Yazıya başlamadan önce belirtmeliyim ki; bu yazıda ele alınan, sadece bir teori olmasına rağmen, kaynakça ve destekleyici unsurlar olarak kullanılan parantezler içindeki referanslar, gerçek kaynaklardan alıntıdır.
“Sons of God Marry Daughters of Men” From: wels.net
"Ve onlar, kuşlarla, ve canavarlarla, ve sürüngenlerle, ve balıklarla günah işlemeye başladılar, ve birbirlerinin etini tüketmeye, ve kanlarını içmeye. Sonra dünya kanunsuzları itham etti."
Book of Enoch(İdris’in Kitabı) (Ç1*)
Hiç merak ettiniz mi; bunca korku hikayesi, bunca canavar; vampirler, kurtadamlar, ejderhalar, devler, cüceler, troller ve daha niceleri nereden çıktı diye? Neden hayal gücümüz hep bizden daha değişik, ama bir taraftan da bizim gibi olan "insansı" lar üretiyor? Neden hayal ettiğimiz her canavar bizim hep yapmaya özendiğimiz şeyleri yapıyor? Koskoca heykelleri, Mısır’daki Piramitleri, Stonehenge’i gördükten sonra mı yarattık devleri? Ya da ilk veba salgınından sonra mı uydurduk vampirleri? belki de kurtadamları düşündüren kuduz idi bize?
Ya da belki de gerçekten görenlerden, bilenlerden duyduk tüm bunları…
Modern bilim insanın geçmişini araştıradursun, merak edilen bir çok sorunun ipuçları, eski efsanelerde yer alıyor.. Hatta yeni sorulara yol açacak kadarı, akaitlerde var. Hem de, açık, seçik ve tanımlanmış tek bir kelime olarak. "Nephilim", 1947de bir arap çocuğun koyunlarını güderken, Ölü Deniz (al-Bahr-al Mayyit) yakınlarında bir mağarada bulduğu, sonradan Qumran Yazıtları olarak isimlendirilecek; içerikleri bilir kişiler tarafından, "cennetsel yaratıkların aşağıya, dünyaya inip insanlarla birleştikleri" ni doğrular yönde açıklanacak olan eski parşömenlerden çıkartılarak literatürdeki yerine kondu. Ve tabii, o zamana kadar gözardı edilmiş, yeteri kadar önemsenmemiş ya da doğru anlaşılmamış ayetler, baplar, verseler, cümleler; hak ettikleri alaka karşısında sırlarını dökmeye başladılar…
“The Sons of God Saw the Daughters of Man that they were Fair” by Daniel Chester (1923) Corcoran Gallery. Image from: sandstead.com
İnsanoğlu toprağın yüzünde çoğalmaya başlayınca, ve onlara kız çocuklar doğunca,Tanrı’nın oğulları gördüler ki insanların kızları çok çekiciler. Ve seçtiklerine karıları gözüyle baktılar. Sonra Tanrı dedi ki, "Benim Ruhum, sonsuza kadar insanda kalmayacaktır, çünkü o ettendir: Onun günleri 120 sene sürecek." Nephilim, o zamanlarda dünya üzerindelerdi, ve daha sonra da kaldılar, Tanrı’nın oğulları, insanların kızlarına geldiklerinde, onlara çocuklar doğurdular. Bunlar, eskinin kudretli insanlarıydı, şöhretli insanlar. Genesis 6:1-4, İnglizce Standart Versiyonu (Ç2*)
Nephilim kelimesi, bazı incillerde biraz da eksik olarak "Giants" ya da "Titans" olarak çevrilmiş, bazılarında ise olduğu gibi bırakılmıştır. Kimileri der ki; çevirideki "devlik" fiziksel değil, ilim-irfan boyutundadır. Kimilerine göre de, hakikaten devasa yaratıklardı nephilim. Yaygın inanışa göre, büyük tufandan öncesine kadar hüküm sürüp sonra yok oldular. Başka bir inanış da, tufanda kendilerine saklanacak bir yer buldukları yolundadır. Her ne şekilde olursa olsun, bunlar 3 ana kitapta da geçer, ve hepsinde de insanlarla karıştıklarından bahsedilir.
Olayın hem düğüm, hem de çözülme noktasıi Enoch. Bizim bildiğimiz adıyla, cennete çağırılan ve "Safra rabba" yani "Büyük katip" ünvanını alan, Hz. Nuh (نوح)’un büyük büyük babası Hz. İdris (ادريس) den başkası değildir. Enoch, yani İdris, nephilimden yukarıdaki (yazının en başındaki paragraf) şekilde bahsediyor. Ama asıl işin karışık kısmı şudur ki; 365 yıl yaşadığı (Genesis 5:22-29) ve bir çok ilmi insanoğluna verdiği yazılır. (Kuran 19:56-57 ve 21:85-86. ayetler). Hz. İdris; ok ve yayı ilk kullanan, ilk yazıyı yazan, ilk defa dikiş diken (kendisine elbise dikerek giyen), yıldızlar ilmini insanlara ilk olarak getiren, kendisine 30 sayfa bahşedilmiş bir uludur. Hakkında bunlardan başka belki yüzlerce rivayet bulunabilinir. Hatta "Enoch" ismini kendiyle özdeşleştiren o kadar çok kaynak vardır ki, bunlar arasında bir sınıflandırmaya gidilmiştir. Burada bizim bahsettiğimiz Hz İdris (Enoch), Jared’in oğlu (Genesis 5:18)dur ve Enoch’un kitabı dediğimiz de, 1. Enoch olarak klasifiye edilen ve tamamı Ethiopic Dilden çevirilmiş olandır(*).
Acaba bu nephilim bizim "Peygamberler Soyu" diye bildiğimiz şey olabilir mi?
İ.Ö. 1200 yıllarında yaşayani Hz. Joshua, bizim bildiğimiz Hz. Yuşa Bin Nun (Nun’un oğlu Yuşa), Hz. Musa’nın ölümünden sonra 29 sene İsrailoğullarını Tevratla yönetmiş ve "Ona muhalefet eden mel-undur" diyerek kendisinden sonra da İsrailoğulları’nın Musa’ya inanmasını sağlamıştır. Buraya kadar normal, ama kendisinin Beykoz (İstanbul)’da, eski adıyla "Dev Dağı" mevkiindeki türbesinin uzunluğu tam 17 metredir. Üstelik, rivayete göre bu 17 metrelik türbe, sadece vücudunun belden yukarısı için yapılmıştır. Tabii ki, bunun bir minnet göstergesi olduğu için abartıldığı, akla en mantıklı gelen söylentidir (*).
Nasıl ki Hz. İdris (Enoch), nephilim’ kelimesinin "devler" diye çevirilmesinden sorumlu ilim devlerinden biri olarak kabul edilir ise, Hz. Yuşa da, bu çevirinin fiziksel boyutlara konote eden kısmından sorumlu olanlardan biridir.
Ama, her iki ulu kişinin de bizlere anlattıkları, sorulara ipuçları göstermekten çok, asla kesin olarak cevaplanamayacak yeni sorular sordurmaktadır.
Kimilerine göre Yuşa Bin Nun, Eriha’nın kuzeyinde, Efrayim Dağı’nda yatar.
Yemen ile Umman arasındaki geniş ovalar, Âd Kavmi’nin hüküm sürdüğü Ahkâf’olarak bilinir. Haksız yere güçlülük taslayan ve Tanrı tarafından cezalandırılan bu kavim bir hayli uzun boylu olduğu tefsir edilir. Bazılarına göre, boyları 60 ziradan(*), yani üç buçuk metreden daha uzundur (Kurtubî, XX:48 – Buharî, Enbiyâ: I – İbn Hanbel: II, 3 1 5/325).
"… Düşünün ki o, sizi Nûh kavminden sonra hükümdarlar yaptı, size yaratılışta onlardan ziyâde boy-pos (ve kuvvet) verdi. …..” (el-A’raf, 7:66-69).
Ahkâf’ile Efrayim Dağları’nın yakınlığı aşikar, ancak; Kuran’da bu yerin tanımlanması, rivayete göre Hz. Yuşa’nın oralarda şehit oluşundan çok sonradır. Dahası, Hz Yuşa, vefatına kadar, İsrailoğulları ile birlikte, "Allah’ın emrine karşı gelen zalimler" ile savaşıyordu. Kim ola ki bu "zalimler"?
"Onlar yeryüzünde haksız yerebüyüklük tasladılar ve ‘Kuvvetçe bizden daha güçlü kimmiş!..’ dediler. Onlar kendileriniyaratan Allah’ı -ki o, bunlardan pek kuvvetlidir- hiç düşünmediler mi? Onlar bizim mucizelerimizi bilerek inkâr ediyorlardı." (el-Fussilet, 41:15)
Yoksa, zamanında Edessa (bugünkü Urfa)’ya kadar sarkan Babil’in Asma Bahçeleri, Şeddâd (Ad Kavmi’nin Hz. Hûd zamanındaki lideri) emrinde yeniden mi yeşerdi?
Haec dicit Dominus ecce ego suscitabo super Babylonem et super habitatores eius qui cor suum levaverunt contra me quasi ventum pestilentem
"Böylece Tanrı dedi ki: Görün, Babil’e ve orada yaşayanların üzerine öldürücü bir rüzgar kaldıracağım, onlar ki kalplerini bana karşı kaldırdılar. (Jeremias 51:1)(Ç3*)
“Ey Muhammed, Rabbinin, ülkelerde benzeri yaratılmayan, sütunlara (büyük saraylara) sahip İrem şehrinde yaşayan Âd kavmine ne yaptığını görmedin mi?” (el-Fecr, 89:6-8)
Babil ile Ad kavmi birbirlerinin yansıması mıdır bilinmez tabii ki, ancak ikisini de nephilim açısından örneklemek yanlış olmaz. Babil, zamanında elinde tuttuğu, kaynağını insanlara sunduğu fırsatlardan ve lüksten alan gücüyle, bir devdi, ve şüphesiz dünyayı çok fazla etkiledi.
Calix aureus Babylon in manu Domini inebrians omnem terram de vino eius biberunt gentes et ideo commotae sunt
"Babil, Tanrı’nın elinde, bütün dünyayı sarhoş eden altın bir kupa oldu: Uluslar onun şarabından içti, ve bu yüzden sendelediler."(Jeremias 51:7) (Ç4*)
Ad kavmi de kibirlerinin kurbanı oldu. Nereden geldiklerini ve kim sayesinde bu kadar kudretli olduklarını unutup kendilerini yaratana kafa tuttular, ve bunun karşılığında cezalandırıldılar. En azından, Kur’an da söylenen bu. Babildekilere ne oldu bilemiyoruz ancak, Kur’an, Ad kavminin akibetini de açıkça belirtiyor:
“Hûd’u ve beraberindeki iman edenleri rahmetimizle kurtardık.” (el-Âraf, 7:22).
Bu son sure, bizim incelediğimiz nephilim’in varlığını sürdürüyor olması konusunda bir açık kapı olarak değerlendirilebilinir mi? Bundan öte, İsrailoğullarının Hz. Yuşa’nın önderliğinde başlayan görevlerinin hala sürdüğüne dair ıspatlar var. "Gözlemciler" denilen bir gruptan (bazen isim verilmeden de olsa) bir çok yazıtta bahsedilir. Efsaneye göre, İsrailoğullarına nephilim’i gözlemeleri ve tüm soylarını yok etme emri verilmiştir. Ama İsrailoğulları, sadece insan olmayan, karışmış olan nephilimleri temizler ve gen havuzundaki bozuk DNA yı yok etmeye çalışır. Hatta ve hatta, İsrailoğullarının bunu yaparken nephilim klanlarıyla karıştığı ve "Kutsal Soy"un da bozulduğu söylenir.
Vikas Uppal, Hindistan’ın en uzun genci (fotoğraf çekildiği sırada 18 yaşlarındaymış)
Ezra 9:2 Karışık Evlilikler:
Onların kızlarından bazılarını kendileri ve oğullarına karı ettikleri için, kutsal ırk, karanın insanlarıyla karıştığı için; hakikaten, prenslerin ve yönetenlerin elleri bu inançsızlığın önde gidenleri olduğu için. (Ç5*)
Ezra 9:3 Karışık Evlilikler:
Bunları duyduğumda, giysimi ve cübbemi yırttım, ve kafamdan biraz saç koparttım, ve sakalımdan, ve bitkin bir şekilde oturdum kaldım. (Ç6*)
İnanışa göre, nephilim sadece insanlarla değil, diğer başka canlılarla da soylandığı için, elimizde birden çok melez var. Vampir yarasalarla olan çocuklarından vampirler, sürüngenlerden olan çocuklarından "Sürüngenler" (fazla bilinmeyen br masal ırkıdır. onların da vampirler gibi şekil değiştirme ve hipnotize etme gibi özellikleri vardır), diğer canlılarla olan ilişkileden de çeşitli likantroplar meydana gelmiştir (yarı insan, yarı hayvan yaratıklara likantrop denir. aslında doğru kullanımı: "therianthrop" dur. Yunancada vahşi hayvan anlamına gelen ‘therion’ ve insan anlamına gelen ‘anthropos’ kelimelerinin birleşmesinden oluşur)
Hatta daha da ileri giderek, okült (Occult: "saklı bilim", "karanlık bilim", "sırlar bilimi" ve benzeri isimlerle anılan, bazı çevrelerce bilim olarak kabul edilmese de, bazı üniversitelerde ispritizma’nın bir kolu olarak kabul gören, metafizik öğeler ve yansımalarıyla ilgilenen bilim dalıdır.), nephilimlerin karakteristik özelliklerini pisikopatlarınkiyle özdeşleştirir ve şu şekilde özetler:
1. Olağanüstü cazibe ve yüksek zeka
2. Sığ duygular, Empati, suçluluk, pişmanlık gibi hislerden yoksunluk
3. Hayata dair planlara ya da düzene ilişkin davranış yoksunluğu ya da azlığı
4. Deneyimlerden tecrübe edinme ve endişe hissi yoksunluğu.
5. Güvenilir olmama, samimiyetsizlik, ve riyakarlık.
Tüm bunları bir kenara bırakıp son 50 yıldaki teknik gelişmeleri ele alırsak, nephilim’e bambaşka bir şekilde yaklaşabliriz. Artık modern tıp sayesinde insan organları bir koyunda oluşturulabiliniyor, organ nakli, bünyenin reddetme riski olmaksızın yapılabiliniyor, domuz kalbi bir insanın vücudunda atabiliyor. genler manüple edilerek çeşitli özellikkler insansılaştırılabiliniyor, ya da insansı olmaktan çıkartılabiliniyor, insan ömrü uzatılıyor.
Acaba doğanın işine fazla mı karışıyoruz? Yüce ilimler sahibi Hz. İdris, yoksa bizi yakın gelecekte olabileceklere karşı uyarıyor mu? Bizim sonumuz da Lut’un kavmini yok eden ya da Babil’in Asma Bahçelerini kurutan, ya da 1945 Hiroşima semalarında izlenene benzer bir bulutla mı gelecek?
Bunlar somut bilimden ziyade insanlığın taktirinde değerlendirilecek sorular. Cevapları ise, verildiği zaman belki de çok geç olacak…
———————————————————————
(*Ç1 – Ç6) Çeviriler yazara aittir, ve resmi makamlarca kabul edilip onaylanmış çeviriler değildir. Anlamlarının doğruluğundan sadece yazar sorumlu tutulabilinir)
Sonraki bölüm:
Nephilim II, "Yan komşum tuhaf birşey"
Interbreeding suçunu tek başına üstlenmiş zavallı Neanderthal ve H. Sapiens’in diğer sex partnerleri.
Not: Her ne kadar, bu yazının yayınlanacağı hafif.org web sitesi yönetimi tarafından öngörülen, linklerin yazının içinde varilmesi olsa da, bu yazıyı hazırlarken kullandığım kaynakların büyük bir kısmı ya internet ortamında mevcut değil, ya da ancak abonelikle erişilebilinen arşivlerde içeriliyor. Kaynakların neredeyse hepsinin Türkçe dışında dillerde olmasının da, yazının akışkanlığını bozacağı muhakkak. Bu yüzden, yazıyı yazdıktan sonra herkesin ulaşabileceği nitelikte kaynakçayı internetten derlemek zorunda kaldım. Yazının içerisinde birebir referans veremememin sebebi budur. Affınıza sığınıyor, ve yazıyı ilginç bulanların bu mecburiyetimi taktir edeceğini umuyorum…
Kaynakça:
Book of Enoch, St Joshua (Hz. Yuşa), Idris (prophet), Enoch, Ancestor of Noah, Watchers of Nephilim, Therianthrophy, The Holy Bible (online software), Kur’an-ı Kerim Elmalılı Hamdi Yazır Tefsiri, Qumran Yazıtları, Ölü deniz – The Dead Sea (Google Earth), Sons of God, Doughtrs of Men, Occult (Okült)
yorumlar
eline sağlık, çok güzel olmuş…
teşekkür ederim, beğendiğinize sevindim 🙂
batı teozofisinde insan türünün gelişiminin anlatıldığı <a href=”http://tr.wikipedia.org/wiki/Yedi_k%C3%B6k_soy”>7 kök soy</a>’dan ikincisinde, Hyperborea’da yaşayanların günümüz insanına göre dev boyutlarda olduğu söylenir. bigün anneme takılıp hz.yuşa tepesine gideyim ben de o halde.
evet, onlar da var. aslında bizden önce yaşamış canlıları düşünürsek, bunu kabul etmek hiç de zor değil. Şimdi tabii böyle bir bilmeceyi, altyapı olmadan anlamak mümkün değil. En başından başlayayım dedim, o bulgulara da değineceğim. Ama akademik kariyeri olmayanlara, ya da bu konulara kıyısından köşesinden bulaşmış olmayanlara <em>balık vermek yerine balık tutmayı öğretmeye</em> çalışıyorum, umarım sadece okurken değil, bir ortamda muhabbet açılınca da sevgili arkadaşlarımın konuşacak bişileri olmasını sağlayabilirim.sevgili serdarsabri; ve ilgilenen diğer arkadaşlar, bunları tartışırken yavaş yavaş havalanalım da diğerleri takip edebilsin :)şimdi aslında, <a href=”http://med.adu.edu.tr/akademik/bolumler/ftr/endokrin_artropatiler.htm”>gigantizm</a>, ölçümlenebilen <em>endokrinal</em> (iç salgılarla ilişkili) bir hastalık olarak tıp literatüründe yerlerini almıştır. Bizim basketbol dünyasından yakinen tanıdığımız Halil İbo, Sultan Kösen, Gülseren gibi isimler, bu hastalığın peçesinde olanlara örnek verilebilinir. Tabii ki, diğer insanların <em>gigant</em>lar (devlik hastalığına maruz kalanlar için kullanılır) karşısındaki tepkileri hiç bir zaman pek sevgi dolu olmamış. İnsan doğası itibarıyle anlam veremediği şeyden korkar, korktuklarını da yok etmeye çalışır. Bütün bunlar, bu eğilimin çalıştırdığı hayal güçlerinin de marifetleri olabilir.Ancak, serdarsabri’nin de dediği gibi, elimizde somut moleküler bulgular var. <div class=”imajorta”><img src=”/imaj/EUQON/ad1.jpg” alt=”” border=”0″ /><br /></div><div class=”imajorta”><img src=”/imaj/EUQON/ad2.jpg” alt=”” border=”0″ /><br /></div>her ne kadar bu tip fotoğraflar da ortada dolaşsa da (sahte oldukları kanıtlandı) elimizde moleküler verileri destekleyecek pek az done var.<div class=”imajorta”><img src=”/imaj/EUQON/more-2006-08-13-16-12-valuevht.jpg” alt=”Nikolai Valuev” border=”0″ /><br />Nikolai Valuev</div>Ama tabii, böyle, yukarıdaki gibi şeyler de var. Hepsini anlatmaya çalısacağım 😉
hafif anonim yazarlar tarafindan feed edilen bir cult propaganda uzantisi mi acaba diye dusunmemek elde degil.ya siz dadaist bir yeralti hurafe hareketleri orgutu uyesi misiniz, nedir bu bandwidth kirlenmesi?kim satin aldi sizi, misyoner misiniz, necisiniz siz ya?YETER artik bu tur yazilar cahil bir ulkeye yaramaz, ince ince istismar ediyorsunuz.
ne diyosun sen Clicia x??!! ulan o kadar uğraştık, belki bi işe yarar, ne güzel, aramızda ilim irfanla uğraşan arkadaşlar var diye, insanlara belki başka bi pencere açabiliriz diye, şu aldığım karşılığa bak??!! <strong>yuuuh!</strong> diyorum başka da bişi demiyorum!SENSİN MİSYONER, SENSİN ÖRGÜTÇÜ! ADAMIN ASABINI BOZMA, GİT BAŞKA YERDEKİ CİĞERE MUNDAR DE!
seni comte’çu pozitivist bilim putçusu seni, gene çıktı cadı avına. @EUQON, bırak şu zilliyi allasen, yok say, bana da bulaştı aynı şekilde.
yaa ben ne diyeyim zaten abi…bak kızcağız; senin o “boğazımdan mı sokacan” dediklerin akaitler, yani “kutsal kitaplar”. Ayrıca yazının altında da yazdım; o kaynakça, internetten insanların ulaşabilmesi için, bu yazıyı yazarken farklı kaynaklar kullandım. Zaten her zaman soylerim ki, <strong>doğru-yanlışı ayırd etmeye ehil olmayanlar, bilgiye internetten ulaşmaya çalışmamalılar.</strong> Verdiğim linkler, mevcut olan diğer incillerden ve (eski ve yeni) Kitab-ı Mukaddes’te dir. Tabii ki, elinde olanlar, açsınlar, basılı olanlarından okusunlar, onun için verdim referansları tek tek isimleriyle. “Church of Subgenius Turu Wotzitsname Populist”, ben kabul etmiyor olsam da, bir kesim insanın kabul ettiği bir dialekttir, saygısızlık edemezsin. Sen yaz bir kitap, ya da sen ortaya at bir teori, onu tartışalım madem öyle. Şimdi bu başlığı mezhep tartışmasına çevirip gerçekten ilgilenen arkadaşları engellemeyelim, sen bana yaz özelden hangi kısmı <em>oradan</em> almışım, ben senin burnuna burnuna sokiim gerçekleri. <strong>Zaten sen “o sözde dağarcığını” internetten edindiğin için sorun çıkıyor</strong>, normalde bu kafayla benim ya da başka bir akadmisyenin gölgesine basamazsın, ama istersen burada sana seve seve yardımcı olabilirim.
Çok özür dilerim, arkadaşın verdiği sinirle sadece bahsettiği hristiyanlığa ilişkin cevap yazdım. aslında müslüman ağırlıklı bir toplumun daha kolay bağlantı kurabilmesi için, parantez içlerinde Kur’an-ı Kerim den ve diğer İslam bilginlerinin eserlerinden daha fazla referans vermeye çalışmıştım, onların da basılı versiyonlarını edinmenizi tavsiye ederim, ben buraya koymak için internette doğru kaynaklar bulamadım çünkü.
tanrıların arabaları… hendüdüüüt gibi olmuş 😉 güzel yazı eline sağlık
@Clicia x; hala link diyo yaa??! ben anlatamadım sanırım. Sen neyin üzerine somut bulgu aradığının farkında mısın? her neyse, ben söyleyeceğimi söyledim, başka bir şey demeyeceğim bu konuda.@emsvizyon; teşekkür ederim, beğendiğine sevindim, ama haşa; ben sadece yazılı olanları yan yana koyup bir sunum yapmaya çalıştım. Benim sorduğum sorulardan ziyade, insanların kendi cevaplarını bulabilmeleri iin. Herhangi bir öğreti leyhinde ya da aleyhinde herhangi bir sav ortaya atmak gibi bir amacım zaten olamaz.
Komplo teorisi olsa da kucukken anlatırlardı Hz Adem dev gibiymiş eskiden insanlar devasaymış falan… o günlere döndum ben.
ben faş edeyim tehdit mesajını da, üzerimde kalmasın:<strong>serdarsabri:</strong> Beni “asmak” tan bahsettiğin yorumunu moderasyondan çıkarmalarını istedim, çıkardılar. Yorumundaki eleştirileri, o bölüm hariç yeniden koymak istersen haberin olsun.<strong>Clicia x:</strong> ama senin asilmani istiyorum!<strong>serdarsabri: </strong> o zaman ben de cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunmak istiyorum. yurda giriş yaparken bizimkiler ya da interpol enseler heralde<strong>Clicia x:</strong> cok guluncsun. bunun neresi suc, sen ne kadar kendine guvenemeyen bir insansin da boyle seylere kafa yorarsin senle diyalog istemiyorum bana yazma<strong>serdarsabri:</strong> sana mı soracam zilli. tekrar önüme çıktığında bu kadar ucuz atlatamazsın. selamatle…<strong>Clicia x:</strong> edepsiz.not: kusura bakma @EUQON
Yok, ne kusura bakıcam serdarsabri, faş etmen gerekiyormuş hakkaten. Ben de rica edeceğim, gelen lütfen usturuplu eleştiriyle gelsin. “Bunun burası öyle değil, böyledir” diyene amenna; ancak bunu yaparken safi bok atmak yerine açıklayıcı olsun lütfen; başımla beraber…
Euqon, öglendensonraki hafifte geyikten sonra yazin süper geldi resmen parahistorik bir yazi okumanin dayanilmaz keyfi icindeyim ellerine saglik .kendime geldim sayende.
Dostum herşeyden önce eline emeğine sağlık. Yazıda yanlışlıklar olsada emeğe herzaman saygı duyulması gerektiğine inananlardanım. En büyük hata ise kim koymuşsa o mezar kazılırken çıkan dev insan iskeleti, bi arada internette çok dolaştı. photıshopla yapılmıştır, bir yarışma için yapılmıştır, gerçek değildir yani. Nephilim değil, nefilim olarak ararsanız internette çok kaynak var. Ve bu konunun gerçek uzmanı tabiiki Zekaria Stchin’dir. Yani 12.gezegenin yazarı. Kendisi sümer uzmanı ve eski ahid uzmanıdır. Dil bilimcidir. Ve o nefilim kelimesinin yanlış çevirildiğini, devler değil, gözcüler anlamına geldiğini kanıtlamıştır kitaplarında. Diğer isimleride Annunakilerdir.Onlar bu gezegende vardılar, onlar tanrılar olarak adlandırıldı, insanımsıların genleriyle oynayıp, labaratuar ortamında kendi dölleriyle birleştirdiler. Yeni ademi yarattılar. Bunlar artık yavaş yavaş ortaya çıkıyor, yaratılışçı çatlak sesler nerelerini yırtarlarsa yırtsınlar, bilimsel verilerde tek tek ortaya çıkmak üzere. Birlikte yaşayıp göreceğiz. Sevgiler
o “hafife geyik” yazısının altına da bişi yazdım, onu da oku zez. sağolasın 🙂
Bak işte eleştiri böyle olur yaa, bravo!…AtillaGenis, zaten yazdım o resimlerin sahte olduğunu (parantez içine bakınız). Zekaria Stchin’den ya da Annunaki’den bahsetmememin sebebi, olaya yorum katmamak içindi. Sadece bir kısım yazıtta tercüme edildiği (doğru ya da yanlış), bir kısım yazıtta da olduğu gibi bırakıldığını söyleyip onun üzerinden gittim. Akaitler kabul edildiğinde, (ki bunu Stchin de kabul eder) Annunaki, “kutsal soy” karıştıktan sonra misyonlarını devam ettirenlere verilmiş bir isimdir, ancak karıştıkları Nephilim (ya da nefilim) olduğundan, onun yerine geçmiştir. Ama madem şimdi sen dile getirdin, kaynak da göster ki merak edenler bir göz atsın. Teşekkürler ediyorum.
Şimdiye kadar çözülmüş sümer tabletlerinin tamamı Zekaria Stchinin kitaplarında var. Toplam 6 kitap, şimdi 7 oldu sanırım. Ayrıca Türkiyenin tek sümeroloğu Muazzez İlmiye çiğ in kitapları ve internette bulabileceğiniz yazıları var. Samuel Noah Kramer isimli sümeroloğun ”Tarih Sümerde başlar” isimli kitabı var. Ayrıca bu konuya gerçekten ilgi duyanlar, internette, nefilim, annunaki, marduk, nibirru, sümer, enlil, enki, anu isimleriyle aramalar yaparlarsa, onları tam doyurmasada fikir sahibi yapacak bilgilere ulaşırlar. Ayrıca benim yazdığım ve hafif.org a attığım yazılar vardı, ama moderatörler, yazının içindeki alıntılar başka sitelerden alınmış diye inatla yayınlamadılar. Belki temizler gene atarım, ama vakit bulursam.Size şunu söyleyeceğim, ve birçoğu bana bi yerleriyle gülecekler, ama bu yakın zamanda kanıtlanacak. DÜNYAYA DNA LAR UZAY GEMİLERİYLE GELDİ. DÜNYADA BİRÇOK FORM DENEDİ. DEVLERDE BU FORMLARDAN BİR TANESİ. EJDERHALARDA BU FORMLARDANDIR. TOPLAM 9 TEMEL IRK DENEDİ. VE İNSAN KALICI OLDU. Sevgimle..
Şimdiye kadar çözülmüş sümer tabletlerinin tamamı Zekaria Stchinin kitaplarında var. Toplam 6 kitap, şimdi 7 oldu sanırım. Ayrıca Türkiyenin tek sümeroloğu Muazzez İlmiye çiğ in kitapları ve internette bulabileceğiniz yazıları var. Samuel Noah Kramer isimli sümeroloğun ”Tarih Sümerde başlar” isimli kitabı var. Ayrıca bu konuya gerçekten ilgi duyanlar, internette, nefilim, annunaki, marduk, nibirru, sümer, enlil, enki, anu isimleriyle aramalar yaparlarsa, onları tam doyurmasada fikir sahibi yapacak bilgilere ulaşırlar. Ayrıca benim yazdığım ve hafif.org a attığım yazılar vardı, ama moderatörler, yazının içindeki alıntılar başka sitelerden alınmış diye inatla yayınlamadılar. Belki temizler gene atarım, ama vakit bulursam.Size şunu söyleyeceğim, ve birçoğu bana bi yerleriyle gülecekler, ama bu yakın zamanda kanıtlanacak. DÜNYAYA DNA LAR UZAY GEMİLERİYLE GELDİ. DÜNYADA BİRÇOK FORM DENEDİ. DEVLERDE BU FORMLARDAN BİR TANESİ. EJDERHALARDA BU FORMLARDANDIR. TOPLAM 9 TEMEL IRK DENENDİ. VE İNSAN KALICI OLDU. Sevgimle..
T.Lobsang Rampa nın Hermit isimli kitabını okumayanlar varsa, lütfen okusunlar, saçma bulsalarda okusunlar. Bakarsınız az bi zaman sonra size hiç saçma gelmeyebilir 🙂
Resmin sahte olduğunu yazmışsın, ben atlamışım, gerçekten çok özür
Fantezi dolu yorumlar gibi geldi , ama neyse bana çekici gelir hep bu masallar ( hep vampir olmak istemişimdir 🙂
sen benim yazdıklarımı takibe al Clicia x, <strong>”kadınlarınızı güzel becerin, freudyan avatarlarla etrafta dolaşmasınlar”</strong> diye bi yazı hazırlayacam, oraya da beklerim.
Adamın asıl ismini bilmem. Kitaplarındaki ismi bu. Yazdıkların az ciddiye alınabilir olsa, bende tartışmayı severim, ama ciddiye alamadım seni, özür dilerim.
Ben de ilk okuduğumda, “ulan ben heralde ben yanlış biliyorum, adam doğrusunu yazmıştır” diye Atilla’nın yazdığından kopyaladım, doğru; yanlış olmuş. Teşekkürler Clicia x. Şimdi lütfen biz zavallıları cehaletimizle baş başa bırakıp aydınlağınla uzaklaşır mısın?
o kim yaa? şu engin dağarcığından bi link ver bari, sebeplenelim; malum ben cahilim, bilemem; o L. Ran Houvır…… ney? anaaaa 50 dolar! 😀
yaa hakkaten sitchtin başlığın içine ha! bak ne güzel doğrusunu söyledin, biz de kabul ettik, adam gibi yaz neyi doğru biliyosan, bi de eyvallah diyelim, doğruysa kabul edelim, teşekkür edelim. yoksa beğenmedim de, okuma, kimseye de bulaşma yahu. zaten bi sürü insanın bu konuyla alakası yok, merak ediyolar, anlamaya çalışıyolar, büsbütün bulandırıyosun.hadi ablacım, hadi canım, hadi kardeşim yahu! daha bu yazının devamı var bu arada, evangelist tartışmaları bitince yapalım, emi gülüm?
peki konumuzla bi alakası var mı bunun a deniz kısrağım? sağol yukarıda (heralde) sözlerini de paylaşmışsın, burada da konseptini açıklamışsın ama??..
CFR, Trilateral Komisyon ve Bilderberg örgütleri ,Illimunati,Skulls and Bones Society (Kuru Kafa ve Kemikler Örgütü-SBS) hatta tapinak sövallyeleriylede akraba falan olmayasin bakim sen Euqon.??
benim teorim falan yok yaa sen hakkaten hastasın ha! naapmak lazım bilmem ki! yeter hakkaten aç bi başlık yaz oraya ne diyosan, kus içindekileri kapat yaa, bulandırma burayı
Hubbard mi yollamis seni ha ??? :-)))
zez ben Rasputin Yardakçıları ve Onun İzinden Gidenler Dermeği’ne üyeyim aslında da, uzak hedef teşekkülünde pek başarısızım maalesef 😀
ben seni bilderbergcilerle tanistiracagim dostum seveceksin emin ol….benim cevrem var :-)))) sende beni rasputincilerle tanistir yahuu bak nasil fikirler ve teoriler üretiliyor faydamiz olsun yasama..:-)))
Baltalar elimizdee, uzun ip belimizde, biz gideriz ormana ho! or-ma-naaaa ! takıl peşime zez :)))
Eywallahh Ustam….Trilateral Komisyon la birlikte geliyoruz..hadi bakalim. :-)))
yazınız gerçekten çok ilginç. insanoğlu mitin altındaki gerçeği bulmaya uğraşırken, siz gerçeklerin altındaki hurafeleri, mitleri, gerçek dışılığı bulmaya uğraşıyorsunuz. halbuki tam tersini yapmak belki kafanızdaki soru işaretlerine daha iyi gelebilir. örneğin; vurucu bir giriş olarak seçtiğiniz hz. yuşa ile ilgili murat belge’nin istanbul gezi rehberi’nde, bu uzun mezar mitinin <a href=”http://en.wikipedia.org/wiki/Bithynia”>bitinya</a>’nın efsanevi boksör kralı amycus’tan geldiğini söyler. söylenceye göre boğaz’dan geçen argonotlardan <a href=”http://www.pantheon.org/articles/p/polydeuces.html”>polluks</a> dev kral <a href=”http://www.pantheon.org/articles/a/amycus.html”>amycus</a>’u öldürür. bu mezarda onundur. efsanenin de pagan temelli olduğunu söylüyor kitap. özellikle müslümanlıkla birlikte bu hikaye daha da çeşitlenip, taa sizin anlattığınız noktalara kadar geliyor. bu noktada murat belge,uzunçarşılı’yı referans göstererek, istanbul çevresinde yavuz selim zamanında bulunan uzun hendek mezarlardan bahsediyor. insanların uzun hendeklere peşi sıra gömülüp başına ve sonuna da bir kaide ya da işaret dikildiğini anlatıyor. yani aslında tevrat’taki yeşu’nun bu olayla bir ilgisi yok. bu bölgeye ait bir mit ve dönemin geleneklerinin getirisi olarak karşımızda 12 metrelik bir mezar var.zaten tarihsel olarak da yeşu’nun istanbul’dan ne aradığı da pek açıklanamıyor.nihayetinde yazdıklarınızı topladığımızda, elimizde sadece soru işaretleri ve koyduğunuz etiketler kalıyor. clicia’ya bir yerlerde pozitivist falan diye bi şeyler demişler. aslında ben de tam sizi bununla itham edecektim. burada hurafebilimcilik yapıp bunu da tam bir pozitivistin edasıyla yapıyorsunuz. sonra <a href=”http://www.canyayinlari.com/kitap_ayrinti.asp?id=598″>marki dö la taylad-espinas</a> olmayasınız sakın.
tamilgerillası, tekrar söylüyorum, yazının en başında da yazdım. <u>ben sadece olanları yanyana koydum.</u> Bir iddiam falan yok. anlayın bunu lütfen. bu yazının amacı, anthropolojide evrim teorilerine bir geçiş yapmak, daha önceki yazılarda insanlara söz verdiğim gibi bir şey açıklamaya çalışıyorum. zaten yazının başlığı da “1” dikkat ederseniz. Bu muhabbetin öncesini eğer üşenmezseniz takip ediniz, anlayacaksınız.
Yunanda Kronosoğulları da böyle iridirler, lakin tee uzakta bulunan Aztek, İnka ve eski Meksika efsaneleri ne olacak?Dünya tarihi herhalde ortadoğunun gudik bir bölgesinde olup bitenlerden ibaret değil. Yazınızda şimdilerde çok kullanılan, öne bir fikir sahibi ol, nasıl olsa bu fikri kanıtlarsın stilinden daha derinlikli bir hal göremedim doğrusu. Her neyse, sağlık olsun, ağzı olanın elbette konuşma hakkı da vardır.Ah şu post modernizm 🙂
öncesi ya da sonrasıyla pek bir ilgim yok. kendi yazı akışınız istediğiniz gibi yapın.bakın ne demişsiniz<blockquote>Modern bilim insanın geçmişini araştıradursun, merak edilen bir çok sorunun ipuçları, eski efsanelerde yer alıyor.. Hatta yeni sorulara yol açacak kadarı, akaitlerde var. Hem de, açık, seçik ve tanımlanmış tek bir kelime olarak. “Nephilim”, </blockquote>gayet net değil mi? belki şimdi size garip bile geliyordur bu yazdığınız. teoriniz size böyle cümleler kurdurtuyor işte. bizim de söylediğimiz bu.
yok abi, ben bıraktım. her şekilde anlatmaya çalıştım, domuz gibi burnunuzun dikine gidiyosunuz yahu! bu lafı bu aralar pek sık kullanır oldu maalesef, ancak kafanızı g*tünüzden çıkartınız, bi dinleyiniz ne deniyor, yazılı da veriyoruz ki bıngıl beyninizden uçup gitmesin ama nafile!.. burada tartışılan şeye tekrar bakınız. varsa <u>konuyla ilgili</u> bir anti-teziniz, ya da teziniz; buyurunuz, yoksa susunuz, dinleyiniz.amaçtan sapılıyor. burada karşı gelmiş olduğunuz şeyler, bayaa bildiğiniz, insanların kabul ettiği indirilmiş kitaplar. Bunun inançla bir alakası yok, inanan inanır, inanmayan inanmaz, neden başka yerlere çekmeye çalışıyosunuz? Bilmem kaç yüz senelik yazıtların doğruluğunu mu tartışıyosunuz? hadi tartışın diyecem, benle mi tartışıyosunuz? Yapmayın gözünüzü severim yahu, saldırmadan bi dinleyin ya da sorun nedir ne değildir?!
tamil, sabredip yazının 2. kısmını beklersen anlayacaksın güzel kardeşim. ama tabii beklememek de ayrı bi seçenek, değerlendiriniz arzu ederseniz.
olayın başı <a href=”http://www.hafif.org/yazi/neanderthaller-ve-modern-insanlar-hakkinda”>burada</a>oradaki ahkamları okursanız, neye söz verdiğimi anlarsınız. Bu yazının devamı da, “Nephilim II, ‘Yan komşum tuhaf birşey’Interbreeding suçunu tek başına üstlenmiş zavallı Neanderthal ve H. Sapiens’in diğer sex partnerleri” olarak devam edecek müsade ederseniz. benim ideolojilerle falan da işim olmaz, rahat olunuz, korkmayınız, acımayacak diyorum yahu!!!
abicim sen anlamıyosun asıl ne dendiğini. bu yazıyı bir efsane,hikaye tadında yazsan kimse bir şey demeyecek belki. ama sen tutup yazıtlara baktım, kutsal kitapları okudum gökten zembille inmişler, hatunlara atlamışlar diye başlarsan, yeşu gelmiş kavak’ta balık yemiş, utah jazz kompile nefilimmiş falan diye söylenceler çıkar. sonra da gidip bunlara mum dikeriz, adak adarız. sen yapma gözünü seviim.
<blockquote>git baska sitelerde sahte peygamberlik tasla </blockquote><strong>ÇÜÜÜÜÜŞ!</strong>
tamil, abi ben mi yazdım o kitapları sümme haşa yahu?! yani her yazdığıma konotasyon mu koyacam? artık o kadarını da anlayacak birilerine yazıyorum diye tahmn ettiğimden o
yazmadığını biliyorum…ben okumanla ilgili sorundan bahsediyorum
Birileri çıkıp yunan tanrıları hakkında yazmıştı, ona da bu sahte tanrılar yerine Allah’a ibadet edin diye atlayan çıkmıştı, yazıyı yazana da putperest denmişti. Hayal gücünden yoksun olunca insanlar normaldir işte…Bundan sonra hafifte komplo, efsane vs yazılırken “mış” eki kullanılacaktır. Geçmiş zaman durumlarında çift mış zorunludur.misal:”Zeus şimşekler çaktırmış” denmeyecek “Zeus şimşekler çaktırmışmış” denecek ki kimse yanlış anlamasın.
valla bi gruba dahil edicem ben seni ya hadi bakalım
ayının kırk tane hikayesi varmış kırkı da ahlat üstüne, bunlarınki o hesap. bunlar (kıllık x, kamilgodzillası ve benzerleri) deterministik batı kültüne o kadar asimile olmuşlar ki ırak’a, afganistan’a “pis mistik doğulular” diye girenlerin en ön saflarda savaştırmak üzere devşirdiği anzac’lardan farkları yok, herkesi kendileri gibi güdük zannettikleri için en ufak bir zeka pırıltısı bile gözlerini kamaştırıp rahatsız ediyor (@redogre bunun kafası o kadar bulanmış ki ne dediğini de anlamamış).
redorge;<blockquote>”Zeus şimşekler çaktırmış” denmeyecek “Zeus şimşekler çaktırmışmış” denecek ki kimse yanlış anlamasın.</blockquote>demişsin. zor bir kullanım oluyor böyle. yerine, <strong>sözde şimşekler</strong> öneriyorum…
yok, ama söylediklerinde doğruluk payı var. ben üzerime düşeni alınarak, bir organizasyona <a href=”http://www.hafif.org/yazi/giit-gereksiz-insanlari-itlaf-timi#yorum-160448″>başvurdum</a> bile, beni de bastı, dört bir yanımı sardı aidiyet duygusu…
EUQON sen onlara aldırma. Sonuçta varım ben. Seni dinlemiyen, emeğine saygı göstermiyen, bel altı kaçak vuranlar,seni herhangi bir yeni çıkmış postmodern din çığırtkanı olarak suçlayan evde kalmış kız kuruları seniyazma azminden vazgeçirmesin.Yanlış sa eğer yazdıkların(yukarıda adamın ismini yanlış yazman vs.) ikaz etsinler,katılmıyorlarsa eğer yazdıklarına belirtsinler.Araştırsınlar doğrusunu koysunlar bizde doğrusunu öğrenelim.Ben yazıyı okudum Scientology mi oldum şimdi ? tartışalım ama beldenaşağıya vurmayalım şahsi kin ve nefretlerimizi burada yansıtmayalım.
Euqon,ilk toplantimizda listeni ver dostum…zaten bildebergcilerde seni ve yazini cok sevdiler ….arrogant ilk yönetim kurulunu toplayacak yakinda ….:-)))
Hahahahyyttt! :)) işte budur yaa! Hoşgeldin sefirim, pardon nefilim benim!.. Yani öyle bir raddeye geldi ki necaset, ancak sen belden yukarını üzerinde tutabilirsin bu çirkeften.Bu arada boy kaç abi? bi ropörtaja gelmek isteriz <em>sicent</em> olsun, <em>paleont</em> olsun, <em>anthrop</em> olsun, bütün <strong><em>ology</em></strong> lerimizi de alıp. Ne zaman müsait olursunuz? Bu “gerçekliğinizden” bizi mahrum etmeyiniz n’oooooğğğluuurrrr!!!
zez, sabırsızlıkla bekliyorum. göreve hazırım. yemin ederim yaşlı gözlerle bekliyorum bildebergcilrin lûtfunu, yönetim kurulu toplantısına da a<strong>partman topuk giyip öyle gelicem</strong> hahahhaha 😀
nerde bu kız kurularrııııııııııı görsünler azameti- farikayı
Amman ulu şahsiyet, amman kadimim, etmeyiniz, eylemeyiniz. Sizin o matrakukanızın haşmeti entarinizin altından belli olmakta, e hal böyle iken kız kurusu kalır mı hiç etrafta?
terbiye edicem hepsininot: Scientology girmek isteyen arkadaşlarüye kayıtlarımız başlamıştır.İlk yüz arasından yapılacakkura seçiminde, şanşlı 1 üyemizin DNA ları, Clicia x inDNA ları ile çapraz döllendirilip, yeni türlerimizin dahasaldırgan, agresif, ön yargılı olması hedeflenmektedir.
Ah canım, pirim; hazır oynamışken genlerle, menstrual siklusün müebbiyetini de sağlayalım ki, 7 gün 24 saat salabilelim küffarın üzerine, (olma mı?)
seyirci aliyormusunuz menstrual siklusün müebbiyeti sirasinda ha bide DNA lari alinip ise yatamayan seyleri cikartip altin döl olusturulacak acaba geriye bir sey kalirmi kine ????döl yapmak icin ????
Seyircisiz olur mu gülüm, altın portakalım?! cümle alem seyretmeli bâin sâk ederken, lakin gemileri hazır ededelim, bir hiperborea daha vuku bulması kuvvetle muhtemeldir. Yanlız, onda tutacak dölü kimden alırız onu düşünmekteyim.<strong>Şol vücudun pir-ü bâb olsa figan etse yek duhûl,Ol demem hayır baabında senle müfred tedâhülKutulâyemût nimet kalsan cihanda tek servedûd,Yek’ûn saçım uzlet eder tel tel, sen soranda teveddüd! </strong>demeden de edemeyeceğim, velhasıl-ı kelam…
” Bazılarına göre, boyları 60 ziradan(*), yani üç buçuk metreden daha uzundur (Kurtubî, XX:48 – Buharî, Enbiyâ: I – İbn Hanbel: II, 3 1 5/325). “EUQON nun yazısından alıntı.Clicia x ‘ itirazı yoksa eğer şimdi konuyu değiştiricem biraz.Rus bilim adamları erkeklerin ayak numarasıyla erkeklik organlarının büyüklüğü konusunda bir orantı bulmuşlar.örneğin ayakkabı numarası 40 olan bir vatandaşın penis boyutu yaklaşık olarak 15.2 cm miş.nasıl buluyorlar derseniz:40 numara 1” (inç) oda eşittir 25.4 cm bu rakama 5 (sabit sayı) ilave ediyor çıkan rakamı 2 ye bölüyorsun.(erkek arkadaşlar deneyebilir (pozitivizim) ) .Boyu 1.70 civarında olan adamın ayak öçüsü yaklaşık olarak 40 – 42 arasındadır.yukarıda alıntıda bahsi geçen Nephilim vataşın boyu tahmini 3,5 mt civarı. oran oran tı yaparsak ayak ölçüsü 86-90 arası birşey olacaktır.90 numara ayak olduğunu (taraklı) kabul edersek (90*25.4)/40= 57.15 cm buluruz bu sayıya 5 sabitini ekleyip 2 ye bölersek 31.07 cm penis boyunu buluruz (üstten ölçüm).Bu yazım tamamen bilimsel kaynaklara dayalıdır.Rus bilim adamları bulmuş formülü ben uyguladım.Clicia x istediği gibi tamamen bilimsel (pozitivizim).=)))
bu bağlamda hemen bir “teori” savuruvereyim de dağ, taş inlesin; John Holmes, Rocco Sinfredi, Kübalı Carlos falan, bunlar hep nephlim. hatta <strong>waredonkey</strong> diyebiliriz kendileri için (tabii pozitivist bağlamda. bi de negativist bağlamı var bunun, ona da “amman kaçıııııın” deniyor).
@ serdarsabri :<blockquote>deterministik batı kültüne o kadar asimile olmuşlar ki ırak’a, afganistan’a “pis mistik doğulular” diye girenlerin en ön saflarda savaştırmak üzere devşirdiği anzac’lardan farkları yok</blockquote>bu mudur yani hayata bakis aciniz? siz varsiniz bir de anzaklar. harika.kale dusmustur, at oynatin,cahil kandirin siz burada. anlattiklarini ispat etmesi gerekenler kalkmis”alternatif sun o zaman!”gibi sacmaliklarla “anlamak” isteyenleri sorgular olmus. arkadasim biz ne guzel kendi halimize evreni anlamaya calisiyorduk deney tupleriyle falan. siz ciktiniz oyle degil boyle dediniz devleri soktunuz, buyu soktunuz, olagan ustu cazibe ve zeka dediniz biseylere. nasil olur diye sorgulayani da gurultunuz de bogdunuz.niye uzaydan geliyoz birader (aradan bi de oyle bi tip cikti). daha kolayi var ne guzel dunyada evriliyoruz kultur olusturuyoruz falan. hem uzaydan gelmis olmamizin suan bize ne faydasi var yahu :Pbilimi saptirma amaci guden sarlatanlar (coban!) ve koyunlari eksik olmasin.not : daha cok bilmedigimiz kelime kullanin anlatirken, ortalama vatandasa cok derin geliyor konular 😀
Efendim kültür ve birikimi bu yabancı kelimeler anlatıyor. Eminim nefertiti ve arkadaş canlısı bıyıklı adamın bu konuda da Brezilya’lı bilim adamlarına dayandırdıkları bir hesaplama biçimleri vardır. Küfrün artık içeriği değil şekli satar oldu. Böylesine savuracaksın ağır bir tane. Suratına şaplak yemiş gibi dökülecek incileri. Kasmayın kendinizi sövün ana avrat anladık zaten içinizdekini.
<blockquote>Birileri çıkıp yunan tanrıları hakkında yazmıştı, ona da bu sahte tanrılar yerine Allah’a ibadet edin diye atlayan çıkmıştı, yazıyı yazana da putperest denmişti.</blockquote>redogre’nin bu yukarıda söylediğinden benim haberim yoktu hakikaten. ben daha yeniyim buralarda. haberim olsaydı yazar mıydım hiç böyle şey? Bıraktım en ufak bir alıntı yapmayı, her yazımı da “deeerrrrmişşiiieeeemmmm” diye bitirirdim.yani şimdi sevgili arkadalar, salladığınız da biraz destekli olsun. şimdi alıp benim yazıdaki<blockquote>Modern bilim insanın geçmişini araştıradursun, merak edilen bir çok sorunun ipuçları, eski efsanelerde yer alıyor..</blockquote>lafımı (tamilgerillasına lafım yok, kendisinin seviyesini taktir ediyorum) sündürüyorsunuz da sündürüyorsunuz. Yahu bir “yapadursun” kalıbı illa “o kendi çapında ööyle takılsın, benim umurumda değil” manasına mı gelir? Yani tamam, türkçem biraz zayıftır ama o kadar da değil. Hadi diyelim ki ben bir eşşeklik ediyorum, insanlara -hemde somut bilimle alakası olmayan, tamamen ayrı bir kategoride değerlendirilen bir şeyi- dikte etmeye çalışıyorum; bana karşılık olarak benimsenen tutum şu ya da bu ideolojileri kaynakladığım konusunda. E be dostlar, demez misiniz ki o zaman “ulan bre kendinibilmez, sen ulema mısın ki o konulardan dem vurursun?” Çok mu “pozitivist” oldu? Öyle de değil, direk (bu arada hakkaten nicki-malum hanımefendi söyledikten sonra bir çoğunu araştırıp öğrendim) “şudur, budur” diye isimler koyarak beni sınıflandırmaya çalışıyorsunuz?!redorgre’nin (sağolsun) durumu aksettirmesinden sonra ben de mecburen s*ke-ta*şşağa aldım (çünkü sizinki kadar cehalet, ancak eğitimle mümkündür;) söylediklerinizi, ama bir kere daha söylüyorum, kafası kalın olanlar print edip buzdolabının üzerine yapıştırsın;bu yazının yazılma sebebi, <a href=”http://www.hafif.org/yazi/neanderthaller-ve-modern-insanlar-hakkinda”>burada</a> söz verdiğim gibi mevcut evrim teorilerine (tamamen anthropolojik anlamda sakın bunu da Harun Yahya ya da evangelist kilisesi usulü algılamayın;) bir geçiş yapmak idi. O bir üstte linkini verdiğim yazıdan önce de, <a href=”http://www.hafif.org/yazi/mavi-yolculuk”>şu yazımda</a>, bu konunun bir takım güzel insanların merakına mucip olduğu açık oldu, ben de hatırı sayılır miktardaki tecrübemi paylaşmaya çalışıyorum. Bunu yaparken bir sürch-i lisan edip etmediğimi söylemek de “bilmemne” ideolojilerinden dem vurarak olmaz. Açarsınız internette o çok güvendiğiniz “bilimsel” siteleri, (bu konuda interneti kullanmasını çok az insan bilir, yasal ve bilimsel zeminlerde de mevcut olan çok nadir internet sitesi kabul görür, ama hadi, onlar da kabulum;) dersiniz ki; “Kardeşim yanlış biliyosun, böyle değildir, böyledir, ahanda kanıtı” dersiniz, ben de “eyvallah” dan başka bişi diyemem.Ama son bir kez usulünce söylüyorum, durdurunuz artık bu aleyhimde düzenlediğiniz yalan propagandayı, alın istemiyorum çay ocağınızı yahu!
Tabii ben o kadar fesat olmadığım için okudukça yeni yeni şeyler farkedip şaşırıyorum; <blockquote>Efendim kültür ve birikimi bu yabancı kelimeler anlatıyor.</blockquote>bunu bana siz mi söylüyorsunuz? Hem de 3 senedir yazdığınız 4 yazının<a href=”http://www.hafif.org/yazi/puhahahaha-tutamiorum-kendimi-yaf”> biri</a> yekten ingilizceyken? Ben osmanlıca kullandığım zaman “gerici” oluyorum da, siz hem türkçeyi bozup hem de hiçbir açıklama yapmadan ingilizce fıkra anlatırken <strong>”neci” oluyorsunuz?</strong>bir de üstüne üstlük kalkmış demiş ki;<blockquote> Böylesine savuracaksın ağır bir tane. Suratına şaplak yemiş gibi dökülecek incileri</blockquote>???istediğiniz yere çağırın da beni geleyim incilerimi alıp, dökülenler de size yarasın helalinden!
Sayın EUQON;”alın istemiyorum çay ocağınızı yahu !”, kelimesi yerine” tamam sizin eşşeğiniz kancık olsun yahu ” kelimesini kullansaydınız daha şık ve ve vurucu olacaktı.(halk arasında konuşulan, en azından egede konuşulan )Benim merak ettiğim mesala dinazorlar hakkında bir yazı yazsaydın bu kadar tepki görürmüydün.
İnsan kendini istediği dille ifade edebilir hiçbirine özel bir ilgim yada düşmanlığım yok. Önemli olan iletişim kurabilmek. Karşınızdakiyle tartışırken anlaşılır olmaya ne kadar değer verdiğiniz yada hangi tarafa doğru oynadığınız gayet net anlaşılıyor.İnternetten tehtidler savurmanın bir alemi yok, hele hele kültürlü bir akademisyene hiç yakışmıyor. Eminim öğrencileriniz bu konuşmalarınızı görseler size olan saygılarını kaybederler. Benim anlatmak istediğim eleştiriler insanların gerçek yüzlerini ortaya daha çabuk koyuyor. clicia x ve tamillanın eleştirileri sayesinde arşivinizin bir kısmını öğrenmiş olduk. Merakla bekliyorum daha neler çıkacak.
ben ne bileyim nephilim? onlara sormak lazım. Bi de iftiraya maruz kalıyorum. “Vakti zamanında cihan üzerinde envayi tür heyhüla yaşar imiş” demekle, “Eskiden dinazorlar vardı” demek arasında büyük fark var. Ben klingonca yazıcam bundan sonra yazacaklarımı, tartışma da çıkarsa bari “yaa normaldir, insan değil ki bunlar” diyip avunabileyim.
NICKoldNICK; dikkat edersen, herkese hakettikleri üslupla cevap vermeye çalışıyorum. ben de meraklı diilim kabalaşmaya, ama hatunun biri çıkıp ta beni (haşa hûzuu hürmeten) “Peygamber” ilan ederse, alacağı cevap da “canım”, “cicim”, “gülüm” şeklinde olmaz. Hatta yukarılara bakarsan, kendisine bu şekilde hitap etmişliğim de yok değildir, ama tavrında en ufak bir değişme olmadığı aşikar.”Nûs ile uslanmayanı etmeli tektir, tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir” demişler. Tabii ki benim benimsediğim “kötek” lafı fiziksel zarar vermek anlamında değil, ama her usluba karşılık verebilecek kadar çok usul biliyorum, yedekte daha da var, merak etme.
kusura bakma @noktafa, hem sıkıldım hem de sana yanıt verirsem kendimi tekrar ediyor olacağım. @EUQON’un söylemeye çalıştığı çok açık, adam gibi eleştirisi olana, katkı yapana amenna. kimsenin kafamdakini nasıl aktaracağımı dikte ettirmeye -hele bir de bunu andaval yerine koydukları insanlar adına engizisyon edasıyla yapmaya- hakkı yok, zaten öyle bir güçleri de yok.
Helal olsun serdarsabri kardeş bu tartışmaya son noktayı koydun.İşte olay bu.Yanlız ben bu noktayı kaldırıp yerine virgül koyaraktan,Clicia x bacımın hemcinsi olan bir bayanın bu sitedeyayınlanan ” 162 adamla yattım ” kitabı hakkında değerligörüşlerini almak isterdim.Not: Scientology Üye kayıtlarımız devam etmekte olup, yukarıda kitapta adı geçen 162 arkadaş fahri üye yapılmışlardır.Alınan karar gereği yeni üyelerimizin seçiminde kitabın yazarı bir fiil görev yapacaktır.üye kayıtları 163 numaradan devam etmekte olup ayakkabı numarası 50 ve üzeri arkadaşlar doğal kurucu üye vasfını taşımaktadır.
Bu konularla scientology yada her nasıl yazılıyorsa, ne ilgisi var bunu bilmek istiyorum. Yeni çağ düşüncesi kalıplara karşıdır herşeyden önce. Gerçek yeni çağ düşüncesinde, şucu, bucu yoktur, varolan herşey bir bütünün parçası olarak değerlendirilir, bu yüzden biz BİR iz denir. İsa’ya özel bir kişilik yüklenmediği gibi, dinlerede, hepsi bizimdir gözüyle bakılır. Din dil ırk ayrımcılığı diye birşeyin asla söz konusu olamıyacağı bir akımdır diyelim. Yunusun yaradılanı hoşgörmesi mantığunı ve Mansurun ”En-el Hak” mantığını derin felsefesiyle savunur. Mevlanayı el üstünde tutar. Scentology bunların neresine konulabilir. En tehlikeli cahiller, okumuş olanlardır diye bir laf vardır. Bu bir kere daha burada kanıtlandı. Tv ye çıkıp, Reiki bir dindir, yeni çağ birdindir diyen, isminin önünde prof. unvanı olan insanlarda var. Bu tür insanlara Türk atasözleri teşhisi koymuştur. Okumak cehaleti alır, EŞŞEKLİK baki kalır. Sevgimle
ya arkadaşım (AtillaGenis) sen mevzulara uzak kaldın galiba biraz.Bu konunun tümünü yukarıdan aşağıya kadar okusan anlardın Scientology konuyla ne alakası olduğunu.Özetleyeyim istersen sana biraz;Şimdi bu yazıyı yazan (Nephilim 1 Akaitlerin Sakladıkları) EUQON u yazısından ötürü (veya kişisel nedenlerle) Clicia xbacım, Scientology olmak ve felsefesini yaymakla suçladı vehatta daha da ileri giderek “git baska sitelerde sahte peygamberlik tasla” dedi.(bkz yukarıda).şimdi bende durumdan vazife çıkartıp (avukat değilim), bu Scientologydenen şey nedir diye internetten araştırdım.Araştırmalarım sonunda EUQON yazdığı yazıyla bu tarikat denen şeyin biralakasını bulamadım.Clicia x bacım bu yazıyla hiçbir alakası olmayan bir tarikatı ters psikolojiyle bizim kafamıza soktuve öğrenmemizi sağladı (en azından ben araştırdım tarikattan çok zenginler kulubü gibi bir oluşum).Şimdi olaybu.Türkiye de resmi olarak yok zannedersem bu oluşum.Ben de bir ilk olsun diye bu sitede kurduğum” ÖZ Scientology CLUB ” ‘ a üye toplamaya çalışıyorum.”162 adamla yattım ” kitabındaki vatandaşları fahri olarak üye yaptım.=))))
nephilim,Araştırmanın ilk ayağı Scientology’nin resmi internet sitesine atılan bir e-mail ile başladı. Gazeteci kimliği gizlenerek Scientology’ye atılan “Meraklı bir Türk†mesajına, Z.G. adında bir Türk’ten yanıt geldi. Mesajda, Türkiye’de irtibat kurabileceğimiz U.T. adındaki isimle ilgili bilgilere yer veriliyordu. Tempo muhabirinin yaptığı araştırmalarda, Z.G. ve U.T.’nin henüz yeni faaliyete geçmiş olan bir internet sitesi ve yayıncılık şirketinde de ortak oldukları ortaya çıktı. Bu iki isim, İstanbul Ticaret Odası kayıtlarında henüz iki ay önce kurulduğu anlaşılan bir yayınevinin sahibi. Ayrıca Scientology’nin resmi sitesindeki Türkiye bağlantısında U.T.’nin ismi de yer alıyor. Tempo, uzun çabalar sonucunda hem Z.G.’yi, hem de U.T’yi konuşturmayı başardı. Bu arada Scientology’nin resmi internet sitesinde, Türkiye ‘Starting Point’ olarak belirlenmiş durumda. Yani faaliyetlerin başlatıldığı ülke.Peki 8 milyon üyesiyle, yeni çağın bu kült tarikatının amacı ne? Scientology’ye inananlar neyin peşinde? Tarikatın temelini atan kişi, 1986’da ölen bilimkurgu yazarı Ron Hubbard. Tarikatın temelini attığı kitabının adı ‘Dianetik: Ruh Sağlığının Modern Bilimi’.
bu arada 163 kisiyi kesin gectiler haberin olsun.
Ulan ben de diyorum, ben bu kadar fransız kalmazdım, hatta böyle bir akım vardı da benim kulağıma neden çalınmadı diye inceden de utandım ne yalan söyliyeyim… Tevekkeli değil hatun anasını kaybetmiş eşşek gibi her başlığın dibinde anırıp duruyormuş. Üşenmeyen baksın, buradaki tartışma saatleriyle çakışan saatlerdeki entrylerine. Her yerde sahte bir muhabbet, her yerde histerik feryatlar… Lan biz de “kadının muayyen günüdür, biraz alttan alalım” dedik yaa, ne geliyosa başıma saflığımdan geliyo zaten!
zezim pirensesim, şunu daha önceden söyliyeydin de o zaman vereydim ya ağzının payını? Bilmeden bir-iki güzel laf etmişim, heder olmuşlar yazık 🙁
Scientology tarikatı…Liderleri Tempo’ya konuştu. Hedefleri, şirketleri ve amaçları ortaya çıktıHollywood tarikatı Scientology resmen Türkiye’de sene 2006 aralik ayi tempo dergisi bizzat röportaj yapmislardi ..sana linki yolladim burdan salaklarin reklamini niye yapiyorumki !!!!ondan sildim.
Scientology’i daha önce duymuştum tabii de TR de, hatta TRden yayılma kararı aldıklarını bilmiyodum. E tabii, sen rezervuar yapmadan kurarsan her yere bi kubur, gelen bırakır, giden bırakır. Ben de diyorum neden “<u>link! link!</u>” diye bağırıp duruyo, tabii başka nerde bulacak yukardan düşen yeme bakan bu kadar fazla aynalı kefali bir arada?!
yawrum minik kusum ben sana niye ??? Trilateral Komisyon ve Bilderberg örgütleri ,Illimunati,Skulls and Bones Society (Kuru Kafa ve Kemikler Örgütü-SBS) diye yazdim dün tabi sen farketmedin benim sana anlatmak istedigimi …iki kere sordum üstelik…bilirsin degilmi …en büyük tehlike dipten yüzenleri görememektir…!!!!
İyi yapmışsın zez, sil tabii, olay anlaşıldı, alet olmayalım…
zez o örgütlerin toplamı, ani hepsinin üstü İlluminatidir. Ve gerçektir. Ve çok tehlikelidir. O konuda yahoodaki mail grubumda çok yazı yazdım. İlluminati aklınızda olsun, çok karşımıza çıkacak. Sevgiler
zez o örgütlerin toplamı, ani hepsinin üstü İlluminatidir. Ve gerçektir. Ve çok tehlikelidir. O konuda yahoodaki mail grubumda çok yazı yazdım. İlluminati aklınızda olsun, çok karşımıza çıkacak. Scentology hiristiyan kökenli bir hareket olmasına rağmen, bence o perdeleridir, arkada onlarında İlluminatinin parçası olduğuna eminim. Sevgiler
yaa ben ona ihtimal bile vermedim, bana şimdi hadi deseler, ben templar hakkında da yazı yazarım, siyonistler hakkında da yazarım, holy grail hakkında da yazarım, yusuf’un kayıp kafa(tas)ı hakkında da yazarım, Kudüs hakkında da yazarım. Aklıma bile gelmez benim illuminati falan, yani gelir de araştırma anlamında, biyerlere bağlama anlamında gelir, ideoloji anlamında değil.Ben dün dedim ya sana burada; <blockquote>zez ben Rasputin Yardakçıları ve Onun İzinden Gidenler Dermeği’ne üyeyim aslında da, uzak hedef teşekkülünde pek başarısızım maalesef :D</blockquote>diye, Bilderberg’e gönderme yaptım, düşün yani hayatımda ne ölçüde olduğunu öyle şeylerin. 😀
AtillaGenis biliyorum son iki yildir cok ilgilendigim olaylardan biride bu konular…gecen sene Davosta toplandiklari otelde bir iki kisiyle tanisma firsatim oldu duydugum seyler gercekten …insanin aklinda DUR BIDAKKKA YAA BU OYUNUN SENARISTI KIM …WAYYY dedirtti ….türkiye üzerinede olasi bircok senaryolari var kisaca Ihsan Dogramaci desem beni anlayacaksin sanirim demi ?????
Bak gördün mü EUQON kardeş;Konu Nephilimin geçmişte yaşadığı delikanlı muhabbetlerinden nerelere geldi.Biz mevzuya 3,5 mtboyunda delikanlı adamlar ve kızlar gözüyle bakarken ve” allah allah varmıymış böyle azmanlar diye hayal gücümüzüçalıştırırken (var olup olmaması önemli değil )” tarafına atılanbir çamur nedeniyle (veya çamur gibi görünen asıl amaçScientology ters pisikolojiyle kafamıza sokan) mevzu nerelere geldi. Ya işte böyle sen git tavuklara yem ver.bacım soktu lafı mevzu geldi buralara.Konuya bir fıra ile örnek vereyim;Adamın biri çok hastaymış.Gitmediği doktor,prof, vs. kalmamış.ama hastalığın çaresi bir türlü bulunamıyo.En sonunda demişlerki (çok yüksek bir dağ) ” şu dağın tepesindeki mağarada yaşayan bir bilge var bir de ona danış.Adam binbir zahmetle tırmanmış günlerce.En sonunda bilgeyi bulmuş maruzatını anlatmış.Bilge düşünmüş taşınmış.Tamam demiş sana yardım ederim yanlız bir şartım var” Kızıl kürklü kancık tilkinin kuyruğunu asla düşünmeyeceksin”kıssadan hisse, Bilge hasta adamın beyninin kıvrımlarında dahi olmayan bir düşünceyi adamın kafasına sokarak asıl mevzuyu yani sürekli hasta olduğu düşüncesini, düşünmesini engelleyerek ölüm psikolojisini düzeltmiş veve gerisini doğa halletmiştir.(gerçekten tüm hastalıkların çoğu sebebi psikolojinin bozulması nedeniyle oluşan stresinvucudun kendi kendine zarar vermesidir).sıkıysa düşünme şimdi Scientology i.Gördün mü Clicia x bacımın bize yaptıklarını.Tahribat büyük denizaltı su alıyor artık.Off off.NOT: ÖZ Scientology CLUB a üye kayıtları devam etmekte olup, alıp işlerine bakan kitap yazarımız tek tek alımdan vazgeçip TOPLU kayıtlara girişerek üye sayısını şu saat itibari yle 345.5 e kişiye çıkarmış ve çalışmalar devam etmektedir.
nephilim,ters psikolji iste ustam demissin ya yukarda dünden beri kivrandim yazmayim diye ama baktimki sen kayitlara basladin hemde 162 numaradan sonrasi icin ee konus artik dedim .-)))) fakat sizi ilk kez görüyorum ..kelimelerinizin tadi tanidik ama kimsiniz onu cözemedim gercekten izmirdenmisiniz ?????:-)))yoksa bizi meyve sebze gibi yemiyorsunuz demi sayin x????
zez Mesut Yılmaz desem 🙂
eywallah Genisss, ayni seyleri biliyoruz..anlasildi enigmayi cözdüm…dismacunlarindaki fulorür misali:-))
Nephilim ben, yani nebileyim …Siz nasıl görmek isterseniz oyum ben.İsterseniz bir kabzımalolurum ben düşüncelerinizde isterseniz durumdan vazife çıkartıp haklıyı savunmaya çalışan !Şimdi ve gelecekte siz kendiniz değerlendireceksiniz beni şuan nedesem boş.Ama gerçeklerden bahsedersek şöyle anlatayım40 yaşındayım İzmir Buca ‘danım.Tartışmayı severim yeni fikiler hoşuma gider.Espiriyi, gırgır-şamatayı severim.Hafif.org ta veya ilk defa yazı yazıyorum.zaten nickimi de bu yazıdan esinlendim.Yazı yazmama yazıları okumamam anlamına gelmiyor.Ama bugun EUQON a yapılanhaksızlığı dayanamadım.ve yazmaya başladım.Yeminimi bozup savaş baltalarımı topraktan çıkarıp bilemeye başladım.nerde haksızlığa uğrayanı görsem onun yanında olacağım özellikle tek kalanların yanındayız.(Ben ve ÖZ Scientology CLUB üyeleri).Not : Üye motivasyon işlemleri itina ile devam etmektedir.
Tamam Bucadaki meyva ve sebze halinde ise islerin ,,,,,,ve gercekten kabzimalsan!!! her hafta sonu dalyanda cupra iyi gider ..:-))) sen nediyorsan odur arkadasim …ilgimi cektin bu gün tanidik seni ve bugün tesrif etmissin de..ben baska seyler düsünmüstüm …düsünmeyim o halde ..bilgilendirdiniz ..cok mersi.Izmirde alsancak ve cesmede üye bulursun…ariyorsan ama gercekten 163 ü gectiler ..tam rakami bulunca sana yazarim.kolay gelsin sana.:-))Beton nu tanirsin belki.???
sizi anlamak gerçekten güç. yine aynı kapıya çıkıyorsunuz bu sefer de clicia’nin sayntolojist olup olmadığı üzerinden düşünerek kendi haklılığınızı ispatlamaya çalışıyorsunuz. bakın…söylediklerinizi ispatlaması gereken sizsiniz. sizi eleştirenin sayntolojist olması ya da mevlevi olması, söylediklerinin yalan olduğu ya da sizin büsbütün haklı olduğunuz manasına gelmez.çünkü durduğunuz yer sayntolojinin tam paraleli.sizin mantığınızla gittiğimizde de, harun yahya’ya kadar uzanıyoruz. yani yukarısı bıyık, aşağısı sakal.
Olayin iki yonu var bence:-Oncelikle bir kisi calisip cabalayip bir seyler yaziyor. Olay da bir emek var. Saygi duyulmasi gerekir. Bu acidan Euqon tebrikler.-Ikincisi ise yazinin niteligi, icerigi. Masalimsi, efsanemsi bir yazi olarak harika. Ama o kadar. Ama gorunen o ki olaya ciddi bir bicim de inanma ve inanlar var. Yazilani masal havasindan cikardiginiz da ise -ki oyle goruluyor- kusura bakilmasin ama elestiri de gelecektir:Bu yazinin s sabri’nin bilimsel yazilari ile hic mi hic alakasi yok. Konu, hurafeleri hurafeler ile dogrulamaya calismanin disina cikmiyor. Tamilgerillasi arkadasin soyledigi<blockquote>insanoğlu mitin altındaki gerçeği bulmaya uğraşırken, siz gerçeklerin altındaki hurafeleri, mitleri, gerçek dışılığı bulmaya uğraşıyorsunuz.</blockquote>sozler ise en hakli elestiri. Hele hele bir de uzaylilar, uzaydan gelen dna lar falan da isin icine girmiski yeme de yaninda yat olayin!Anlatilan bir masal; hurafe; bilimsel tek bir nokta yok icin de.
@Nephilim; hoşgeldin madem öyle. Ne mutlu ki gelişine vesile olmuşum, hayırlara vesile olur inşallah. bu arada ben hal-i hazırda G.İ.İ.T ye üyelik talebinde bulundum ama herhalde aynı anda ÖZ Scientology CLUB üyesi olmamda da mahzur yok? Kurucu üyeliği 3 numarayla kaçırıyorum ama elimden geldiğince iyi bi standart üye olurum yani :)@ap; teşekkür ederim, ve söylediklerinde doğruluk payı var. Belki de bu yazıyı parçalara bölmeyip direk yazmalıydım, ama hem çok uzun sürüyordu, hem de parça parça ele alalım ki olay sindirilsin diye düşündüm, yoksa şimdi buna hiperborean ırkları, jeolojik bulguları falan karıştırsam (ki yazının devamında bunları planlıyodum) insanların kafası iyice karışır diye düşündüm. Ben buradan önce sadece akademik makaleler yazdım, ve dolayısıyla o mantıkta düşünüyorum hep, olayın bu şekilde algılanacağı, buraya çekileceği aklımın ucundan dahi geçmedi. İlk Mavi Yolculuk yazısı, zaten serdarsabrinin yazdığı Kadim Zamanlar yazısına göndermeler yapıyor, aslında bu yazdığım da dahil, diğerleri tamamlayıcı unsurlar niteliğinde olacaktı, ama hal böyle iken devam etmemin bir manası yok. Saygı açısından şunu açık seçik ifade etmeliyim ki, benim hiçbir zaman kimsenin ideolojik görüşü, hele hele dini görüşüyle hiç işim olmadı, olmaz. Son olarak bunu söylemiş olayım, insanlar da böyle anladılarsa kafalarındaki imajımı düzeltsinler.
şimdi, bu EUQON’un her ne kadar herkesle kanka olayım, ne güzel de geyik yapıyoruz gibi halleri olsa da bazı diğer yeni gelenlerden önemli bir farkı var; çocuk araştırıyor, kafasını yoruyor, düzgün imla kullanıyor, özenli, üretken…ama bu nedir şimdi kardeşim? on sene önce irc zurna’da bile daha başarılı bir muhabbet dönüyordu, 115 ahkam olmuş 100 tanesi msn’den birbirinize çok rahat yazabileceğiniz şeyler, kankalık müessesesini de kurduğunuz kesin, bizden ne istiyorsunuz? verin msn şifrelerinizi, multi msn açalım, sizi daha rahat takip edelim madem… madem yapmak istediğiniz muhabbet bu, hafif’e ne ihtiyacınız var?yazık lan bu EUQON’a da ya.. akıllı birine benziyor hâlbuki…
NuMB, benim “herkesle kanka olayım” diye bi düşüncem yok. Bende ne kadar ekmek, o kadar köfte. Bana iyi davranana iyi, kötü davranana kötü davranırım. <em>True Neutral</em>ımdır yani bir nevi. Haa ama şöyle bişiyim vardır, herkesi dinleyebilirim, her konuda (eğer bilgim varsa) tartışabilirim. tartışmayı severim, ama bunu fikirlerimi kabul ettirmek için değil, fikir alışverişinde bulunmak için yaparım. Beni seven sever, sevmeyen sevmez, ama tabii haliyle beni sevmeyenler de beni ilgilendirmez.Biraz J. J. Rousseau’nun <em>”İtaraflar”</em>ı kıvamına geldi ama idare edin; toplumu herhangi bir konuda bilgilendirmek, seviyesini yükseltmek ya da birine bişi öğretmek gibi salakça bi misyonum da yok, sadece ortak ilgi alanlarım olan insanlarla hoşça vakit geçirmeye çalışıyorum.MSN meselesine gelince. Ben yazıyı yazarken ne bileyim böyle misinaya dolanacağını? Ben, en başta dediğim gibi ilgilenenler okusun, bilgilensin diye yazdım (ama heyhat, ben öğrendim, öğrenmek istemediğim şeyleri, zaten benim HardDiskte az yer kalmış) sen sanır mısın ki, bi takım insanlar direk online konuşabilecekler böyle? bi araştırıcaklar, saçmasapan dolacaklar, sonra kusacaklar, zaman ister. Ayrıca böyle herşeyin kaydı olması güzel oluyo. Zaten yaptığımız suya yazı yazmak, hiç olmazsa fotoğrafını çekmiş oluyoruz.
sana iyi davranana iyi kötü davranana kötü modu basiretsiz bir moddur, yalakalığa, dalkavukluğa davetiyedir… osmanlı’nın battığı model’e eşdeğerdir. iltifat, sana iyi olsa da olmasa da düzgünlüğe olmalıdır. bana tavrın umrumda bile değil, sana iltifatım emeğinedir. gerçek saygı budur. bana iyiye iyi, bana kötüye kötü götünü yiyeyim ayağından başka bir şey değildir…
o senin fikrin NuMB, ama “götünü yiyim ayakları” falan deyip de benim fikrimi aşağılama. Burada vatan kurtarmıyoruz, eğlenmeye çalışıyoruz (en azından ben öyle yapıyorum). Bu amaca da o benim “götünü yiyim ayakları” gayet güzel hizmet ediyor. Onun ötesindeki amaçlar için, “Bilgi güçtür. Paylaştığın kadar kaybedersin” distürü daha etkili, ama burası onların yeri değil. Bu kadar zor mu yaa eğlenmek? Ama tabii, içki masasında hafif çakırkeyifken bile “lan bi de gecenin sonunda şööyle bi lavuk düşürüp ağzını burnunu kırsak” diye düşünen bi insanımız var, sen de haklısın.
@EUQON, enteresan bir bilgi birikimin olduğu muhakkak, araştırmacı olduğun, kafayı “modern times” la tütsülemediğin de belli, bizlere katkı yaptığın konusunda da bir konsensüs oluşuyor, e o zaman geyik ya da arka bahçede kaz-ı yapmayı bırak da yazının devamını yaz artık.
teyyidler ve bir takım fotoğraflar içeren bir mail bekliyorum. eğer onu gönderebilirlerse birkaç şey daha ekleyip daha renkli bir hale getirebileceğim. gelmezse de birkaç gün içerisinde yayınlarım. ama korkuyorum bir takım hıyarlar “vaaay benim parmak uçlarım küt, şimdi sen bana hayvan mı diyosun”, “benim gözlerim mavi, sen bana piç mi diyosun”, “benim amcam zenci doğru konuş”, “benim kafatasımda dörtyol ağzı var ama benim ırkım senin ırkını döver” gibi gerizekalı polemiklere girer diye korkmuyor değilim…
güzel yazı olmuş, istifade ettim teşekkür ederim. kimi noktaları eleştirmek mümkün olsa da kutsal bilgi yoktur noktasına istinaden, hem yetkin olmadığım için ses etmemeyi seçiyorum. umarım fikir silsileni daha ileriye uzatman mümkün olur.aciz fikrim şudur: insan tarihi gayyası çalışırken elimizde somut moleküler bulgular var şakül mezhebini hevesle kabul ettiğini görüyorum, esas endişe etmen gereken işbu herze olmasın aman. insanın boyunu cetvelle ölçeriz, huyunu asla zaptedemeyiz. insanı diğerinden şöyle böyle demekle ayırabiliriz, ancak yaşatamayız ölür gider. böyle olanda ilim bilsek zalimden ne farkımız kalır, bu malumatın kime ne faydası olur, eğlenmemize olsun yaramaz, giderek fenalığa döner tecrübe ile biliyorum. bunu düşünmeni rica eder, kolaylıklar dilerim.
inan6666 siz de böyle söylerseniz gerisi ne der bilemiyorum. mezhebim şaküli falan değildir. ama söyledikleriniz tabii ki doğru. beğendiğinize sevindim.
beğenmediğimiz onaylamadığımız şeylerin neden hep karşısındayız? anlamaya çalışmak yanlışsa bıle ınat edıldığı dıkte edıldığı durumlarda çekip yolumuza gıtmek neden cevabımız olmuyor hiç?yazık olmuyor mu o kadar kelımeye?yan yana geldıklerınde ne güzel şeyler yazmak varken nasılda sorumsuzca kullanmışız harfleri kelımeleri heceleri…
konuyla çok fazla alakadar değilimyine de mu kıtası,atlantis gibi genel konulardan haberim var ve bunun üzerine yazı da da bahsettiği gibi ikinci kök soyu oluşturan dev bir ırk varmış tabı bunlar teori dolayısıyla bilimselliği şüpheli amaçok iyi hatırlıyorum ki insanın evrimiyle ilgili national geographic de dünyada farklı coğrafyalarda eş ya da art zamanlı bir kaç farklı ırk ortaya çıkmış..kimisi maymunumsu ,kimisi pigme boyutlarında çok minik(sanırım afrika dolaylarında) ve bir ırk vardı ki o da dev boyutlardaydı ve vücut ısısını boyutlarından dolayı dengede tutamadığı için yokolup yerini homo sapiense bırakan..bu belgeseli başka izleyen var mı,ya da o dev cinsin bilimsel adı nedir hatırlayamıyorum ama anlatılanlarla paralel geldiekleyeyim dedim.:)
Dinazor vb. azmani mahlukatların yaşamış olduğu kanıtlanmış dünyamızda, yukarıda anlatıldığı gibi dev cüsseli insanların yaşamış olmasına inanmak niye zor.Sorun kemik veya fosillerin bulunmamasında mı yoksa kutsal kitaplarda, eski akaitlerde anlatılmasında mı? Kutsal kitaplarda anlatılanlar masalımsı mı yoksa o devirde yaşayan insanların anlayacağı türden bir yazımı? Jules Verne ‘nin 1873 yılında yazdığı “Denizler altında 20.000 fersah” 1865 yılında yazdığı “Aya Yolculuk ” kitapları şimdi bizlere masal gibi geliyor.Bu yazıları bitirdiği dönemlerde bu kitaplar uçuk kaçık mantıksız kitaplardı.Papua yeni gine nin batı bölgelerinde yaşayan pigmelerin en uzunu 1.40-1.50 ortalama boyları 1.20-1.30 civarındadır.Onların gözündebizim basketçilerimiz dev gibidir.Farzedinki bu ilkel topluluğu NBA basketbol takımlarından biri kabilelerini ziyaret etti.Oradaki akıllı pigmelerden biride bunu bir deri parçasının üzerine resmetti veya kendi diliyle yazdı.Biz bu yazıyı 100-200 veya daha uzun süre sonra bozulmamış şekliyie bulup yazıyı deşifre ettiğimizde uzun dev adamlar dedikleri (aslında bizim basketçiler onlara göre dev) insanları yaşamamış olarak mı varsayacaz ve masal bunlar kardeşim dev adamlar var olmamıştır mı diyeceğiz.Gılgamış destanı (Mö.2500-3000) iki tane sulu kafalı Uruk lu vatandaşın 5000 sene önce can sıkıntısına karşı yazdığı bir esermidir.(Ayrıca Türkiye’de Sultan Tepe ve Boğazköy’de yapılan kazılarda da destanın izi bulunmuşsa da henüz tümü gün ışığına çıkarılmamıştır.) Eski insanlar gördüklerini resmederlerdi kortuklarını abartırlar farklı formalara sokupanlatırlardı.Ama bu anlattıklarının asla var olmadığı anlamına gelmez.Saygılar sevgiler
Bir saattir yorumları okuyorum bitmiyor nedir bu çekişmeniz inanmayan inanmaz.İnan’a da kimse karışamaz. Kim nasıl konuşursa konuşsun(bu arada senin eşeğin kancık olsun sözü sadece egede değil adana ve çevresindede kullanılıyor)neyse mevzuya girelim EUQON’in bahsettiği mevzuya baya yabancıyım ama meraklıyım biraz.Eskiden baba ma sorardım : bu en az 3 tonluk kayalar bu tarlaya nasıl gelmiş diye :cevap eskiden insanlar çok büyükmüş o taşlarla gulle oynarlarmış :işte otaşlar yüksek yerlerede böyle çıkmış derdi::::))
bu arada unutmişim birisi dinle uğraşanlar şizofreni oluyor falan demiş … Alakası yok elhamdülillah müslümanım dinlede gayet içli dışlıyım çok da uğraşırım ama daha şizofreni falan olmadım.Bir de şu var konuyla ilgili bi arkadaşım 3,5 metre uzunluğunda bir ceset bulmuş mu görmüşmü tam hatırlayamıyorum ama bulmuş olması ihtimal dahilinde.Hemde gerçek insan kemikleri tek parça gibi bişeymiş.
biliktu, kim bu arkadaşın? yani nerede bulmuş, nasıl bulmuş, “kemikleri tek parça gibi” ne demek? bunları biraz açar mısın?
nerde olduğunu bilmiyorum ama araştırırsam belki! bu işlerle ilgileniyorsan işin kötüsü çocuğa ulaşabilecek bir telefon bile yok. çocuk dediğime bak ma koca adam. Yine de ilgilenirsen özel olarak olur.
tek parça derken kaval kemiğinin uzunluğu falan bir metreden fazlaymış.
ilgileniyorum tabi abi ilgilenmez miyim 🙂 eğer mümkünse çok isterim detayları öğrenmeyi
Efendim yazılan yorumların çoğunu okumaya çabaladım ancak bir noktadan sonra içim bulandı akabinde beynim sulandı ve bıraktım. Bıraktıktan sonra bişeyler kaçırdıysam kusuruma bakmayın. Şincik ilk olarak şunu söylemek isterim yazınızda bariz bir kaynak ilginçliği var yani verdiğiniz kaynaklar internetin en taraflı taraflarından. Ayrıca söylemek istediğim başka bir şey de yukarda başka birinin söylediği gibi efsaneleri gerçeğe yakın olarak algılamaktansa efsanelerin kökenlerine inip gerçekle olan ufak temaslarını yakalarsanız sorularınıza cevap bulma açısından daha başarılı olacağınızı düşünüyorum (burada gerçekten kasıt kanıtlara dayalı tarih bilgileri ve pozitif bilimlerdir). Ayrıca bu nefilim konusunda “seni tılsımlar korur” issimli bir fantastik kurgu romanı okumuştum zamanında hoşdu tavsiye ederim. Ayrıca emeğinize sağlık ama kişisel görüşümü sorarsanız yazıyı hafiften yetersiz buldum. Çünkü dediğim gibi konu zaten çok sallantılı bir konu e bir de verdiğiniz kaynaklar taraflı kaynaklar olunca olay biraz farklı görünüyor. Saygılar, sevgiler.
“üşenmemiş yazmışsın eline sağlık” dense çok daha güzel olurmuş.bunlar zaten bilinen şeyler ki (bu bir sataşma değildir. yorumdur) 2 tane müzeye gitseniz şu an yaşayan kısa boylu ve şişman neslimizin 2 katı kılıçlar görebilirsiniz. tabi senin (birine özel değil konuşma tarzı bu) gözlerin o küçük beyninde karşılaştırma yapabilirse.affet beni.
Hz muhammed’inde boyunun uzun olduğunu söylerler.
Direk ezik muhabbeti. Ezikler hatta aralarında delikanlı konseyi kurmuşlar. Hadi len ordan kolpacı ezikler sizi.
bu kadar zaman sonra bu yazının hortlaması ilginç :)<strong>psycho_clown</strong>; kendin de söylemmişsin yorumların hepsini okuyamadığını. Aslında bu yazıda clicia ile sağlam kavga etmiştik, ancak kavga esnasında senin sordukların gibi bir çok soruya cevap verdim. sonradan clicia yorumlarını silince benimkiler haliyle havada kaldı, bir şey anlatamaz oldu. İnternetten verdiğim kaynaklar bir takım “yanlı” sitelere ait olabilir, ancak internette bulabildiklerim bunlardı. Hep söylerim; doğru ile yanlışı ayırd etmeye ehil olmayanlar interneti kullanmamalı (mesela kişi “book of enoch”a şöyle bir göz gezdirmemişse, o verdiğim linke bakması bir şey ifade etmez tabii). Bu taraflı kaynaklara karşılık (mevcut olan en tartışılamaz kaynaklar olduklarına mukabil) akaitlerden tercümeler ve örnekler içermem de yanlış anlaşıldı, “sahte peygamber” yaftası yedim 🙂 <strong>Vesselam;</strong> antropolojik bir takım bulgulara referans fvermek için girizgah ciyetinde, mümkün olduğu kadar basit yazmaya çalıştığım bu yazı elimde patladı. Kafalara karışıklık soktuğum için ben özür dilerim.<strong>morad;</strong> konu o senin söylediğinden biraz daha öte. bodrum kalesine git mesela, basamakları zıplamadan çıkamazsın. eski silahlar arasında 45 kg lik olanlar var (worlds strongest man) yarışmasının bir etabında kullanılıyorlar hatta), vs. benim anlattığım farklı bir şey.<strong>Kunthar;</strong> ne demek istediğini anlamadım, o yüzden bişi diyemiyorum.
öncelikle hakikaten ilgi ile okudum bu yaziyi ve verilen örnekleride değerlendirikende acaba dedirtti bana,ama sonra hadi canım dedim ve yorumlarda da denmiş.konuya dair derlenmiş okudugum ilk yazı bu.açikça hiçte düşünmedim yazidaki kuramlari ve fikirleri.sanirim hepimiz içinde bulundugumuz gerçekleğin peşindeyiz,öğretiler toplumsal ve dini içtihatlar dahiline var olmayi ister ve devamini dileriz.aksinin olmasi ne büyük bunalimdir kimilerince.düşünün tanrı yok ve biz uzaylilarin yeryüzünde tohumladiği varlıklariz,ejderhalar devasa insanlar vb.bu bizim doğa üzerinde kurdugumuz hakimiyetin ve baskın varolma içgüdümüzün içine etmezmi ve bundan ötürü cinnet geçirmezmi kalabalık ahaliler.insanoğlu oylesine önemserki kendisini ne doğayi nde doğadaki farklı canlılari dikkate alır,aksi söylemede tahammül edemez,geçer dalgasini .kim insanoğlunun bu eşsiz medeniyetinin ve imparatorlugunun aksi birşeyler söyleyecek olsa ,derhal hayalperest bir aptal veya çilgi yaftasi yer ve oturur aşşaği,insan sadece kendi gerçeğine inanmak ister sözün kısasi.kendi yarattiklarina