Dvd satan bir dükkanda neler var neler yok diye bakıyorum. Gece sinema gecesi yapacağız arkadaşla. Benimle aynı anda biri daha filmlere bakıyor. Elimde “Kutsal Bakire” adlı bir dvd. Yanımdaki kişi dvd’nin üzerine eğilip “Bu filmi tavsiye ederim. Harika birsey!” filan diyince üzerimde bir baskı hissedip dvd’yi satın aldım. O gece izleyemedik ve çok üzüldük. Güzel olduğuna dair inancımız büyüktü çünkü. Birkaç gün sonra izleme fırsatı bulduk.Her dakika tetikte bekliyoruz birşey olacak diye. Ama film sürekli düşünme seanslarıyla geçiyor ve son buluyor.Konusu ne mi?Saint Ange (Kutsal Bakire) isminden de anlaşılacağı gibi bir fransız filmi. Daha önceden de fransız filmlerinin pek güzel olmadıklarını biliyordum ama bunun ismi cazip gelmişti.Saint Ange kapanmak üzere olan bir yetimhanenin ismidir ve Anna da(Virginie Ledoyen) bu yetimhaneyi temizlemek için tutulmuştur. Anna hamiledir ve onu kimin hamile bıraktığı film bitse de bir muamma olarak kalacaktır. Judith (Lou Doillon) adında yetimhanede büyümüş psikolojik olarak rahatsız bir kız vardır filmde. Yetimhane boşaltıldığında orada bırakılan tek çocuk Judith’tir. Anna yavaş yavaş başka sesler duymaya başlar ve orada başka çocukların da olduğuna karar verir. Araştırmalara başlar. Judith’in neden delirdiğini ve o çocukların nerede olduğunu keşfetmeye çalışır. Anna belki keşfeder ama bu seyirciye filmde aktarılmaz. Anna da ölür, o çocukların arasına karışır. Judith’in neden delirdiği, yetimhanedeki çocuklara yıllar önce neler yapıldığı, Anna’nın kimin çocuğunu taşıdığı açıklanmadan film bitiverir ve izleyiciler yani biz dumura uğrarız. Hemen google’dan araştırma yaparız diğerleri ne demiş film hakkında diye.Sonuç birçok insanın bizim gibi filmin ne anlatmak istediğini anlamadığıdır.Anlarım diyorsanız bir izleyin sonra bana da anlatın.İyi Seyirler