İsa’ nın son sözleri ile başlamak istiyorum öyküme.”Tanrım beni niçin terk ettin”Kıskançlık bir günahtır.İnsanoğlu aç gözlüdür ve sahip olmak ister.Sahip olma arzusudur insana günah işleten.Bir gün tanrıyı kıskanırsa şu günahkar benlik nasıl bir azap bekliyor ahirette seni ?Ahiret: Son durak.Son durak kara toprak.Yangın yeri.Ol ! ol ! ol !Dünya neden yuvarlak ?ol ! Ol ! ol !Ve ilk insan dünyaya gelir.Merhaba…Merhaba : ikinci insanın yeryüzüne gelmesiyle beraber işlenen ilk günah.20. yüzyıla gelene kadar pek çok günah işledi insan.Yeryüzünde terörü var etti.Pek çok insan cehennem hayatını yer yüzünde yaşadı.Cennet ne olaki.Bulutların üzerinde yaşayan bir dağın zirvesinden bir avuç kar alabilmeyi arzulayarak başladım günah işlemeye.Islak, soğuk ve huzurludur dağlar; çıplak gezmeye cesaretin varsa eğer.Bizler o dağların eteklerine kurduk ilk medeniyetlerimizi.Hep inanmak istedik tanrıya ve onun bizi sevdiğine.Onun sevgisini kazanabilmek için giyindik kuşandık ve ibadet ettik.Allah birdir dedik ve dönmeye başladık kendi eksenimizde.Senin için secde etim ve senin için tütsülerimi tüttürdüm.Senin kokunu ve ışığını aradım her yerde.Senin gibi düşünebilmek ve senin gibi hissedebilmekti tek dileğim.Büyüdüm ve dünyada yalnız olmadığımı öğrendim.Çirkin bir şehirde doğdum ama biliyordumki yeşilliklerin arasında bir tapınakta beni bekliyordun.İkiyüz kişi aynı anda aynı hareketleri ve aynı sesleri çıkartarak sana seslendik.Sesimizi duydunmu ? Sen duymasanda biz bu oyunu oynadık.Aktif bir yanardağın ağzında oturup kendimi boşluğa bırakabilmek hayali ile devam ettim günah işlemeye.Bir nefeste gökyüzünü kaplayan bütün bulutları içime çekebilseydim keşke.Çölün ortasındaki kızıl bir tepeden bir kartalın gözleriyle seyredebilseydim denizi ve dalgaları.Ne anlatırdım sence sana ?Afrika’da toprak bir kulübenin içinde yaşayan yüzü boyalı siyah bir çocuk olsaydımda duyarmıydın sesimi ? Anlarmıydın dilimi ?Savaşçı ruhlu siyah insan nasıl boyun eğdi beyaz insana ve nasıl satıldı pazarlarda anlatabilirmisin bana ? Neydi kölelik düzenini vareden dünyada ?Belkide en büyük günahım, stepte yaşlı, gururlu ve yemyeşil bir ağaç olmayı istemek.Ve o zaman elektirikli testerenin acısını hissetmezdim gövdemde.Bir gecekondu mahallesinde doğmuş en sevdiğim arkadaşım.Uçurtma uçurmayı ve dondurma yemeyi çok severmiş çocukken. İsa’ ya inanır ve isa’nın büyünce bir fabrikada ona iş bulacağını düşünürmüş. Onun için pek keyifli ve huzurlu geçmiş çocukluğu.Geleceğe dair kaygılarımızdan kurtulabilmek bu kadar kolay olsaydı keşke.Şu anda dünyanın her yerinde büyük şehirler ve bu büyük şehirleri var eden sistemler var. Otomobiller, sokak lambaları ve insanlar.Gökyüzüne delercesine uzanan yüksek binalarda, çalışan insalar.Bu insanlar sistematik olarak çalışıyor, sistematik olarak düşünüyor ve sistematik olarak dua ediyorlar.Senin gözünden görünüşümüz bir karıncadan farklı olmasa gerek.Çöplüklerde yaşayan ve o çöplüklerden beslenen insanları düşüdükce daha çok zevk alıyorum kaldırımda uyumaktan.Hiç param yok… yinede sevişirmisin benimle diyebilmek istedim bir orospuya.Buda son günahım olsa gerek.En çok neyini kıskanıyorum biliyorsun tabi.”GÖZLERİMİ KISKANIYORSUN”