İşte insanların acımasızlığına dair bariz bir örnek: Ankara Atatürk Orman Çiftliği’nde duyanların kanını donduracak bir vahşet yaşanıyor. Türkiye’nin çeşitli illerinden toplanan yaralı, hasta ve sakat atlar, pislik içinde ve at ölüleri arasında vahşi hayvanlara yem yapılmak için kesilecekleri günü bekliyor. Ölen hayvanların bedenleri arasında saman yiyerek yaşamaya çalışan atlardan bazıları ise kırık ayakla acılar içinde ölümü bekliyor. Devamı için: http://www.haberturk.com/haber.asp?id=20943&cat=200&dt=2007/04/23
yorumlar
Çok üzücü, dokunaklı ve utanç verici…Bunları ordan kurtarmalı!
bakamayacağım… ne yapabiliriz onu düşünelim ama lütfen bir çıkış noktası bulalım… atların benliği var… tıpkı yunuslar, filler ve papağanlar gibi… lanet olsun bizim insanımıza…
tahammül edilesi bir durum değil:(maalesef böyle bir dünyada yaşıyoruz ve değiştirmek için yapılan şeyler çok az…
benim için örneğin bebeklerin hayvanat bahçesindeki hayvanlara yem edilmesiyle atların yem edilmesi arasında bir fark yok. her gün böyle zalimce eylemle tanık olmaktan bıktım ama bunu vahşet olarak görmeyenlere, ne insana ne hayvana yönelik zulme aldırmayanlara göre her şey ne kadar kolay. ‘hayvansever’leri örgütlemeye çalışsanız, bu insanlar politikadan korktuğu ve/veya anlamadıkları için, yerel/merkezi yönetimle karşı karşıya gelmekten, savcıdan, askerden, polisten korktukları için, dahası hayvan sevmeyi sadece onların karnını doyurmaktan ibaret sandıkları için hiç bir sonuç alamıyorsunuz.sonuçta alternatif ne olabilir ki? kasaplardan sığır eti alıp aslanlara yedirmek mi? ne farkı var? ha at, ha sığır. inek, öküz diye birilerine hakaret ederiz bir de. bu hayvanların kendi aralarında sosyal bir yaşama düzeni olduğunu, duygusallıklarını, sevdiklerinden ayrıldıklarında örneğin, üzüldüklerini, doğalarına aykırı koşullarda depresyona girdiklerini vb. bilmeyiz. ökküz! der geçeriz. peki aslanlar aç mı kalacak? oysa doğada olsalar, ne inekleri aslanlara, ne aslanları ineklere tercih etmek zorunda kalmayacağız. her şey kendi ekolojik dengesi içinde sürüp gidecek. doğada bu hayvanlar avlanabildikleri ölçüde karınlarını doyuracak. av olan hayvanların da kaçma, yaşama şansı olacak. ve tüm bunlara kendimizi tanrı yerine koyma manyaklığımızla bizler karar vermeyeceğiz.kökten yanlış olan şey, hayvanat bahçelerinin kurulması. o hayvanların doğalarına aykırı koşullarda zorla yaşatılması. afrikanın sıcağında yaşaması gereken o aslanlar kışın iki kalorifer peteğiyle ısınmaya çalışıyorlar. kilometrelerce koşmaya uygun bacaklarıyla daracık kafeslerde dört dönüyorlar. bu korkunç işkencelerin nedeni, bir takım gerizekalılar duyarsızca, aptalca o kafeslerin önünden gelip geçsin, maymunlara sigara uzatıp sözde eğlensin diye kurulan hayvanat bahçesi saçmalığıdır. tum hayvanat bahcelerinin, icinde yasayan hayvanların omru sona erene kadar gececek surede dereceli olarak kapatilmasi gerek. bu konuda hayvan hakları savunucusu Av. Ahmet Şenpolat’ın başlattığı bir de kampanya var: http://www.yasamhakkinasaygi.com. destekleyelim.
nalet olsun.
@ikonoklast, burada tam tahlili yapmıştır. hayvanların doğal ortamlarına girip bozduktan sonra sorunlarla başedemiyor olmak ciddi bir insanlık ayıbıdır.verdiğin site tam da bu yazıda yerini bulmuş. hepimizin yapabileceği birşeyler var. discovery’de evlerinin bahçesinde yavruyken alıp yetiştirdikleri sibirya kaplanlarını büyüyünce koyacak doğru dürüst ortam bulamadıklarından barınaklara bırakan insanlar konu edilmişti. barınaklar hem bu hayvanların yasal olarak evlerde yetiştirilmesine karşı bir yasa çıkartılması için uğraşıyorlar hem de bırakılan hayvanları, vakit kaybetmeden doğal ortamlarına salıvermek için rehabilitasyon sürecine alıyorlardı.
ya çocuklarınızın elini tutup, arkadaşlarınızla dondurmalarınızı yalaya yalaya oradaki vahşi hayvanları birbirinize göstererek keyif alırken hiç bunu sorgulamıyorsunuz. hayvanat bahçelerinin nasıl yerler olduğunu aklınıza getirmiyorsunuz. mesele o hayvanların beslenmesine gelince yaralı hayvanlar, acı çekiyorlar bilmem ne… ne yani kuzu mu salsınlar aslanlar ve kaplanlar yesin diye kafese? o daha mı üzücü olmayan birşey olacak? hayvanat bahçesi dediğiniz yer oldukça bu olacak olmak zorunda. ta ki ya buraları kapatırsınız, ya da onları mezbaha kesimi inek ve koyunlarla beslersiniz…
bakıcılarını anlayamıyorum!insan nasıl, insaniyetten bu kadar soyunur!