Evet, kabul ediyorum. Benden daha büyüktü bu hayat. Sen bunu okuyorsun ama BEN olmadığını bilmelisin. Gitmem gereken yolu biliyorum. Gözlerindeki o korkunç mesafe kadar daha yol almalıyım. Böylece belki ulaşabilirim sana. Kendimi bile kandırabilirim bu yüksek dozdaki düşlerle.İnancımı çoktan kaybettim, yâda benden çaldılar. Artık tabularımı bile kendim yazıyorum. Öyle ki bu spot ışıklarınınaltındaki fareler yâda köşelere saklanmış aç köpek gölgeleri bile durmadan aynı mısraları fısıldıyorlar kulaklarıma. Kaybedeceksin onu diyorlar. Yeteri kadar konuşamadım biliyorum. Ama duydum bu tıkalı kulaklarımla güldüğünü.Gözümü üzerinde tutmaya çalışıyorum. Yaralı ve kayıp kör bir aptal gibi, Biliyorum bu da geçecek. Ellerimle yarattığım bu nefreti yine ellerimle şah mat edeceğim. Çekinmeliyim belki de nefretimin kuru rüzgârından. Bozuk para olsam da çiklet olmaya hiç niyetim yok çünkü.Hiçbir zaman bilmeceleri sevmedim zaten, sevebileceğimi de zannetmiyorum artık.