kahve gözlerimde iki damla deniz, anılar derinliğince, dalgalandı yine..yüreğime atılan kumları bir bir saydım işte. artık biliyorum, kaç kum tanesi var mezarının üzerinde..bir taş olsaydım, mermer mermer dikselerdi başucuna. adını okusalardı beyazlığımda..ufkun ötesine taşındığın günden bu yana, rüya kuşları kanat çırpmaktan karanlıklarda boğuldu..ufka sürdüm ellerimi, çizgisi yüzüme vurdu. sersemledim, düştüm geldiğim yerlere..gündoğumu trenlerinde nereye gittiğini bilmeyen yolcular arasındaydım..yarı açık bir pencere olmadığımın farkında ve ne olduğumu asla bilmeden..kimi zaman çıvgın altında, nem tutmuş göğsümü gere gere öfkeli rüzgara kafa tuttum. kırılmadı buzum. bir bahar gününde gelincik gülüşünde tuz oldum..çoğu zaman, bir parça tozdum nefesimde..şimdi,fırtınam önümde şahlanır, nefesim üzerinde..de,kış, kendini tanıtmıştı sıcak uyanmış bir Perşembe akşamı..hani o tanımda ben, harf harf asılı kalmıştım. yaz,kan yağışlı bir Cuma sabahı..sabah olduğunu unutacağım siyahlar kaplayacak göğümü.imbikten geçecek son bir ışık. kendi masalına uçacak tüm periler.bir günlük hasrete bile dayanamaz sevgililer, emanetimi almaya geldim, yalnız bırakın bizi huriler..