bildirgec.org

uncategorized hakkında tüm yazılar

Darkness

penguen06 | 21 March 2009 09:40

http://muratsuyur.deviantart.com/art/Darkness-53962575

Google sizi yakalayabilir

| 21 March 2009 09:40

http://www.haberturk.com/ekonomi/haber/135571-Google-sizi-yakalayabilir.aspx

ilahi güç giyotin

nazokiraze | 20 March 2009 16:21

Fransız Joseph Ignace Guillotin,20 mart 1792 de idam mahkumlarının kafasını direk yukardan inen bıçakla aniden uçuran aletin kullanılmasını onaylatır.Doktorun adından dolayı giyotin denilen bu ölüm makinesinin felsefesinin Bu kafanı İlahî güç yukarıdan kesmiştir şeklinde oldugu söylenir.

Giyotin ilk kez 25 Nisan 1972’de kullanılmıştır,Maria Antoinette’de giyotinle idam edilenlerden biridir.Devrim sonrası monarşinin çökmesiyle oluşan karışıklıktan dolayı fahişelerden, soylulara,hırsızlardan politikacılara pek çok klişi giyotinin bıçagının azizligine ugradı. Madam giyotin yada Ulusal Jilet denen giyotin, söylentilerinin aksine mucidinin de idamını gerçekleştirmemiştir. Mucidi olan Joseph-Ignace Guillotin idamla değil doğal nedenlerle ölmüştür.Adamcagız nasıl bir alet tasarladıgını görünce rahatsız oldu ki sonradan soyadını değiştirerek hayatına devam etmiştir.

Obama Başkan’a açık mektup.

BUYUK RAKI | 20 March 2009 12:32

Maksimov sana süper bir teklifte bulundu umursamadın. Ben olsaydım bir dakika bile düşünmezdim ama ne yapalım sen kaybettin. Tabi aslında sen de haklısın bilmiyorsun Maksimov’un rakı sofrasında muhabbetini hatta sıradan bi rakı muhabbeti nasıl oluronu bile bilmiyorsundur sen. Aslında Maksimov’un teklifinden bile haberin yok ya neyse. Bu arada teklifi bir de ben burda tekrarlayayım: Sana Türkiye’ye gitme dedi, şahane tekirdağ rakısı ve kallavi çilingir sofrası teklif etti. Senin adına ne kadar üzülüyorum anlatamam.
Şimdi asıl konuya gelelim. Seninle ilgili son haberleri okurken aklıma geldi bu mektubu yazmak. Madem kararlısın Türkiye sınırlarına girmeye hoş gelirsin sefalar getirirsin, başımızın üstünde yerin var.
Ama sana nacizane bir tavsiyede bulunmak istiyorum yüksek müsadenle. Memleketimin güzide, seçkin üniversiteleri sana fahri doktora payesi vermek için sıraya girdi. Davetiyeleri gitti bile James Jeffrey’e sor istersen. Aman diyim sen sen ol geri çevir, lütfen kabul etme.

Memleketimin şer odakları zaten ortalığı karıştırmak için fırsat bekliyorlar, seni bu işe alet etmesinler aman diyeyim. “Ne olur ki anadoluda bir üniversiteye gitsem, doktorayı kabul etsem, şık bir konuşma yapsam” diyeceksin. Ahanda bu yazacaklarım olur: Şimdi varsayalım teklifimizi kabul ettin, fahri doktora binişimizi giydin, milyonlarca Amerikalı’yı peşinden sürüklediğin, Jon Favreau tarafından yazılmış, konuşmalardan birini yapıyorsun. Tam o anda günlerce gazlanmış bi gariban kardeşim çıkacak konuşmanın orta yerinde “Filistine selam, direnişe devam” demeye kalkacak. Ve film burda kopacak gencecik oğlan/kız daha sloganını tamamlayamadan, karga tulumba çıkarılacak dışarı. Artık senin gizli servis elemanları mı alır yoksa bizim siviller mi orası belli olmaz. Belli olan tek şey o kardeşim için hayat kararma noktasındadır artık. Ondan sonra mı? Biz doğal olarak gaza geliriz ne oldu bu oğlana/kıza diye sokaklara dökülürüz. Atatürk Bulvarı 110 numara önüne siyah çelenk bırakmalar mı dersin, Taksim meydanında toplanıp hesap sormaya çalışmak mı dersin her ortamda tepkimizi koyarız sazan gibi.
Büyük abilerimiz daha büyük abilerinden aldıkları gazla bize verdikleri gazın dozunu arttırdıkça alayına isyan deriz. Tabi sevgili polis abiler de müdahale etmek zorunda! Emir demiri keser ne de olsa. Gözlerindeki iki damla yaşa bakmadan sırtımızda kırarlar haydarı, deodorant niyetine biber gazı koklatırlar bize. Bu arada karşıt görüşlü grupların birbirine girmesini hiç saymayacağım. Durduk yere gerginlik, kargaşa çıkacak, canını sıkacaklar anlayacağın.

Daniel Tammet otistik bir dahi

nazokiraze | 20 March 2009 11:08

1979 yılında dokuz çocuklu bir ailede hayata gözlerini açtıgında kimse onun otistik olacagını bilmiyordu,otizmin bir türü olan asperger sendromu oldugunu anlaşıldıgında 25 yaşındaydı.

Yağmur Adam filminde Dustin Hoffman’nın canlandırdıgı karakterle birlikte pek çok kişinin farkına vardığı otizm ,aslında genellikle erkeklerde görülen( yüzde seksen-doksan oranında) bir durumdur. Savant sendromu olan kişilerde genellikle tarihleri unutmama, film ,kitap isimlerini ezberleme, sayıları hatırlama gibi nitelikler görülür,bazen tek başına üstünü bile giyinemeyip, normal insanların asla bilemeyecegi kadar önemli gün tarihlerini hatırlayanlar mevcut.Daniel pi sayısını 22 bin 500 hane ile en uzun söyleyebilen kişi olarak( beş saatte söyledi) Avrupa rekorunu kırdı.Kendine göre manti adında bir dil geliştiren Daniel, bir haftada bir dil öğrenebiliyor.Daniel kendisi gibi yeteneği olan Kim Peek ile de tanışma şansını yakaladı. Kim Peek Daniel gibi ,hafızasında dokuzbinden fazla kitap tutabilen, NASA tarafından incelemeye alınan otistik bir dahi.Savant sendromlu Daniel yaşayan 100 dahi listesine girmeyi başarmış biri ve aynı zamanda fikir adamı ve yazar olarak anılıyor.

Daniel Tammet pek çok savant gibi yüzbine kadar olan tüm sayılar hafızasında resim şeklinde tutabiliyor , 89 kar yağması ise bir başka sayı diğer bir resmi çağrıştırıyor,ayrıca Daniel’e göre en zor sayı altı sayısı,onaltı sayısı ise en şirinleri,333 çekici,289 çirkin. Daniel kendi kaleme aldığı Mavi Bir Günde Doğmuştu adlı kitabında,yaşadığı her anı anlatıyor.Burası da Daniel’in kendi internet sitesi. On tane dil bilen,matematik dehası ikinci kitabıyla kitapseverlerin karşısında.

kesik

| 20 March 2009 10:24

o kadar çok şey geçiyor ki aklımdan sevgili
o kadar boş ki içim
neresine bastığımı bilmiyorum dünyanın
nerde doğup nerde öldüğümü bilmiyorum
hangi hayvandan geldiğimi
hangi aşka inandığımı
hangi toprakta yandığımı kavrayamıyorum
zavallı aklımla
hücrelerimin hepsinde bir mahkum
şiirimin her yerinde bir portre asılı
gözleri silik aynalarla karalı ve
gümüş bir diş gibi kesiyor etimi sakalları

bunların hepsi geçici biliyoruz sevgili
bunların hepsi sıradan ve derme çatma
yarın güneş bir kere daha doğacak
bir kere daha tapacak bize bu yatak ve
dokunduğunda yeniden göğüs uçlarımız birbirine
bir kez daha tanrı kendini sürat köprüsünden atacak