Sevgili ağabeyciğim Sunullah,Senden düzen ve intizam konusunda çok şey öğrendim. Eğer yazdığın mailleri okusaydım, eminim senden daha çok şeyler de öğrenirdim ama ya ben çok tembelim ya da, af buyur abicim, hakikaten sen çok uzun yazıyorsun.Yine de benden engin sabrını ve delilik ile deha arasında gidip gelen ruh halini esirgemediğin için epey teşekkür ederim.Yazım hatalarım olduysa, ki vardır, gözlüklerinin üzerinden fırlattığın bakışlarına eşlik etsin yine bağışlayıcı tebessümün…Hep derdin ya, Türkçenin derdi beni niye gerdi? Gerilme e mi, abi!Hoşçakal!***Kıymetli çalışma arkadaşım Berke,Keşke “uzun acıtmaz” vecizemi dikkate alaydın… Alaydın da, nervus vegatatus’larımı zangırdatmayaydın. Tabii tabii, Aydın Ayaydın! Gözün gönlün aydın, en çok sen anladın!Ezcümle, sür ekmeğe: “Hoşça kalın”!Biraderim Berke, “reglam” çağı kuşağı bir “cenereyşın”, günlük yumurta tipi barvari ilişkileri, fast food nağmesiyle “çabucak” yaşıyorsa, biz “dinozor” taifesi, el ele tutuşmanın kalb titreten hissiyatını yazıya da aynen tatbik edeceğiz…Okusanız da, okumasanız da… Mina Teyzemiz sen çok yaşa!Bunu şöyle “demonstıreyt” edeyim sabık PR “specialist” biraderim:Sallama çayın lezzetini, semavere tercih etmiyoruz!Ağır ağır, yudum yudum, sindire sindire…Tak fişi, bitir işi “aceleciliği” yerine; yak kandili, seyre dal (siber) âlemi modundayız…Allah bahtını açık, “customer”ını gani eylesin!Hamiş: “mailleri” değil, “e-postaları”.Ya da, “e-mail’leri”.
yorumlar
“reyting hamdi”nin ruhu gelsene yau!allah var mı ki, ateizm mi totemizm mi,türban özgürlük müdür, atatürk despot muydu,yumurta tavuktan mu, tavuk mu yumurtadan,aşksız seks mi, sekssiz aşk mı, sek sek oynarkenuçuşan eteklere bakmak günah mı,ben sevdim yeller mi aldı, çişin psikososyal tarihi,sıçırtma ile uçurtma arasındaki paralellikler…aaah ah!sırtımdaki sivilceye talk pudrası mı sürsem,malak boku mu?ayağımda da mantar çıkmış, iyi mi!guatemala papağanının dışkısı iyi gelir mi?harfleri seviyorum.
reyting hamdi nam Hamdi Alkan esasında elektrik mühendisidir.. kopya ve sair muzurluk ile geçen mühendislik fakültesi döneminde tiyatro eğitsel kolunda, “eğitsel kol başkanı” unvanı ile çalışmalarını sürdürmüştür.. ve fakat “hiç mühendislik yapmış mıdır..?”, “niçün tiyatrodan ekmek kazanma gayesi gütmüştür..?”, “mühendisliğin nesini beğenmemiştir..?” gibi cevapsız sorular ile sır perdelerinin ardında gayba karışmıştır..hoşca kalın.. sert harfleri sevmiyorum her ne kadar güzel dilimizde “çift haseki paşa” kuralı olsa da.. bence bozuyor kelimelerdeki ahengi, vesselam..
Dam üstünde saksağan,damlaya damlaya göl olmuyormuş,Zira sular kesik damlamıyormş
bu yoruma cevabım: dam üstünde un eler,ayağı yorganda klarnet üfler!olmadı. hiç olmadı!küççücük tenkiti görmek için pertavsıza ve atasözlerine ne hacet!görene deve gibi maşallah!kabahat mefkud’un olsun o vakit:(
küççücük tenkiti görmek için pertavsıza ve atasözlerine ne hacet.Tenkit mi? Bu yazıya ve ustam olarak gördüğüm birine bunu yapmayacağımı bilmelisin.Yorumları okurken müzipliğim tuttu,inan.Tenkit etmek istersem (haşa benim gibi bir çömez)adam gibi ederim.
bir kere en mühimi: “usta” değilim. olmadım.derim ki: sümme haşa!bunun tevazu ile ilgisi yok. çömez biri varsa,o da mefkud rumuzlu ademdir!”tenkit”ten murad edilen, “nesil” uçurumuna dil düzleminde dokunup geçmek idi.buydu “tenkit” etmeye çalıştığım :)sizin yorumunuz değildi efendim.muzipliğiniz eksilmesin dilerim.hamiş: en en en son miirimi sizden aldığım ilhamla “onay kuyruğu”na soktum; bilinsin istedim. hoş, etiketler çığırıyor zati. bana ilham kaynağı olan bu siteye ve üyelerine namütenahi şükranlarımı sunarım.
Size en baştan da söylemiştim.Bü siteye kızım girer ve sizin yazılarınızı okurmuş.Bana da bir kaç yazınızı okuttu ve bu siteye girmeme vesile olan bir kaç kişiden birisiniz.Onun için sizleri hocam olarak gördüm ve göreceğim.Bunu engellemeniz mümkün değil.
zorlayıcı tedbirler alacak kudretimiz de yok,buna lüzum da…kelimeler sizin, hitap şeklinin keyfiyeti de…şükranlarımı sunuyorum. ne diyebilirim?sağ olun!
hay bin yaşayın.