa ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Kuran Gaziosmanpaşa ÜniversitesiProf. Dr. M. Kemal Özsay Gaziosmanpaşa ÜniversitesiProf. Dr. Zekeriya Altuner Gaziosmanpaşa ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Nesime Ceyhan Gaziosmanpaşa ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Aslı Yazıcı Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Baloğlu Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Sedat Yazıcı Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Zafer Ulutaş Gaziosmanpaşa ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Adem Eroğlu Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Hüseyin Önen Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Muzaffer Can Gaziosmanpaşa ÜniversitesiProf. Dr. Sabri Gökmen Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Orhan Uzun Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Rıza Erdem Gaziosmanpaşa ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Şeyma Kuran Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Lokman Öztürk Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Mahfuz Elmastaş Gaziosmanpaşa ÜniversitesiProf. Dr. Ali İbrahim Savaş Gaziosmanpaşa ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İbrahim Türkekul Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDr. Abdurrahman Sağırlı Gaziosmanpaşa ÜniversitesiDoç. Dr. Hanifi Vural Gaziosmanpaşa ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Tekin Gaziosmanpaşa ÜniversitesiProf. Dr. Gazenfer Ergüneş Gaziosmanpaşa ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Tekin Akdemir Giresun ÜniversitesiProf. Dr. Selim Sivrioğlu GYTEYrd. Doç. Dr. Ercan Ergün GYTEYrd. Doç. Dr. Hasan Kurtaran GYTEDoç. Dr. Sait Eren San GYTEProf. Dr. Mehmet Alaittin Hastaoglu GYTEDoç. Dr. Yusuf Yerli GYTEDoç. Dr. Engin Başaran GYTEProf. Dr. Bekir Aktaş GYTEDr. Resul Yilgin GYTEYrd. Doç. Dr. Bican Şahin Hacettepe ÜniversitesiDr. Murat Erdogan Hacettepe ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Erdogan Hacettepe ÜniversitesiDoç. Dr. Muhittin Acar Hacettepe ÜniversitesiDr. Levent Korkut Hacettepe ÜniversitesiProf. Dr. Kurtuluş Dinçer Hacettepe ÜniversitesiProf. Dr. Nurettin Bilici Hacettepe ÜniversitesiProf. Dr. Alparslan Özyazıcı Hacettepe ÜniversitesiProf. Dr. Kadir Pekmez Hacettepe ÜniversitesiProf. Dr. Gürol Okay Hacettepe ÜniversitesiDoç. Dr. Suavi Aydın Hacettepe ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Özden Hacettepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Tamer Çağdaş Haliç ÜniversitesiDr. Abdulnasır Yiner Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Şerafettin Çelik Harran ÜniversitesiDr. Hasan Almaz Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. S. Ahmet Oymak Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Zerin Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ömer Çelik Harran ÜniversitesiDr. Şenol Yıldız Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Eşref Taş Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Değirmenci Harran ÜniversitesiProf. Dr. Yusuf Ziya Keskin Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hüseyin Şimşek Harran ÜniversitesiDr. Halil Özcan Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Rifat Atay Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Erol Eroğlu Harran ÜniversitesiProf. Dr. Adnan Demircan Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Salih Aydemir Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Erşan Sever Harran ÜniversitesiDr. Beşir Çit Harran ÜniversitesiM. Nedim Ağaçkesen Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Hikmet Akdemir Harran ÜniversitesiProf. Dr. Akın İşcan Harran ÜniversitesiDr. M. Askeri Küçükkaya Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Ahmet Metin Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Kösecik Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Halil Demir Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Sena Ekici Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hasan Türkal Harran ÜniversitesiProf. Dr. Abdurrahim Koçyiğit Harran ÜniversitesiDr. Celil Abuzer Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Ercan Yeni Harran ÜniversitesiDr. Abdullah Taştekin Harran ÜniversitesiDr. Hüseyin Kurt Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Sait Şahinalp Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mahmut Katı Harran ÜniversitesiProf. Dr. Bahri Karlı Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Abdulbaki Bilgiç Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Hasan Hüseyin Tunçbilek Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Veysi Günal Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Şahin Toprak Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Hakan Akan Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Esat Çetin Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Muğdat Yertürk Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Tekin Şahin Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Nihat Şındak Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Cenap Cevheri Harran ÜniversitesiProf. Dr. Abdurrahman Elmalı Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Levent Ünlü Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Salih Aydemir Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Osman Sönmez Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mahmut Doğan Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İbrahim Hakkı İnal Harran ÜniversitesiDoç. Dr. Cengiz Kaya Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Gümüşçü Harran ÜniversitesiDr. Hüseyin İbrahim Yeğin Harran ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Ertuğrul Güldür Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İlker Camkerten Harran ÜniversitesiDr. Sabri Yurtseven Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Zeki Doğan Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ali Ayçiçek Harran ÜniversitesiDr. Hikmet Atik Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mustafa Ardıç Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Recep Kürkçü Harran ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ergün Doğan Harran ÜniversitesiDr. Hasan Yücel Başdemir Hitit ÜniversitesiDoç. Dr. Muhit Mert Hitit ÜniversitesiProf. Dr. Salim Öğüt Hitit ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yavuz Bayram Hitit ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Mahfuz Söylemez Hitit ÜniversitesiDoç. Dr. Kenan Has Hitit ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdurrahman Hasan Hitit ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Evkuran Hitit ÜniversitesiDr. Süleyman Gezer Hitit ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. A. Kadir Kökocak Hitit ÜniversitesiProf. Dr. Mesut Okumuş Hitit ÜniversitesiDoç. Dr. Ferit Uslu Hitit ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İsmet Altıkardeş Hitit ÜniversitesiDoç. Dr. Ercan Solak Işık ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kemal Yüksek İKÜDoç. Dr. Ahmet Baysal İnönü ÜniversitesiDoç. Dr. Recep Aslaner İnönü ÜniversitesiDoç. Dr. Celal Çakan İnönü ÜniversitesiDoç. Dr. Bilal Altay İnönü ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Çığlı İnönü ÜniversitesiProf. Dr. Erkan Pehlivan İnönü ÜniversitesiDoç. Dr. İbrahim Gezer İnönü ÜniversitesiProf. Dr. Salim Cöhce İnönü ÜniversitesiProf. Dr. A. Ümit Erdemli İnönü ÜniversitesiDoç. Dr. Yusuf Benli İnönü ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Tahir Erdoğan Şahin İnönü ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Şenol İnönü ÜniversitesiDoç. Dr. Suat Canbazoğlu İnönü ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Recep Karabulut İnönü ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Erol Kılıç İnönü ÜniversitesiDr. Ercan Kalkan İnönü ÜniversitesiDr. Abdurrahman Ateş İnönü ÜniversitesiDoç. Dr. Murat Karagöz İnönü ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İ. Gökhan Aksoy İnönü ÜniversitesiDoç. Dr. Asım Künkül İnönü ÜniversitesiProf. Dr. Hasan Kavruk İnönü ÜniversitesiDr. MuamberYılmaz İnönü ÜniversitesiDoç. Dr. Kazım Yoldaş İnönü ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Turabi Geyikli İnönü ÜniversitesiDr. İlhan Erdem İnönü ÜniversitesiDr. Asım Kaygusuz İnönü ÜniversitesiDr. Zeynep Elyas İnönü ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ömer Özkan İstanbul Arel ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Zeynep K. Uslu İstanbul Aydın ÜniversitesiProf. Dr. İskender Pala İstanbul Kültür ÜniversitesiDoç. Dr. Mensur Akgün İstanbul Kültür ÜniversitesiProf. Dr. Hayati Develi İstanbul Kültür ÜniversitesiProf. Dr. Sami Karahan İstanbul Ticaret ÜniversitesiProf. Dr. Sabri Orman İstanbul Ticaret ÜniversitesiDoç. Dr. Yücel Oğurlu İstanbul Ticaret ÜniversitesiDr. Necmettin Doğan İstanbul Ticaret ÜniversitesiDr. Mesut Özcan İstanbul Ticaret ÜniversitesiDoç. Dr. Nuray Mert İstanbul ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Aydın Tavman İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Şinasi Gündüz İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Yunus Söylet İstanbul ÜniversitesiDoç. Dr. Coşkun Çakır İstanbul ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hüseyin Bulur İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Reşat Öngören İstanbul ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ali Ahmetbeyoğlu İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Hüseyin Sarıoğlu İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Mahmut Kaya İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Canatar İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. A. Turgay Kurultay İstanbul ÜniversitesiDoç. Dr. İbrahim Sarıoğlu İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Ergin Kısakürek İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Kala İstanbul ÜniversitesiDoç. Dr. Halis Yunus Ersöz İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Sibel A. Arkonaç İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Muhammet Nur Doğan İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Recep Öztürk İstanbul ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ali Kemal Sayın İstanbul ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hakan Olgun İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Servet Armağan İstanbul ÜniversitesiDr. Nurettin Gemici İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Musa Duman İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Ömer Saraçoğlu İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Harun Cansız İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Arif Kaygusuz İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Sedat Murat İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Çiğdem Özkara İstanbul ÜniversitesiDoç. Dr. Arif Yavuz İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Abdulaziz Bayındır İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. A. Cevat Acar İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Yahya Güldiken İstanbul ÜniversitesiDoç. Dr. Halil Akkanat İstanbul ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Nuri Sağlam İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Cemal Şanlı İstanbul ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. M. Hanefi Kutluoğlu İstanbul ÜniversitesiDoç. Dr. Hakan Gürbit İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Musa Tosun İstanbul ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Türker Dündar İstanbul ÜniversitesiDoç. Dr. Talat Firlar İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Şebnem Korur Fincancı İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Samastı İstanbul ÜniversitesiProf. Dr. Şefik Dursun İstanbul ÜniversitesiDr. Bahadir Uğurlu İTÜProf. Dr. Zahit Mecitoğlu İTÜProf. Dr. Alim Yıldız İTÜProf. Dr. Ali Demir İTÜProf. Dr. Demet Bayraktar İTÜProf. Dr. Hasan Nüzhet Dalfes İTÜProf. Dr. İzzet Öztürk İTÜProf. Dr. Niyazi Eruslu İTÜProf. Dr. M. Niyazi Eruslu İTÜProf. Dr. Mikdat Kadıoğlu İTÜYrd. Doç. Dr. Serdar Tümkor İTÜDoç. Dr. Yunus Kalkan İTÜProf. Dr. Zekai Şen İTÜDr. H. Murat Çelik İYTEDoç. Dr. Mehmet Bahar İzzet Baysal ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Gencer İzzet Baysal üniversitesiDoç. Dr. Bahadır Akın K. Mehmet Bey Ü.Yrd. Doç. Dr. Birol Mercan K. Mehmet Bey Ü.Yrd. Doç. Dr. Mahmut Yardımcıoğlu K. Mehmet Bey Ü.Prof. Dr. Coşkun Atayeter K. Mehmet Bey Ü.Yrd. Doç. Dr. Özden Taşğın K. Mehmet Bey Ü.Yrd. Doç. Dr. Adem Çaylak Kafkas ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hüsnü Kapu Kafkas ÜniversitesiDoç. Dr. Hidayet Metin Erdoğan Kafkas ÜniversitesiDoç. Dr. İsmail Kaya Kafkas ÜniversitesiProf. Dr. Sami Özcan Kafkas ÜniversitesiProf. Dr. Ali Rıza Aksoy Kafkas ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yücel Ünal Kafkas ÜniversitesiDoç. Dr. Cavit Arslan Kafkas ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Çitil Kafkas ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mahmut Karapehlivan Kafkas ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdülkadir Yörük Kafkas ÜniversitesiDr. Mehmet Rıhtım Kafkas ÜniversitesiDoç. Dr. İbrahim Kürtül Kafkas ÜniversitesiDoç. Dr. Mümtaz Nazlı Kafkas ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Muhittin Yılmaz Kafkas ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yusuf Ersan Kafkas ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ali Osman Engin Kafkas ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Vedat Demir Karabük ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hüseyin Kurt Karabük ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bülent Özdalyan Karabük ÜniversitesiDoç. Dr. İbrahim Çiftci Karabük ÜniversitesiProf. Dr. İbrahim Kadı Karabük ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bilge Demir Karabük ÜniversitesiProf. Dr. Durmuş Günay Karaelmas ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hakan Sarıbaş Karaelmas ÜniversitesiDoç. Dr. Hasan Vergil Karaelmas ÜniversitesiDoç. Dr. Seyit Aydın Kastamonu ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Bekir Türkmen Kastamonu ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Adnan Küçük Kırıkkale ÜniversitesiDr. Sıtkı Yıldız Kırıkkale ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Acar Kırıkkale ÜniversitesiDr. Ebubekir Şahin Kırıkkale ÜniversitesiDr. Sait Okumuş Kırıkkale ÜniversitesiProf. Dr. Ali Erişen Kırıkkale ÜniversitesiDr. Mutlu Türkmen Kırıkkale ÜniversitesiDr. Yaşar Yetişken Kırıkkale ÜniversitesiProf. Dr. Adnan Karaismailoğlu Kırıkkale ÜniversitesiDoç. Dr. Nasuh Uslu Kırıkkale ÜniversitesiProf. Dr. Ekrem Yıldız Kırıkkale ÜniversitesiDr. Adnan Akın Kırıkkale ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Esat Sarıcoğlu Kırıkkale ÜniversitesiDoç. Dr. Bilgehan A. Gökdağ Kırıkkale ÜniversitesiDr. Bilal Çakıcı Kırıkkale ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yüksel Yılmaz Kırıkkale ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Kutlu Kırıkkale ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Karadoğan Kırıkkale ÜniversitesiProf. Dr. Osman Çağlayan Kırıkkale ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kutalmış Güven Kırıkkale ÜniversitesiDr. Mesut Aydın Kırıkkale ÜniversitesiDr. Muhammet Hekimoğlu Kırıkkale ÜniversitesiProf. Dr. Abdullah Bayram Kırıkkale ÜniversitesiDoç. Dr. Ersan Arslan Kırıkkale ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mustafa Orçan Kırıkkale ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Yiğitoğlu Kırıkkale ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Osman Yıldız Kırıkkale ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Y. Kılınç Kırıkkale ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Murat Pala Kilis Yedi Aralık ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Hasan Şener Kilis Yedi Aralık ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Erdinç Gülcü Kilis Yedi Aralık ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Metin Akis Kilis Yedi Aralık ÜniversitesiDoç. Dr. Hamza Ateş Kocaeli ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Dal Kocaeli ÜniversitesiProf. Dr. Semih Özeren Kocaeli ÜniversitesiDoç. Dr. Yılmaz Bingöl Kocaeli ÜniversitesiDoç. Dr. Vedat Demir Kocaeli ÜniversitesiDoç. Dr. Mete Çamdereli Kocaeli ÜniversitesiProf. Dr. Zafer Dülger Kocaeli ÜniversitesiProf. Dr. Recep Tarı Kocaeli ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ali Tangel Kocaeli ÜniversitesiProf. Dr. Bekir Çakır Kocaeli ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kenan Dağcı Kocaeli ÜniversitesiProf. Dr. Nihat Erdoğmuş Kocaeli ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdülhalim Çelik Kocaeli ÜniversitesiDoç. Dr. Mehmet Efe Çaman Kocaeli ÜniversitesiDr. Nevzat Kaleli Kocaeli ÜniversitesiProf. Dr. Osman Nuri Dilek Kocatepe ÜniversitesiDoç. Dr. Fatma Hüsniye Dilek Kocatepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Yusuf Karaca Kocatepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Abdullah Keskin Kocatepe ÜniversitesiDr. Nesip Aktan Kocatepe ÜniversitesiDoç. Dr. Şuayıp Özdemir Kocatepe ÜniversitesiProf. Dr. Muhsin Konuk Kocatepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Kenan Çağan Kocatepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mustafa Güler Kocatepe ÜniversitesiDoç. Dr. Yılmaz Yalçın Kocatepe ÜniversitesiProf. Dr. Hakkı Yazıcı Kocatepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Tuğrul Kandemir Kocatepe ÜniversitesiProf. Dr. Fatih Nuray Kocatepe ÜniversitesiDoç. Dr. Ömer Soykasap Kocatepe ÜniversitesiDoç. Dr. Abdullah Eryavuz Kocatepe ÜniversitesiDoç. Dr. İsmail Demir Kocatepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Halil Saylı Kocatepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Ahmet Gayretli Kocatepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Osman Ünal Kocatepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Osman Konuk Kocatepe ÜniversitesiProf. Dr. Ayhan Bölük Kocatepe ÜniversitesiDoç. Dr. Zekeriya Pak KSÜProf. Dr. Hakkı Alma KSÜDoç. Dr. Hasan Rıza Özçalık KSÜYrd. Doç. Dr. Mahit Güneş KSÜYrd. Doç. Dr. Alaaddin Yüksel KSÜDr. Muzaffer Çakar KSÜYrd. Doç. Dr. Hüseyin Temiz KSÜYrd. Doç. Dr. Bekir Uygur KSÜDoç. Dr. M. Vedat Gürbüz KSÜYrd. Doç. Dr. Şükrü Karataş KSÜProf. Dr. M. Kemal Kıymık KSÜYrd. Doç. Dr. Mehmet Sütyemez KSÜDr. Yavuz Gürbüz KSÜProf. Dr. Aydın Akkaya KSÜYrd. Doç. Dr. Mehmet Pak KSÜYrd. Doç. Dr. Fatih Tonguç KSÜDoç. Dr. Yusuf Şevki Hakyemez KTÜDoç. Dr. Yusuf Şahin KTÜProf. Dr. Ahmet Ulusoy KTÜProf. Dr. E. Edip Keha KTÜProf. Dr. Uğur Çevik KTÜProf. Dr. Hızır Önsoy KTÜProf. Dr. Selahattin Çelebi KTÜProf. Dr. Fazlı Arslan KTÜYrd. Doç. Dr. Hüseyin Pehlivan KTÜProf. Dr. Ömer Yüksek KTÜProf. Dr. Adnan Baki KTÜYrd. Doç. Dr. Selahattin Arslan KTÜDoç. Dr. Celalettin Vatandaş KTÜDoç. Dr. Ali Ahmetoğlu KTÜProf. Dr. Hasan Türedi KTÜProf. Dr. Necati Türedi KTÜProf. Dr. Abdülcemal Işık KTÜDoç. Dr. Osman Karamustafa KTÜProf. Dr. Emin Zeki Başkent KTÜYrd. Doç. Dr. Adnan Cora KTÜYrd. Doç. Dr. Necmettin Alkan KTÜDoç. Dr. M. Halil Öztürk KTÜProf. Dr. İsmail H. Altaş KTÜYrd. Doç. Dr. Hamdullah Çuvalcı KTÜDr. Muhsin İncesu KTÜProf. Dr. Cihangir Eren KTÜProf. Dr. A. Sefa Akpınar KTÜProf. Dr. İlhan Deniz KTÜYrd. Doç. Dr. Yahya Deryal KTÜProf. Dr. Ekin Önder KTÜDoç. Dr. Murat Küçük KTÜYrd. Doç. Dr. Nafi Yalçın Maltepe ÜniversitesiProf. Dr. Şaban Şimşek Maltepe ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Süleyman Adak Mardin Artuklu ÜniversitesiProf. Dr. M. Akif Aydın Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Ali Köse Marmara ÜniversitesiDoç. Dr. Murat Çokgezen Marmara ÜniversitesiProf. Dr. M. Arif Adlı Marmara ÜniversitesiProf. Dr. M. Tayfun Amman Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Tabakoğlu Marmara ÜniversitesiDoç. Dr. Talip Küçükcan Marmara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Timur Soysal Marmara ÜniversitesiDoç. Dr. İbrahim Öztürk Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Murat Doğruel Marmara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Armağan Emre Çakır Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Tahsin Erkan Türe Marmara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mustafa Özdemir Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Akman Marmara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. M. Ali Gülpınar Marmara ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa Şentop Marmara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Erbay Arıkboğa Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Erdoğan Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Bekir Topaloğlu Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Öz Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Yusuf Şevki Yavuz Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Nebi Bozkurt Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Topaloğlu Marmara ÜniversitesiProf. Dr. A. Kerim Kar Marmara ÜniversitesiDoç. Dr. Recep Bozlağan Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Aykaç Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Cahid Baltacı Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Suat Yıldırım Marmara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Etem Levent Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Ziya Yılmazer Marmara ÜniversitesiDoç. Dr. Rahim Acar Marmara ÜniversitesiDoç. Dr. Zeki Parlak Marmara ÜniversitesiProf. Dr. İsmail Ekmekçi Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Yücel Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Bedrettin Çetiner Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Usta Marmara ÜniversitesiDr. İlyas Yavuz Marmara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mustafa Aksoy Marmara ÜniversitesiProf. Dr. İlhan Kutluer Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Cevdet Küçük Marmara ÜniversitesiProf. Dr. İsmail Erünsal Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Ali Akyıldız Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Mehmet Erkal Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Altundağ Marmara ÜniversitesiDoç. Dr. Hatice Kelpetin Arpaguş Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Ramazan Özey Marmara ÜniversitesiDoç. Dr. Mustafa S. Küçükağcı Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Halis Ayhan Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Ahmet Turan Arslan Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Bilal Aybakan Marmara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. M. Hanefi Bostan Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Ali Akyüz Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Hamza Kandur Marmara ÜniversitesiDoç. Dr. Ahmet Hakkı Turabi Marmara ÜniversitesiProf. Dr. M. Ali Çorlu Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Necdet Şensoy Marmara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Emine Keskiner Marmara ÜniversitesiDr. Yılmaz Özdemir Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Hasan Aksoy Marmara ÜniversitesiProf. Dr. Hasan Kamil Yılmaz Marmara ÜniversitesiProf. Dr. İsmail Yiğit Marmara ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Erbatur Çavuşoğlu Mimar Sinan ÜniversitesiProf. Dr. Abdülkadir Özcan Mimar Sinan ÜniversitesiDoç. Dr. Şahabettin Yalçın Muğla ÜniversitesiDoç. Dr. Turgay Uzun Muğla ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Recep Birgül Muğla ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Mehmet Ali Özler Muğla ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. İlknur Türe Muğla ÜniversitesiYrd. Doç. Dr. Güner Özkan Muğla ÜniversitesiProf. Dr. Mustafa Sunu Muğla ÜniversitesiDoç. Dr. Fevzi Yılmaz Muğla ÜniversitesiProf. Dr. Mansur Harmandar Muğla Üniversit
Evet Atatürk üni. türbancıları ile Selçuk üni. türbancıları başbaşa yarışıyorlar, arkadan Dicle üni. türbancıları hızla yetişmekte, Çok heyecanlı bir koşu yarışseverler, Erciyes ve Fatih üni. türbancılarıda peşlerinden atağa geçmeye çalışıyorlar, durun durun Fırat ve Gazi üni. onlarıda geçtiler liderlerin ensesindeler, Marmara ve Sakarya onları takip ederken 18 Mart türbancıları hemen peşlerinde; çok merak ediyoruz sayın seyirciler bu yarışı kim kazanacak?
http://www.aksam.com.tr/haber.asp?a=72068,12&tarih=25.03.2007o da kuruldu.ama ona da atatürk ilke ve inkilaplarına aykırıdır diye müdahale edildi.http://www.efkar-iumumiyye.com/view.asp?id=34486&title=Gay_Klub%C3%BC,_%22Atat%C3%BCrk_ilke_ve_devrimleri%22ne_ayk%C4%B1r%C4%B1d%C4%B1r
an itibarı ilen akademisyen sayısı 2300 olmuştur.ÜAK Bildirisi, bir engizisyon mahkemesi kararına benziyordu. Başörtülü öğrencileri, ‘avlanacak cadılar’ gibi gören kara cübbeli ajitatörler, sanki 1960, 1970, 1980 darbelerinden önceki tahrikleri yapar gibiydiler. Bildiri metni, her zamanki mutat tekerlemelerden biriydi. Lâiklik kaldırılacakmış, Türkiye din devletine dönüşecekmiş, ayırımcılık başlayacakmış, Cumhuriyet’in kazanımları kaybedilecekmiş…Ve tabiî herkesi bir defa daha ‘uyarmayı’ kararlaştırmışlarmış.Biz bu filmi çok gördük. Zinde güçleri uyarmak için Genelkurmay ve kuvvet komutanlıkları koridorları arşınlanır; yüksek yargıya ve özellikle Anayasa Mahkemesi’ne kulis atılır; önce Anıtkabir’de, sonra sokaklarda nümayiş yapılır. Ve, bir avuç genç kızın gözyaşları üzerinden totaliter üniversite anlayışının örnekleri verilir.Bir rektöre göre, başörtülüler üniversiteye girerse huzur bozulurmuş… Bir zamanlar ABD’nin güney eyaletlerinde uygulanan zenci yasağına benziyor. Ku Klux Klan zihniyetli tâifeye göre, üniversiteye sadece beyazlar girebilir ve böylece huzur sağlanmış olur. Senin çağdaş yaşamını sevsinler, e mi?. Hasan Celal Güzelüniversitelerdeki yolsuzluk dosyaları ve bugüne kadar savcılıklarca takip edilmelerine izin verilmemesi, an itibarı ile bu yolsuzluklarınında başlarına dert açacağını bilmeleri, yolsuzluktan haklarında soruşturma açılacakları daha da bir öfkelendiriyor.
“Hırsız ya da dolandırıcı, hayır işi yapmak istiyorsa, yapamazsın deme hakkımız olmadığı inancındayız.”
Ku Klux Klan zihiniyeti Ankara da kadinin basina kesekagidi gecirip dolastiran fasist dincilerdir.
an itibarı ilen akademisyen sayısı 2509 olmuştur.Benim de bir ucundan tuttuğum ‘Üniversitede Özgürlük Bildirisi’ büyük ilgi gördü. Açıkçası bu denli büyük bir katılımı ben de beklemiyordum, umut etmekle beraber. Özellikle son 10 yılda üniversiteler üzerinde YÖK ve rektörlerin kurduğu baskı dikkate alındığında bildiriye gösterilen ilgi çok anlamlı. Öğretim üyelerinin ciddi bir kesiminin mevcut uygulamalardan ve baskılardan bunaldığının da bir ifadesi bu. Ama diğer taraftan olayın daha genel ve ilkesel bir yanı da var: Öğretim üyelerinin özgür ve bilime yaslanan bir üniversite özlemi.Üniversitelerin özgürlük talebinin dışında kalması beklenebilir mi? Sindirilen, susturulan, bizzat kendilerini ilgilendiren bir konuda düşüncelerini ifade etmekten çekinir duruma itilen bir üniversite tahayyül edemiyorum; bunun üniversite olmayacağı açık.Üniversiteyi siyasal çatışmaların ve gerginliklerin arkabahçesine çevirdi bazı çevreler. Adeta demokrasiye karşı bürokratik otoriteryenizmin ‘bilim’ adına savunulduğu kurumlar görüntüsü verdi üniversiteler. Her bilim adamının sosyal ve siyasal konularda kanaati olabilir ve bunu açıklayabilir. Ancak kendi kanaatlerini kurumsal otoritenin arkasına saklanıp tüm öğretim üyelerine dayatmak kabul edilemez. Yasakçı rektörlerimiz istiyorlar ki kendi görüşleri ‘resmi görüş’ olarak herkes tarafından kabul edilsin. Bu olabilir mi, özellikle üniversitelerde?Son günlerde ortaya çıkan tablo nettir; çok farklı siyasal görüşlere, yaşam biçimlerine, üniversitelere ve akademik disiplinlere ait olsalar da öğretim üyelerinin mutabık oldukları bir konu vardır: özgür üniversite. Bu, büyük bir özgürlük koalisyonudur, demokratik Türkiye koalisyonudur. Demokrasiyi Türkiye’ye çok görenler ünversiteye de özgürlük vermek istemeseler de belirginleşen tablo umut vericidir. Bir yandan üniversitelerde özgürlükçü bir blok varlığı tescil edilmiş, öte yandan da yasakçı rektörlerin giderek marjinalleştiği ve yalnızlaştığı görülmüştür.‘Efendiler’ böyle bir yasağın başka ülkelerde olmamasının Türkiye’deki yasağın kaldırılması girişiminin ‘doğru’ olduğunu ispat etmez, diyorlar. Anlaşılan, ellerinde olsa yasağı tüm dünya üniversitelerinde uygulayacaklar. Zor olsa da denemeye değer: ‘dünya yasakçı olsun’.Şunu biliyoruz; sorun, laiklik değil. ‘Laikçiler’ için başörtüsü yasağı ‘çoğunluğu’ hizaya sokmanın bir yöntemi; onları sindirmenin, susturmanın, silmenin. ‘Laiklik tehlikede’ iktidarlarını kaybetmekte olanların hegemonyalarını devam ettirebilmek için kullandıkları ‘söylemsel bir aygıt’tan ibaret.Geçenlerde e-postama gelen bir mesajla bitirelim: ‘Söz konusu olan özgürlükse gerisi teferruattır’. İHSAN DAĞI
Sen konusturabiliyor musun kadini? Hadi de bakalim? Kadina konusma hakki nerede? Mecliste kadin var mi? VE KAC TANE? %50 nufusa tekabul ediyor mu sayisi? Iki taraftan d akonusmaci munazara ettiler mi? HAYIR! Buna cevap veremiyorsun elbette!Kadinlari konustur bakalim kolaysa! Istemiyorsunuz soz hakki olmasini cunku sizinki bir ERKEK diretmesi! ERKEK ISLAM fasistleri.
%50 olması sence mümkün olabilir bir şey mi peki? O kadınların %65’i başörtülü olduğu takdirde olabilecek maksimum rakam %20’lerdir dir. Evet bunun mimarı da erkek egemen toplum ve laikçi yobazlardır. Sakın %50 oranlarına ulaşabileceğimize inanma Clicia. Şu anki devlete sızmış yapı ile maksimum oran %20. sadece bu kadar. Ki o %20 girebilecek kadınlarda laikçi erkeklerinin şakşakçılığı ve takipçiliği yapmak dışında bir şey yapamadığına göre %20 de şu an için mümkün değil. Öpün başınıza koyun bu rakamı.
Eger ADIL olmak istiyorsan mecbursun bu rakama ulasmaya! Kadin erkek ayirimini kaldirmadan, kadin hakkinda karar vermek en buyuk dayatmaciliktir. Bu rakama ulasmadan demokrasiden bahsetme bana.Hadi bakalim ozgurlukcu liberal Turkiye goster bana kadin bakanlari, meclisin yarisina milletvekili cikaramazsaniz serefsizsiniz.Sene 2008, biz hur ve modern Turk kadinlari Turkiye’nin gelecegi icin omuz omuza calismak istiyoruz.
an itibarı ilen akademisyen sayısı 2970 olmuştur.akademisyenler zorba kabadayılara karşı özgürlüğü savunurlarda öğrenciler dururmu?http://ozgurlukmanifestosu.blogspot.com/“devlet sahibi” ne, “Peki siz kimsiniz? Babanızdan miras mı kaldı o makam?Seçimle yahut tayinle geldiğiniz yer mi sizi onurlandırıyor yoksa siz mi bizi lütfen şereflendiriyorsunuz?Diktatör müsünüz Şarlo mu? Kimler geldi kimler geçmedi mi? Devlet sizin mi, hepimizin mi?Ne bağırıyorsunuz? Biz de konuşacağız.Hanedanlık, zümre hakimiyeti, imtiyaz filan yasak değil mi, suç değil mi? Size ne oluyor?Makamınız, cüppeniz, mazbatanız, bakanlığınız, hükümetiniz, kürsünüz, rütbeniz bu milletin, halkın size kamu görevi adına verdiği bir sorumluluk mu; yoksa altınızdakilerden başlayarak bizi dövün, bize sövün, birbirinize girin, devleti parselleyin, alıp evinize götürün, kendi kafanızın esiri kılın, kendinizi tarihin mirasçısı, temsilcisi filan ilan etmeye kalkışın, ayrımcılık yapın, yasak koyun, bizi ezin, hırpalayın, işkence yapın diye gökten inmiş ilahi, ezeli, ebedi, ölümsüz bir olağanüstü, doğa üstü, yasa üstü, toplum üstü, insan üstü bir kudret mi! Devlet sahibi, mülk sahibi, makam sahibi, hani bunun ilk sahibi?” UMUR TALU
Başbakan, Samanyolu TV’de…”Bunlar eli silahlı, devamlı kin, nefret, kan… Adeta bundan zevk alıyorlar. Bahçeli’yi dinliyorum, aman yarabbi, nasıl hareketler bunlar?”Başbakan, Adana’da…”İp atanları, ip atlayanları, benim milletim gayet iyi bilir.”Başbakan, Bolu’da…”Kimileri gırtlaklarını yırtarak, ip atıyor. Yıkanıp temizlensinler, asıl bunların kirli çamaşırlarına ip lazım.”Başbakan, Adıyaman’da…”Bu millet, sizin cemazüevvelinizi iyi bilir. CHP yavrusunu doğurmuş, MHP… Al birini, vur öbürüne.”Başbakan, Malatya’da…”Bunlar, kendi işaretleriyle, çirkin tavırlar içerisinde, şehitlerimizin cenazelerini istismar eden takım…”Başbakan, Kanal A’da…”Bahçeli, dürüst değil… MHP’nin tutarsızlıklarla halkı aldatmaya çalışmasına üzülüyorum.”devamı da burada
– Çok yönlü bir istismar aracı olarak kullanılan başörtüsü sorununun, bugün de maalesef gerilim dinamiği olarak görüldüğü anlaşılmaktadır.– Bu konuda gösterilen bazı tepkilerin içeriği ve üslubu, bu sorunun kangren haline gelmesinin nedenlerini ve bu durumun sorumlularını bir kere daha gözler önüne sermiştir.– Bazı tepkiler demokratik tartışma adabının dışına çıkarak hakaret ve hezeyan boyutlarına taşınmış ve toplumda korku yayma yarışına dönüşmüştür.– Böyle bir zeminde sürdürülen tartışmalarda akla, insafa ve hukuka sığmayan suçlamalarda bulunulmuştur.– Bunlardan bir kısmı, sahiplerinin ruh sağlığı hakkında ciddi endişeleri davet edecek şekilde tezahür etmiştir.* Bu süreçte;– “Anayasal düzeni yıkarak din devleti kurmak; Anayasa suçu işlemek; bölücü-ayrılıkçı unsurların yararlanacağı bir ortam yaratmak” gibi haksız ve mesnetsiz suçlamalar, sorumsuzca dile getirilmiş,- Üniversite kapılarının kapatılması ve boykot tehditleri seslendirilmiş,- Cumhuriyetin değerlerini koruma adına direnme, kavga ve çatışma çağrıları yapılmış ve,- Milli iradenin tecelli ettiği yegane yer olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yasama yetkisini tanımama anlamına gelecek beyanlarda bulunulmuştur.* Sancılı bir süreç olacağı esasen bilinen uygulama dönemini daha da zorlaştıracak bu kışkırtıcı söylemler, samimi endişe ve tespit boyutlarını aşarak neredeyse temenni niteliği kazanmıştır.* Temel kavramların içini boşaltarak bunların bir çatışma aracı olarak kullanılması ve bunlar etrafında cephe mevzilerinin sınırlarının çizilmeye çalışılmasının, çok tehlikeli bir toplumsal çatışma ortamının şartlarını hazırlamak olduğu ne yazıktır ki görülememiş veya göz ardı edilmiştir.Bu tahrikleri Cumhuriyetin değerlerini koruma düşüncesiyle yapanların çok iyi bilmesi gerekir ki; kanunların tanınmayacağının peşinen ilan edilmesi ve herkesin önyargılara dayalı kendi hukuk alanını yaratmaya çalışması, hukuk devletine olan inançla bağdaşmayacak, ortak değerlerin korunması amacına da hizmet etmeyecektir.Bu yola sapılması ise kaos ortamına davetiye çıkarmak olacaktır. Devlet Bahçeli
radikal solcularımızda boş durmamış, bi imza kampanyasıda onnar başlatmış.http://www.universitekonseyleri.org/
an itibarı ilen akademisyen sayısı 3315 olmuştur. bugün katılım için son gün.“Yassah hemşerim”den başka cümle kuramayan hocalarAKParti ve MHP; üniversitelerde yıllardır yaşanan bir ayıbı sona erdirmek için harekete geçince “bilim ve özgürlüklerin beşiği üniversiteler”deki birçok anlı şanlı profesörün yaldızları dökülmeye başladı! Bir grup rektör, sanki tek merkezden emir alan ve hep aynı hareketleri yapan zombiler gibi; “yassah hemşerim” den başka cümle kurmuyor. Koskoca profesörlere yakışmayan tavırlar sergiliyor rektörler. imi, başörtülülere düşük not vermekten bahsediyor, kimi ise “başörtüsü altı kulaklık” formülüyle kopya çekilebileceğini söyleyerek iyice seviyeyi düşürüyor. Kendi tuhaflıklarının farkında olanlar da var, olmayan da.Üniversitelerin artık ideolojik bir karargâh olmaktan çıkarılması şart. Geçmişte kamplaşmaların merkezi haline gelen kampuslarda kanlı eylemler olmuş, birçok gencimiz hayatını kaybetmişti. Toplum olarak, ülke olarak gerginlik istemiyoruz. Halkın yüzde 80’i de böyle düşünüyor. Buna rağmen birkaç rektörün bu işi bir ölüm-kalım savaşına döndürmesinin kimseye faydası yok!Bu arada bir parantez de özgürlüklere destek verenleri yanlı yayın yapmakla suçlayanlara. 3000’den fazla öğretim üyesinin imzasını koyduğu kampanyayı “Bu isimler hükümet yanlısı” diyerek küçümseyenler oluyor. Peki özgürlüklere savaş açan rektörler hangi partinin yanlısı acaba? Onlara tavsiyem, böyle küçük numaraları bırakıp, biraz da mağdurun gözüyle olaylara bakmaya çalışmaları. Buna “empati” deniyor. nuh gönültaş
Türbancılar özgürlükçü oluyorda, Türbanı üniversitede istemeyenler neden radikal sol oluyor, kendinizden olanlar özgürlükçü, kafaların üstününde özgür olmasını savunanlar radikal solcu, vay be ne güzel dünya anasını satayım…
An itibari ile 2000 olmuştur, site yapılanması ile eklenemeyen imzalarda eklenecektir.http://spreadsheets.google.com/pub?key=p9ySQ9O2w7RzPTcw97jePCABizde burada imza atanların sayısını verdikçe ne olacak, ne kadar tehlikeli bir oyuna atıldıklarını görüyor musunuz? 80 öncesi bölünmüş okulları bile hatırlattı bana, liselere hatta ortaokullara kadar bölünmüştü ülkem. Yazık oluyor yazık…
Bunlar ozgurlukcu degil tecavuzcu, “karari SIKE SIKE aldik” diye hukuka tecavuz etmekten gurur duyan yuzune tukursen nisan yagmuru diyen insan musvetteleri tarafindna yonetiliyoruz.
2008 yilinda yerkure uzerinde bilim adami olarak bir mucizeyi gerceklestiren et yigininin tam listesi olmus. sahane.86.000 ogretim gorevlisinden 3bin kusur yanilgi sahibi cikmasi da normal aslinda bir yandan.
Bak, üstte de 2000 fabrika hatası çıkmış. Amannn. Bu sidik yarıştırmalar çok güldürüyo beni. Biz ne “Cumhuriyet mitingleri”, “biz kaç kişiyiz gör bakalım”lar gördük. Sonrada seçimler gerçek çoğunluklar.. Çoğunluk olmak mesele değil bile. Yoksa bu sorun çoktan çözülürdü. Yobazlarla uğraşılıyor burada. Demokrasiyi içselleştirememekte direten yobazlarla. Ama dünyanın yarısı öğrendi ise bizimkilerde öğrenecek er yada geç.ps: Clicia hiçte eşek değil. (Symmetry I believe Steppin’ out)
Anthro, Anadolu’da eseklere tapan bir kult oldugunu biliyorum, bir zamanlar cok kiymetli bir hayvanmis garibim esekler. 😀
“ÜNİVERSİTEDE ÖZGÜRLÜKLER”KAMUOYUNA DUYURU“Öğretim üyeleri olarak bizler kılık-kıyafet konusunda yıllardır uygulanan politikaları ve son günlerde yapılan tartışmaları yakından ve kaygıyla takip ediyoruz. Üniversitelerin düşünce, ifade, din ve inanç özgürlükleri ile eğitim ve öğretim gibi en temel insan hakları karşısında yasakçı değil özgürlükçü bir tavır alması gereken kurumlar olduğunu düşünüyoruz. Üniversitelerimizin çağdaş, uygar toplumlara yaraşır biçimde, özgürlüklerle ve bilim üretimiyle anılmasını istiyoruz. İstisnasız her demokratik ülkede olduğu gibi üniversitelerimizde de kılık-kıyafet serbestliğinin; hiçbir din, inanç, düşünce, ırk, grup ve cinsiyet ayrımı yapılmaksızın bütün öğrencilere tanınması gereğine inanıyor; aksi yöndeki tüm düzenleme ve uygulamalara bir an önce son verilmesini talep ediyoruz.Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”DUYURUYA KATILAN ÖĞRETİM ÜYESİ SAYISI : 3549(Duyuru 1-7 Şubat 2008 tarihleri arasında öğretim üyelerinin katılımına açık tutulmuştur. Katılım önceden kararlaştırıldığı ve duyurulduğu üzere 7 Şubat 2008 Perşembe günü saat 24.00’da sona ermiştir. Bu tarih ve saatten sonra bildirilen katılım talepleri değerlendirilmemiştir. Onbinleri aşan katılım talepleri arasında değerlendirmede sadece öğretim üyelerinin kendi e-posta hesaplarından gelen e-postalar ile bizzat kendilerinin telefonla yaptıkları katılım bildirimleri esas alınmıştır.)özgürlerimizi istiyoruz, hemen, şimdi.şimdi değilse ne zaman?biz değilse kim?
BU PROFESORLERIN KAC TANESI KADIN?Erkek profesorler mi takacak turbani?Kim kimin adina konusuyor? NE curetle? Demokrasi palyacolari !
Ülkemizi ve Üniversitemizi Gericiliğe Teslim Etmiyoruz8 Şubat saat 03:58 itibariyle 3028 imzaya ulaştık!Güçlendirme işlemi tamamlanmıştır. İmza toplamaya devam ediyoruz.Toplanan İmzalarGericiliğe İzin Vermeyelim!Gerici ve liberallerin “türbana özgürlük” ittifakı Türkiye üniversitelerinin yüz karasıdır!Türbanın neyi örttüğünü görmemekte ısrar eden, türbanı özgürlükler zemininde ele almakta direnenlere aydınlanmacı, kamucu ve yurtsever akademisyenler olarak sesleniyoruz: Türban bugünün Türkiyesi’nde “bireysel özgürlük” konusu değildir. Türban AKP’nin gericiliğini-piyasacılığını örtüyor, türban ABD emperyalizmini, ABD’nin AKP eliyle Türkiye’yi İslam cumhuriyetine dönüştürme sürecini örtüyor.Üniversitede türbana izin vermeyeceğiz; biliyoruz ki türban aklın ve kadının esaretidir, gericiliğin hakim kılındığı yerde bilim yapılamaz.Ülkemizi ve üniversitemizi gericiliğe teslim etmeyeceğimizi ilan ediyoruz.Sen de imza at!İmza kampanyasının daha da yayılabilmesi için aşağıdaki bağlantıyı çevremize iletebiliriz:http://www.universitekonseyleri.org/gericilige-izin-verme
OKU