Mösyö seguin’in keçisi, trablusgarbın güzel yeşilliklerinde otlanırken, Dingo ve azman trablusgarb’ın en bilindik çay evi olan; Gülüm aile çay bahçesinde, çay içip tavla oynamaktadırlar. Tavlada kaybeden azman sinirine hakim olamayıp tavlayı sert bir şekilde kapatır. Keyfine diyecek olmayan dingo, tavlanın kapanmasıyla eli tavlanın arasında kalır ve yandım anam diye nara atar. Azman yüzlerce özür diler dingodan ama içten içe bir sevinmişliği vardır. Sonra kadim iki dost kahveden çıkıp birbirleriyle memleket meselelerini konuşa konuşa dağa doğru çıkmaya başlarlar yanlarında gerekli tertibatla birlikte. Bir de ne görürler hayatlarında gördükleri en güzel yaratıktır bu. Aşık olur her ikiside mösyö seguin’in keçisine. Onlar kavga etmeye başlamışken, diğer tarafta bir kurt sürüsüyle yaklaşmaktadır; mösyö seguin’ in keçisine. M.S.K feryat figan imdat diye bağırır, İkiside feryatı duyar duymaz, kendilerini kurt sürüsünün içine atarlar ve hem kurtlar hem de kadim dostlar bu savaştan galip çıkamazlar. Sonra karşı taraftan elinde tesbih, sallana sallana gelen teke ramazan, Mösyö seguin’in keçisinin poposuna bir şaplak yapıştırıp, karşı bayırdaki turp tarlasına götürür…
yorumlar
anladığım kadarıynan teke ramazan öğle yemeğinde yeşil mercimek yemeğini fazla kaçırınca eritmek için yürüyüşe çıkmış ve fakat fazla dalarak cebelitarıktan gecip conk bayırına kadar uzanmış, yanılıyor da olabilirim tabi
iyimisin zen?
…keçinin şanzumanı amortisör kırmış gibiydi. arkada yürüyen teke ramazan’ın gözü birbirinden kopmuş titreyen 6 memeye takılmıştı. akan salyaları, ağzından bilinçsizce dökülen kelimeleri şapırdatıyor, bilinci keçinin ara ara arkasına dönüp bakmasıyla yavaştan bünyesini terkediyordu.Az kalmıştı.Tavşanların tırtıklayıp attığı turp parçaları, kırmızı göstergelerini yapıyorlardı. teke’nin benliğinden iki puan daha düştü. Birkaç adım sonra keçi henüz filiz vermiş bir evleğin önünde durdu. Arkasına, ramazan’a bir kez daha baktı. Gülümsüyordu. Evet evet! gülümsemişti tekeye. ya da teke öyle sandı ama zaten önemli değildi. keçinin arzulu bir şekilde domalmasıyla son bilinç zerresi de teke ramazan’ın dimağını terketti.Ama bekledi ramazan. ona günler kadar uzun gelen bir süre bekledi…Keçi karnını iyice doyurmadan işine yaramazdı. Karnı doyup iyice şişecekti ki gerisi yeterince açılsın. İyice doyacaktı ki işkembesi ısınsın, ramazan’a istediğini sıcak sıcak versin!Bunları düşünmek biraz daha kolaylaştırdı teke’nin sabırsız bekleyişini. Ve nihayet o an geldi. Keçi kafasını evlekten kaldırdı, geri geri ramazan’a hafifçe yaklaştı, kendi etrafında aksak bir tur attı; ve pembe burnu açılıp kapanmaya başladı. gözleri buğulandı, sırtını hafifçe çökertti ve sert marifetini sası bir kokuyla kendisini yere atmış teke ramazanın açık bekleyen avuçlarına boşalttı.Ramazan istediğini sonunda almıştı. Bir taraftan canhıraş koşuyor, bir taraftan da avuçlarında tuttuğu misketlerini üflüyordu bir an önce soğusunlar diye. Bu misketler ona alamancı recep’in oğluna getirdiği o beyaz porselen cillileri üttürecekti. Kimbilir; belki de ağılcı hüso ona bir keçi bile verirdi porselen cilliler karşılığında…
Hocam Büyüksün…Bu şifreli anlamlı yazıları benden başka çözecek başka arkadaş yok galiba.Arkadaşlar seni çözmek yerine, “İyimisin”falan deyip, ruh sağlığını sorguluyorlar ama bilmiyorlar ki senin onları sorguladığın.Ki bazı arkadaşlar olayı zoofili tadında hikayeleştirip (@Euqon bu günlerde küsüm sana ) anlattığın anlamlı hikayeyi başka yerlere çekiyorlar.Senin gibi yazacaklarını sanıyorlar ama asla.Ama hocam suç sende.Kullanma klavuzun yok.Arkadaşlar alışmışlar bedavaya.Armut piş ağzıma düş diyorlar.Ama söz sana, senin yazılarının kullanma kılavuzunu ben yazıcam, eğer izin verirsen.Şimdilik yukarıdaki konuyu arkadaşlara fazla kavram kargaşası yaratmaması açısından ben açıklıyorum.Mösyö Seguin’in Keçisi = Türkiyede yaşayan halklar.Trablusgarp = TürkiyeAzman = Dış mihraklarDingo = İç mihraklarTavla Oynamak = İç-dış siyaset oyularıTavla kapağına elin sıkışması = Dış siyasetin oyununa gelmek, Akıllı ounması bir uyarı (örnek askerlerimizin başına çuval geçirilmesi)Dağa çıkılması = İç-dış siyasetin kanki olup cumhurbaşkanlığı seçimlerinde rol oynamalarıKurt sürüsü = Kürtçülük adına gaza getirilmiş yıllarca beraber yaşadığımız kardeşlerimiz.Teke ramazan = Şeriat ve din elden gidiyor yaygarası yapanTurp tarlasına götürmek = orasını anlatmayımİşte bu açıklamalar ışığında gerekli kelimeleri gerekli yerlere yerleştirirseniz şu anlam çıkar;” Sizler iç ve dış mihrakların gazına gelip anlamsız yere Türk-Kürt kardeşlerinizle kapışırken, şeriatçılar gelip açıkta kalan kıçınıza sokarlar trubu”İşte bu kadar basit.Diyeceksiniz ki bunu niye doğrudan söylemiyo ?Büyüklük orda zaten.Hocam büyüksün ” Ayşe tatile çıkacak mı?”SaygılarNephilim
nephilim; bana küssün anladım da küs olduğun için yazdığım yorumu da satır aralarına bakmadan okumuşsun. bi analaiz et bakiim (tenezzül edersen) ramazan’ın peşinden koştuğu porselen cilli ne?, ağılcı hüso ne?, neden teke ramazan keçi bokuna düşkün?;)
vay anasına arkadas! iyiymis gercekten.saygılar @zen.bu arada nephilim,nephilsin,nephil..
haaa: tabii bi de teke neden keçiyi skicekmiş gibi gözukuyo da aslında bokuna muhtaç, o keçi boku ne ola?..
Paylaşımlarınız için teşekkür ederim euqon, nephilim, koza68, kopanisti ve arrogante hombre insanları. Mösyö seguin hala daha araya dursun keçisini…
acaba halâ arıyor mudur