Birbirinin etini kemiren yamyamlar olmaktan ileri gidemeyiz biz bu hastalıklı ilkel beyinlerimizle.Ne kadar çürük bir rejimimiz var ki, bir bez parçası bu denli derinden sallayabiliyor bu ülkeyi, kendi özgürlükleri kısıtlanacak diye, neredeyse akıllarını oynatacaklar korkudan.Bir bütündük, bu yasaklaröncesinde.Şimdi bakıyorum da, parça parça bölmüşüz kendimizi.Kapıda bekleyen aç kurtlara yem olmamıza az kaldı.
bu koduumun ülkesinde oruç polisi varmış. işte müslüman türk evladının düşman olması gereken zihniyet: muhalif demokrattır. yavşak provakatör ibadete polis mi olur ulen ? hani allah rızası. seni bunlara da değinirken görmek isteriz. la ikrahe fiddiyn ayet değil mi? işte milletimizin dinden soğumasına neden olan senin gibi ipnelerdir. münafıklar cehennemin en dibinde mi yanıyordu? pek net hatırlayamadım.
Baskının hiçbir türlüsü hoş değil.Çıkarılan tüm psikolojik harpler, sinsi virüslere benzer.Hiç umulmadık bir anda da o ülkeyi bitirir.Karşılıklı korkular, kaygılar oluşturularak varılabilecek herhangi bir nokta yok.
allah akıl fikir versin (!) ne diyeyim lailkliği düşman olarak görenler açıp kuran’ı okusunlar. mevlanayı okusunlar. lütfen artık pilli yönetiminin siyaset konusundaki başlıkları başka bir siteye veya başka bir tarafa aktarmasını rica ediyorum. hafif’te böyle şeyler görmek istemiyorum.
Bir tek kendimiz olamadığımızı düşünüyorum ben de.Tüm değerlerimizle, en önemlisi tarihimizle, kendimizle barışamadık bir türlü.Komplekslerimizden arınamıyoruz bir türlü…
birkaç yıl öncesine kadar “öcümüz” İran’dı. geçmiş yılların kasvetli tartışmalarını hatırlayın. “Türkiye İran olacak” korkusu dilden dile yayılır, ismi lazım olmayan bir siyasi harekete “Türkiye’yi İran mı yapacaksın” diye parmak sallanır, öte yandan o siyasi partiye karşı harekete geçmeyen sessiz yığınlar, “yaşam tarzın değişecek, İran’daki kadınlar gibi mi olmak istiyorsun” diye korkutularak politize edilirdi. ancak şimdi İran’ın esamesi okunmuyor. o öcünün yerini Malezya alıyor.neden Malezya? Belki de bilinmediğinden.kolay lokma yani. insan tanımadığı ve bilmediğinden korkar. türbanlı kraliçenin ilk kez protokolde yerini alması Malezya hakkında fikir yürütmek için yeterlidir. ne ülkenin yapısından, ne popülasyondan ne de geçmişinden haberimiz vardır. tanınmadığı için, uzakta Malezya denen bir ülkede görmek istemediğimiz çirkinliklerin yaşandığı sanılır. türkiyenin de malum iktidar yüzünden o çirkinliklere evrileceğine inanılır. “Psikolojik harekat” için kaçırılmaz bir fırsattır. Akıllara kurt düşmeye görsün.
Takmışlar bir Malezya MalezyaBazı köşe yazarlarının özellikle Ertuğrul Özkök’ün(köküne kibrit suyu) at gözlüklerini çıkartıp yazılarını öyle yazmalarını tavsiye ediyorum,belki daha aydınlatıcı olur..
Allahım! Sen büyüksün Yarabbi!alem hasret deliye, bizim ülke hasret akıllıya…..bir kaç yorum yazdım beyin zarı delinmelerinde yapılacak ilk müdahale ile ilgili. baktım zarı yırtılmış tipler zati anlamayacak vazgeçtim… ılımlı islam ülkesi Türkiye’de işleri Allaha’a havale etmek en doğrusu diye düşünüyorum… bazende Yüce Rabbim bunları islah edemedi de bunları bizi denemek imtihan etmek için başımıza yolladı diye iyimser düşünmeye çalışıyorum. Ama O’nun islah edemediğini biz nasıl islah edeceğiz o da ayrı bir tartışma konusu…
Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız.Tamam
yorumlar
sen ol len ükela tutan mı var, görgüsüz organizma!
Birbirinin etini kemiren yamyamlar olmaktan ileri gidemeyiz biz bu hastalıklı ilkel beyinlerimizle.Ne kadar çürük bir rejimimiz var ki, bir bez parçası bu denli derinden sallayabiliyor bu ülkeyi, kendi özgürlükleri kısıtlanacak diye, neredeyse akıllarını oynatacaklar korkudan.Bir bütündük, bu yasaklaröncesinde.Şimdi bakıyorum da, parça parça bölmüşüz kendimizi.Kapıda bekleyen aç kurtlara yem olmamıza az kaldı.
bu koduumun ülkesinde oruç polisi varmış. işte müslüman türk evladının düşman olması gereken zihniyet: muhalif demokrattır. yavşak provakatör ibadete polis mi olur ulen ? hani allah rızası. seni bunlara da değinirken görmek isteriz. la ikrahe fiddiyn ayet değil mi? işte milletimizin dinden soğumasına neden olan senin gibi ipnelerdir. münafıklar cehennemin en dibinde mi yanıyordu? pek net hatırlayamadım.
Baskının hiçbir türlüsü hoş değil.Çıkarılan tüm psikolojik harpler, sinsi virüslere benzer.Hiç umulmadık bir anda da o ülkeyi bitirir.Karşılıklı korkular, kaygılar oluşturularak varılabilecek herhangi bir nokta yok.
bana adamın model ülkesini söyle sana kim olduğunu söyliim
allah akıl fikir versin (!) ne diyeyim lailkliği düşman olarak görenler açıp kuran’ı okusunlar. mevlanayı okusunlar. lütfen artık pilli yönetiminin siyaset konusundaki başlıkları başka bir siteye veya başka bir tarafa aktarmasını rica ediyorum. hafif’te böyle şeyler görmek istemiyorum.
al malezya modelini yapıştır bi tarafına
Bir tek kendimiz olamadığımızı düşünüyorum ben de.Tüm değerlerimizle, en önemlisi tarihimizle, kendimizle barışamadık bir türlü.Komplekslerimizden arınamıyoruz bir türlü…
birkaç yıl öncesine kadar “öcümüz” İran’dı. geçmiş yılların kasvetli tartışmalarını hatırlayın. “Türkiye İran olacak” korkusu dilden dile yayılır, ismi lazım olmayan bir siyasi harekete “Türkiye’yi İran mı yapacaksın” diye parmak sallanır, öte yandan o siyasi partiye karşı harekete geçmeyen sessiz yığınlar, “yaşam tarzın değişecek, İran’daki kadınlar gibi mi olmak istiyorsun” diye korkutularak politize edilirdi. ancak şimdi İran’ın esamesi okunmuyor. o öcünün yerini Malezya alıyor.neden Malezya? Belki de bilinmediğinden.kolay lokma yani. insan tanımadığı ve bilmediğinden korkar. türbanlı kraliçenin ilk kez protokolde yerini alması Malezya hakkında fikir yürütmek için yeterlidir. ne ülkenin yapısından, ne popülasyondan ne de geçmişinden haberimiz vardır. tanınmadığı için, uzakta Malezya denen bir ülkede görmek istemediğimiz çirkinliklerin yaşandığı sanılır. türkiyenin de malum iktidar yüzünden o çirkinliklere evrileceğine inanılır. “Psikolojik harekat” için kaçırılmaz bir fırsattır. Akıllara kurt düşmeye görsün.
Takmışlar bir Malezya MalezyaBazı köşe yazarlarının özellikle Ertuğrul Özkök’ün(köküne kibrit suyu) at gözlüklerini çıkartıp yazılarını öyle yazmalarını tavsiye ediyorum,belki daha aydınlatıcı olur..
Allahım! Sen büyüksün Yarabbi!alem hasret deliye, bizim ülke hasret akıllıya…..bir kaç yorum yazdım beyin zarı delinmelerinde yapılacak ilk müdahale ile ilgili. baktım zarı yırtılmış tipler zati anlamayacak vazgeçtim… ılımlı islam ülkesi Türkiye’de işleri Allaha’a havale etmek en doğrusu diye düşünüyorum… bazende Yüce Rabbim bunları islah edemedi de bunları bizi denemek imtihan etmek için başımıza yolladı diye iyimser düşünmeye çalışıyorum. Ama O’nun islah edemediğini biz nasıl islah edeceğiz o da ayrı bir tartışma konusu…