ibo’ nun programında hadise kişisini konuk olarak görme olasılığı varken ve belki de olmuştur da şimdilik haberim yok, zevk yelpazesini tartışmaya lüzum kalmıyor zati
şebnem paker, 3. olmuştu.. ne güzel şarkıydı, hafiften raks da ediyordu güzel de şarkıydı..popülerlikse popülerdi de…ayrıyeten çetin alp’ler, seninle bir dakika’lar da hafif batı müziği idi…sonuçta ama bu kadar sıradan zamanlar yaşamadı bu ülke o şarkı yarışması genelinde
sıradanlık her başlık altında kendine maalesef kolaylıkla yer bulabilir…edebiyat, medya, müzik, siyaset…göze çok kolaylıkla batar, vardır orada…napalım görüyoruz…seviye belirlemek dediğin gibi benim tek elimde değil, olmamalı da…ama olay gelip taklit kavramına gelince tahammülsüz oluyorum
Eserin ve sanatçının cinsel teşhirden başka bir niteliği yok.Geçmişe dönelim ve ilk dünya güzelimizi yadedelim.
Bu ilginç olay Halit Turhan Bey’in hatıralarında yer almaktadır: “1932 yılında Cumhuriyet gazetesinin tertiplediği güzellik yarışmasını Keriman Halis kazanmıştı. Aynı yıl Belçika’nın Spa şehrinde 28 ülkenin katılmasıyla dünya güzellik yarışması düzenlenmişti.1913 yılında doğan Keriman Halis, bu yarışmaya Türkiye’yi temsilen katıldı. Günlerce Spa şehrinde kalan güzeller, çeşitli kişilerle görüştü ve konuştular. Yarışma gününde jürinin önünde kızlar birer birer geçip giyimleriyle, bakışlarıyla, tebessümleriyle puan toplamaya çalıştılar. Jüri salona geçip, puan değerlendirmesi yapmak istedi. Başkan kürsüye geçerek :Sayın jüri üyeleri, bugün Avrupa’nın Hıristiyanlığın zaferini kutluyoruz. 1400 senedir dünya üzerinde hâkimiyetini sürdüren İslamiyet artık bitmiştir. Onu Avrupa bitirmiştir. Bir zamanlar sokağı bile, pencere arkasından seyredebilen Müslüman kadınların temsilcisi Türk güzeli Keriman, mayo ile aramızdadır. Bu kızı, zaferimizin tacı kabul edeceğiz, onu kraliçe seçeceğiz. Ondan daha güzel varmış, yokmuş bu önemli değil… Bu sene güzellik kraliçesi seçmiyoruz. Bu sene İslamı yenmenin zaferini kutluyoruz. Avrupa’nın zaferini kutluyoruz.Bir zamanlar Fransa’da oynanan dansa müdahalede bulunan Kanuni Sultan Süleyman’ın torunu işte mayo ve sutyen ile önümüzdedir. Kendini bizlere beğendirmek istemektedir. Biz de bize uyan bu kızı beğendik. Müslümanların geleceği böyle olması temennisiyle Türk güzelini dünya güzeli olarak seçiyoruz. Fakat kadehlerimizi Avrupa’nın zaferi için kaldıracağız.” Böylece Keriman Halis dünya güzeli seçildi. Resimleri gazetelerde basıldı. Hatta kartpostal yapılarak satıldı, elden ele dolaştı.
Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız.Tamam
yorumlar
JLO-BEYONCE-SHAKIRA karışımı…petekimsi hadiseler…! amaaann yandan!
bence süper.. ilk 3 e girer diye düşünmekteyim …
hadise hadise yaratacak kadar şahane
halkımızın müzik-sanat zevkinin geldiği son noktayı görmüş olduk böylece!
halkımızın zevki olasaydı ibo’nun gitmesi gerekirdi
ibo’ nun programında hadise kişisini konuk olarak görme olasılığı varken ve belki de olmuştur da şimdilik haberim yok, zevk yelpazesini tartışmaya lüzum kalmıyor zati
Yarışma gecesi de sizi burda görmek isteriz.
halkımızın müzik sanak zevki nasıl olmalı konusunda bir kısa izahat bekliyorum ben kendi adıma
şebnem paker, 3. olmuştu.. ne güzel şarkıydı, hafiften raks da ediyordu güzel de şarkıydı..popülerlikse popülerdi de…ayrıyeten çetin alp’ler, seninle bir dakika’lar da hafif batı müziği idi…sonuçta ama bu kadar sıradan zamanlar yaşamadı bu ülke o şarkı yarışması genelinde
müzik denen şeye sıradan demek hakkaten enteresanmüzik hakkında seviye belirlemek hakkayen enteresan
sıradanlık her başlık altında kendine maalesef kolaylıkla yer bulabilir…edebiyat, medya, müzik, siyaset…göze çok kolaylıkla batar, vardır orada…napalım görüyoruz…seviye belirlemek dediğin gibi benim tek elimde değil, olmamalı da…ama olay gelip taklit kavramına gelince tahammülsüz oluyorum
buklet, yabancı dil anlamında taklit demedim,yukarıdaki ilk yorumumda ne demek istediğimi anlatmıştım.
bu blogdaki ilk yorumumda açıkladım.
esinlenmeye varım.ama asla bire bir taklit kabulüm değil.
shakiranın ana yada baba tarafında doğululuk var zaten.bizden çok ona yakın o esintiler.
bizden daha çok yakın evet..Çünkü aslen Türk kültüründe oryantalizm yoktur.
Eserin ve sanatçının cinsel teşhirden başka bir niteliği yok.Geçmişe dönelim ve ilk dünya güzelimizi yadedelim.
Bir de bunu başarı olarak göstermeye çalışan salak bir zihniyet var.Ne güzel, ne hoş, ne iyi!
şarkıdan çok fiziği ve danslarıyla alır bence :O
O dans ekibiyle hayatta başarılı olamaz…Hepsi ayrı telden çalıyor…Görsellik sıfır…Tek başına olsa belki…
Kalbimiz seninle Hadise, yalnız çok heyecanlanıp sen tonunu bozuyorsun..Yunanistan, Azerbaycan, ve Almanya ve Estonya da fena değilmiş..
tulipp DİYOR Kİ, (04 Ocak 2009 19:21)halkımızın müzik-sanat zevkinin geldiği son noktayı görmüş olduk böylece!off of çok fena