Çıplak Elin Yolu, Yaşam Yolum
Ustanın hayatı ile ilgili ilk yazım warnock nanesine takılıp kalınca devamını yazmak farz oldu. Meiji iktidarının ilk yılı olan 1968’de doğduğu halde Tokyo Tıp Okulunun sınavlarına girmek için yaşını küçülterek sınava girip kazandığı halde kayıt yaptıramamasının nedeni tepe perçeminin kesilmesi gerekliliği idi. Yüzyıllardır Japon erkeğinin olgunluk ve ihsan sahibi olduğunun göstergesi olan tepe perçeminin yasaklanmasının yaratttığı çatışmanın en güçlü olduğu yer Okinawa adasıdır. Japonya’nın geleceğinin Batı’nın düşüncelerini kabul etmekte olduğunu kabul etmekte olduğuna inananlar ile bunun karşısında olanlar hükümetin yaptığı her reform hakkında tam bir kavga halindeydiler. Yasaklama eyleminin karşısında olanlar günümüz Türkiye’sine tezat oluşturacak halde Kaiko-To, yani Aydınlanma Partisi adını almışlardı.Kendisinin ifadesine göre çalımsı Tepe perçemini kesmemesi konusunda aile baskısına baş kaldıramayan genç Gichin, Tıp Okulu’na kayıt yaptıramayınca kendine başka bir yol çizmek zorunda kaldı ve aldığı Çin Klasikleri eğitimine güvenerek öğretmenlik seviye sınavına girdi ve öğretmen yardımcısı olarak 1888 yılında yirmirbir yaşında eğitimcilik hayatına başladı. Görevine başlayabilmek için tepe perçemini kesen ve batı tipi bir üniforma giyerek ailesini ziyaret eden Gichin, babasının ve annesinin büyük tepkisini alarak geri dönerek marş marş yapmıştır.Okinawa’nın da dahil olduğu Kagoshima Eyaleti’ndeki okullarından sorumlu olan Shitaro Ogawa, Funakoshi’nin öğretmenlik yaptığı okulu 1901 yılında ziyaret etmesiyle Usta’nın hayatı değişir. Ogawa için hazırlanan gösteriler içinde karate gösterisi de vardı. Bu gösteriden çok etkilenen Ogawa, Eğitim Bakanlığı’na bu sanatı öven sözlerle dolu, ayrıntılı bir rapor vererek Karate’nin Eyalet Daiichi Orta Okulu ve Erkekler Normal Okulu’nda ders programına girmesini sağladı. Böylelilikle ustalarından izin alan Gichin Usta okulunda karate dersi vermeye başladı. Ama bir yıl sonra hayatına asıl yön çizecek olay meydana geldi. O sırada bir kaptan olan Amiral Rokuro Yoshiro eğitim gemisi Okinawa’da bir limana getirdiği sırada, Usta’nın öğrencilerinin yaptığı bir gösteriyi emrinceki subayları ile birlikte izledi. Deniz Kuvvetleri’nin izlediği bu gösteriden on yıl sonra 1912’de Amiral Dewa’nın kumandasından bulunan imparatorluk gemisi Chujo Körfezi’ne demirleyerek mürettabattan 12 kişiye Usta’nın okulunda bir hafta kalıp sanatı inceleme emri verildi.Bu yazı için ağırlıklı olarak yararlanılan kaynakKarate-Do, Yaşam Yolum Dharma Yayınları ISBN 975-7800-01-5
yorumlar
olm internet kafeesen eşşek herifin tekisin. ben sana yazı yazamazsın demedim. adam olamazsın dedim. şimdi yiceksin dayağı! git olm burdan.
affet beni kendim kişisi. yada affetme at bi dayak. aklım başıma gelir belki. gitmeme engel olur tahmin ediyorum.
kaşındın sen kaşındın. iyi bir dayağı hak ettin ulen zırtapoz herif. kaçma dur.
vur ulan vur. nedir senden çektiğim. öldür de kurtulayım be.
çok ilginç bir yaşam öyküsü,sen tut tıp okulunu ideal yap sonra:)))enteresan,sağol cafee!
yok yok dur. daha devamını yazacağım diyor. eşşeği sudan getirememişim demek ki. gel ulan buraya kaçma. adi ben!
daha dur sen. dur. beni dövmekle durdurabileceğini mi sanıyorsun. dayak yemeden boş elin gücünü nasıl çözdüm sanıyorsun. ben daha yazıcam bunların hepsini. çin eli ne demek, okinawa eli ne demek. shuri, naha buraları neresi. bunlar da yetmez. aralarında ne fark var, zen dediğinin, budizmin ne etkisi olmuş. hepiciğini yazacağım bunların. üstelik de amerikadan gelen tasavvuf tebliği gibi anlatmayacağım. içine edeceğim konunun. ustanın hayatı bitsin, osensei’ye başlayacağım. şinto ile ruhunuza gireceğim.
görürsün ulan sen. neyse yoruldum. biraz da yemekten sonra döverim. senin çin eli dediğin karate ile boş el dediğin karate kanji ile yazılınca ayrı karakter ile yazılır eşşek herif. latine vurdun diye bizi mi kandıracaksın.
internetçi oğlum ne oldu? cin mi kaçtı içine?
kardeşim adam allahın okinawalısı. yanlış yazdı japoncayı da mı bu değişti bu meretin adı. boş demek istiyor. sunya demek istiyor. buda demek istiyor. sen bunları bilmeden nasıl anlayacaksın zeni. allam yarappim ya. bak ordan geliyoruz iskenderin peşinden hindistana gelen ruma. hangisiydi ulan o. aristo mu eflatun mu. araklamış işte bu idealar dünyasını ordan. öğreticem ben sana boşluk ne demek. önce şu boşalan midemi bir doldurayım da.
bak ben kişisi. büyüğümsün diye ses çıkarmıyorum ama kitap okumak ile olmaz bu işler. çıkıp terliceksin, canın yanıcak, öfkeleneceksin. ancak öyle öğrenilir. aklın sıra sen biliyorsun boşluğu ben bilmiyorum. o zaman gel kapışalım. sen söyle teoriden ben de kafana vurayım praxis ile. bak kardeşim zen zihni başlangıç zihnidir. önce aklını boşaltacaksın. yoksa açamazsın algının kapılarını sonuna kadar. bana ukalalık etmeden hatırla tao te chingi. önce boşluk sonra dolu sonra boşluk. şimdi git izle ceki çen filmini. biraz anlamaya çalış.
anlat bakiim. şimdi biraz anlar gibi oldum. hem de soluklanayım. katır gibi herifmişsin. döve döve yoruldum.
cafecinin yorumlarını okuyunca, ortalıkta çift! kişilikli delilerin dövünmesi geldi aklıma.
bak şimdi ben abi, bu iş sadece fiziksel boşluk demek değil. zihinsel de boş olacaksın vesselam. o yüzden tatamiye çıkınca ilk oturup mokso yapacaksın. zihnini boşaltacaksın. nefesini düzelteceksin. dojonun dışındaki dojonun dışında kalır. bu sana başka yerden tanıdık gelecektir şimdi. burda sadece sanat çalışılır. insanın zihni boş olmaz ise berrak göremez algıları ve hızlı cevap veremez bedeni. o yüzden patlatırlar enseni. bak şimdi yiyince fikir tokadımı açıldı biraz aklın.
ulan bak azdın yine. senin kafanı kırarım kiremit gibi. terbiyesizlik etme. sen daha budanın dediklerini anlamamışsın. kalkmışsın aristoyu eflatunu karıştırıyorsun. utanmasan aslında yeniçeriler bektaşi değil zenci samuraylardı tebdili kıyafet giyen diyeceksin. kefere seni. hurufi, kalendiri…
abicim hala aynı şeyi söylüyosun ya. o zaman sana anlatmak lazım bodidarma nasıl geldi doğuya en baştan. şimdi bu üstat yürüye yürüye gelmiş hindistandan kundundaki yurdumuza. e kundunu da bilmezsin sen şimdi. şaolin şaolin yahu. aslında anlatmakmış derdi herkese nasıl çıkarsınız samsaranın çarkından diye. ama yolda bi takım lavuklar bulaşmış buna kel kafa mankafa falan demişler. üstad da vermiş alayına zopayı. işte herşey böyle başladı kadim çinde.
neyse senin dilinden konuşacağız demek ki. hadi yame! ders bitti bugünlük. anca gidersin.
x1 – bunlar warnock’lanmanın yan etkileri demek ki!x2 – hmm… ben de merak ettim. izleyip görelim.x1 – @net cafe, dojo’n ferah mı bari? bir iki cam açsaydın, oradan! bak, bize de geliyorlar hafiften!