Ülkemizin üç tarafı denizlerle çevrili olmasına rağmen Deniz ürünlerinden yeterince istifade edilmiyor. Su ürünlerinin ekonomideki yeri % 4-5 civarındadır. Kişi başına düşen balık tüketimi çok düşüktür. Japonya’da kişi başı 60-70 kilolarda seyretmektedir. Ülkemizde bu durum kilo bile değildir.Ülkemizde deniz ürünleri her zaman engellenmiştir. Son zamanlarda bodrum civarına yapılan balık çiftlikleri sayesinde döviz girdisi oranı artmaktadır. Öte yandan bu üretim yapılırken harcanan yem miktarıda çok düşüktür. örneğin bir kilo sığır eti üretimi için 7 kilo yem giderken 1 kilo tavuk için 3 kilo yem yeterliyken , bu oran balık üretiminde en fazlası 2 kilo civarındadır. Bu tabloda da verildiği gibi en az yemle en fazla üretim balıkta olmaktadır.Aslında değerlendirilse çok önemli bir gelir kaynağıdır. Mesela Norveç bir balık ülkesi. 5 milyon nüfusu olduğu halde kişi başı gelir 50 bin dolar civarındadır.Ülkemiz yılda 130 bin ton üretim yaparak dünya sıralamasında 35. sıradadır. Bu sıralamanın üst sıralarına çıkmak için devlet destekli üretim modeli olmalıdır. Ayrıca sanayisi de kurulmalı . Üstte bulunan devletlerin ne tarzda üretim yaptığı araştırılmalı, soğuk hava depoları, ucuz mazot desteği ve denizlerimizde balıkçılık desteği olmalı ve artırılması için zemin devlet tarafından oluşturulmalıdır.Üretim desteklenerek işsiz kesim buralara kaydırılmalı ve istihdamı desteklerken denizcilik politikası da düzenlenmelidir. Tabi bunun için devletin bu sektör üzerindeki politikası değişmeli ve maliyetsiz olan üretime geçilmelidir. Ayrıca pazar payının yükseltilmesi için teknoloji’den yardım alıp Deniz ürünleri üretimi kaliteli bir ortamla birleştirilip , pazara sürülmelidir.