her ne kadar filmin adının türkçe okunuşu eşşek anırması gibi olsada (ai) , izlemei gayet merakla bekliore idim. bu film eleştiriğinide sitede hakkında çok yazı çıkmış olduu için yapıor olabilirm. henüz sebep bulamadım. sonra bulcam. ek olaraktan , daha yazıyı yazmadıım için ne yazıcaımı bimiorum , o yüzden izlememiş olanlar okumasın demeli miyim emin diilim. onu da sonra sölerim. başlialım:

filmin konusu pek süper olduğu için önyargılarımı yanıma alarak gitmiştim. leziz bişi bekliordum ben. ilk 50 60 dakika gerçekcikten çok iyiydi. filmin kendine has bi havası mevcut. normal holivud filmi izliormuşsunuz gibi olmuor. bu aralarda favori yönetmeni falan olmayan ben lan acaba şpilbergi bu göreve atasam mı die bile düşündüm ; o derece iyi geldi güzel geldi kendime. lakin bu bölümlerde film 2000 bilmem kaç yılında geçtii için ve siz o tarihten önce olan olayları bilmediiniz için “lan bu nie böle , angut olmuş” diemiorsunuz. çünkü öle olmuş. kısmet.

o 50. 60. dakikadan sonra bu sevici robot die tabir edebileceimiz çocuun bulunduu ortam deişior. filmi bana kalırsa ilk batıran yer bura. hiç olmamış ve bu ne böle ikilisi kafama konuşlanıyor. bütün filmin ilk baştaki garip havası gidior. ortamın olmamışlıına ek olarak , bi kaç saçmalıkta belirior. küfür ediorum bende masuscuktan , belki düzelir die.

bütün filmin orta kısmı o salak yerde saçma sapan geçior gayet yazıkki. sonra sonlara geldikçe yeni salaklıklar başlıor. film bitmeden önce 3 kere tamam burda bitcek diorsunuz. bu gayet sıkıcı bi durum oluşturu. sonra en sonlarda gerçekten bitmiş olması gereken yerlerden sonra film uçmaya başlıor. ii bi uçuş diil ama. 15 yaşında bilim kurgu hikayesi yazan bi çocuk nası şeler hayal ederse o tadda şeler olmaya başlıor. ayrıca süper klişeler de mevcut. filmin sonu ise bir şpilberg sonu ile bitior ve ben eh s.ktir bayım diorum.

sonuç olarak bir başyapıt yapmaya çalışıp el yüz bulaştırısı yapıldıı kanısındayım ben. dieceim favorisiz devam etmek lazım. zaten çirkin görünüor.