Lütfen ağlama.Başımıza gelen olaylar sebepsiz değil.Daha geniş açıdan bak olaylara.Yıpratma kendini.Hadi, duy ama beni…Biraz daha aşağıya bak, tam ayağının altındayım.Dur, dikkat et! Üstüme basacaksın.Oh! Ucuz atlattık.Bir solucanın ölümüne sebep olacaktın az kalsın.Ölsem, çok umursamazdın herhalde, altı üstü bir solucan derdin.Ama biliyor musun, benim yaşayıp ölmem bile çok şey katıyor evrene.Benim de geliş amacım var – tıpkı senin geliş amacının olduğu gibi.Gözyaşların, üzüldüğün her kimse, onu geri getirmeyecek ki.Toparlan artık.Hadi, kabullen, uyumlu ol doğayla, doğanın yasası bu..Bir gün sende öleceksin.Geriye kalan zamanını üzülerek mi geçirmek istiyorsun yoksa?Peki, sen ağlayarak amacından daha çok uzaklaşmıyor musun?Ölen her kimse, amacını bir şekilde yaptı ve gitti.Belki de amacı, ölüp etrafındakilere ölüm ve yaşamı hatırlatmaktı.Amacı her ne idiyse…Sen niye erteliyorsun peki yaşamını?Asıl şimdi sıkı sıkıya bağlanmalısın yaşama, amaçlarına; ertelediklerini yapmalısın.Birilerinin ölüp hayat ve ölümü hatırlatmalarına gerek bırakmadan bilincinde olmalısın yaşamanın değerinin.Hadi, kalk artık.Bak ne güzel kokuyor toprak.Sürünerek ilerlediğim için kimi insanlar acır bana.Oysa sürünürken toprağı, hayatı daha da hissediyorum.Daha çok farkında oluyorum yaşamın, kaybolmuyorum zihnimde sizin aksinize.Sende bundan sonra farkında ol yaşamın.Ölümleri hüzünle değil sevinçle karşıla.Kutla ölne her kimse, evrene kattıkları için.Yaşayan her canlıyı kutla.Yaşamı kutla.