suan avrasya tv yi izliyorum, valla icim gitti:))bir an onları acıdım gercekten,adamların kafaları nasıl komplolarla dolmus,bu kafaların olaylara objektif yaklasması cok zor,ama onları dinlemek guzel:)) komik,iyi ki varlar:))eskiden eski pkk sempatizanı simdinin ulusalcısı yalcın kucuku dinlerdik,simdi o da yok,bunların degerini bilmeliyiz
sabih kanadoğlu’nun evini danıştay saldırısı ve cumhuriyet gazetesine atılan bomba ile ilgili aramışlar…yani sırf insanlara göz dağı vermek ve rencide etmek için bunları yapıyorlar.insanlar 1,5 yıldır içeride ama haklarında sen şunu şunu yaptın diye açılmış bir dava bile yok, komplo mu dediniz?
danıstaya ,cumhuriyete bomba atılır, bombalar ordunundur??cinayeti isleyen,veli kucukun sag kolu yuzbası muzaffer tekinin calısanıdır , cinayetten once 15 kez gorusmusler,bunlar komplo degil gercek??albayların evinde onlarca bomba bulunur, sivasta ermeni dernegi baskanına suikast duzenleyecek yakalanırlar,yine evde bombalar,garih cinayetinde cok enteresan baglantılar,sabih kanadoglunun ozellikle konferanslarda bu adamlarla aynı ortamda bulundugu bir vakıa,yaptıgı konusmalar ortada,ve haleda bazıları bunları savunuyor,ideolojiniz sizlerin gozunu kor etmis,ne diyelim
bizden size hiçbir yerde bulamayacağınız (!) ‘aşure çorbası’ misali Ergenekon tarifi, afiyet olsun:1 ölçek Susurlukçu3 ölçek bomba (el bombası makbuldür), TNT, tüfek ve fünye10 ölçek muhalif aydın isimBu ölçeklerde verdiğimiz malzemeleri iyice karıştırdıktan sonra, sabah erken saatlerinde tüketebilirsiniz.
mafya ve çete dünyanın her yerinde var, bizde de var hem de amerika ve italya’dakinden çok daha azıyla var.bunlardan aşure yapmak sonra da başkalarını “komplo teorileriyle dolmuş kafaları” diye suçlamak büyük aptallık… görünen o ki siz hiç aynaya bakmamışsınız…
Susurluk olayinda dokunulamayan iki isim vardi bunlardan biri Veli Kucuk ve Özel Harekat Dairesi eski baskani Ibrahim Sahindi…Simdi ikisi de kulaklarindan cekildigi gibi sorguda.Bu arada 28 subatin intikamida aliniyor, 28 subatin aktorlerinden dokunulmayan Cevik Bir kaldi bir de Huseyin Kivrikoglu, onlari da paketlediler mi kadro tamam demektir.Bir zamanlarin dinazoru olan ve tasfiye edilmenin şokuyla boş boş hukumete saldiran Ergenekon tayfasina dort duvar arasinda basarilar diler, Aydin Dogan medyasinin doldurusuyla hareket eden genc subaylar rahatsiz kivamindaki arkadaslara da bir bardak soguk su icmelerini tavsiye ederim.Bu saatten sonra asker darbeyle en fazla yetmislik rakiyi devirir, hukumeti degil…
“Gebermenin verdiği anırtılar…”Muhalif d., ümraniye davasını bu kadar iyi özetliyebilirdin. Can çekişen bir davadan başka nasıl nasıl bir ses çıkabilirdiki 🙂
sözde hukuk ve demokrasi lafları bakın yerini nasıl da gerbertmeye bırakıyor…demek ki neymiş yanlışlarla dolu insanlar hınçlarını yine haksızlıklarla dolu yöntemlerle almaya çalışırmış.işte bunların olması sırf bu yüzden iyi oluyor bence, sahte ezilmişlikleriyle kendi yalanlarını böylesine “kör kör parmağım gözüne” savunanların aslında herşeye nasılda müstahak olduğu ortaya çıkıyor…yanlız bu dinci yobaz marjinaller toplumu bu olaylarla bu kadar zorlarlarsa geri dönüşü hiçte iyi olmaz.sonuçta utah’da kıçı yumuşak koltuklarda olanlar kazanır.
TERÖRün geberip gitmesini istemek gayet demokratik ve hukukidir.Bunun tersinin söylemek, teröristlerin avukatlığına soyunmak da elbette “aydınlanmış”, “hümanist” kişiliklere has bir meziyyet.
bu dava mı terör yoksa 1,5 yıldır içeride olanlar mı terörist?birbiriyle alkası olmayan insanları içeriye terörist muamelesi yaparak almak mı terör?insanları mafyatik kişilerle bir araya sokup herkesi terörist ilan etmek mi terör?
Terör ya da terörizm, siyasal, dinsel ve ekonomik hedeflere ulaşmak amacıyla sivillere; resmî, yerel ve genel yönetimlere yönelik baskı, yıldırma ve her türlü şiddet içeren yolun kullanımıdır. Terör uygulayan organize gruplara terör örgütü; terör uygulayan şahıslara ise terörist denir.
Susurluk davası sürecinde İbrahim Şahini tek başına, yargıyı ve çalışma arkadaşlarını karşısına alarak 85 gün içerde yatırmış tek isim Kanadoğlu, şu an İbrahim Şahin ile aynı davadan ifade verecek.Dünya hukuk tarihine armağan olsun..
amin 🙂 böyle gerzek komplocuların yaptıkları işten dolayı da kutlamak gerek.dava dediğin birbirine karışmış ipliği çözmekten ibarettir, bunlar bilerek birbirine karıştırıyorlar…
Ulan adamı park cezalarını ödemediği için ya da yere tükürdüğü için zan altında bıraksalar bişi demiyeceğim de böylesi komik oluyor.Belki de AKP nin ilk kapatma davasına ve Erdoğanın siyasi yasaklı hale gelmesine sebep olduğu için bunları yapıyorlardır..acaba ?Yok canım..Daha neler..
Thing DİYOR Kİ, (08 Ocak 2009 16:29)anayasa mahkemesi başkanının damadına verilen haberin ertesi günü bu olayın olması, ve tüm ergenekon gözaltılarının bu tür olayların ardından gerçekleştirilerek gündem değiştirilmesi iste istemez kuşku yaratıyor.peki sırada ne var.medya hangi olayı açığa çıkardığında kimler gözaltına alınacak.devletin elinde belirlenmiş bir liste mi var?her gündem yaratcak olay ortaya çıkarıldığında bu listeden kişiler seçilip gündem mi değiştirilecek?
Herşey bir kenara bu Sabih Kanadoğlu’nun evinde arama yapılması neden bu kadar şaşırtır ki insanı.Evinin aranmasına müteakip yaptığı açıklama oldukça ilginç: Hukuk devletine yönelik bu saldırı durmalı. “Yargıtay Onursal Başkanı” sıfatını 2007 köşk seçimlerinde yargıyı hukuktan ayırmaya çalışarak ve hatta bunu başararak (eski Cumhurbaşkanı Sezer bile bunun bir hata olduğunu kabul etti) ayaklar altına almıştır. Kendi çıkışlarında hukuku hiçe sayan birinin, verdiği demeçlerde böylesine çelişkiye düşmesi düşündürücü. Davanın gerçek yahut komplo olup olmadığı er geç meydana çıkacaktır zaten. Bu ülke de karşıt görüşlerin siyaset anlayışı uğruna bir sürü insan idam edilmiş. Savcının evi aranmış çok mu?
cemaatin medyası ile aynı mantık…zaten kanadoğlu şunu yapmıştı… zaten şu paşa bunu yapmıştı diye çıkarımlar yapıp ohh olsun diyebiliyorlar sadece.bu bağlamda kanıttan suçluya ulaşmak yerine yaptıklarından dolayı hedef olanlardan suç türetilmeye çalışılıyor.
Bu ülke de karşıt görüşlerin siyaset anlayışı uğruna bir sürü insan idam edilmiş. Savcının evi aranmış çok mu?
çok elbetteki… aranma nedeni cumhuriyet gazetesine bombalı saldırı ve danıştay saldırısı olunca daha da çok…
italyada ispanyada,hep yuksek burokratlar goz altına alındı,yargıdan ,emniyetten, askerden,medyadan,ve tıpkı simdi bizim ulkemizde oldugu gibi buyuk gurultu koptu,italya cumhurbaskanı bile istifa etmek zorunda kaldı,suan turkiyede ki tepkiler oldukca dogal, beklenen tepkiler
Evet Kanadoğlu denilen insan hukuku çiğnemiştir. bunu kabullenmek için cemaat medyasıyla aynı mantığı kullanmak gerekmez. Herşey göz önünde zuhur buldu.
çok elbetteki… aranma nedeni cumhuriyet gazetesine bombalı saldırı ve danıştay saldırısı olunca daha da çok…
Bu bağlamda bir hukuk anlayışının; sigara parası uğruna annesini öldüren katile ulaşması zor olur bence…
biri hukuku çiğneyince(!) (kime göre neye göreyse) ergenekon soruşturması içinde bunu da içeri alalım denmez yada göz dağı verelim diye evine girilmez.bu cemaatçilerin kafasının almadığı bir durumdur…sigara parası için annesini öldüren herkesi terörist ve çeteci gözüyle de bakalım o zaman.1,5 yıl boyunca içeri atıp; bu adamın annesini öldürme nedeni sigara olamaz o zaman köklü bir gladyo’nun parçası olabilir bakalım bu adama benzeyen bir kaç kişinin daha evine girelim de belki bir ip ucu buluruz diye de hukuk olmaz…
Hukuku çiğnediği için evinin arandığını söylemedim zaten. Hukuku çiğneyen birinin aleni şekilde hukuk dersi vermeye çalışması düşündürücü dedim. Dava kısmına gelince: Bu davanın savcılar tarafından ipuçları dahilinde işliyor. Sabih Kanadoğlu’nun evinin aranması gerekmiş, aramış. Bugün, insanların Anayasa Mahkemesine olan güvenini iki paralık etmiş birisidir…
Bomba tarlasının sahibi “Atatükçü”, “laik”, “aydınlanmış” ve “hümanist” İbrahim Şahin Bey’i, yine aynı muhteşem sıfatlara sahip Muhterem Ahmet Necdet Sezer Hazretlerinin affettiği bilgisinin altının çizilmesi gerekmektedir. Aynı şekilde Muhterem Ahmet Necdet Sezer Beyefendi’nin Atatürkçü Düşünce Derneğine, ki başkanı Sn. Orgeneral (Em.) Şener Eruygur hâlâ Silivri’de yargılanmak için içeride sıra beklemektedir, yaptığı milyarlık yardımlar kayıtlardadır. Maksadım sonraki dalgalarda kimse şok olmasın.Ayrıca Zekeriya Öz Beyefendi gelecek nesillerce hep hayırla ve kahramanca yâd edilecek. Kendisine güç, kuvvet ve cesaret dolu yeni dalgalar diliyoruz. Alper Görmüş Beyefendinin elindeki Ayışığı ve Sarıkız belgelerinin de değerlendirilmesini bekliyoruz.
Muhalif Demokrat DİYOR Kİ, (10 Ocak 2009 12:18)Bomba tarlasının sahibi “Atatükçü”, “laik”, “aydınlanmış” ve “hümanist” İbrahim Şahin Bey’i, yine aynı muhteşem sıfatlara sahip Muhterem Ahmet Necdet Sezer Hazretlerinin affettiği bilgisinin altının çizilmesi gerekmektedir
2007 köşk seçiminde yaptığı absürd yorumla, CHP ni üstü kapalı olarak dava açmaya teşvik etmesini bilmiyor olamazsın. Bu dava esnasında yukarıda dem vurduğun Haşim Kılıç Başkanvekili sıfatıyla; mahkemenin bu konuda yetkili olmadığınıda vurgulamıştı. Ta ki Eski Cumhurbaşkanı Sezer’in özenle seçtiği 7-8 üye, yetkimiz var diyene kadar dava aşamasına geçilmemişti. Ardından 2007 genel seçimlerinde seçmenin azlığından yakınan bir takım görüşlerin; 2008 yerel seçimleri için seçmen çokluğundan yakınmasıda çok ilginçtir ki; Kanadoğlu yine bir demeçle karşımıza çıkmıştır. Bu demeçten kendine pay çıkartanlar olmuştur. Geçenlerde yaşanan YSK, Danıştay, Yargıtay kaosuda bunu eseridir. Yargıtayın verdiği karar çiğnenmiştir. Açıkçası bende Haşim Kılıc’ın Türkiye’nin geleceğine ilişkin verdiği adil olmayan kararları merak ettim.
Bu arada asil darbeyide savci yapmistir, susurlugun pisliklerini kaldigi yerden cozmesinden ote, eski MGK genel sekreterini bile gozaltina alarak bu saatten sonra ben kralini tanimam mesajini herkese vermistir, ulusalcilar da harekete geccekmiste bilmem ne, gec kaldiniz olum, adamlar cephaneliginizi ele geciriyor, artik sapanla basbakanlik konutunun camlarini kirarak darbe surecini baslatirsiniz.
Susurluk zanlısı olarak hafızasını kaybettiği ayağına Sezer tarafından kral affına maruz kalan İbrahim Şahin, hafısızasını kaybettiği için hapisten çıkarılmıştı ama ne hikmetse adam çıkarıldıktan sonra infaz etmek istediği kişilerin listesini unutmadı. Susurluk sorgularında beyni alınmış angut kuşu replikleri sunan adamın hafızası dışarı çıkınca tekrar yerine geldi. Evinden yeni infaz listeleri çıktı ayrıca adamın. Bunların hafızası hafıza-i beşer olmadığı için katillerin nisyanı da mümkün olmuyor. Belki de yıllardır toplumu uğraştıran bu faili meçhullerin zanlılarına yaptıkları ile muamele yapmak lazım. Kendilerinin karşıtlarına uygun gördükleri infaz yöntemleri acaba ne kadar hoşlarına giderdi bilmiyorum. Ama yaptıklarının hesaplarının sonuna kadar ödetileceğini sabırsızlıkla bekliyorum.
Vayy Radikal doğruları yazmaya başlamış :)Biletin hazır antro..Yerin müdahil avukatlarının hemen arkasında, İbrahim Şahin ile Veli Küçükün tam arasında.
Yanlız bi de şöyle bi durum var antro, göz ardı etmemek gerekir..
Sezer’in affettiklerini bakanlık seçiyor 29 Mayıs 2007ANKACumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in bazı “afları” kamuoyunda tartışılırken, Adalet Bakanlığı af kapsamına alınan isimlerin Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’nca hazırlanan raporlar doğrultusunda kendileri tarafından belirlendiğini bildirdi. Eski Adalet Bakanı Cemil Çiçek, hükümlülerin af taleplerini doğrudan Bakanlığa ya da Cumhuriyet başsavcılıklarına yaptığını anımsattı. Çiçek, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’nın yapılan tetkikleri yeterli bulması durumunda hazırlanan dosyaların kendilerine iletildiğini, ardından da takdir edilmek üzere Cumhurbaşkanlığı makamına bildirildiğini kaydetti.CHP Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’e yönelik “teröristleri af ediyor” eleştirilerinin ardından konuya açıklık getirilmesini istedi. Bu kapsamda Adalet Bakanlığı’na yönelik soru önergesinde, Cumhurbaşkanı’nın “Sürekli hastalık, sakatlık ve kocama sebebi ile belirli kişilerin cezalarını hafifletmek ve kaldırmak” yetkisini kullanırken gerekli araştırmaların hangi kurum tarafından yapıldığının açıklanmasını istedi. Kılıçdaroğlu, eski Adalet Bakanı Cemil Çiçek’e, “Affedilecek kişilerle ilgili dosyaları, gerekli raporlarla hazırlayıp, sayın Cumhurbaşkanı’nın onayına sunan Adalet Bakanlığı ise, basında yer alan ve doğrudan Sayın Sezer’i hedef alan eleştirilere karşın sessiz kalınmasını etik buluyor musunuz?” diye sordu.Eski Adalet Bakanı Cemil Çiçek’ten gelen yanıtta, Cumhurbaşkanı’nın görev ve yetkileri arasında, sürekli sakatlık, hastalık, kocama gibi belirli kişilerin cezalarını hafifletmek ya da kaldırmak yetkisi bulunduğu anımsatılarak şu görüşlere yer verildi;”Hükümlülerin bu konudaki talepleri gerek Bakanlığımıza gerekse Cumhuriyet Başsavcılıkları’na yapılmaları halinde, dilekçelerin alınmasını takiben vakit geçirilmeden tam teşekküllü Devlet Hastanesi Sağlık Kurulu’na sevk edilerek hastalığın tıbben tespit edilmesi, alınacak raporla birlikte Adli Tıp Kurumu’na gönderilmesi gerekiyor. Kurum tarafından talepler ivedilikle yerine getirilir. Hükümlünün mahkumiyetine dair kesinleşme şerhini taşıyan mahkeme kararı, Yargıtay ilamı, Adli Tıp mütalaanamesi ve af kanunlarından yararlanmışsa buna dair karar örneklerinin evraka eklenerek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’ne gönderilir. Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’nın yazısı incelenir, bu süreç sonunda ikmal edilen dosya Bakanlığa gönderilir. Ardından da gereği takdir ve ifa edilmek üzere Cumhurbaşkanlığı makamına gönderilir.”
Yani bir mahkumun affedilmesi için mahkumun önce ya adalet bakanlığına ya da Cumhuriyet Başsavcılığına başvurması gerekiyor.Daha sonra mahkumun tam teşekküllü bir devlet hastanesinde sağlık kurulu tarafından muayene edilmesi gerekiyor.Bundan sonra raporu adli tıp kurumuna gidiyor, oradan da Adalet Bakanlığına geliyor.Dosya eğer uygun görülürse Cumhurbaşkanına sunuluyor.O da imza atıyor.İbrahim Şahinin af konusu aynen böyle..Abdullah Gülün affettiği hükümlüleri de sen araştır.Bak bakalım neler çıkacak karşına..
Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız.Tamam
yorumlar
Evet darbe istiyorum. Darbe yapıldıktan sonra meşrudur. Kim şimdiye kadar darbecileri suçladı, hapse attı? Bekleyin geliyor…
darbecilerin hezimetini gorunce icimizin yaglari eriyor,Gormek istedigimiz hareketler bunlar…
Daha neler görecekler, görmek isteyenler, ağızları kulaklarını açsınlar yeter 🙂 Görmek isteyene gösteren çok olur 😉
suan avrasya tv yi izliyorum, valla icim gitti:))bir an onları acıdım gercekten,adamların kafaları nasıl komplolarla dolmus,bu kafaların olaylara objektif yaklasması cok zor,ama onları dinlemek guzel:)) komik,iyi ki varlar:))eskiden eski pkk sempatizanı simdinin ulusalcısı yalcın kucuku dinlerdik,simdi o da yok,bunların degerini bilmeliyiz
sabih kanadoğlu’nun evini danıştay saldırısı ve cumhuriyet gazetesine atılan bomba ile ilgili aramışlar…yani sırf insanlara göz dağı vermek ve rencide etmek için bunları yapıyorlar.insanlar 1,5 yıldır içeride ama haklarında sen şunu şunu yaptın diye açılmış bir dava bile yok, komplo mu dediniz?
danıstaya ,cumhuriyete bomba atılır, bombalar ordunundur??cinayeti isleyen,veli kucukun sag kolu yuzbası muzaffer tekinin calısanıdır , cinayetten once 15 kez gorusmusler,bunlar komplo degil gercek??albayların evinde onlarca bomba bulunur, sivasta ermeni dernegi baskanına suikast duzenleyecek yakalanırlar,yine evde bombalar,garih cinayetinde cok enteresan baglantılar,sabih kanadoglunun ozellikle konferanslarda bu adamlarla aynı ortamda bulundugu bir vakıa,yaptıgı konusmalar ortada,ve haleda bazıları bunları savunuyor,ideolojiniz sizlerin gozunu kor etmis,ne diyelim
al işte sana komplo teorisinin daniskası… nasıl da kafanız komplolarla dolmuş böyle!ERGENEKON SORUŞTURMASI’NIN AŞURE ÇORBASIYLA NE İLGİSİ VAR?
mafya ve çete dünyanın her yerinde var, bizde de var hem de amerika ve italya’dakinden çok daha azıyla var.bunlardan aşure yapmak sonra da başkalarını “komplo teorileriyle dolmuş kafaları” diye suçlamak büyük aptallık… görünen o ki siz hiç aynaya bakmamışsınız…
Susurluk olayinda dokunulamayan iki isim vardi bunlardan biri Veli Kucuk ve Özel Harekat Dairesi eski baskani Ibrahim Sahindi…Simdi ikisi de kulaklarindan cekildigi gibi sorguda.Bu arada 28 subatin intikamida aliniyor, 28 subatin aktorlerinden dokunulmayan Cevik Bir kaldi bir de Huseyin Kivrikoglu, onlari da paketlediler mi kadro tamam demektir.Bir zamanlarin dinazoru olan ve tasfiye edilmenin şokuyla boş boş hukumete saldiran Ergenekon tayfasina dort duvar arasinda basarilar diler, Aydin Dogan medyasinin doldurusuyla hareket eden genc subaylar rahatsiz kivamindaki arkadaslara da bir bardak soguk su icmelerini tavsiye ederim.Bu saatten sonra asker darbeyle en fazla yetmislik rakiyi devirir, hukumeti degil…
Eski Cumhurite Başsavcısı, Yargıtay Onursal Başsavcısı Sabih Kanadoğlu.. vay bee
Ergenekon çocukları, Soros bu çocukları. Herşey yapacak kadar sapık bunlar.
Sıra bizi almaya geldiklerinde ses çıkaracakların olup olmamasıdır asıl sorun…
Gebermenin verdiği anırtılar…
“Gebermenin verdiği anırtılar…”Muhalif d., ümraniye davasını bu kadar iyi özetliyebilirdin. Can çekişen bir davadan başka nasıl nasıl bir ses çıkabilirdiki 🙂
Kimin geberdiğini görüyoruz cancağızım… Görmeyenler de elbette görecek…
sözde hukuk ve demokrasi lafları bakın yerini nasıl da gerbertmeye bırakıyor…demek ki neymiş yanlışlarla dolu insanlar hınçlarını yine haksızlıklarla dolu yöntemlerle almaya çalışırmış.işte bunların olması sırf bu yüzden iyi oluyor bence, sahte ezilmişlikleriyle kendi yalanlarını böylesine “kör kör parmağım gözüne” savunanların aslında herşeye nasılda müstahak olduğu ortaya çıkıyor…yanlız bu dinci yobaz marjinaller toplumu bu olaylarla bu kadar zorlarlarsa geri dönüşü hiçte iyi olmaz.sonuçta utah’da kıçı yumuşak koltuklarda olanlar kazanır.
TERÖRün geberip gitmesini istemek gayet demokratik ve hukukidir.Bunun tersinin söylemek, teröristlerin avukatlığına soyunmak da elbette “aydınlanmış”, “hümanist” kişiliklere has bir meziyyet.
bu dava mı terör yoksa 1,5 yıldır içeride olanlar mı terörist?birbiriyle alkası olmayan insanları içeriye terörist muamelesi yaparak almak mı terör?insanları mafyatik kişilerle bir araya sokup herkesi terörist ilan etmek mi terör?
wiki: Terörizm
Susurluk davası sürecinde İbrahim Şahini tek başına, yargıyı ve çalışma arkadaşlarını karşısına alarak 85 gün içerde yatırmış tek isim Kanadoğlu, şu an İbrahim Şahin ile aynı davadan ifade verecek.Dünya hukuk tarihine armağan olsun..
amin 🙂 böyle gerzek komplocuların yaptıkları işten dolayı da kutlamak gerek.dava dediğin birbirine karışmış ipliği çözmekten ibarettir, bunlar bilerek birbirine karıştırıyorlar…
Ulan adamı park cezalarını ödemediği için ya da yere tükürdüğü için zan altında bıraksalar bişi demiyeceğim de böylesi komik oluyor.Belki de AKP nin ilk kapatma davasına ve Erdoğanın siyasi yasaklı hale gelmesine sebep olduğu için bunları yapıyorlardır..acaba ?Yok canım..Daha neler..
bu yoruma bir ekleme: söz konusu haber aynı zamanda Kılıçdaroğlu ile düelloda gardını iyi alamayan Gökçek’in AKP tarafından tekrar başkan adayı olarak gösterilmesinin de akabinde çıkmıştır.
edit: söz konusu haber
şşş thing, senin liste başımıza iş açmasın. sil o listeyi en iyisi.
beceriksiz tosbağalar.
Gladio denilen örgüt, bu ülkede yeşil hilal projesi kapsamında oluşturulmuştur, fazlaca kazırsanız altından utahta ki sahte peygamberiniz çıkar…
Herşey bir kenara bu Sabih Kanadoğlu’nun evinde arama yapılması neden bu kadar şaşırtır ki insanı.Evinin aranmasına müteakip yaptığı açıklama oldukça ilginç: Hukuk devletine yönelik bu saldırı durmalı. “Yargıtay Onursal Başkanı” sıfatını 2007 köşk seçimlerinde yargıyı hukuktan ayırmaya çalışarak ve hatta bunu başararak (eski Cumhurbaşkanı Sezer bile bunun bir hata olduğunu kabul etti) ayaklar altına almıştır. Kendi çıkışlarında hukuku hiçe sayan birinin, verdiği demeçlerde böylesine çelişkiye düşmesi düşündürücü. Davanın gerçek yahut komplo olup olmadığı er geç meydana çıkacaktır zaten. Bu ülke de karşıt görüşlerin siyaset anlayışı uğruna bir sürü insan idam edilmiş. Savcının evi aranmış çok mu?
cemaatin medyası ile aynı mantık…zaten kanadoğlu şunu yapmıştı… zaten şu paşa bunu yapmıştı diye çıkarımlar yapıp ohh olsun diyebiliyorlar sadece.bu bağlamda kanıttan suçluya ulaşmak yerine yaptıklarından dolayı hedef olanlardan suç türetilmeye çalışılıyor.
çok elbetteki… aranma nedeni cumhuriyet gazetesine bombalı saldırı ve danıştay saldırısı olunca daha da çok…
italyada ispanyada,hep yuksek burokratlar goz altına alındı,yargıdan ,emniyetten, askerden,medyadan,ve tıpkı simdi bizim ulkemizde oldugu gibi buyuk gurultu koptu,italya cumhurbaskanı bile istifa etmek zorunda kaldı,suan turkiyede ki tepkiler oldukca dogal, beklenen tepkiler
bence de..cumhurbaşkanı istifa etsin.
Evet Kanadoğlu denilen insan hukuku çiğnemiştir. bunu kabullenmek için cemaat medyasıyla aynı mantığı kullanmak gerekmez. Herşey göz önünde zuhur buldu.
Bu bağlamda bir hukuk anlayışının; sigara parası uğruna annesini öldüren katile ulaşması zor olur bence…
biri hukuku çiğneyince(!) (kime göre neye göreyse) ergenekon soruşturması içinde bunu da içeri alalım denmez yada göz dağı verelim diye evine girilmez.bu cemaatçilerin kafasının almadığı bir durumdur…sigara parası için annesini öldüren herkesi terörist ve çeteci gözüyle de bakalım o zaman.1,5 yıl boyunca içeri atıp; bu adamın annesini öldürme nedeni sigara olamaz o zaman köklü bir gladyo’nun parçası olabilir bakalım bu adama benzeyen bir kaç kişinin daha evine girelim de belki bir ip ucu buluruz diye de hukuk olmaz…
Hukuku çiğnediği için evinin arandığını söylemedim zaten. Hukuku çiğneyen birinin aleni şekilde hukuk dersi vermeye çalışması düşündürücü dedim. Dava kısmına gelince: Bu davanın savcılar tarafından ipuçları dahilinde işliyor. Sabih Kanadoğlu’nun evinin aranması gerekmiş, aramış. Bugün, insanların Anayasa Mahkemesine olan güvenini iki paralık etmiş birisidir…
Bu dava olacaktı.
Bomba tarlasının sahibi “Atatükçü”, “laik”, “aydınlanmış” ve “hümanist” İbrahim Şahin Bey’i, yine aynı muhteşem sıfatlara sahip Muhterem Ahmet Necdet Sezer Hazretlerinin affettiği bilgisinin altının çizilmesi gerekmektedir. Aynı şekilde Muhterem Ahmet Necdet Sezer Beyefendi’nin Atatürkçü Düşünce Derneğine, ki başkanı Sn. Orgeneral (Em.) Şener Eruygur hâlâ Silivri’de yargılanmak için içeride sıra beklemektedir, yaptığı milyarlık yardımlar kayıtlardadır. Maksadım sonraki dalgalarda kimse şok olmasın.Ayrıca Zekeriya Öz Beyefendi gelecek nesillerce hep hayırla ve kahramanca yâd edilecek. Kendisine güç, kuvvet ve cesaret dolu yeni dalgalar diliyoruz. Alper Görmüş Beyefendinin elindeki Ayışığı ve Sarıkız belgelerinin de değerlendirilmesini bekliyoruz.
Haşim Kılıç olmasın o.()Karıştırdın heralde.()Olur öyle bazen insanın aklında yanlış kalabiliyor…
2009 u bu ifadelerle hatırlayacam..
Hayır karıştırmadım. Seçimlerden önce saçma sapan demeçler vermeyi kendine huy edinmiş kanadoğlundan bahsettim…
Neler demiş ki, merak ettim.. Nasıl saçmalamış?
2007 köşk seçiminde yaptığı absürd yorumla, CHP ni üstü kapalı olarak dava açmaya teşvik etmesini bilmiyor olamazsın. Bu dava esnasında yukarıda dem vurduğun Haşim Kılıç Başkanvekili sıfatıyla; mahkemenin bu konuda yetkili olmadığınıda vurgulamıştı. Ta ki Eski Cumhurbaşkanı Sezer’in özenle seçtiği 7-8 üye, yetkimiz var diyene kadar dava aşamasına geçilmemişti. Ardından 2007 genel seçimlerinde seçmenin azlığından yakınan bir takım görüşlerin; 2008 yerel seçimleri için seçmen çokluğundan yakınmasıda çok ilginçtir ki; Kanadoğlu yine bir demeçle karşımıza çıkmıştır. Bu demeçten kendine pay çıkartanlar olmuştur. Geçenlerde yaşanan YSK, Danıştay, Yargıtay kaosuda bunu eseridir. Yargıtayın verdiği karar çiğnenmiştir. Açıkçası bende Haşim Kılıc’ın Türkiye’nin geleceğine ilişkin verdiği adil olmayan kararları merak ettim.
Yok zaten bu yorumuna göre sen haklısın, benim(de) anlatacak bişeyim yok,gereksiz. ben yamulmuşum, kusura bamya. Aynen devam.
Bu arada asil darbeyide savci yapmistir, susurlugun pisliklerini kaldigi yerden cozmesinden ote, eski MGK genel sekreterini bile gozaltina alarak bu saatten sonra ben kralini tanimam mesajini herkese vermistir, ulusalcilar da harekete geccekmiste bilmem ne, gec kaldiniz olum, adamlar cephaneliginizi ele geciriyor, artik sapanla basbakanlik konutunun camlarini kirarak darbe surecini baslatirsiniz.
Susurluk zanlısı olarak hafızasını kaybettiği ayağına Sezer tarafından kral affına maruz kalan İbrahim Şahin, hafısızasını kaybettiği için hapisten çıkarılmıştı ama ne hikmetse adam çıkarıldıktan sonra infaz etmek istediği kişilerin listesini unutmadı. Susurluk sorgularında beyni alınmış angut kuşu replikleri sunan adamın hafızası dışarı çıkınca tekrar yerine geldi. Evinden yeni infaz listeleri çıktı ayrıca adamın. Bunların hafızası hafıza-i beşer olmadığı için katillerin nisyanı da mümkün olmuyor. Belki de yıllardır toplumu uğraştıran bu faili meçhullerin zanlılarına yaptıkları ile muamele yapmak lazım. Kendilerinin karşıtlarına uygun gördükleri infaz yöntemleri acaba ne kadar hoşlarına giderdi bilmiyorum. Ama yaptıklarının hesaplarının sonuna kadar ödetileceğini sabırsızlıkla bekliyorum.
Ahmet Necdet Sezerin İbrahim Şahini affettiğini kanıtlayana Ergenekon Duruşmalarının en sonuncusu olan karar duruşmasında en önden yer ayarlıcam.Söz.
Susurluk Sanığı İbrahim Şahin’i Sezer affetmişti.07/01/2009 RADİKAL
Vayy Radikal doğruları yazmaya başlamış :)Biletin hazır antro..Yerin müdahil avukatlarının hemen arkasında, İbrahim Şahin ile Veli Küçükün tam arasında.
Yanlız bi de şöyle bi durum var antro, göz ardı etmemek gerekir..
Yani bir mahkumun affedilmesi için mahkumun önce ya adalet bakanlığına ya da Cumhuriyet Başsavcılığına başvurması gerekiyor.Daha sonra mahkumun tam teşekküllü bir devlet hastanesinde sağlık kurulu tarafından muayene edilmesi gerekiyor.Bundan sonra raporu adli tıp kurumuna gidiyor, oradan da Adalet Bakanlığına geliyor.Dosya eğer uygun görülürse Cumhurbaşkanına sunuluyor.O da imza atıyor.İbrahim Şahinin af konusu aynen böyle..Abdullah Gülün affettiği hükümlüleri de sen araştır.Bak bakalım neler çıkacak karşına..
o zaman gül’ün pkk’nın başı olduğu sonucuna bile ulaşılabilinir..