Bugünkü Radikal‘in bir haberini aktarıyorum, sitede üyelik gerektiğinden buraya yazdım:
MÜTTEFİKLER YEKVÜCUT
Kosova’da bulunan Amerikan askeri kampı Bondsteel’de ABD’deki saldırılarda hayatını kaybedenler için bayrak yarıya indirilip saygı duruşunda bulunuldu.
ABD’ye saldırı NATO’yu harekete geçirdi. İttifak ortak hareketi öngören 5’inci maddeyi ilk kez devreye soktu. Askeri misillemede bulunmaya karar verirse ABD’ye yardım edilecek.
BRÜKSEL – NATO dönüm noktası niteliğinde bir karar alarak ortak savunma öngören 5’inci maddeyi devreye soktu. Buna göre dışarıdan geldiğinin anlaşılması durumunda ABD’ye yönelik saldırı tüm ittifaka yapılmış sayılacak. Dolayısıyla da sorumlularına karşı ortak harekete geçilebilecek. Karar, NATO üyesi Türkiye’yi de yakından ilgilendiriyor.
NATO Daimi Konseyi Belçika’nın başkenti Brüksel’deki merkezinde dün olağanüstü toplandı. Toplantının ardından, alınan tarihi kararı açıklayan NATO Genel Sekreteri George Robertson, NATO’nun şimdiye dek hiç uygulanmamış 5’inci madde gereğince askeri bir operasyon düzenlemek için tüm üyelerinin desteğine güvenebileceğini söyledi. Robertson, Soğuk Savaş koşulları dikkate alınarak benimsenmiş bu maddenin hâlâ geçerliliğini koruduğunu söyledi.
NATO’nun kurucu anlaşması olan 4 Nisan 1949 tarihli Washington Anlaşması’nın beşinci maddesi bir saldırı halinde ‘Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için’ ilkesinin uygulamaya geçirilmesini düzenliyor.
Hassas ifadeler
İttifakın Soğuk Savaş’ın sona ermesinden bu yana gerçekleşen en kritik toplantısı, 5’inci maddenin derhal değil, saldırının yabancı bir güç tarafından düzenlendiğinin ortaya çıkması halinde uygulanmasını düzenleyen karar metninin kaleme alınması sırasındaki hassas tartışmalar yüzünden uzadı. İttifak üyesi 19 ülkenin daimi temsilcilerinin başkentleriyle sürekli temasta olduğu toplantı sonrasında Robertson, “NATO, bu durumda (şimdiden) ortak eyleme girişecek mi?” yönündeki soruya “ABD, saldırının kaynağını araştırma safhasında. Üye ülkelerden yardım isteme seçeneğine başvurma kararı ABD’ye aittir” diye yanıtladı.
ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell, NATO Konseyi’nin kararı üzerine, faillerin bulunması durumunda ortak cevaba başvurma seçeneğinin açık tutulacağını belirtti.Saldırının ardından ittifakın önde gelen güçleri Britanya, Fransa ve Almanya dışişleri bakanlarıyla sürekli temasta olan Powell, uluslararası terörizme karşı uluslararası bir koalisyon kurulmakta olduğunu da belirtti.
İlk adım iki yıl önce atılmıştı
NATO’nun Nisan 1999’da Washington’da yaptığı zirve toplantısında, Soğuk Savaş’ın sona ermesiyle kimlik krizine giren örgütün, bundan sonra uluslararası terör saldırılarına yoğunlaşması karara bağlanmıştı. ABD, Kanada, İzlanda, Norveç, Britanya, Fransa, İspanya, Portekiz, İtalya, Almanya, Yunanistan, Türkiye, Belçika, Hollanda, Lüksemburg, Danimarka, Polonya, Çek Cumhuriyeti ve Macaristan’ın üye olduğu NATO, dünkü kararıyla hem ittifakın kurucu maddesini, hem de yeni stratejisini uygulamaya koyma için ilk adımı atmış oldu.
NATO ülkelerinin saldırı sonrasında, kriz yönetimi uygulamasına geçmeleri, bir bakıma bu kararın habercisiydi. Saldırının ardından Brüksel’deki NATO merkezinde ve NATO’nun bütün üslerinde alarma geçildi.
BM Güvenlik Konseyi dün New York’taki BM binasında yaptığı olağanüstü toplantıda “Terörist saldırı oybirliğiyle ve en sert biçimde kınanır” diyen kararı kabul etti. Bu arada, BM binası, alınan bir tehdit nedeniyle yaklaşık iki saat kapatıldı. Bu süre içinde güvenlik güçleri binada bomba araması yaptı.
Fransa vurmaya hazır
Fransa’da uygulamaya konan ‘Vintigate’ planı gereği 6 bin asker, Paris’te tren istasyonlarının ve diğer kamu ulaşım merkezleri ile diğer hassas bölgelerin güvenliğiyle görevlendirildi. Hava kuvvetleri üst düzey alarma geçirilirken, dört Fransız hava üssündeki 10 adet Mirage-2000 savaş uçağı, iki dakika içinde olası bir çağrıya yanıt vermeye hazır tutuluyor.
5’inci madde
Taraflar, Avrupa ya da Kuzey Amerika bölgesinde bir ya da daha fazla müttefike düzenlenecek saldırının, bütün müttefiklere yönelik bir saldırı olarak değerlendirileceğini karara bağlar. Böyle bir saldırı halinde, müttefikler Kuzey Atlantik bölgesinin güvenliğinin sağlanması amacıyla tek başlarına ya da diğer müttefiklerle birlikte, saldırıya uğrayan müttefike ya da müttefiklere, BM Anlaşması’nın 51. maddesine dayanan bireysel ya da kolektif savunma hakkı çerçevesinde silahlı kuvvet kullanımı da dahil eyleme geçilmesinde yardımcı olacaktır.
yorumlar
Ordumuz teyakkuza geçmiş. Demek ki ortada ciddi bir durum var. Aynı zamanda müslüman ülke diye bilindiğimizden Nato ülkesi olduğumuz için kendi dindaşlarımıza karşı savaşa kalkışmak gibi zor bir durum da var. Bildiğim kadarıyla Nato üyesi başka hiçbir ülkede böyle bir zorluk yok. Bir de ülkemizin Mısır ve Arabistan’a uçakla 3-4 saat mesafede olduğu düşünülünce işler karmaşıklaşıyo.
Ne yapalım? Muhtemel bir savaş durumunda kendimizi nasıl koruyacağız? Yiyecek, içecek, gaz maskesi gibi komiklikler düşünmemek mi gerek? Atom bombasının yan etkileri gelecek ve zaten yaşayan ölülere dönüşeceksek 3 gün daha yaşayım diye erzak almanın ne anlamı var ki?
Nostradamus’u okudum dün.
Özet olarak 2000li yıllarda doğudan,göklerden kötülükler kralı gelecek, New york’u deprem gibi bir şey sarstıktan sonra 3.dünya savaşı başlıyacak, büyük şehirlere girilemiyecek (muhtemelen nükleer savaş sonucu ortaya çıkan radyasyon nedeniyle), tarlalar yüzünden insanlar kavga edecek, anti-christ (isa karşıtı) olana karşı tüm İsa’ya inanan devletler birleşerek savaş verecek, sonuçta da kazanacak falan filan diyo.
Şimdi bu durumda ben ölüyorum, çocuklarım da ölüyo. Ülkem de yerle bir oluyosa..Eeeee? kadercilikten başka ne geliyo şimdi elden? Bekle ve gör. Aslında bir hiçsin!