esmer çocukların gözlerinde şiir biriktiren bir sevda türküsü….içime yavaş yavaş sızmaya başladı…yağmurun habercisi olan çızeler gibi…..
dilimde bır sıkıntı var..
ayaklarım bu tuhaf..artık topuksuzda..kendımı yere çok yakın hıssedıyorum acanba nıye:)
eyüpte eski bır vakıfın bahçesınden tam 2saat papatya topladım ve onları benım için güzel bır demet yaptım..arkadaşlarım bırazını bana versene dediler ama koklatmadım bile…halıç köprüsüne doğru yürürken..eyübün dar sokaklarından..yüzü kirli saçları dağınık giysileri eski sayılacak ufak bir çocuk…gülümseyerek suratıma bakti…-abla o çıçekleri nerden aldın-dedi…bı kaç saniye ona baktıktan sonra papatya demetını onun kucağına verdım.gülümseyerek gözlerime baktı…ona gülümsedım bende ve dümdüz yürümeme devam ettım……,,
esmer çocukların gözlerinde şiir biriktiren bir sevda türküsü….içime yavaş yavaş sızmaya başladı…yağmurun habercisi olan çızeler gibi…
yorumlar
çok güzel bir yazı. etkilendim. yazının başında ve sonunda bulunan o büyülü paragraf size mi ait?
heralde çise demektir. aslında ben acanba’ya kızmıştım. orda acaba denmek istediği ortada. sormak saygısızlık gibi gelmişti bana.
Pekiyi, sorarım kendime, özenerek içinden gelen samimi duyguları yazıya döken insanın, o yazıyı okuma ihtimali olan kişileri düşünerek yazdığını bir kez olsun okuması ve yanlış anlamalara sebep vermeyecek şekilde düzeltmesi gerekmez mi? Çet odası değil ki, gönder gitsin diye düşüneyim. Yazılar uzun süre kalıyor burada.