interrail’e çıkmak için verdiğim üstün mücadeleyi biliyorsunuz. bakın başıma neler geldi.. bu yazıdan sizin için bir ders çıkabilir..

interraile çıkmak için pasaportumu uzatmaya emniyete gittim ve orda bana yoklama kaçağı olduğumu söylediler. oysa üniversite öğrencisiyim, böyle bir durum yok. askerlik şubesine gittiğimde, oradan da öğrenci durum belgesi istediler. bunu almak için de başka bir şehirde bulunan okuluma gittim. belgeyi aldım fakat bu sefer şubedekiler, pasaport için askerlikle ilişkisi yoktur belgesi veremeyeceklerini söylediler (bir hata burda yaptım zaten. pasaport lafı etmeyecektim). bağlı olduğum askerlik şubesiyle temasa geçtim ve bana aramanın durdurlmasına dair kaymakamlığa gönderilen yazıyı faksladılar. fakat bu yazıyı da mühürlü olmadığı gerekçesiyle emniyet kabul etmedi.

emniyetin yoklama kaçağı olduğumu gördüğü bir sistemi var GBT diye. güvenlik bilgi toplama yani. barlara baskın yapan polislerin elindeki laptoplarda yüklü olan şey. mantık olarak birinin nüfus bilgileri girilince aranıp aranmadığı hemen ortaya çıkıyor ama kayıtlar sağlıklı tutulmayınca böyle mağduriyetler ortaya çıkıyor.

10 gün sonunda emniyet müdürlüğü-askerlik şubesi-okul-nüfus müdürlüğü-bağlı olduğum askerlik şubesi-bağlı olduğum nüfus müdürlüğü arasında kontakt kurmak zorunda kaldım. en az 25 milyon yol parası, 5 milyon evrak bilmemne, 10 milyon faks al-gönder ve en kötü olanı giden 10 gün ve onca uğraş..

yazık.. daha iyi davranılmayı hak etmiyor muyuz acaba?