Tecrübe denen şeye inanmıyorum!! Hayat tecrübesiymiş! Efendim nedir bu tecrübe? Yenilir, içilir mi? Kitaplardan okuyarak mı öğreniliyor? Yoksa ” Çok gezen mi, çok okuyan mı” dan yola çıkarsak, çok gezersek mi sahip olabiliyoruz tecrübe denen şeye?Sürekli büyüklerimiz, “Benim hayat tecrübem var. Sen daha hiç birşey bilmiyorsun” derler ya. Gerizekalı yerine koyarlar hani bizi. Ülkeme tatile gelme arifesinde( gidicem gidicem dedim bir gidemedim ya:) Ama gidiyorum bu sabah.Geliyorum mu demeliydim yoksa?) valizimi hazırlarken annemin nasihatlarını dinlemeye koyuldum.-Dikkatli ol.Akıllı uslu bir kız ol. Aman haa akşamları eve geç kalıp da beni üzme, merakta bırakma emi güzel kızım.İçimdeki ben, ” Anne ne diyorsun. Keyfimi kaçırma” şeklinde isyan ediyor.Ama anneler böyle işte. Anneyi geçtim, onun ki belki normal ama benden büyük olduğunu bilen herkes aynı şeyi yapmak zorunda mı?Annem de” Aman kızım kötü birşey yapma emi evladım” gibi şeyler söyleyip arkasına da ” Bak benim hayat tecrübem var.Söylediklerime burun kıvırmaktan vazgeç artık. Eve olmadık kişileri gece yatısına çağırmak filan da yok.Off dik başlılığın tuttu yine.” diye ekleme yapıyor.Bir de laf dinlemeyince dik başlı, nankör herşey oluverirler evin minik kızlari, minik oğulları(!) bir anda.Eşek kadar olduğumuzu hiç bir zaman idrak edemezler ve ömürlerinin sonuna kadar da tecrübelerini anlatmaya devam etmeyi hayal ederler.Evet nedir bu tecrübe dedikleri şey? Bugün çok düşündüm bunun üzerine. Ve kimsenin düşüncesine, tecrübesine ihtiyacım yok benim.Her insanın belli edinmesi gereken bir hayat tecrübesi olduğunu düşünüyorum. Kalıplardan çıkma, bize anlatılmaya ve özümsemeye zorlandığımız hayat tecrübeleri bize bir beden büyük veya küçük gelebilir. Bu tecrübe meselesine fazla takılmamak gerekmektedir. Ben düşe kalka kendi tecrübelerimi edinmek istiyorum. Ne annemin ne başka birinin kalıbından çıkmış bir tecrübeyi hayatımın hiç bir köşesinde istemiyorum. Fabrika yapımı bir tecrübeyi hayatımın en ortasına oturtmaya niyetim yok ve olmamalı da. El dokuması halılar gibi, kendi tecrübem benim ellerimde şekil bulsun istiyorum. Ömrünü başka birine göre biçimlendirmek çok yanlış geliyor bana. O kişi yanlış biliyor olabilir. Mesela şu vardır… Hayatı boyunca insanlardan darbe yemiş bir kişinin hayat tecrübesi sürekli insanları kötülemekten geçer. ” Aman insanlara güven olmaz” lafıyla başlar sözlerine böyle insanlar. Hayır teyzeciğim, öyle değil.İnsanlara güvenmek zorundayız bu dünyada yaşayabilmek için. Ve güvenilecek insan mutlaka bir yerlerde vardır.Velhasılıkelam tecrübeye sarılmamızın, onları aklımızın bir köşesinde bulunmasının gerektiğine inanmıyorum. Bakalım benim edindiğim tecrübeler nasıl olacak? İlerde birgün çocuklarım olursa, ben de aynı şeyleri onlara söyler miyim acaba, ne dersiniz?

Yedi saatim kalmış.Bu gitmeden yazdığım son yazımdı. Bir ay sonra yeni yazılarla görüşmek dileğiyle… Hepiniz sevgiyle ve sağlıcakla kalın.