sabah kalktım, yataktan kalktıgım gibi oturuyordum ablamın odasında,.. yani boxer şort var üstümde,.. tamam biliyorum, ben şişmanım ve çirkinim, ama sadece batman kostümü giymiş gibi karın kası olanlar boxerla yatar, evde öyle dolaşır gibi bir kaide de yok. bu sadece kadınların fantezi dünyalarında yarattıkları bir stereotiptir. ne o, karın kaslılar boxer giysin, şişmanlar pazen pijama, poplin gömlek,.. yok ole bişey,..

ben giyerim,.. velhasıl giydim. kent fm dinliyorum ama kent gündüzleri kofti çalar bilirsiniz,.. bi de iki gün öncesinin gazetelerini okuyorum,.. demirel siyasete hazırlanıyormuş, yeni öğrendim daha. zil çaldı,.. şimdi ne bu,.. elimde bir de kahvem olsa tam bir sabah keyfinin içine etti o zil diycem. ama ben kahve sevmem.. bezen sadece kahvaltıda kahve ve portakal suyu içmek için, ya da biyerde “limonlu gazoz istiyorum” gibi karizma yıkıcı bir şey yerine, “kahve istiyorum, sütsüz, şekersiz” patlatabilmek için kahve içmeye alışasım geliyor,.. ama sonra iğrenç tadı aklıma geliyor ve vazgeçiyorum. sonra limonlu gazoz içiyorum, ve neden benim sevgilim yok diye sorabiliyorum,.. eh be kardeşim, eh be, eh be!!
kapıya yöneldim ama üstünde sadece boxer var aycan, hatırlasana!! napiym ben şimdi, şöle havalı bir sabahlığım olsa, üzerinde japonca birşeyler yazanlardan, belden bağlayacaksın şöyle, of bee,.. ama yok ki. ben de üzerime bir tişört bulana kadar kapıdaki gider diye (ki bu arada ısrarla çalıyor kerata), ki benim odamın karışıklıgında tişört bulmak, düz bir yere paralel sticker yapıştırmaktan daha zor, bornozumu giydim kapıyı öyle açtım. “ben de tam duşa giriyordum ehe” deyip, kitap siparişimi getiren adamı imzam ile ödüllendirdim, neler düşündü hakkımda kimbilir,..
ufakkene, yatmadan saatler önce pijamalarımı giyer öle dolanırdım evde,.. annem kızardı bana, hani pijamaların mantıgı yataga temiz birşeylerle girmektir ya,.. o zamandan belliymiş pijamalara düşkünlüğüm. bursada sümerbankta pijama baktım, çizgili, dede pijaması,.. görevli bayan bana “ama onu yaşlılar giyer” deyince ben de” hah işte ondan istiyorum” dedim kadın büsbütün şaşırdı,.. kumaşı varmış sadece,.. annem dikicek de ben de giycem pijamalarımı.. pijamalarımı? pijama çoğul mu ki? sonra yataga dışardan geldigim kıyafetlerle yattıgım günün sabahı çok mutlu olmuştum,.. çünkü bir tabu yıkılmıştı sayemde,.. dışarda giydigin kıyafetlerle yatarsan gece rüyana canavarlar girmiyormuş meger,.. annem öle derdi hep.. ama olmadı işte olmadı,.. ne? sizin anneniz demez miydi?
işte ufakkene, annem hep çöpü çıkarmayı unutur, ve benden isterdi çıkarmamı. ya pijamalarımı giymişim, raat raat oturuyorum, ne istiyon benden yaa! “hem bak pijamaları giydim, kirlenicek!”,.. aman ben evde bütün gün onlarla dolanıyormuşum da, bi çöp atsam farketmezmiş de, zaten yıkanıcaklarmış yarın da,.. ya ben istemiyordum sokaa çıkmak pijamalarımla,.. tek derdim buydu benim, karşı apartmanda gökçe oturuyordu, beni pijamalarımla görecek olursa bir daha yüzüme bakmazdı,.. gerçi o zaman da bakmıyordu ya! nefret ederek atıyordum o çöpü, iğrenç birşeydi,.. “lütfen ya, gökçe bakmıyor olsun dışarı ya,..”