Aklım ermeye başladığından beri; her mevsim değişikliği yaşandığında fark ederim ne kadar gereksiz yorumlara maruz kaldığımı.Bu yorumlar farklı biçimlerde yankılansa da kulaklarımda özünde hep aynı yakarış, hep aynı memnuniyetsizliği anlatır.Bu durumlara bir yenisini dün akşam ziyaretimize gelen anneannem ekledi. Dedim ya özünde hep aynı memnuniyetsizlik. Haberlerde kar yağışı yüzünden İstanbul da okulların tatil edildiği duyuruldu görüntüler eşliğinde…Görüntüler geçen senelerde çekilmiş karla kaplı yollara aitti. Anneannem yine her zaman ki panikvari ve ne olacak bu mevsimlerin hali şeklinde yorumlarda bulunmaya başladı. ” Ay anam kara bak, donduk ayol donduk donduk valla. Üf her yıl aynı kar. Her kış kar yağar zaten” babında atıp tutmaya başladı…Zat-ı muhterem sağ olsun yorumlarına devam ederken sadece onun değil; insani seviyede iletişimde olduğum tüm dost, akraba gibi kişiliklerinde aşağı yukarı aynı şekilde yakarışlara başladığını fark ettim.Anlamadığım ise; kışın soğuk ve yağışlı, yazın sıcak ve güneşli olmasının neresinde bir yanlışlık olduğu? Eğer mevsim kış ise yağmurun, soğuğun ve karın doğal olması gerekmez mi? Esas mevsiminde tersi olursa paniğe kapılmamız daha doğru değil mi? Nedir bu memnuniyetsizlik ve olması gereken olduğu için ortaya konan yakarış ve panik?Benim kendi kendime sorduğum bu sorulardan çıkarttığım bir kaç netice var. Birincisi insanlar hiç bir şeyden memnun olamayabilirler. İkincisi; bizler bu toplumun parçası olarak öyle programlanmışız ki, olması gereken şeyler olması gerektiği zamanda ve ortamda gerçekleştiğinde yadırgıyoruz! Son olarak ise anneannem mutlaka yazında şikayet edecektir…”Öfff amma sıcak piştik ayol piştik valla…Amma sıcak yaptı bu sene…Gölgede kırk derece komşuuuuu, inanmıyosun sen bana…”