Benim cebimde ellerimi sokunca şakırdatabileceğim gazoz kapaklarım olmadı, Kirazları kulaklarıma hiç küpe yap(a)madım, Saçlarım ahenkliği bırak dans yüzü görmedi, Benim gözlerimden yanaklarıma sicim misali süzülen renkli göz yaşlarım olmadı…
Yollarda ayaklarımın önüne gelen bütün ufak taşları fırlatabildiğim kadar uzağa vuruyorum, kim bilir belki bana vuranlardan hırsımı almak istercesine, en çok derdim oldu…
Hava, su bedava yanında extra dertler bedava – müesseseden –, köprü altı, park banklarında yatmadıysam da kuştüyü bir yana yünlü yataktada yatmadım. Yatağımı hep birileriyle paylaşmak gıcıktı. Bıçakla yemek yemedim büyük kayıp olduğunu da sanmıyorum.