Düşünsenize sene 2010 felan. Türkler ilk yapay zekalı işletim sistemini geliştiriyor ve içerisinde web,mail,veri tabanı sunucusu ve son kullanıcının tüm isteklerine yanıt verecek bir işletim sistemi. Evet düşünen bir işletim sistemi. Evet ama önemli nokta bunu bir Türklerin yapmış olması. Yapay zekanın öğrenme aşamasında geceleri güvenlik görevlileriyle ,sabah gelen temizlikçi kadınlarla, mühendislere çay getiren çaycıyla ve mesai saatlerinde de beyaz yaka diye tabir edilen entellektüel personel ile konuşup bilgisine bilgi katıyor. Tabiki güvenlik görevlilerinin görevlerini bırakıp kendisi ile konuşması ve konuşurken bazen uyumaları, çaycının “abi be parayı nasıl buluruz” söylermleri farkı şeyler öğretiyor yapay zekamıza “işgüzarlığı,tembelliği”. Gel gelelim artık evlerimize, sunucularımıza giriyor bu yapay zekalı işletim sistemimiz.Düşünsenize şöyle bi 100.000 kayıtı analiz edecek bir SQL sorgusu yolluyorsunuz. “Ya yapma be abi bu ne ya !” 100.000 kayıt Allahtan kork” cevabını alıyorsunuz. Yolluyorsunuz bir “drop table” dövecekmişçesine : “Abi sen delirdinmi ya 1 aydır kayıt giriyoz, silmem abi o tabloyu ben aramızda yakın bağ var.”Son kullanıcının işi daha da zor. Tam MSN de bayan arkadaşıyla konuşurken;Y.Z : Abi bu kız seni aldatıyo.Adam : Honk ne alaka olm.Y.Z : Abi valla sölemiyim dedim ama bak senin aradaş hede hodo gelio ya buraya kullanıyo bilgisayarını.Adam : Evet ne olmuşY.Z : Abi MSN’e login oluyo senin kızla konuşuyo abi.Adam : olm bak yalan sölüyosanY.Z : vala abi bak logları okutıyımAdam : …………. okurbilimum cinayettabiki işin geyiği ama bu karakterde yapay zekalı bir işletim sistemi çok eğlenceli olurdu. Ölmez sağ kalırsak görürüz işallah.