bir ölüm sessizliği bu..ya da ölüme adanmış bir sessizlik…içimde bana ait olmayan şeyler var..aslında bende ben hariç herşey var ya o da ayrı mesele…dalıp gidiyor gözlerim uzaklara…görmekten çok uzağım ama bakındığım şeyleri…sadece düşündüğümün farkındayım…oluşumumu oluşturan şeyleri ovuşturuyorum…belki alaaddin olurum..belki lambanın içinden birşey çıkar…seslenir belki bana dile benden ne dilersen diye…”beni” derim hiç duraksamadan…bilirim cevabını..”seni,kaybettiğin yerde ara,benden isteme ” susar kalırım…hatırlayamam ki nerde yitirdiğimi…hemen sol yanımda bir kapı durur…geniş camları olan ahşap bir kapı…içeriye ışık hüzmeleri doluşur…bilirim..tam karşımda ki duvar aydınlanmıştır..ama benim olduğum yere yansıyan ışık yitip gitmiştir karanlığımda…gökyüzüne bak der lambanın içinden çıkan şey…gökyüzüne bak…inceden bir tebessüm yapıştırırım dudaklarıma…hangi gökyüzüne derim…hangi gökyüzüne..?