bildirgec.org

uncategorized hakkında tüm yazılar

Elinden Geleni Yaptın Elvan

exorientelux | 15 August 2008 19:01

Birkaç dakika önce Pekin 2008’de on bin metrede Elvan Abeylegesse olimpiyat ikincisi oldu. Birinci olan koşucudan sadece 2 saniye sonra bitiş çizgisini geçti. Yarışı bitirme süresi hem Türkiye hem de Avrupa rekoru. Ayrıca kazandığı başarı ile Türkiye’ye olimpiyatlarda atletizmde ilk gümüş madalyayı getirmiş oldu. Bütün bunlar çok güzel değil mi?

Yarış sonrası röportaj yapıldı Elvan’la. Yazmama neden olan da röportajda geçen bir soru ve yanıtı. Spiker kutladı, “Türkiye için bir ilk bu.” gibi şeyler söyledi. Ama (benim fesatlığım mı acaba?) “Niye birinci olamadın?” der gibi “Falanca koşucu son üç yüz metrede bir atak yaptı ama senden bir cevap gelmedi.” dedi. Elvan ne desin?

Metin Oktay ?, Hasan Doğan?.

gullpasha | 15 August 2008 17:40

Avcılarda bir fabrikada çalışmaktayım.
Hergün şirinevler-avcılar arasını gidip gelmekteyim, sevimli bir o kadar da eski servisimizle…
Geçtiğimiz günlerde birşey çarptı gözüme, üzüldüm, neden diyebildim sadece biçare kalbime.

Avcılar’a doğru giderken cennet mahalini geçtiğimizde küçük bir stadyum vardır yolun sağ tarafında.
İşe ilk girdiğimde -yaklaşık 14 ay önce- o stada Metin Oktay Stadyumu adı verilmesi beni mutlu etmişti epeyce.
O mutluluğu yaşamamdaki sebep, stad Galatasaray’ın olmamasına rağmen adının “Metin Oktay Stadyumu” olabilmesiydi.
Türk Futbol Tarihine “Taçsız Kral” mahlasıyla girebilmiş -şiir gibi futbol oynarmış da, babamın dediğine göre- istatistikleriyle erişilemez olmuş, Karizması, kişiliği, spora bağlılığı ile bir spor klübünün sembollerinden olabilmiş Metin Oktay’ın ismi verilmişti bu göl kenarındaki sevimli stada.

Düş’kün Şiir Tiyatrosu (Hasankeyf şiiri)

eulogy | 15 August 2008 17:18

Erciyes Üniversitesi Türkçe Klübü altında Sabancı Kültür Sitesi’nde sahnelediğimiz “Düş’kün” adlı şiir tiyatrosunun şiirlerinden benim yazmış olduğum “Hasankeyf” şiiri:

(Sahnede bir mezar vardır. Bir göç kervanı ellerinde bavullar ve denklerle sahneye girer. Sahnenin ortasında başları önlerinde dururlar.)

(Şarkıcı girer.)

ŞARKICI:

(Şarkı söyler.)

Gitmeler var zihnimde.
Öyle ölmek gibi değil;
Görebileceğim gitmeler.
Evi, yurdu olmayanların,
Aşkı, sevdası kalmayanların gitmeleri bunlar.
Topraksız kalmışların, ayrılıkların
Öyküsü bu, dinleyin.
Durun! Gitmeyin!
Durun! Gitmeyin!

altın mikrofon’dan popstar’a

feuerball | 15 August 2008 14:48

Dünkü gazetelerin magazin sayfalarına nazar eylediğimde – ki çokça yaparım bunu – yeni bir popstar yarışmasının daha ufukta görünmesini beklemediğim bir anda o ucubenin o heyhulanın o cannibal holocaustun tekrar eşeğin sevmediği ot misali burnumun dibinde bittiğini gördüm.

Jüri kim kim bilin bakalım! Ben Bülent Hanım ‘la tekim siz hepinizsiniz kabul mü?! Ebru Gündeş ve Orhan Gencebay’la beraber batı normlarından oluşan eski adıyla Türk Hafif Müziği soundunun söz konusu olduğu bir yarşmada jürilik yapacaklar.
Eminim ki inanılmaz bir başarının da mimarı olacaklar. Zira daha evvel Ebru Gündeş’in Ajda’dan Tanrı Misafiri’ni, Kayahan’dan Sabahlar Uzak’ı Bülent Ersoy’un Yeni Türkü’den Telli Telli ‘yi ve daha nicesini büyük bir aşkla yorumladıklarının bizzat şahidiyim. Popa ne kadar yakın durduklarını, bir defa da hissetmeniz mümkün. Hatırlıyorum da ikinci Popstar’da İbrahim Tatlıses jürideydi ve Müslüm Gürses gırtlaklı ve repertuarlı bir yiğidoyu cebren seçtirmişti. Savunması açıktı ”Pop müzik popüler müziktir, e bu herifte çok büyük popülerite yakaladı, yannış mıyım kardeşşiiimm !!”
Hayretler içerisidne izlemiştimBir Allahın kulu da ” Babacım senin aklın yerinde mi diye sormamıştı, belki de soramamıştı. Kimbilir..

Sadece su

| 15 August 2008 13:09

http://www.snotr.com/video/1513

Benzin alırken dikkat!

kalamara | 15 August 2008 13:08

Otogazdan sonra dikkatleri benzine çeviriyoruz. Benzin alırken neden dikkat edilmeli?

Çünkü Sanayi ve Ticaret Bakanlığı toplam 10 ilde 478 adet benzin istasyonundaki sayaçları ( pompaları vs.) denetledi.

Sonuçlarını kamuoyuna açıkladı: Denetimler sonunda toplam 23 sayacın eksik dolum yaptığı ortaya çıktı. Ankara, Konya, Eskişehir, Afyon, İzmir, Uşak, Manisa, Aydın, MUğla ve Antalya’da yapılan kontrollerde marker’ı geçersiz çıkan iki, lisansı olamyan bir istasyon mühürlendi.

hiçliğe bir adım

absence of mind | 15 August 2008 12:56

aslında hiç yazasım yok..şimdi sorsanız yaşayasım bile yok zaten..ama kahrolası kalbim durmak için tanırın emrini bekliyor.
isyankarım evet..bütün dünyaya lanet şarkıları dilimde..küçük asi bir kadının yalnızca kendi kulaklarına değen sesiyle..bu dünyanın bir acil çıkış kapısı olmalı.
ahmağım işte, alnımda yazan bu! hatta avuç içimde de bu yazıyor olmalı.kimbilir baksanız belki de heryerimde.
oysa dünya böyle yanlışlıkları bünyesinde izole etmiyor..bir yanlışım kim bilir nelere bedel.artık yoruldum, erik dallarının en ince dallarına tırmanabilen o küçük kız bendim değil mi? bendimi yırtıcı kuşlar kemirdi.çoçukluğumu hatırlamalıyım, beni ancak çoçukluğumdaki korkusuzluğum kurtarabilir.
ama şimdi korkuyorum..bir şehrin en ıssız köşesine fırlatılmaktan korkuyorum.ben güçsüz biriyim belki de.belki de katatonik vaziyette, bir odada geçirmeliyim ömrümü, insanlardan, hayattan uzakta depresyonumun dibini süpürmeliyim.

MESAJ VEREN MANİLER – 2

altimod | 15 August 2008 11:17

Girdim kafeye apar topar
Yaktım bi sigara,zararı kaç yazar
Gözlerimi diktim karşı masaya
Biri bakar,diğeri sinyal atar.

Cafelerde amaçsızca oturan tek amaçları!!! bayanları kesmek(maalesef modern Türkçemiz böyle) olan insanlara.

İçimdeki aşkın ruhumu aldı
Senin bu nazın benide yaktı
Gel buraya oynaşma
Kaçmam lazım baban ışığı yaktı

En az 100 tane Türk filminde şahit olduğumuz klasik sahne :=)

Okul sıkıyor içten içe
Bütün sınavlar iç içe
Yeter mezun edin beni
Sabahları buldum içe içe