la pianiste 2001
Sevgisiz hayat bir insanı ne kadar ileri gitmeye zorlayabilir? Hissedebilmek için ne kadar vahşileşebilir veya gerçekte ne kadar vahşidir? Anneler kızları doğurur, peki anne ile kızları arasındaki ilişki neler doğurur? En az sorduğu sorular kadar çarpıcı bir film La pianiste. Dahi olarak nitelendirilen bir piano hocasının tekdüze ve ağır bir anne baskısı altında eriyen yaşamının ortaya yerine çekici bir öğrencisinin bir ok gibi fırlamasıyla başlar. Sevemediği hayatını muhafaza etmeye çabalasa da kayıtsız kalamaz ve kendini aşka kaptırır piano hocası. Ama büyük bir sorunu vardır sevmeyi bilmemektedir. Her şey çoktan karışmıştır: sevgi, aşk, cinsellik, saygı, mutluluk, acı, zevk, sehvet ..Ne varsa sanki yer değişmiştir. Piano hocası kaybolmuştur. Rahatsızlık veren filmlerdendir. Bunu özellikle istediğini açıkça belli etmektedir. Sorgulanması gerekenler var demektedir sakin bir çığlıkla. Piano hocasını canlandıran Isabelle Huppert oyunculuk dersi vermekle eş değer bir performans sergilemiştir. Ve 2009 yılında cannes film festivalinde jüri başkanlığı yapmıştır. Michael Haneke yönetmenliğin hakkını vermiştir. İzlenmesi gereken sayılı avrupa filmlerindendir.