-Neden Leyla?
-Sevgi sözcüklerini buna en çok ihtiyacım olduğu an duymayı istemem, çünkü kalbim dayanamaz.
Valizini bir türlü hazırlayamıyor, sessizce ağlıyordu içinden sanki. Yanındaydım ve onu anlıyordum.
‘Bir yanım onu özlerken, diğer yanım o yanımı gözlemliyor. Nasıl bir durum içinde çalkalanıyor?’ dedi psikolojik, sosyolojik analiz, tespit yapıyordu; sanki çaktırmamaya çalışarak…
-Sensizliğin sana duyumsattıkları neler olacak acaba Leyla’m?
-Kendi kendini yoktan var etmesi gereken kadınım. Bir o kadar da yüksek benliğini –iç sesini- günlük uğraş sayması gerekenim. Gökyüzünden yıldızlar düşüyor, sevgilimle; yalnız uyuduğumuz geceler devam ediyor, edecek de… Yapılacak edim yok, sakinim. Yaşam akıyor, sözcük kırıntıları düşmek istiyor kağıda; belki de bizim de onunla birbirimize akmak istediğimiz gibi…