o kadar çok şey geçiyor ki aklımdan sevgilio kadar boş ki içimneresine bastığımı bilmiyorum dünyanınnerde doğup nerde öldüğümü bilmiyorumhangi hayvandan geldiğimihangi aşka inandığımıhangi toprakta yandığımı kavrayamıyorumzavallı aklımlahücrelerimin hepsinde bir mahkumşiirimin her yerinde bir portre asılıgözleri silik aynalarla karalı vegümüş bir diş gibi kesiyor etimi sakallarıbunların hepsi geçici biliyoruz sevgilibunların hepsi sıradan ve derme çatmayarın güneş bir kere daha doğacakbir kere daha tapacak bize bu yatak vedokunduğunda yeniden göğüs uçlarımız birbirinebir kez daha tanrı kendini sürat köprüsünden atacakbitsin artık bu acı sevgiliyoksa bileklerimden akan kan küçük evi yakacakcelâl hikmet20309 istanbul
yorumlar
erkut taçkın’ın ‘beyaz ev’ şarkısına göndermedir…
çözülmez ki bu bi kör düğümuğruna her gece sabah dek öldüğüm
aman
kana mı yangına mı?..
sana:)
celal hikmete demiştim ama senin halin de iyi değil
hiçbi yerde umut kalmamış…
umutsuz olmaz
oluyormuş demek…
barmen, bayanınkinden bi duble de bana lütfen…
bir gariplik var yahu, şiirleriniz yumuşadı, sığlaştı (tabii bana göre) sanki.son üç şiirdir farklı bir evreye girdiniz sanki.bekleyelim. nasılsa tüm yollar denizlere,
bunalımdayım moruk… normal böyle olması… geçicidir… geçici… =)ince takibin için eyvallah… =)
denge noktasıyalan üstüne kurulmuşmünferit ilişkilerdeki ucuzyanılgının dibini kırbütün varsayımlarınıve bütün sayılmış varlıklarınıkendine odakla adına bulantıdediğin büyük merhametiningeçmişin büyük dengesizliğineyazdırılmış düzensiz tanrı isimlerinive onların kendini bilmez müritleriniyakın gelecekte doğacak çocuklarına bağlauzun ve sakin olsun parmaklarınbeni öperkenuzun ve şeytan tırnaksız olsunyenilecek yerlerimizi çoktandüzenledi efendilerimizkusulacak şiirleri çoktan tükürdügidecek yerlerimizin rahmini çoktan çaldısistematik dilencilerimizne yaparlarsa yapsınlar sevgilimbu tahterevallide iki kişiyiz!celâl hikmet19108 çkale
biram geldi… =)