Hurriyet’in bir haberinde emekli olmuş bir Orgeneralin hanımının, eşinin emekliliğiyle ilgili açıklamalarına yer verilmiş. Bu nasıl bir mantıktır, nasıl bir hayata bakıştır anlayamıyorum…

Açıkamalarında aynen şöyle demiş: “İnanın kararların basına açıklanmasından ancak yarım saat önce emekli olduğumuzu öğrendik.”

Ya teyzeciğim. Bu konuda açıklama yapılacaksa paşam gerekli gördüğü ölçüde zaten konuşur. Ama asıl mesele ‘biz’ diye bahsetmesi. Hadi paşam emekli oldu. Sana ne oluyor yahu. Devamı daha da ilginç:

“Köşk’te son gece Cumhurbaşkanımızın verdiği yemekte kimse bize birşey söylemedi. Hatta, o gece yemekteki hava bizim Kara Kuvvetleri Komutanı olacağımız yönünde idi. Ama kimse net bir şey söylemiyordu. Keşke, bize erkenden zamansız emekli edileceğimiz söylenseydi de, Edip Paşa kendini bir yerde değerlendirseydi. Emekliliği televizyonlardan açıklanır açıklanmaz, Yeditepe Üniversitesi’nden Bedrettin Dalan aradı. ‘Paşam, Üniversite emrinizde’ dedi. Bizim, hiç kimse ile sorunumuz yok, herkes bizi çok sever. Edip Paşa’nın yeri ayrıdır. Komutanlarımızla aramız çok iyidir. Sayın Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu’nun eşi Olcay Hanımefendiyi daima örnek alır, sever ve sayarım. Bizi sevenler o kadar çok ki, bugün sadece 250 kişi aradı.”

Paşalar ve eşleriyle ilgili bir sürü anısı olan insanlar olduğuna eminim. Ben de bunlardan biriyim hatta, fakat hikayelerimi anlatmayacağım. Yalnız yukarıda bahsi geçen teyzemizin de olaya bakış açısı beni dumur+irrite+sinir arası bir noktaya götürdü.

Teyzemizi yıllardır emek verdiği, az kahrını çekmediği, ve KKK’na kadar terfi etmesi gerektiği işinden emekli etmişler. Teyzem de veryansın ediyor. Paşam ne diyor? “Karar verildi bitti artık” diyor. En doğrusunu yapıyor. Teyzem de diğer ‘Hanımefendi’lerin yüzüne nasıl bakacağını düşünüyor. Açıyor hürriyeti. Başlıyor saydırmaya. Basın araştırsın diyor. Neyini araştıracak teyze! ARENA ekibi gidip Genelkurmay’ın kapısına mı dayanacak? Neden emekli ettiniz paşamızı mı diyecek?

Madem ‘biz’ diye bahsediyorsunuz teyzecim, bu durumda o rütbenin ağır yükünü de üzerinize alıyorsunuz demektir. O ağırlık bu şekilde çamura yatılarak kaldırılmaz. Paşamızın karizması da bu şekilde sarsılamamlıydı diye düşünüyor vaktiniz için teşekkür ediyorum.