dakika 03:51’de Elvis’in söylediği, arkasında sürekli hissettiği el bu projedekilerde de kendini gösteriyor belli ki. Bu projenin Türkiye ayağını yürüten eleman TVnet’teki konuşmasını izledim. Çok emin konuşuyorlar kendilerinden, yani bilmiyorum arkalarında bir ruh(böyle lucifer mi dersin, melek mi dersin) var bir güç!
Bir ayet-i kerime de şöyle buyrulur:”Haber vereyim mi size, şeytanlar kimin üzerine inerler? Vebal yüklenici her bir sahtekar üzerine inerler. Onlar (Şeytanlara) kulak verirler ve ekseri yalan söylerler.” (Şuara, 221-223)Evet, çağırıldığı zaman gelenler ve medyumların masalarına vurarak ses çıkaranlar, şeytanlar ile, cinnilerin fasık olan kısımlarıdır.Mevzu ile ilgili olarak, Mevlana’nın şu mısralarını da nakledelim:”Cin insana galip gelir ve ona musallat olursa, insandaki insanlık sıfatı kaybolur.””Her ne söylese, onu cin söylemiş olur. İster bu baştan, ister öbür baştan, hakikatte söz cinnindir.””Böyle bir zamanda insanın kendi benliği gitmiş, tamamiyle cin hakim olmuştur.”Cinlerin insanlara musallat olmaları hususunda Ebu Hüreyre (ra) demiştir ki, “Nebiyy-i Ekrem (sav) bir gün buyurdu ki, ‘Cin (taifesinden) bir ifrit dün gece namazımı bozdurmak için bana ansızın hücum etti. (Lakin) Allah (beni galip getirip) ona istediğimi yapmaya fırsat verdi. Sabah olunca hepiniz onu görüp seyredesiniz diye mescidin direklerinden birine bağlamak istedim. Fakat Süleyman bin Davud (as)’ın: ‘Ya Rab, beni mağfiret et ve benden sonra kimseye nasib olmayacak bir mülkü, bana bağışla’ demiş olduğu hatırıma geldi de ifriti köpek gibi kovdum.”Babanzade, bu husustaki açıklamalarının ilk kısmında, mahlukat nevilerinin sayılarını bilmenin ancak Allah’a mahsus olduğunu ifade eder ve hayat sahibi mahlukların, yalnız insan ve hayvanlar olmadığını belirtir. Bu iki taife dışında, melek ve cin gibi latif mahlukların da bulunduğunu, Peygamberimizin ihbarı yanında, asfiyanın da şehadetlerini delil göstererek beyan eder ve şu bilgilere yer verir: “Cinler, insanlar gibi yeryüzünde yaşarlar. Kafir ve mü’minleri vardır. Değişik şekil ve kılıklara girebilirler. Melek ve cinlerin varlıkları Kur’an’ın beyanı ve Peygamberimizin ihbarıyla sabittir.”Ahmed Naim Bey, medyumların, elleri değmeden, sandalyelerin havada dolaşmalarının ve fincanların masa üzerinde kıpırdanmalarının cin ve şeytanlar tarafından yapıldığını belirtmektedir.
Şairler, hassas ruhlu kişiler olarak, ilhama açık insanlardır. Bu ilham Rahmani menşeli olabileceği gibi, şeytani kaynaklı da olabilir. Bunlardan birinin ruhlarla irtibatını örnek olarak vermek istiyoruz. Şöyle ki:Enis Behiç Koryürek, “beş hececiler” olarak anılan şairlerden biridir. 1949da vefat eden bu zat, önceleri ruha inanmazken, 1946da evinde yapılan bir ruh çağırma seansıyla dünyası değişir. Çedikçi Süleyman olduğunu söyleyen seansın misafiri, iki yıl boyunca seanslara devam eder. (12) Dediğine göre, h. 1112de Trabzonda vefat etmiş olan bu zat, Enis Behice eski devrin ifadesiyle bir takım şiirler yazdırır, hadisler verir, ayetler ezberletir. Farsça kıtalar söyler, bazı kehanetlerde bulunur. (13) Bu esrarlı misafir, önceleri Enis Behice tek tek harfleri söyler ve yazdırır. İleriki günlerde doğrudan doğruya Onun diliyle konuşur. Enis Behic, bunu şöyle ifade eder: ” O sözler… Edası, musikisi, manası benim tarzımdan bambaşka olan, fakat bu başkalıkla beraber gene benden bir koku, bir gölge taşıyan o sözler… Evet, ömrümde hiç düşünmediğim ve söylemesini aklımdan hiç geçirmediğim o sözler, içimden, benim içerimin daha içerisinden birdenbire fışkırıp çağlayan bir su gibi, emeksiz, engelsiz akıyor, akıyordu… Bu adeta bir irtical mucizesiydi. (14)Enis Behiç, iki yıl devam eden bu sohbetlerde kendisine dikte ettirilen veya bizzat dilinden kaydedilen yazıları bir kitap halinde toplamıştır. Kitap, tasavvufi şiirler manzumesidir. Enis Behicin önceki eserlerinden üslub ve muhteva yönünden çok farklıdır.Aynı dönemlerdeki ruh çağırma seanslarının meşhur isimlerinden Bedri Ruhselmanın kitaplaşan seans notlarında ise, kayda değer bir bilgi görülmemektedir.Ruhselman, kendini ruh olarak takdim eden misafire gayb alemi ile ilgili çok şeyler sormuştur. Verilen cevaplar; desteksiz, İslâmî esaslara dayanmayan bir takım mücerred iddialardan ibarettir.Demek ki, ruhlarla temas mümkündür. Fakat, kendini ruh olarak takdim edenin, gerçekten o kişi olması lazım değildir. Gelen meçhul misafir, cinlerden biri veya habis ruhlardan biri olabilir. Arada söylediği bazı doğruları yem olarak kullanıp, bu arada çok yalanları kabul ettirebilir.
Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız.Tamam
yorumlar
dakika 03:51’de Elvis’in söylediği, arkasında sürekli hissettiği el bu projedekilerde de kendini gösteriyor belli ki. Bu projenin Türkiye ayağını yürüten eleman TVnet’teki konuşmasını izledim. Çok emin konuşuyorlar kendilerinden, yani bilmiyorum arkalarında bir ruh(böyle lucifer mi dersin, melek mi dersin) var bir güç!
lucifer olmadan adam çarpmak buna denir
muse’u sevmiyoruz bayılıyoruz, supermassive blackhole diyoruz undisclosed desires diyoruz başka da bişey demiyoruz