insanlardan insanlıklarını kaybetikleri gün vazgeçtimdağa taşa ota kuşa verdim kendimi sevdim onları saygı duydum attığım her adımda bastığım yerlereyanlışlıkla basıtığım karınca yuvaları için ağladım saatlerce, her yağmurda sokaklara çıktım salyangozları topladım kimseler ezmesin onları diye,yere düşen yaprakları topladım ölmüş olmaları çiğneme hakkı vermiyordu bize .evet kimileri yazık bu kız gittikçe sıyırıyor dedi desinler onlardan dahainsandım ben daha çok düşünüyodum herşeyikimseyle kavga etmemeyi öğrendim bunlarla uğraşırken cevap vermemeyi insanlara çünkü ne kadar konuşursan konuş derdini anlatırsan anlato gene bildiğini söylicekti bana, ben gene yanlış olacaktım gözümde ..sevdiğim insanları kaybetmeye başladığım günden beri çokta ağlamıyordum artık .kalpsiz dediler ilgisiz dediler bu kızın dünya umrunda değil dedilerkendilerine göre haklıydılar belkide ama ben yaralarımın kanadığını biliyordum ağlamak çözüm değildi benim yaralarıma inadına susucaktım inadına yaşıcaktımevime aldım çaresiz hayvanları baktım büyüttüm sevdim onları kimseyi sevmediğim gibi sevmek istemediğim gibigeceleri onlara bakarken kanattım bütün yaralarımı içimde kimse görmedi duymadı benisessiz attığım her çığlıkta yeni bir çaresiz buldum kendime bakabileceğim bencillikmiydi bu bilmiyorum ama ben kendi bencilliğimde mutluydumherşeyden uzaktaydım kapadım kendimi dünyanın çığlıklarına artık üzülmüyordum gidenlere sevinemiyordum yeni gelenlere geldikleri dünyayı sevmiyordum benkıskanıyodum her sabah camımda gördüğüm örümceği .evini yapıyordu camıma hiç düşünmeden keşke diyordum bu kadar rahat olabilseydim biri bozulursa başkasınıyapabilirim diyebilseydim ben yapamıyordum …her gece yenileri açılıyordu yaraların her gece daha bir kanar olmuştum uyumuyordum artık sabahlara kadarbekliyordum hadi diyodum içimden bir tek şey lazım sana sabah kalk konuşmanı yap artık ve git …intikam kötüdür herkese göre ama benim birikmişti yapılanlar yapılmayanlar en azından konuşmalıydım söylemeliydim ne varsa içimdesustum bir tek benim yaralarım yeterdi kimseyi acıtmaya gerek yoktuen iyi yaptığımı yaptım her sabah sanki uyanmam için sebep varmışcasına mutlu kalktım yatağımdanetrafımdakiler ne istiyorlarsa onu yaptım hiçbir şey istemedim karşılığında benim mutluluğum yaşayan şeylerdi onlar mutluysa benim için sorun yoktuuzun yürüyüşlere başladım sattlerce hiç durmadan içimden tutturduğum tek bir şarkıyla arşınladım her bir yerini sahil yolunun benim kimseyle konuşmaya ihtiyacım yoktubenim kendime bile ihtiyacım yoktu aslında bu kadar birikmişlikti attığım adımlar .içime çektiğim her nefes aslında cümleler kuruyordu ama kimse duymadı beni kimse ağlarken görmedi kimseye cevap vermedim ben .hakkımı savunmadım karsımdaki belki kötü bir gün geçiriyordur diye haberleri seyretmez oldum gazeteleri okumaz…dünyanın karşısında tek başıma yaşamaya çalışıyorum sadece .bütün dünyamı bana karşı? elbette hayır. bu dünya kendine karşı ben onun için sessizce ağlıyorumbencilim ben benim olanı korumaya çalışıyorum kendimi yavaşca yokederek.ruhumun en ince ayrıntısında bile acılar var ortaya çıkan çıkmak için çabalayan haykırdığım zamanlarda sessizce aynı cümleler var ” lütfen yaşayanları incitmeyin” kimse farkımda olmayabilir benim yada kimse önemsemiyor olabilirama bende burdayım ve görüyorum duyuyorum hissediyorum. acılar içindeki insanların çığlıklarını duyuyorum katledilen hayvanların suratlarını görüyorumkırılan ağaç dallarını hissediyorum ve sadece susuyorum kanıyorum yavaş yavaş kimse görmüyor beni kimse duymadı benim çığlıklarımı ben sadece yaşamaya çalışıyorumbütün acılarımın en üstünde oturup.bunları nedenmi yazıyorum? belki dedim en azından benim varolduğum ispatı olucaktır bu yazı bende bu dünyada yaşıyorum görüyorum ve herkes gibi nefes alıyorum .