..
..

Dört gecedir , sabahın dördünde, gözlerim arıza vermeseydi bu yazı muhtemelen hiç yazılmayacaktı. Gözlerimi onarmaya çalışırken hepten bozmasaydım, düşlerimin beni bekleyen peronuna koşarak da olsa yetişebilirdim. Düşlerim bensiz yolculuklara çıkmak zorunda da kalmazdı.Gel gör ki yoklama alıyorum gece nöbetlerinin hepsi burda mı..Eğer ki;Ekmeksiz kalsaydım düşenecek başka şeylerim olacaktı.Şarabım olmasaydı düşünmeyecektim kadehi, kan kırmızısını.Senin varlığını bilmesem aşksız devam edecektim. Öylesine geçip gidecek o kadar çok ben vardı ki !Ben, ben olmasam..yine deli gülümsemesi konuyor dudaklarıma. Nedense kıkırdıyor içim. Delilik işte. ‘Enayiymiş be Platon , bir içsin de görsün, ne felsefi varmış bu alemin..’ kıvamı.Kıvamı tutturmaya hiç zorlanmadım. Hatta kendiliğinden oldu. Bir ve ki ve üç ve dört şeklinde ritme ayak uydurdum sadece. Acılarım zamana yenilmedi hepsi bu.Tango yaparken onları izlemeyi sevdiysem, danslarının güzelliğinin hiç mi suçu yoktu !Ama , artık gel nerdeysen..Dört gün kal sonra yine git. Ben , seni yaşamadan senin için dinlediğim şarkımı bir kez daha dinleyeyim. İliklerime kadar hissederek ..Evet sonra git, sakın kalma..Öylesine geçip gidecek zamanlar ertelenmeye çok gelmez bilirsin. Tehlikeli olur. Öylesine olmayan her şeyi yitirme ihtimaline cesaretim yok. ziyanı da yok ;Dördü ikiye katlarım, bedenimi katlar rafa kaldırırım,yalnızlığımı seviyorsun ya yalnızlığımı katlar, katmerlerim hatta, yalnızbilmez misin yarına katlanmak için anılar lazım..‘ne kadar daha sensiz ?’Oo saat dördü geçmiş. Dördü şarkılarına teslim edip, yavaştan işe koyulayım..