bildirgec.org

uncategorized hakkında tüm yazılar

Türkiye değil NASA kaptı!

vanga | 16 March 2009 01:59

http://www.milliyet.com.tr/Ekonomi/SonDakika.aspx?aType=SonDakika&Kategori=ekonomi&KategoriID=11&ArticleID=1071285&Date=15.03.2009&b=Turkiye degil NASA kapti&ver=22

yeşim ağaoğlu ve mustafa erdem özler

kahramancayirli | 15 March 2009 15:04

yeşim ağaoğlu
yeşim ağaoğlu

bu bir şiir ve şair yazısı.
bir sürü şair var, bir sürü şiir var. ama hepsi insana dokunmuyor, tanıdık gelmiyor. insan her şiiri gidip dolabının üzerine, duvarına yapıştırmak istemiyor, her şiirle aynı yastıkta uyumak istemiyor. az şiir ve şair özel çünkü. hele de o şairi siz keşfetmişseniz.
yeşim ağaoğlu tam da öyle bir şair. çok görünmüyor, özlettiriyor, beklettiriyor kendini. istanbul’da doğmuş. istanbul üniversitesi arkeoloji mezunu. “türk arkeolojik belgesel filmleri ve suha arın’ın arkeolojik belgesel filmleri” üzerine yüksek lisans yapmış… şairin özgeçmişi böyle devam ediyor. nedense artık bu özgeçmiş kısımlarından sıkılmaya başladım. şiirlerinin onsekiz yaşından beri muhtelif sanat ve edebiyat dergilerinde yayımlandığından söz edip bırakalım. bir yazar ya da şairi sevmek için onun hayatı hakkında pek bir şey bilmemek gerek diye düşünürüm hep. bu sefer son olsun, yazar ya da şairlerin gündelik yaşamlarından söz etmeyelim bir daha.

Pilli’yle tanışmak

mhbbslmn | 15 March 2009 13:56

Tabiki para kazanma hevesiyle tanıştım internetten nasıl para kazanırım vs… uğraşırken bi gün sayfanın tekinde yazı yazarak para kazanın felan yazmışlar (Pc başında saatlerce oturuyorum bari kazanılabiliyosa bişeyler kazanalım dimi ?)
gördüm hemen atladım tabi bi bakim neymiş diye . Baktım adamın teki pilli’den bahsediyo siteler var yazı yazın para kazanın felan diyo iyi fikir bi deneyelim dedim bux sitelerle uğraşıp alt üye derdiyle fiesta barlarla felan uğraşmaktansa …

Bir iki yazı yazdım mim verdim baktım iş para kazanmaktan çıktı sanki , acayip eğlenceli olmaya başladı 😀 Yazıyı yazıyorum acaba şimdi ne yorum yazcaklar diye sayfayı nerdeyse dkk da 20 kere yeniliyom 🙂

Yatılı Hikayeleri-Robot

aggali | 15 March 2009 13:02

Şimdi ikinciye başlıyoruz. Onu anlatmak biraz daha zor. Çünkü her hareketini, her yaptığını anlatmalıyım ki; onu biraz olsun anlatabilmeliyim.

İlk geldiği zaman pek dikkatimizi çekmemişti aslında. Ortalama biri gibi görünüyordu. boyu ne kısa ne uzundu. Esmer, siyah saçlı, eli yüzü düzgün biriydi. Her yerde karşınıza çıkabilecek ve hiç dikkatinizi çekmeyebilecek biriydi.

Ama zamanla onun her hareketinin hesaplı, yaptığı her şeyin zamanlı olduğunu gördük. Dakika şaşmayan biriydi. Her şeyin yerinde ve zamanında yapılmasınıa çok önem verirdi.

ölüm

cheyenne | 15 March 2009 11:28

ey güzel ölüm
gel al beni ışığına
karanlık yanıbaşımda
gel al beni ey eşsiz ölüm
al ki hayal edebileyim
yenilensin varlık
güneşim olsun parıldasın gözlerim
gel ki huzur dolsun
ey tek bildiğim güzellik
gel ki hayatım olsun

Arzular için yapılan en büyük ibadet; SEKS

ookksijeenn | 15 March 2009 10:33

Seks, bedenin arzuları için yaptığı en büyük ibadettir…

Varoluşun ilk koşuludur,

Perakende alışverişlerin değil, toptan nakliyatların yapıldığı ticari bir olgudur. Doyasıya yaşanırsa; iki tarafta kar’lı çıkar…

Kadının doğurganlığını tetikleyen bir başlangıçtır!

İki ayrı bedene ait tutkuların birleşerek şehvete dönüşmesidir…

Belki de insanın en büyük zaafı…
Kimilerine göre hayatın anlamı, kimilerine göre sıradanlık…

kadınlar falan.

nazokiraze | 15 March 2009 09:28

Kaç yaşında olursa olsun, hasta, çirkin,evli,bekar ne durumdayda önemli değildir kadın için, her zaman güzel, bakımlı olmaya çalışır. Kapalı, açık, zengin, fakir hiç farketmez. Kadınların ortak özellikleri dışında ,ülkelerine göre de büyük farkları var.

Fransız kadınları Avrupanın en bakımlı ve zayıf kadınları olarak gösterilir, bu ugurda Fransız Kadınlar Niçin Kilo Almaz adlı kitap bile yazılmıştır. Kitapta şarap ve ekmek düşkünü oldukları halde Fransız kadınlarının nasıl zayıf kalabildikleri irdeleniyor. Fransa Kraliçesi Marie-Antoinette zamanında puf adı verilen saç modeliyle çok dikkat çekmiş olan Fransa kadınlarının tarih boyu zerafetine ne kadar düşkün oldugunu göstermiştir.Kraliçeden sonra puf modeli, soylu kadınlar arasında bir hayli moda olmuştur. Ayrıca bildigimiz yayvan, şampanya kadehleri yapılırken, o zamanlar prenses olan Maria Antoinette’nin gögüsleri, Sevres seramik fabrikasında ölçü alınarak yapılmıştır.Böylece Maria Antoinette’nin gögüsleri ölümsüzleşerek, günümüze kadeh olarak gelmiştir.