Elbette bürokrasinin zaafları da vardır. Hayata karşı farklı durana saygı gösterilen, insanların özgürce düşünebildiği, kısıtlanmayan, kalıpsız toplumlar bürokrasiyi fena halde ürkütür. Kendini sağlama almanın yolları hususundaki tavizsizliği bu yüzdendir. Biraz olsun aydınlanmaya başlayan toplumların köhne sistemleri rahat bırakmayacaklarını bilir. Her yerde kulaklarının olması, düzene karşıt söylemler geliştirenleri yerinde yok etmesine yardımcı olur. Bu biçimde bir vakayla karşılaştığında demirden parmaklarını sözde zanlının etine geçirmeyi bir borç bilir. Tabii, işlediği bu suçun hemen ardından kendini kurtaran, durumu düzen nezdinde meşrulaştıran cümleler kurar: Bürokrasi, işini sağlama alır!Azerbaycan yine sınıfta kaldıGenel seçime giden Azeri halkı, Dünya genelinde bürokrasinin ağırlığını ensesinde en çok hisseden halklardan biri. Seçim öncesinde, esnasında ve sonrasında yaşananlar özelliklerini saydığım bürokrasinin Azerbaycan’da hâlâ ne denli baskın olduğunu kanıtlıyor. Sandıklardan bir kez daha Yeni Azerbaycan Partisi’nin çıkması*, Azerileri demokrasiden uzak günlerin beklediğini gösteriyor.*6 Kasım 2005’te yapılan seçimlerde parlamentoda bulunan 125 sandalyenin 65’ini Yeni Azerbaycan Partisi, sadece beşini Azatlık kazandı.